KEMAL ÖZMEN’İN KOOPERATİFLER İLE İLGİLİ YAYINLANMIŞ SON KİTAPLARI

KEMAL ÖZMEN’İN KOOPERATİFLER İLE İLGİLİ YAYINLANMIŞ SON KİTAPLARI

https://www.seckin.com.tr/browser/fa/592786621/title/kemal-ozmen.html

KOOPERATİFLERDE OLAĞAN GENEL KURUL İŞLEMLERİ 2017-EVREN ÖZMEN

Genel kuruldan önce, genel kurula hazırlık çalışmaları sırasında aşagıdaki iş ve işlemler yapılır.

ekran-resmi-2016-12-24-14-24-06

a-Genel kurul toplantısı için karar alınması.

Genel kurul yapılması için yönetim kurulu tarafından karar alınması gerekir. Bu kararda toplantının olağan veya olağanüstü oldugu, olağan ise hangi yıla ait olduğu, hangi tarihte, saatte ve nerede yapılacağı yazılır.

Uygulamada aranmamakla birlikte kararda genel kurul gündeminin yer alması uygundur.

Ayrıca istendiği takdirde nisap oluşmadığı takdirde toplantının ne zaman nerede tekrar yapılmak için toplanılacağı da yazılabilir. Yapı kooperatiflerinde ilk ve müteakip toplantılarda toplantı yeter sayısı hazır un cetvelinde kayıtlı ortakların ¼ üdür.

b-Genel kurul gündemi ve belgeleri hazırlanması.

Genel olarak olağan genel kurullarda hazırlanması zorunlu olan belgeler şunlardır:

1. Genel kurul gündeminin

Continue reading

KOOPERATİFLERDE GENEL KURUL SONRASI YAPILMASI GEREKEN İŞ VE İŞLEMLER NELERDİR ?- EVREN ÖZMEN MALİ MÜŞAVİR

Konu: Genel Kurul sonrası yapılması gereken iş ve işlemler hakkında

Genel kurul tutanağının tescil ve ilanının sağlanması:

Genel kurul sonrası öncellikle ana sözleşmenin Genel Kurul Kararlarının Tescil ve İlanı başlıklı 40.maddesine göre genel kurul tutanağının tescil ve ilanının 15 gün içinde yapılması gerekmektedir. Bakanlık Temsilcisinin istediği belgelerin verilerek genel kurul evraklarının tamamlanmasından sonra temsilcinin görev belgesi alınıp, bu belge ile birlikte diğer belgeler Ticaret Sicil Memurluğu’na ibraz edilerek tescil ve ilan işlemi yerine getirilir.

Tescil ve ilan için ticaret Sicil Memurluğuna dilekç……..

Detaylı bilgi için info@ozmconsultancy.com

Kooperatiflerde Genel Kurullar -EVREN ÖZMEN

 

20121116-081319.jpgYAPI KOOPERATİFLERİNİN

(KONUT YAPI KOOPERATİFİ, TOPLU İŞYERİ YAPI KOOPERATİFİ, KÜÇÜK SANAYİ SİTESİ YAPI KOOPERATİFİ) 

İŞ VE İŞLEMLERİNDE UYULACAK ESASLAR,

 

BAŞVURU ŞARTLARI VE GENEL KURUL TOPLANTI TUTANAĞI

 

13.06.2010 tarihli ve 27610 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 03.06.2010 tarihli ve 5983 sayılı Kooperatifler Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 4. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun Ek1. Maddesinde değişiklik yapılarak, Yapı Kooperatifleri ve üst kuruluşları için ilgili Bakanlık olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı belirlenmiştir. Aynı Kanunun 5. Maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa Geçici 3. ve 4. maddeler eklenmiş olup, yapı kooperatifleri ve üst kuruluşları ile ilgili Bakanlığınca başlatılmış iş ve işlemler ile bunlara dair kuruluştan tasfiyeye kadar her türlü hak, yetki ve görevler 13.12.2010 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığına verilmiştir.

Bakanlığımız, yapı kooperatifleri ile ilgili görevleri 13.12.2010 tarihinden itibaren yerine getirmeye başlamış olup Kanunla verilen yapı kooperatifleri hakkında, kayıt, tescil, denetim, genel kurullarda temsilci bulundurma, tasfiye işlemleri gibi görevler Bakanlığımızın taşra teşkilatları olan Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri aracılığı ile yerinden yürütülecektir.

Bu bağlamda Yapı Kooperatifleri ve üst kuruluşlarının aşağıda belirtilen muhtelif iş ve işlemlerinde idareye (Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne) sunacakları başvuru evrakları, ek belgelere ilişkin standart formalar ve uyulması gereken kurallar şunlardır :

 

 

YAPI KOOPERATİFLERİ VE ÜST KURULUŞLARININ

GENEL KURUL TOPLANTILARINDA

BAKANLIK TEMSİLCİSİ GÖREVLENDİRİLMESİ

 

Yapı kooperatifleri ve üst kuruluşlarınca, genel kurul toplantıları için Bakanlık

Temsilcisi görevlendirilmesi isteminde bulunulması zorunludur.

 

1)    Bakanlık Temsilcisi Görevlendirilmesi Başvuru için;

Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne dilekçe ile müracaat edilir.(EK-1)

Dilekçe ekinde;

 

  1. a) Çağrı için alınan kararın örneği (yönetim kurulu, denetim kurulu veya tasfiye memurları, üst birlik yönetim kurulu kararı ya da kesinleşme şerhli mahkeme kararı),
  2. b) Çağrıyı yapanların yetkili olduklarını gösteren belge (Başvuru sahipleri, ticaret sicil memurluğundan kooperatifi temsile yetkili son yönetim kurulu üyeleri olduklarını gösterir yazı alacaklardır. Ticaret sicil memurluklarınca verilecek bu yazıda, başvuru sahiplerinin kooperatifin temsili konusunda yetkili oldukları, yetkilerinin başlangıç tarihi, yetki süreleri dolmuşsa yetkinin bitiş tarihi vb. hususlara yer vereceklerdir. Azlık tarafından çağrı yapılmakta ise çağrı iznini veren kesinleşme şerhli mahkeme kararı),
  3. c) Toplantı gündemi

ç) Vezne alındısı (Bakanlık Temsilcisi ücreti Müdürlüğümüz Muhasebe Yetkilisinden alınacak verile emrine istinaden Defterdarlık Muhasebe Müdürlüğünce tahsil edilmekte olup, temsilci ücretinin  hafta içi 36,50 tl- hafta sonu 73,00 tl olarak yatırılması gerekmektedir.)

KOOPERATİFLER İÇİN  BAKANLIK TEMSİLCİ ÜCRETLERİ MÜDÜRLÜĞÜMÜZ MUHASEBESİNDEN ALINACAK VERİLE EMRİNE İSTİNADEN DEFTERDARLIK MUHASEBE MÜDÜRLÜĞÜNCE TAHSİL EDİLMEKTE OLUP, TEMSİLCİ ÜCRETİNİN  HAFTA İÇİ 36,50 TL- HAFTA SONU 73,00 TL OLARAK YATIRILMASI GEREKMEKTEDİR.**

  1. d) Posta veya Elden Tebliğ Listesi
  2. e) En son seçilen Yönetim Kurulunun yayınlandığı(Tescil Edildiği) Ticaret Sicil Gazetesi

f ) Yevmiye Defterinin 2010 yılı tasdikli kapanışı

Genel kurul toplantı tarihinden en az 15 gün önce Mersin Çevre ve Şehircilik Müdürlüğüne teslim edilmesi gerekmektedir.

2) Diğer yandan, Kooperatifler Kanununun 47.Maddesine göre yapılan Genel kurul toplantıları için de Bakanlık Temsilcisi görevlendirilmesi hususunda başvuruda bulunulması zorunlu olup, bu tip toplantılar için yapılacak başvurularda yukarıda belirtilen 15 günlük süre şartı aranmayacaktır. Ancak bu durumda Yönetim Kurulu kararı alınması ve müracaat dilekçesinde Genel Kurul Toplantısının 47. maddeye göre yapılacağı hususunun belirtilmesi gerekmektedir.

3) Genel kurul toplantılarını üç yıl üst üste yapmayarak kanunen dağılmış sayılan kooperatiflerin veya üst kuruluşlarının genel kurul toplantısı için Bakanlık Temsilcisi müracaatında bulunmaları halinde, toplantı gündeminde münhasıran tasfiye kararı alınması yönünde madde bulunması zorunludur. Söz konusu durumu içeren bir gündem maddesi yoksa temsilci görevlendirilmeyecek, ancak faaliyetlerinin devam ettiğine dair mahkemece verilmiş karar bulunması halinde temsilci görevlendirilebilecektir.

 

GENEL KURUL TOPLANTI TUTANAĞI

 

Genel kurul toplantı tutanağının, toplantının yapıldığı yerde yazılıp imzalanması zorunlu olup tutanağın toplantı yerinde, genel kurul divanınca düzgün ve okunaklı biçimde yazılması gerekmektedir. (Mümkünse bilgisayar ortamında)

 

Yanlış yazılan kelime, rakam ve satırlar karalanmamalı, okunacak biçimde ortasından tek çizgiyle iptal edilmeli, yanına parantez içinde (çizildi) denilerek doğrusu yazılmalıdır. Ay adları, bir ve iki basamaklı sayılar, rakamla değil yazıyla yazılmalı; tutanakta sonradan ilaveler yapılmasına imkân verebilecek boşluklar olmamalı ve çıkıntı yapılmamalıdır. Tutanağın başlangıç kısmına, genel kurul toplantısının başlama saati ve tutanağın son kısmına da genel kurul toplantısının bitiş saati mutlaka yazdırılmalıdır. Toplantı tutanağı (EK-2)’de yer alan formata uygun olarak hazırlanmalıdır.

 

Tutanağın giriş bölümü, her bir gündem maddesine ilişkin genel kurul kararı, tutanağın bitiş bölümü, sırasıyla genel kurulca görüşülüp belirlendikçe, genel kurul başkanınca katiplere yüksek sesle okutularak yazdırılacak, biri yazdırılıp bitirilmedikçe sonraki bölüm ya da gündem maddesinin görüşülmesine geçilmeyecektir.

 

Genel Kurul tutanağında, görüşmelerin içeriği, söz alanların kimler olduğu, kimlerin alınan kararlara karşı muhalefet şerhi düştükleri ve muhalefet sebepleri lehte, aleyhte ve çekimser oyların sayıları açıkça belirtilmelidir.

 

Toplantı sırasında önerge verilmesi durumunda, önergelerden özetle söz edilip alına kararlar açıkça yazılmalıdır. Önergeler Divan Üyeleri ve Bakanlık Temsilcisi tarafından imzalanmalı ve tutanağa ek yapılmalıdır.

 

 

 

 

 

 

GENEL KURUL TOPLANTI SONRASI BAKANLIK TEMSİLCİSİNE TESLİM EDİLECEK BELGELER

 

Toplantı sonrasında;

Gündem,

Gazete ilanı (varsa), taahhütlü davet mektubu listesi ve/veya elden imza karşılığı teslim listesi,

Toplantı tutanağı,

Ortaklar Listesi(Hazirun Cetveli), (EK-3)

Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu, (EK-4)

Denetim Kurulu Faaliyet Raporu, (EK-5)

         – Bilanço, Gelir-Gider Tablosu ve Damga Vergisi Makbuzu, (Bilanço için 23,20 TL. Ve Gelir-Gider Cetveli için 11,30 TL. Top. 39,60 TL yatırılması gerekmektedir.)

Genel Durum Bildirim Formu (EK-6)

Mal Bildirimi (Seçim varsa) (EK-7)

Gelir-gider tablosunun düzenlendiği hesap dönemine ilişkin yevmiye defterinin son kayıt ve noterce yapılan kapanış tasdikini içeren sayfasının fotokopisi,

Bakanlık Temsilcisi Formu (EK-8)

birer adet olmak üzere Bakanlık temsilcisine teslim edilecektir.

 

Yönetim kurulunca hazırlanacak yıllık çalışma raporları ile denetim kurulunca hazırlanacak raporların, 11.06.2008 tarih ve 26903 sayılı Resmi Gazetede ilgili Bakanlığınca yayımlanan “Kooperatifler ve Üst Kuruluşları Yönetim Kurulu Üyelerinin Genel Kurul Toplantılarına Sunacakları Yönetim Kurulu Yıllık Çalışma Raporunun Usul ve Esaslarına İlişkin Tebliğ” ile “Kooperatifler ve Üst Kuruluşları Denetim Kurulu Üyelerinin Genel Kurul Toplantılarına Sunacakları Denetim Kurulu Raporunun Usul ve Esaslarına İlişkin Tebliğ” hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekmekte olup, bu Tebliğlerdeki esaslara uygun olarak düzenlenmeyen raporlar genel kurulda görüşülemeyecek ve kabul edilemeyecektir.

 

Tebliğ hükümlerine uygun olmayan, bir iki cümle ya da paragraftan ibaret genel ve soyut bilgiler ihtiva eden raporlarla ilgili olarak, Kooperatifler Kanununun 86. Maddesinin 5.Fıkrası hükmüne uygun olarak görevli ve yetkili merci olan Bakanlığımızın yürürlüğe koyduğu düzenlemeye aykırı olduğu kabul edilerek, görevli Bakanlık Temsilcilerince toplantı tutanağına gerekli şerhler düşülecektir.

 

Ayrıca, yönetim ve denetim kurulu faaliyet raporlarının söz konusu Tebliğ hükümlerine uygun olmaması nedeniyle görüşülememesi, yönetim ve denetim kurullarının ibra edilmedikleri anlamına gelmemektedir. Dolayısıyla, bu durumda ibraya ilişkin menfi veya müspet bir genel kurul kararının varlığı söz konusu olmayacağından, mevcut yönetim ve denetim kurulu üyelerinin aynı organlara tekrar seçilmeleri de mümkün bulunmaktadır.

 

Yevmiye defterinin son kaydı ve noterce yapılan kapanış tasdikinin fotokopisinin tetkikinde, Türk Ticaret Kanununun 70/son maddesine uygun olarak ilgili dönem yevmiye defterinin noter kapanış tasdikinin bulunmadığının tespiti halinde, Türk Ticaret Kanununun 67. maddesi hükmü gereğince ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulacaktır.

 

EKLER:

EK-1) Başvuru sırasında kullanılacak yazı örneği (1 sayfa)

EK-2) Temsilci görevlendirilmesi bildirim yazısı (1 sayfa)

EK-3) Genel kurul toplantı tutanağı formatı (2 sayfa)

EK-4) Genel kurul toplantısı yapacak kooperatif ve üst kuruluş tarafından doldurularak Bakanlık Temsilcisine verilecek form (1 sayfa)

EK-5) Yönetim Kurulu yıllık çalışma raporu (11.06.2008 tarih ve 26903 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Kooperatifler Ve Üst Kuruluşları Yönetim Kurulu Üyelerinin Genel Kurul Toplantılarına Sunacakları Yönetim Kurulu Yıllık Çalışma Raporunun Usul Ve Esaslarına İlişkin Tebliğ” hükümlerine uygun)

EK-6) Denetim Kurulu raporu (11.06.2008 tarih ve 26903 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Kooperatifler Ve Üst Kuruluşları Denetim Kurulu Üyelerinin Genel Kurul Toplantılarına Sunacakları Denetim Kurulu Raporunun Usul Ve Esaslarına İlişkin Tebliğ” hükümlerine uygun)

EK-7) Bakanlık Temsilcisi raporu (1 sayfa)

EK-8) Kooperatif ve üst kuruluşları genel durum bildirim formu (2 sayfa)

EK-9) Hazirun Cetveli Örneği (1 sayfa)

EK-10) Mal Durumu bildirim formu (2 sayfa)

 

GENEL KURUL TOPLANTI ZAMANI

Genel kurul olağan ve gerektiğinde olağanüstü olarak toplanır. Olağan toplantının her hesap devresi sonundan itibaren 6 ay içinde ve en az yılda bir defa yapılması zorunludur.

Yapı kooperatiflerinin genel kurul toplantılarında ortakların en az 1/4’ünün şahsen veya temsilen hazır bulunmaları

ÇAĞRIYA YETKİSİ OLANLAR:

Yönetim kurulu veya anasözleşme ile bu hususta yetkili kılınan diğer bir organ ve gerektiğinde denetçiler kurulu, ortağı olduğu üst birlik ve tasfiye memurları genel kurulu toplantıya çağırma yetkisine sahiptirler. Ancak genel kurul yukarıda belirtildiği şekilde toplanamadığı takdirde ilgili bakanlık genel kurulur toplantıya çağırma yetkisine sahiptir.

GÜNDEM:

Toplantı çağrısına ve ilana gündem yazılır. Anasözleşmenin değiştirilmesi bahis konusu ise, yapılacak ilanda değiştirilecek maddelerin numaralarının yazılması ile yetinilir.

Dörtten az olmamak üzere ortakların en az 1/10’u tarafından genel kurul toplantısından en az 20 gün önce yazılı olarak bildirilecek hususların gündeme konulması zorunludur.

Gündemde olmayan hususlar görüşülemez. Ancak, kooperatife kayıtlı ortakların en az 1/10’unun gündem maddelerinin görüşülmesine geçilmeden önce yazılı teklifte bulunmaları halinde; “hesap tetkik komisyonunun seçilmesi, bilanço incelemesinin ve ibranın geriye bırakılması, çıkan veya çıkarılan ortaklar hakkında karar alınması, genel kurulun yeni bir toplantıya çağrılması ve kanun, anasözleşme ve iyiniyet esasları ile genel kurul kararlarına aykırı olduğu ileri sürülen yönetim kurulu kararlarının iptali, yönetim kurulu üyeleri ile denetçilerin azli ve yerlerine yenilerinin seçilmesi ile ilgili hususlar” genel kurula katılanların yarıdan bir fazlasının kabulü ile gündeme alınır.

BÜTÜN PAY SAHİPLERİNİN HAZIR BULUNMASI HALİ:

Kooperatifin bütün ortakları toplantıda hazır bulunduğu sürece ve bir itiraz olmadığı takdirde Genel Kurul toplantılarına dair olan diğer hükümler saklı kalmak şartiyle toplantıya çağrı hakkındaki hükümlere uyulmamış olsa dahi kararlar alınabilir. Bu gibi kararların, ortaklar veya ortakların toplantıda oy birliği ile seçecekleri temsilciler tarafından imzalanması gereklidir.

OY HAKKI:

Genel Kurulda her ortak yalnız bir oya sahiptir. Anasözleşmede açıklama bulunduğu takdirde, bir ortak yazı ile izin vermek suretiyle Genel Kurul toplantısında oyunu ancak başka bir ortağa kullandırabilir. Bir ortak Genel Kurulda birden fazla ortağı temsil edemez.

Üye sayısı 1000 in üstünde olan kooperatiflerde anasözleşme ile her ortağın en çok 9 olmak üzere birden fazla başka ortağı temsil edebileceği öngörülebilir.  Eş ve birinci derecede akrabalar için temsilde ortaklık şartı aranmaz.

OYA KATILAMAYACAKLAR:

Kooperatif işlerinin görülmesine herhangi bir suretle katılmış olanlar Yönetim Kurulunun ibrasına ait kararlarda oylamaya katılamazlar. Bu hüküm denetçiler hakkında uygulanmaz. Ortaklardan hiçbiri kendisi veya karı ve kocası yahut usul ve füruu ile kooperatif arasında şahsi bir işe veya davaya dair olan görüşmelerde oy hakkını kullanamaz.

KARARLAR:

Kanun veya anasözleşmede aykırı hüküm bulunmadıkça Genel Kurul kararlarında ve seçimlerde oyların yarıdan bir fazlasına itibar olunur.

Kooperatifin dağılması veya diğer bir kooperatifle birleşmesi ve anasözleşmenin değiştirilmesi kararlarında fiilen kullanılan oyların 2/3’ü çoğunluğu gereklidir. Anasözleşme, bu kararların alınması için oy çoğunluğu hakkında daha ağır hükümler koyabilir.

Ortakların şahsi sorumluluklarının ağırlaştırılması veya ek ödeme yükümleri ihdası hakkında alınacak kararlar için bütün ortakların 3/4’ünün rızası gereklidir. Ancak, kamu kuruluşlarından kredi alan kooperatiflerin kredi miktarının artırılmasından yararlanmak üzere alacakları kararlarda bu şart aranmaz ve Kanunun 51 inci maddenin birinci fıkrası hükmü uygulanır.

Kararlar, ilandan başlayarak üç ay içinde kooperatiften çıktıklarını bildirmeleri halinde bunlara katılmayan ortakları bağlamaz. Bu takdirde kooperatiften çıkma beyanı, kararın yürürlüğe girdiği tarihten başlamak üzere hüküm ifade eder.

KARARLARIN BOZULMASI VE ŞARTLAR:

Aşağıda yazılı kimseler kanuna, anasözleşme hükümlerine ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiası ile Genel Kurul kararları aleyhine, toplantıyı kovalıyan günden başlamak üzere bir ay içinde, kooperatif merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemeye başvurabilirler.

  1. Toplantıda hazır bulunup da kararlara aykırı kalarak keyfiyeti tutanağa geçirten veya oyunu kullanmasına haksız olarak müsaade edilmiyen yahut toplantıya çağrının usulü dairesinde yapılmadığını veyahut gündemin gereği gibi ilan veya tebliğ edilmediğini yahut da Genel Kurul toplantısına katılmaya yetkili olmıyan kimselerin karara katılmış bulunduklarını iddia eden pay sahipleri;
  2. Yönetim Kurulu;
  3. Kararların yerine getirilmesi Yönetim Kurulu üyeleri ile denetçilerin şahsi sorumluluklarını mucip olduğu takdirde bunların her biri;

GENEL KURUL AŞAĞIDAKİ YETKİLERİNİ DEVİR VE TERK EDEMEZ.

  1. Anasözleşmeyi değiştirmek,
  2. Yönetim Kurulu ve Denetçiler Kurulu üyeleriyle gerektiğinde tasfiye kurulunu seçmek,
  3. İşletme hesabiyle bilanço ve gerektiğinde gelir gider farkının bölüşülmesi hakkında karar almak,
  4. Yönetim ve denetçiler kurullarını ibra etmek,
  5. Kanun veya anasözleşme ile Genel Kurula tanınmış olan konular hakkında karar vermek.
  6. Gayrimenkul alımında ve satımında takip edilecek usul ile alınacak gayrimenkulün niteliğini, yerine ve azami fiyatını, satılacak gayrimenkulün asgari fiyatını belirlemek.
  7. İmalat ve inşaat işlerinin yaptırılma yöntemini belirlemek.
  8. Yapı kooperatiflerinde; kooperatifin ortak sayısı ile yapılacak konut veya işyeri sayısını tesbit etmek

YÖNETİM KURULU SAYISI, GÖREV SÜRESİ, SEÇİLME ŞARTLARI

Yönetim Kurulu en az üç üyeden kurulur. Bunların ve yedeklerinin kooperatif ortağı olmaları şarttır ve en çok 4 yıl için seçilebilirler. Anasözleşmede aksine hüküm yoksa tekrar seçilmeleri caizdir.

Yönetim kurulu üyelerinde aşağıdaki şartlar aranır.

  1. Türk vatandaşı olmak.
  2. Aynı türde başka bir kooperatifin yönetim kurulu üyesi olmamak.
  3. Devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından ya da bu Kanun hükümlerine göre mahkûm olmamak.

Üyelik şartları denetçiler tarafından araştırılır. Bu şartları taşımadıkları halde seçilenler ile sonradan kaybedenlerin görevlerine yönetim kurulunca son verilir.

Haklarında yukarıdaki suçlarla ilgili olarak kamu davası açılmış olanların görevleri ilk genel kurul toplantısına kadar devam etmekle beraber, yönetim kurulunca bu durumdaki üyelerin genel kurulca azli veya göreve devamı hakkında karar alınmak üzere yapılacak ilk genel kurul gündemine madde konulur.

DENETÇİ SAYISI, GÖREV SÜRESİ VE SEÇİLME ŞARTLARI

Genel kurul, denetleme organı olarak en az bir yıl için bir veya daha çok denetçi seçer. Genel kurul yedek denetçiler de seçebilir. Denetçilerin ve yedeklerinin kooperatif ortaklarından olması şart değildir.

Denetim  kurulu üyelerinde aşağıdaki şartlar aranır.

  1. Türk vatandaşı olmak.
  2. Devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından ya da bu Kanun hükümlerine göre mahkum olmamak.

 

 

KOOPERATİFİN ACZİ HALİNDE YAPILACAK İŞLER:

Kooperatifin aczi halinde bulunduğunu kabul ettirecek ciddi sebepler mevcut ise yönetim kurulu piyasada cari fiyatlar esas olmak üzere, derhal bir ara bilançosu tanzim eder. Son yılın bilançosu veya daha sonra yapılan bir tasfiye bilançosu veyahut daha yukarda sözü geçen ara bilançosu kooperatif mevcudunun, borçlarını artık karşılamayacağını belirtiyorsa yönetim kurulu, Bakanlığa keyfiyeti bildirir ve genel kurulu derhal olağanüstü toplantıya çağırır.

Pay senetleri çıkarılmış olan bir kooperatifte son yılın bilançosunda kooperatif varlığının yarısı karşılıksız kalırsa yönetim kurulu derhal genel kurulu toplantıya çağırarak durumu ortaklara arz eder. Aynı zamanda ilgili mahkemeye, Bakanlığa da bilgi verir. Ancak, ortakları ek Ödemelerle yükümlü olan kooperatiflerde, bilançoda tespit edilen açık, üç ay içinde ortakların ek ödemeleriyle kapanmadığı takdirde Ticaret Bakanlığı ve yapı kooperatiflerinde İmar ve İskan Bakanlığı da haberdar edilir.

Mali durumun düzeltilmesinin mümkün görülmesi halinde mahkeme yönetim kurulunun veya alacaklılardan birinin isteği üzerine iflasın açılmasını erteleyebilir. Bu takdirde, mevcutlar defterinin tutulması, yönetim memuru atanması gibi kooperatif varlığının korunmasına ve devamına yarayan tedbirleri alır.

DAĞILMA SEBEPLERİ:

Kooperatif:

  1. Anasözleşme gereğince,
  2. Genel Kurul kararı ile,
  3. İflasın açılmasıyla,
  4. Kanunlarda öngörülen diğer hallerde, ilgili bakanlığın mahkemeden alacağı karar üzerine,
  5. Diğer bir kooperatifle birleşmesi veya devralınması suretiyle,
  6. Üç yıl olağan genel kurulunu yapmaması halinde,
  7. Amacına ulaşma imkanının bulunmadığının ilgili Bakanlıkça tespiti halinde mahkemeden alacağı kararla,

Dağılır.

Konut yapı kooperatifleri, anasözleşmede gösterilen işlerin tamamlanması ve ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesiyle amacına ulaşmış sayılır ve dağılır. Ancak tescil tarihinden itibaren 6 ay içerisinde usulune uygun şekilde anasözleşme değişikliği yapılarak kooperatifin amacının değiştirilmesi halinde dağılmaya ilişkin hüküm uygulanmaz. Konut kooperatiflerinde yapı kullanma izninin alınmasını müteakip en geç bir yıl içinde ortakların Kat Mülkiyeti Kanununa göre ferdi münasebet işleri sonuçlandırılır.

 

BİRLEŞME SURETİYLE DAĞILMA:

Bir kooperatif bütün aktif ve pasifleriyle diğer bir kooperatif tarafından devralınmak suretiyle dağıldığı takdirde aşağıdaki hükümler uygulanır:

  1. Devralan kooperatifin yönetim kurulu, dağılan kooperatifin tasfiye hakkındaki hükümlere göre alacaklarını bildirmeye çağırır.
  2. Dağılan kooperatifin mameleki, borçları tediye veya teminata bağlanıncaya kadar ayrı olarak idare edilir. Yönetimi devralan kooperatifin yönetim kurulu üyeleri üzerine alır.
  3. Devralan kooperatifin yönetim kurulu üyeleri alacaklılara karşı yönetimin ayrı olarak yürütülmesinden şahsan ve zincirleme sorumludurlar.
  4. Mameleki ayrı olarak yönetildiği süre içinde, dağılan kooperatife karşı açılacak davalara dağılmadan önceki yetkili mahkeme bakar.
  5. Dağılan kooperatif alacaklılarının devralan kooperatif ve onun alacaklıları ile olan münasebetlerinde, devralınan mallar aynı süre içinde dağılan kooperatife ait sayılır. Devralan kooperatifin iflası halinde ise bu mallar ayrı bir masa teşkil eder. Gerekirse yalnız dağılan kooperatifin borçlarının ödenmesinde kullanılır.
  6. Her iki kooperatifin mameleki, ancak dağılan kooperatifin malları üzerinde tasarruf etmek caiz olduğu andan itibaren birleştirilebilir.
  7. Kooperatifin dağılmasının tescili Ticaret Sicili memurluğundan istenir. Borçları ödendikten veya teminata bağlandıktan sonra kooperatifin kaydı sildirilir.
  8. Kooperatifin dağılmasının tescili ile ortakları da bütün hak ve borçları ile birlikte devralan kooperatife katılmış olurlar.
  9. Mameleki ayrı idare edildiği sürece dağılan kooperatifin ortakları yalnız onun borçları için ve o zamana kadar sorumluluklarının bağlı olduğu esaslar dairesinde takip olunabilirler.
  10. Aynı süre esnasında, dağılan kooperatifin ortaklarının sorumlulukları veya ek ödeme yükümlülükleri birleşme neticesinde hafiflemeye uğradığı ölçüde, bu hafifleme dağılan kooperatifin alacaklılarına karşı ileri sürülemez.
  11. Birleşme neticesinde dağılan kooperatifin ortakları için şahsi sorumluluk veya ek ödeme yükümlülüğü doğduğu veya ağırlaştığı taktirde birleşme kararı, ancak bütün ortakların 3/4 ünün çoğunluğu ile verilebilir. Sorumluluğa ve ek ödeme yükümlülüğüne mütedair hükümler birleşme kararına katılmamış olan ve bundan başka kararın ilanı tarihinden başlamak üzere üç ay içinde kooperatiften çıkacağını bildiren ortaklara uygulanmaz.

 

BİR KAMU TÜZEL KİŞİLİĞİ TARAFINDAN DEVRALINMAK:

Bir kooperatifin varlığı, belediye, ekonomik bir Devlet kuruluşu, kamu müessesesi veya kamuya yararlı dernek veya cemiyetler tarafından da devralınabilir. Bu takdirde genel kurulca alınacak kararın dağılmaya ait hükümlere göre tescil ve ilan ettirilmesi gerekir.

Bu gibi kooperatif varlığının, Devlete ait ekonomik kuruluş veya herhangi bir ekonomik kuruluş veya herhangi bir dernek veya cemiyet tarafından devralınması hallerinde genel kurul tasfiye yapılmamasına karar verebilir.

Devir kararının ilan edildiği tarihten itibaren kooperatifin aktif ve pasifi devralana intikal etmiş olur. Dağılan kooperatifin adı ticaret sicilinden sildirilir. Bu husus ayrıca ilan ettirilir.

Birleşen müessese ile kooperatifin alacaklılarından her biri ilan tarihinden itibaren üç ay içinde yetkili mahkemeye başvurmak suretiyle birleşmeye itiraz edebilir. İtiraz hakkından vazgeçilmedikçe yahut bu husustaki itirazın reddine dair mahkemece verilen karar kesinleşmedikçe veyahut mahkemece takdir edilecek teminat, müessese veya kooperatif tarafından verilmedikçe birleşme hüküm ifade etmez.

 

Kooperatiflerin Trafo devirleri kdv nin konusuna girer mi ?-EVREN ÖZMEN DANIŞMANLIK

1.6. Trafo Devirleri 

KDV Kanununun 1 inci maddesi uyarınca ticari, sınai, zirai faaliyet ile serbest meslek faaliyetinin devamlılığı, kapsamı ve niteliği Gelir Vergisi Kanunu hükümlerine göre, Gelir Vergisi Kanununda açıklık bulunmayan hallerde, Türk Ticaret Kanunu ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre tespit edilmektedir.

Bu çerçevede, ortakların belirli ekonomik ve sosyal ihtiyaçlarını karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla kurulan ve herhangi bir kar amacı gütmeyen; konut yapı kooperatiflerinin, işyeri yapı kooperatiflerinin, küçük sanayi sitesi yapı kooperatiflerinin, site yönetimleri ile site işletme kooperatiflerinin ve organize sanayi bölgesi yönetimlerinin mülkiyetlerinde bulunan trafoların mevzuat gereği iz bedeli karşılığında elektrik dağıtım şirketlerine devri KDV Kanununun 1 inci maddesi uyarınca da KDV’ye tabi bulunmamaktadır.

Kooperatif genel kurul bilgi formu örneği,kooperatif genel kurul bildirim formu,kooperatif üst kuruluşları genel durum bildirim formu,yapı kooperatifi bilgi formu,kooperatif genel kurul sonuç bildirimi

Kooperatifinizin Genel Kurul süreci ile ilgili destek almak isterseniz aşağıdaki mail adresi üzerinden bize ulaşabilirsiniz.-

info@ozmconsultancy.com

MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

-Yönetim kurulu kararının hazırlanması

-Genel kurul gündeminin hazırlanması

-Yönetim kurulu raporunun hazırlanması

-Denetim kurulu raporunun hazırlanması

-Bilanço ve gelir gider farkı hesabının hazırlanması

-Tahmini bütçe ve çalışma programının hazırlanması

-Kooperatif bilgi formunun hazırlanması

-Genel kurul çağrısının yapılması

-Genel kurul tutanağının hazırlanması

-Genel kurul tescilinin yapılması

-Temsil ilzam kararının hazırlanması

-Ortaklara bilgilendirme yazısının yazılması

-Diğer işlemler

sorularınız için info@ozmconsultancy.com

Kooperatiflerde genel kurullar
Kooperatiflerde genel kurullar

 

kooperatif genel kurul bilgi formu örneği

kooperatif genel kurul bildirim formu

kooperatif üst kuruluşları genel durum bildirim formu

 

 

Error: Contact form not found.

Kooperatif Genel Kurul 2018
Kooperatif Genel Kurul 2018

2013 de kooperatiflerde genel kurullar-Kemal ÖZMEN

kooperatif olağan genel kurul toplantısı,kooperatif olağan genel kurul gündemi,kooperatif genel kurul toplantı tutanağı

20120901-071238.jpg

kooperatif hisse devri dilekçesi-Kemal OZMEN

Bize ulaşın info@ozmconsultancy.com

20120901-065452.jpg

Kooperatifin arsaları kısıtlı ise ne yapılması gerekli ?-emlak vergisi kanunu -Kemal Ozmen

Kooperatif aktifinde kayıtlı taşınmazların üçüncü kişilere satışının vergi kanunları karşısındaki durumu-Kemal OZMEN

Başlık Kooperatif aktifinde kayıtlı taşınmazların üçüncü kişilere satışının vergi kanunları karşısındaki durumu hk.
Tarih 25/07/2012
Sayı B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[267-2012/VUK-1- . . .]-2285
Kapsam

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[267-2012/VUK-1- . . .]-2285

25/07/2012

Konu

:

Kooperatif aktifinde kayıtlı taşınmazların üçüncü kişilere satışının vergi kanunları karşısındaki durumu.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Kooperatifiniz aktifinde kayıtlı gayrimenkullerin üyeniz olmayan üçüncü kişilere satıldığı belirtilerek, KDV oranının fatura bedeli üzerinden mi yoksa rayiç bedel üzerinden mi hesaplanacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

I- KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmüyle kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış olmakla beraber aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde, tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklar ile iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmıştır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.13. Kooperatifler” başlıklı bölümünde muafiyet şartları detaylı olarak açıklanmış, takip eden bölümlerde ise ortak dışı işlemler kooperatif türlerine göre ayrıntılı olarak örneklendirilmiştir.

Aynı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde, kurumların en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançlarının % 75’lik kısmı maddede belirtilen şartlar çerçevesinde kurumlar vergisinden müstesna tutulmuştur.

Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur. Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır.

Öte yandan, menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

Anılan Tebliğin “5.6.2.3.4.1. Kooperatiflerin durumu” başlıklı bölümünde, istisnadan yararlanmak için gereken diğer şartların yanında istisna edilen kazancın özel bir fon hesabında tutulması ve hiçbir şekilde ortaklara dağıtılmayarak kooperatif amaçları doğrultusunda kullanılması şartıyla yapı kooperatiflerinin de bu istisnadan yararlanabilmelerinin mümkün olduğu ve kooperatiflerin amaçlarını gerçekleştirdikten sonra kalan fazla arsa veya konutu elden çıkarmaları halinde de doğan kazancın istisnaya konu edilebileceği açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre, kooperatifinizin aktifinde kayıtlı dükkanların satılması, Kurumlar Vergisi Kanununun 4/1-k maddesinde belirtilen şartlardan “sadece ortaklarla iş görülmesi” şartını ihlal etmiş olacağından, bu satış işleminin gerçekleştiği tarihten itibaren kurumlar vergisi mükellefiyetinizin tesis edilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, iki yıldan fazla süredir aktifinizde kayıtlı olan dükkânların satılması, taşınmaz ticareti kapsamında değerlendirileceğinden, bu dükkânların satışından elde edilecek kazancın Kurumlar Vergisi Kanununun 5/1-e maddesi kapsamında kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkün değildir.

Ayrıca, kooperatifinizin sahibi olduğu dükkânların satış bedelinin gerçek değerinden düşük gösterilmesi halinde ise re’sen veya ikmalen vergi tarhiyatı ile karşılaşılabileceği tabiidir.

II- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 1/1 inci maddesinde; Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin vergiye tabi olduğu,

17/4-r maddesinde ise kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimlerinin vergiden istisna olduğu,

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimlerinin ise istisna kapsamında yer almadığı,

İstisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınacağı,

hükümlerine yer verilmiştir.

Mezkur Kanunun 20 nci maddesinin 1 inci bendinde, teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu; 2 bendinde, bedel deyiminin malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği,

27 nci maddesinin ikinci bendinde; Bedeli bulunmayan veya bilinmeyen işlemler ile bedelin mal, menfaat, hizmet gibi, paradan başka değerler olması halinde verginin matrahının işlemin mahiyetine göre emsal bedel veya emsal ücret olacağı hükümlerine yer verilmiştir.

Buna göre, Kooperatifiniz aktifinde kayıtlı iş yerlerini üyeniz olmayan üçüncü kişiye satılması işlemi, Kooperatifin gayrimenkul ticareti yapan kurum mahiyetinde olması sebebiyle KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesinde düzenlenen istisna hükmünden faydalanması mümkün olmayıp, Kooperatifiniz aktifinde kayıtlı iş yerlerinin 3. kişilere satışı genel oranda (%18) katma değer vergisine tabi olup, satış bedelinin emsaline göre açık bir şekilde düşük olması ve bu düşüklüğün sebebinin haklı bir sebeple açıklanamaması halinde emsal bedel üzerinden katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir.

III- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:

213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Faturanın tarifi” başlıklı 229’uncu maddesinde; “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika” olarak tanımlanmış, 231/5 inci maddesinde ise faturanın mal teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun “Fatura kullanma mecburiyeti” başlıklı 232 nci maddesi hükmüne göre, tüccarlar sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve aldıkları emtia veya hizmet için de fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler.

Bu maddede sayılanlar dışında kalanların, tüccarlardan satın aldıkları emtia veya onlara yaptırdıkları iş bedelinin 2012 yılı için 770 TL’yi geçmesi veya 770 TL’den az olsa dahi istemeleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir.

Anılan Kanunun 267 nci maddesinde; emsal bedeli, gerçek bedeli belli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değer olarak tanımlanmış ve izleyen fıkralarda emsal bedeli belirlenirken sırasıyla ortalama fiyat esası, maliyet bedeli esası veya takdir esaslarından birinin uygulanacağı belirtilmiştir.

Bu itibarla, Kooperatifiniz adına kayıtlı bulunan işyerlerinin üyeleriniz dışındaki kişilere satılması karşılığında alınan bedel için satışın gerçekleştiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde gerçek satış bedeli üzerinden, gerçek satış bedelinin emsaline göre açık bir şekilde düşük olması halinde ise emsal bedel üzerinden fatura düzenlemeniz gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

Yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmeleri için taşımaları gereken şartlar ile ilgili açıklamalar -Kemal OZMEN

Yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmeleri için taşımaları gereken şartlar ile ilgili açıklamalar

Tarih 23/11/2006
Sayı KVK-5/2006-5/ Kooperatifler-1
Kapsam
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Gelir İdaresi Başkanlığı

5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu Sirküleri/5

Konusu : Yapı Kooperatiflerinin Kurumlar Vergisi Muafiyeti
Tarihi : 23/11/2006
Sayısı : KVK-5/2006-5/ Kooperatifler-1
İlgili Olduğu Maddeler : Kurumlar Vergisi Kanunu Madde 4 ve Geçici Madde 1
İlgili Olduğu Kazanç Türleri : Kurum Kazancı

1. Giriş:

21.06.2006 tarih ve 26205 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunan 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin (1) numaralı fıkrasının (k) bendi ile geçici 1 inci maddesinin (8) numaralı fıkrasında yer alan yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmeleri için taşımaları gereken şartlar ile ilgili açıklamalar bu sirkülerin konusunu oluşturmaktadır.

2. Yasal Düzenleme:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde; “Tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatifleri”nin kurumlar vergisinden muaf oldukları hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun geçici 1 inci maddesinin (8) numaralı fıkrasında ise geçiş dönemine ilişkin olarak “2006 yılının sonuna kadar bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde yazılı şartları sağlayamayan yapı kooperatiflerinin muafiyeti 1/1/2006 tarihi itibarıyla sona ermiş sayılır.” hükmüne yer verilmiştir.

3. Yapı Kooperatiflerinin Kurumlar Vergisi Muafiyetinden Yararlanmaları:

Yukarıda yer verilen Kanun hükümleri göz önünde bulundurulduğunda, kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olabilmesi için ana sözleşmelerinde;

– Sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması,
– Yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi,
– Yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması,
– Sadece ortaklarla iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz)

ilişkin hükümler bulunması ve bu hükümlere fiilen de uyulması gerekmektedir.

Öte yandan, yapı kooperatiflerinde yukarıda belirtilen şartların yanı sıra; kuruluşundan, inşaatın sona erdiği tarihe kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya sayılan bu kişiler ile işçi işveren ilişkisi bulunan kişilere yer vermemesi ve yapı ruhsatı ile arsa tapusunun kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olması şartları da aranmaktadır.

Buna göre, öteden beri faaliyette bulunan ve 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa göre kurumlar vergisinden muaf olan yapı kooperatifleri ile 2006 yılı içinde kurulmuş olan yapı kooperatiflerinin 31.12.2006 tarihine kadar yukarıda belirtilen şartların tamamını sağlamaları gerekmektedir.

Belirtilen tarihe kadar söz konusu şartları yerine getirmeyen yapı kooperatifleri hakkında, Kurumlar Vergisi Kanununun geçici 1 inci maddesinin (8) numaralı fıkrası gereğince 01.01.2006 tarihinden geçerli olmak üzere kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilecektir.

Duyurulur.

Kooperatifin mülkiyetinde bulunan gayrimenkullerini piyasa değerinden satışı yapıldığında rayit bedel ile arasındaki farktan dolayı vergi yükümlülüğü bulunup bulunmadığı-Kemal OZMEN

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.35.16.01-176300-729

02/08/2012

Konu

:

Kooperatifin mülkiyetinde bulunan gayrimenkullerini piyasa değerinden satışı yapıldığında rayit bedel ile arasındaki farktan dolayı vergi yükümlülüğü bulunup bulunmadığı

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; mülkiyetinizde bulunan iki dükkanın hem konumu hem de kaba inşaat halinde olması nedeniyle belediye rayiç bedelinin (bir adedi 35.000,00 TL) çok altında bir fiyatla satış değeri bulduğu, kooperatifinizin tasfiyesinin bitirilebilmesi için dükkanları satmak zorunda olduğunuz belirtilerek, piyasa değerinden satış yapıldığında rayiç bedel ile arasındaki farktan dolayı ilave vergi yükümlülüğü bulunup bulunmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

KURUMLAR VERGİSİ YÖNÜNDEN

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.

Ticari kazançta elde etme tahakkuk esasına bağlanmış bulunmaktadır. Bu esas dikkate alındığında, gelir veya gider unsurunun özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönemin kazancında dikkate alınması gerekmektedir.

Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu hükme bağlanmıştır.

Buna göre, kooperatifiniz tarafından satılan kaba inşaat halindeki dükkânların emsal bedelinden düşük bir bedelle satılması halinde, kurumlar vergisi uygulaması bakımından esas alınacak hasılat gerçek satış bedeli olacaktır. Ancak, hasılat olarak gösterilen ve kurum kazancına dahil edilen söz konusu bedelin kanaat verici vesikalarla tevsik edilmesi gerekeceği ise tabiidir.

KATMA DEĞER VERGİSİ YÖNÜNDEN

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun “Emsal Bedeli ve Emsal Ücreti” başlıklı 27 nci maddesinin (2) numaralı bendinde, “Bedelin emsal bedeline veya emsal ücretine göre açık bir şekilde düşük olduğu ve bu düşüklüğün mükellefçe haklı bir sebeple açıklanamadığı hallerde de, matrah olarak emsal bedeli veya emsal ücreti esas alınır.”, (3) numaralı bendinde ise “Emsal bedeli ve emsal ücreti Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre tespit olunur.” hükümlerine yer verilmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 267 nci maddesinde emsal bedeli, gerçek bedeli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değer olarak tanımlamış ve bu maddenin üçüncü sırasında emsal bedelinin ilgililerin müracaatı üzerine takdir komisyonunca takdir yolu ile belirleneceği hükme bağlanmıştır.

Bu itibarla, Kooperatifinizin aktifinde kayıtlı bulunan kaba inşaat halindeki dükkânların satışının yapılmasında, satış bedelinin emsal bedelinden düşük olması durumunda, gerçek satış bedelinin dikkate alınması, ancak katma değer vergisi matrahının hesaplanmasında emsal bedelinin kullanılması gerekmektedir.

Kooperatif ferdilesme işlemi icin istenen belgeler-Kemal OZMEN

KOOPERATİF ÜYELERİNE TAHSİS (FERDİLEŞME)

a) Açıklama ve İstenen Belgeler
Yapı kooperatiflerinin inşa ettikleri konut ve iş yerlerinin kooperatif üyeleri adına tescili işlemidir. Ferdileşme için kur’a keşidesini (tutanağını) aramaya gerek yoktur. Kooperatif temsilcilerinin talebiyle işlem sonuçlandırılır. Kat irtifaklı olarak ferdileşme yapılabileceği gibi kooperatifin amacına uygun ise arsa olarak da ferdileşme yapılabilir. Tescil gerçekleşinceye kadar tahsis edilecek üyelerin isimleri değiştirilebilir. Tescil yapıldıktan sonra üye isimlerindeki değişiklik ve yanlışlıklar ancak devir veya tashih yoluyla düzelti¬lebilir.
Ferdileşme için tapu sicil müdürlüğünce aşağıdaki belgeler istenir.
1) Kooperatifin yetki belgesi,
2) Kooperatif temsilcilerinin nüfus cüzdanları veya pasaportları,
3) Hangi üyeye nerenin tahsis edildiğini gösterir yönetim kurulunca onanmış liste ile üyelerin nüfus kimlik bilgileri,
4) Tapu senetlerine fotoğraf yapıştırılacak ise üyelerin birer adet vesikalık fotoğrafı.
b) Tescil İstem Belgesinin Yazımı
1) Yukarıda niteliği gösterilen taşınmaz malların tamamı Sınırlı Sorumlu 3.Basın Sitesi Konut Yapı Kooperatifi adında kayıtlı olup, bu kez ekte sunduğumuz yetki belgesine istinaden adı geçen Kooperatifi temsilen bizler Ömer Ali AKSAKAL ve Cemil BAŞTİRYAKİ iş bu taşınmazların her bir bağımsız bölüm için oluşturulan ferdileşme dosyalarında mevcut bulunan nüfus kayıtlarına istinaden ekli listede bulunan kooperatif üyelerimiz adlarına tahsis ve tescil işlemin yapılmasını …
2) Yukarıda niteliği gösterilen taşınmaz mal ekli listede görüldüğü üzere parsel 5777, 5779, 5782, 5804, 5811, 6032, 6035, 6036, 6057, 6064, 6129, 6185, 6186, 6188, 6189, 6244, 6275, 6288, 6289, 6312, 6318, 6319, 6325, 6327, 6329, 6330, 7251 numaralarda kayıtlı gayrimenkullerin tamamı Sınırlı Sorumlu Edirne Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi adına kayıtlı iken Edirne Ticaret Sicili Memurluğunun 16/02/1999 tarih ve 159 sayılı belgeleri gereğince adı geçen Kooperatifi temsilen Ömer Faruk TÜRKER ile Mustafa ALİŞAR yetkili kılınmış olup, bu kez biz temsilciler aşağıda görüldüğü üzere ortak¬larımız ile ferdileşmeye geçerek üyelerimiz adına isabet eden işyerlerinin tescilini talep ile 492 sayılı Harçlar Kanununa göre yukarıda gösterilen değerin emlak vergisi değerine yeniden değerleme oranı uygulanmak suretiyle bulunacak değerden düşük olmadığını, aksi halde aradaki farkın V.U.K. na göre cezalı olarak tahsil edileceği hususunun Tapu Sicil Müdürü tarafından tarafımıza bildirildiğini beyan ederiz.
c) Tapuya Tescili

2.4.2000 2021

Sınırlı Sorumlu 3.Basın Sitesi Konut Yapı Kooperatifi Tam K.M.Çevirme 3.5.1997-2342

Nihal MAŞLAK: Ahmet Onur kızı Tam Ferdileşme 2.4.2000-2021

d) Tapu Senedinin Yazımı
İşbu taşınmaz malın tamamı Sınırlı Sorumlu 3.Basın Sitesi Konut Yapı Kooperatifi adında kayıtlı iken, kooperatif temsilcilerinin talepleri doğrultu-sunda ferdileşme işleminin tesciline istinaden düzenlenmiştir.
e) İşlemin Mali Yönü
Yapı kooperatiflerinin ortaklarına dağıtacağı taşınmaz malların ortaklar adına tescilinde kayıtlı değer üzerinden, Harçlar Kanununa ekli (4) sayılı Tarifenin 15. Pozisyonu uyarınca, Binde 1.8 oranında harç tahsili gerekir.
Ayrıca, Döner Sermaye İşletmesince belirlenen tarifeye göre ücret tahsil edilir. Ancak bu ücretin ferdileşme talebi için (her yevmiye için) bir tane alınması, konut sayısına göre alınmaması gerekir.

ALINTI:
http://www.tkgm.gov.tr/ana.php?Sayfa=islemdetay&Id=12

Kooperatif aktifinde kayıtlı taşınmazların üçüncü kişilere satışının vergi kanunları karşısındaki durumu.-Kemal OZMEN

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[267-2012/VUK-1- . . .]-2285

25/07/2012

Konu

:

Kooperatif aktifinde kayıtlı taşınmazların üçüncü kişilere satışının vergi kanunları karşısındaki durumu.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Kooperatifiniz aktifinde kayıtlı gayrimenkullerin üyeniz olmayan üçüncü kişilere satıldığı belirtilerek, KDV oranının fatura bedeli üzerinden mi yoksa rayiç bedel üzerinden mi hesaplanacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

I- KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmüyle kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış olmakla beraber aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde, tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklar ile iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmıştır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.13. Kooperatifler” başlıklı bölümünde muafiyet şartları detaylı olarak açıklanmış, takip eden bölümlerde ise ortak dışı işlemler kooperatif türlerine göre ayrıntılı olarak örneklendirilmiştir.

Aynı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde, kurumların en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançlarının % 75’lik kısmı maddede belirtilen şartlar çerçevesinde kurumlar vergisinden müstesna tutulmuştur.

Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur. Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır.

Öte yandan, menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

Anılan Tebliğin “5.6.2.3.4.1. Kooperatiflerin durumu” başlıklı bölümünde, istisnadan yararlanmak için gereken diğer şartların yanında istisna edilen kazancın özel bir fon hesabında tutulması ve hiçbir şekilde ortaklara dağıtılmayarak kooperatif amaçları doğrultusunda kullanılması şartıyla yapı kooperatiflerinin de bu istisnadan yararlanabilmelerinin mümkün olduğu ve kooperatiflerin amaçlarını gerçekleştirdikten sonra kalan fazla arsa veya konutu elden çıkarmaları halinde de doğan kazancın istisnaya konu edilebileceği açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre, kooperatifinizin aktifinde kayıtlı dükkanların satılması, Kurumlar Vergisi Kanununun 4/1-k maddesinde belirtilen şartlardan “sadece ortaklarla iş görülmesi” şartını ihlal etmiş olacağından, bu satış işleminin gerçekleştiği tarihten itibaren kurumlar vergisi mükellefiyetinizin tesis edilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, iki yıldan fazla süredir aktifinizde kayıtlı olan dükkânların satılması, taşınmaz ticareti kapsamında değerlendirileceğinden, bu dükkânların satışından elde edilecek kazancın Kurumlar Vergisi Kanununun 5/1-e maddesi kapsamında kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkün değildir.

Ayrıca, kooperatifinizin sahibi olduğu dükkânların satış bedelinin gerçek değerinden düşük gösterilmesi halinde ise re’sen veya ikmalen vergi tarhiyatı ile karşılaşılabileceği tabiidir.

II- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 1/1 inci maddesinde; Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin vergiye tabi olduğu,

17/4-r maddesinde ise kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimlerinin vergiden istisna olduğu,

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimlerinin ise istisna kapsamında yer almadığı,

İstisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınacağı,

hükümlerine yer verilmiştir.

Mezkur Kanunun 20 nci maddesinin 1 inci bendinde, teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu; 2 bendinde, bedel deyiminin malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği,

27 nci maddesinin ikinci bendinde; Bedeli bulunmayan veya bilinmeyen işlemler ile bedelin mal, menfaat, hizmet gibi, paradan başka değerler olması halinde verginin matrahının işlemin mahiyetine göre emsal bedel veya emsal ücret olacağı hükümlerine yer verilmiştir.

Buna göre, Kooperatifiniz aktifinde kayıtlı iş yerlerini üyeniz olmayan üçüncü kişiye satılması işlemi, Kooperatifin gayrimenkul ticareti yapan kurum mahiyetinde olması sebebiyle KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesinde düzenlenen istisna hükmünden faydalanması mümkün olmayıp, Kooperatifiniz aktifinde kayıtlı iş yerlerinin 3. kişilere satışı genel oranda (%18) katma değer vergisine tabi olup, satış bedelinin emsaline göre açık bir şekilde düşük olması ve bu düşüklüğün sebebinin haklı bir sebeple açıklanamaması halinde emsal bedel üzerinden katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir.

III- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:

213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Faturanın tarifi” başlıklı 229’uncu maddesinde; “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika” olarak tanımlanmış, 231/5 inci maddesinde ise faturanın mal teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun “Fatura kullanma mecburiyeti” başlıklı 232 nci maddesi hükmüne göre, tüccarlar sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve aldıkları emtia veya hizmet için de fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler.

Bu maddede sayılanlar dışında kalanların, tüccarlardan satın aldıkları emtia veya onlara yaptırdıkları iş bedelinin 2012 yılı için 770 TL’yi geçmesi veya 770 TL’den az olsa dahi istemeleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir.

Anılan Kanunun 267 nci maddesinde; emsal bedeli, gerçek bedeli belli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değer olarak tanımlanmış ve izleyen fıkralarda emsal bedeli belirlenirken sırasıyla ortalama fiyat esası, maliyet bedeli esası veya takdir esaslarından birinin uygulanacağı belirtilmiştir.

Bu itibarla, Kooperatifiniz adına kayıtlı bulunan işyerlerinin üyeleriniz dışındaki kişilere satılması karşılığında alınan bedel için satışın gerçekleştiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde gerçek satış bedeli üzerinden, gerçek satış bedelinin emsaline göre açık bir şekilde düşük olması halinde ise emsal bedel üzerinden fatura düzenlemeniz gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

Yapı Kooperatifine karşı arsa payı sahiplerinin birlikte dava açması-Kemal Ozmen

Yapı Kooperatifine karşı arsa payı sahiplerinin birlikte dava açması
T.C. YARGITAY
15.Hukuk Dairesi
Esas: 2007/3130
Karar: 2008/2495
Karar Tarihi: 15.04.2008
SÖZLEŞMENİN FESHİ DAVASI – KOOPERATİFİN SÖZLEŞME ŞARTLARINI YERİNE GETİRMEDİĞİ İDDİASI – DAVANIN TAŞINMAZIN TÜM MALİKLERİNE AÇILIP AÇILMADIĞI – SÖZLEŞMENİN ARSA SAHİPLERİ VE DAVALIYI BAĞLAYICI OLUP OLMADIĞI BELİRLENMESİ GEREĞİ

ÖZET: Somut olayda, sözü edilen arsa payı karşılığı sözleşmenin tüm taraflarının davada yer aldığı saptanamadığı gibi, davacılara dava açılmasına ya da açılan davaya devam olunmasına yönelik olarak yetki verilip verilmediği anlaşılamamaktadır. Sözleşmenin iptali ya da feshi davası hukuksal niteliğince bir tespit davası olmayıp, eda davasıdır. Mahkemece, feshi istenen sözleşmenin, sözleşme konusu taşınmazın tüm maliklerine açılıp açılmadığı veya açılan davaya onay verilip verilmediği saptanmadan, sözleşmenin tümü getirtilerek incelenip zorunlu şekil koşuluna uygun şekilde yapılıp yapılmadığı ya da arsa sahipleri ve davalıyı bağlayıcı olup olmadığı belirlenmeden davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.

(818 S. K. m. 213, 355) (4721 S. K. m. 692, 706) (2644 S. K. m. 26) (1512 S. K. m. 60)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Dava, yanlar arasında yapıldığı ileri sürülen ve İzmir 16. Noterliğince doğrudan düzenlendiği bildirilen 25.10.2001 gün ve 28581 yevmiye numaralıbaşlıklı sözleşmenin, yüklenici kooperatifin sözleşme şartlarını yerine getirmediği ve süresi içinde de getiremeyeceği iddiasıyla feshi istemine ilişkindir.

Davalı vekili, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden sonra davacılar ile ek sözleşme yapıldığını ve 48 aylık ek süre verildiğini, sözleşmenin feshi koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece tespit davasında akdin feshi uyuşmazlığının incelenemeyeceği gerekçesiyle dava reddedilmiş ve verilen karar davacılar vekilince temyiz edilmiştir.

Yanlar arasında yapıldığı ileri sürülen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin İzmir 16.Noterliğincedüzenlenmiş olduğu bildirilmiş ise de; dosya kapsamındaki sözleşme metni incelendiğinde anılan noterlikçe düzenlemeyi gösterir metin ya da metinlerin sözleşmeye ekli olmadığı anlaşılmıştır. Bilindiği üzere, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, Borçlar Yasasının 355. maddesi hükmünde tanımlanan eser sözleşmesinin bir türü olup, taraflara karşılıklı olarak haklar sağlayan ve borçlar yükleyen iki taraflı sözleşmelerdendir. Borçlar Kanunu’nun 213., T. Medeni Kanunun 706., Tapu Kanunu’nun 26 ve Noter Kanununun 60. maddeleri hükümleri gereğince tapulu taşınmaz payı ya da tapulu taşınmazın kayden temlikini içerdiğinden; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, zorunlu şekil koşuluna uygun olarak yapılmalıdır. Zorunlu şekil koşullarına uygun olarak yapılmayan bu tür sözleşmeler, istisnai hallerde taraflarını bağlayıcı olabilir. Az yukarıda açıklandığı üzere, mahkemenin, öncelikle yanlar arasındaki sözleşmenin zorunlu şekil koşullarına uygun olarak yapılıp yapılmadığını belirlemesi gerekmektedir.

Dosya kapsamındaki sözleşme ile dava dilekçesi ve mahkeme kararı karşılaştırıldığında, arsa sahibi sıfatıyla sözleşmeyi imzalayanların tamamının davada yer almadıkları görüldüğü gibi; sözleşmede arsa sahibi olarak isimleri yazılı bulunmayan gerçek kişilerin de davacı oldukları saptanmıştır. Türk Medeni Kanunu’nun 692. maddesi gereğince, paylı taşınmaz malın özgülendiği amacın değiştirilmesi, korumanın veya olağan şekilde kullanmanın gerekli kıldığı ölçüyü aşan yapı işlerine girişilmesi olağanüstü tasarruflardan sayıldığından oybirliği ile aksi kararlaştırılmış olmadıkça, bütün paydaşların kabulüne bağlıdır. Anılan yasa hükmüne uygun şekilde yapılan sözleşmenin feshi ya da iptali davası da, “olağanüstü tasarruf” niteliğinde olduğundan tüm paydaşların birlikte dava açması veya açılan davaya onay vermesi, vermedikleri durumda davaya katılmalarının sağlanması zorunludur.

Somut olayda, sözü edilen arsa payı karşılığı sözleşmenin tüm taraflarının davada yer aldığı saptanamadığı gibi, davacılara dava açılmasına ya da açılan davaya devam olunmasına yönelik olarak yetki verilip verilmediği de anlaşılamamaktadır.

Sözleşmenin iptali ya da feshi davası hukuksal niteliğince bir tespit davası olmayıp, eda davasıdır. Mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar soruşturularak feshi istenen sözleşmenin, sözleşme konusu taşınmazın tüm maliklerine açılıp açılmadığı veya açılan davaya onay verilip verilmediği saptanmadan, sözleşmenin tümü getirtilerek incelenip zorunlu şekil koşuluna uygun şekilde yapılıp yapılmadığı ya da arsa sahipleri ve davalıyı bağlayıcı olup olmadığı belirlenmeden yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.

O halde; mahkemece yapılacak iş; az yukarıda açıklanan eksik soruşturma tamamlanarak uyuşmazlığın esasının incelenmesi ile sözleşmenin feshi ya da iptali koşulları gerçekleşmiş ise, davanın kabulüne aksi halde davanın reddine karar vermekten ibaret olmalıdır.

Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır.

Sonuç: Yukarıda açıklanan sebeplerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 15.04.2008 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Kooperatif evinin Evin tapusunu geç alanlarda bazı ince noktalar

Evin tapusunu geç alanlarda bazı ince noktalar

GAYRİMENKUL alanlar, şu ya da bu nedenle tapuyu geç alabilirler.

Bu aşamada, vergisel yükümlülükler yönünden bazı ince noktaları bilmek gerekiyor.
Özellikle, alınan evin satılması olayında, 5 yıllık süre çok önemli.
Gayrimenkulün iktisap (yani edinme) tarihinden itibaren 5 yıl içinde elden çıkartılması halinde, satıştan doğan kazanç “değer artışı kazancı” olarak gelir vergisine tabi oluyor. Bu süre geçtikten sonra olmuyor.

EDİNME TARİHİ

1. Kooperatiften Ev Edinenler:
Kooperatiflerde, ortaklara bu sıfatları nedeniyle tahsis edilen (örneğin konutlar teslim edilmeden noter huzurunda çekilen kuralarla evlerin belirlenmesi olayında) gayrimenkul “tahsis tarihinde” ortak tarafından satın alınmış sayılır (Gelir Vergisi Kanunu, Mükerrer Md.80/6-2).
Buna göre örneğin, 15.6.2007 tarihinde, noter huzurunda çekilişle tahsis edilen konutun tapusu 17.4.2010 tarihinde verilmişse, 5 yıllık sürenin hesabında 15.6.2007 evin satın alındığı tarih kabul edilir. Beş yıllık süre 15.6.2012 tarihinde dolduğundan, söz konusu evin satışından doğan kazanç gelir vergisine tabi tutulmayacak.
2. Evin Tapudan Önce Fiilen Kullanılması:
Gayrimenkulün, tapuya tescil tarihinden önce yani tapusu alıcıya verilmeden önce, malikin fiilen kullanımına bırakılmış olması halinde, evin iktisap (edinme) tarihi olarak, tapuya tescil tarihi değil, fiilen “kullanıma bırakılma tarihi” esas alınır.
Örneğin çok sayıda evin iskanı alınmadan kat irtifaklı tapu ile alındığı ve bu şekilde kullanıldığı görülmektedir. Bu durumda, evin fiilen kullanıldığı tarih, edinme (iktisap) tarihi olarak esas alınır.
3. TOKİ’den Alınan Ev:
Toplu Konut İdaresi’nden alınan dairenin 6.8.2009 tarihinde noterden kura çekimi yapılmış, 25.6.2010 tarihinde de “yapı kullanım izin belgesi” alınmış.
Dairenin tapuya tescil işlemi de TOKİ’ye yapılan ödemelerin tamamlanmasından sonra 9.8.2012 tarihinde yapılmış.
Bu durumda, değer artışı kazancının tespiti açısından, beş yıllık sürenin hesabında, gayrimenkulün yapı kullanma izin belgesinin alındığı 25.6.2010 tarihi esas alınacak (Bkz. 25.03.2011 tarih ve 2011/2 No.lu Gelir Vergisi Kanunu Sirküleri).

EMLAK VERGİSİ

Kooperatif yolu ile ev edinenlerin, tapuyu aldıkları tarihe kadar olan emlak vergisini, kooperatif öder. Kooperatif evinin tapusunun verildiği yıla ait emlak vergisini yine kooperatif öder.
Üye, tapuyu aldığı yılın sonuna kadar ilgili belediyeye “emlak vergisi bildirimi” verir. İzleyen yıldan itibaren de emlak vergisi mükellefiyeti başlar.
İnşaat firmasından ev alanlar ise, inşaat devam ederken “kat irtifaklı arsa tapusu” almışlarsa, “inşaat bitip iskanı alınıncaya kadar” arsa vergisi ödeyecekler. İnşaatın iskanı alındığında, ilgili belediyeye “bina vergisi bildirimi” verecekler ve izleyen yıldan itibaren bina vergisi ödeyecekler.
Bu konuya, başka örneklerle devam edeceğiz..

Kooperatifler Avans Kar Dağıtımı Yapabilir mi ?-Kooperatifler Kar Payı avansı Dağıtabilir mi ?

Bize Ulaşın info@ozmconsultancy.com

9 Ağustos 2012 PERŞEMBE

Resmî Gazete

Sayı : 28379

TEBLİĞ

Gümrük ve Ticaret Bakanlığından:

KÂR PAYI AVANSI DAĞITIMI HAKKINDA TEBLİĞ

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı, şirketlerin kâr payı avansı dağıtımında uyacakları usul ve esasları düzenlemektir.

Kapsam

MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, 28/7/1981 tarihli ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa tabi olmayan anonim şirketler ile limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketleri kapsar.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Tebliğ, 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 509 uncu maddesinin üçüncü fıkrasına, 565 inci maddesinin ikinci fıkrasına ve 644 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 4 – (1) Bu Tebliğde geçen;

a) Kanun: 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununu,

b) Kâr payı: Net dönem kârı veya serbest yedek akçeler üzerinden ortaklara ve kâra katılan diğer kimselere genel kurulca dağıtılmasına karar verilen tutarı,

c) Kâr payı avansı: Kâr payından mahsup edilmek üzere ara dönem finansal tablolara göre oluşan kârlar üzerinden bu Tebliğ hükümlerine göre hesaplanan tutarı,

ç) Ortak: Anonim şirketlerin pay sahiplerini, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin ortaklarını,

d) Serbest yedek akçe: Genel kanuni yedek akçelerin sermayenin veya çıkarılmış sermayenin yarısını aşan kısmı ile Kanun ve sözleşme gereği ayrılanlar dışında genel kurulca ayrılmasına karar verilen yedek akçeleri,

e) Şirket: 2499 sayılı Kanuna tabi olmayan anonim şirketler ile limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketleri,

f) Sözleşme: Anonim şirketler ile sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin esas sözleşmesini, limited şirketlerin şirket sözleşmesini,

g) Yönetim organı: Anonim şirketlerde yönetim kurulunu, limited şirketlerde müdür veya müdürler kurulunu, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde yöneticiyi veya yöneticileri,

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Kâr Payı Avansı Dağıtım Esasları

Kâr payı avansı dağıtım şartları

MADDE 5 – (1) Şirketlerin kâr payı avansı dağıtabilmeleri için, şirket genel kurulunca kâr payı avansı dağıtılmasına ilişkin karar alınması ve kâr payı avansı dağıtılacak hesap döneminde hazırlanan üç, altı veya dokuz aylık ara dönem finansal tablolara göre kâr edilmiş olması gereklidir.

Şirket genel kurulunca alınacak kararın içeriği

MADDE 6 – (1) Şirket genel kurulunca kâr payı avansı dağıtımına karar verildiği durumda bu kararda ayrıca aşağıdaki hususların belirtilmesi zorunludur.

a) İlgili hesap dönemi sonunda, yıl içinde dağıtılan kâr payı avansını karşılayacak tutarda net dönem kârı oluşmaması durumunda, net dönem kârını aşan kâr payı avanslarının varsa bir önceki yıla ait bilançoda yer alan serbest yedek akçelerden mahsup edileceği, serbest yedek akçe tutarının da dağıtılan kâr payı avanslarını karşılayamaması halinde fazla ödenmiş olan kâr payı avanslarının yönetim organının ihtarı üzerine ortaklar tarafından şirkete iade edileceği,

b) İlgili hesap dönemi sonunda zarar oluşması durumunda;

1) Varsa bir önceki yıla ait bilançoda yer alan genel kanuni yedek akçeler ile serbest yedek akçelerin öncelikle oluşan zararın mahsubunda kullanılacağı, bu akçelerin oluşan zararı karşılayamaması halinde dönem içinde dağıtılan kâr payı avanslarının tamamının yönetim organının ihtarı üzerine ortaklar tarafından şirkete iade edileceği,

2) Genel kanuni yedek akçeler ile serbest yedek akçelerin, oluşan dönem zararından mahsubu sonrasında bakiye serbest yedek akçe tutarının dağıtılan kâr payı avanslarından indirileceği, indirim işlemi sonucunda dönem içinde dağıtılan kâr payı avansı tutarının bakiye serbest yedek akçe tutarını aşması halinde ise aşan kısmının yönetim organının ihtarı üzerine ortaklar tarafından şirkete iade edileceği.

(2) Birinci fıkrada belirtilen hususlar, kâr payı avansı dağıtılacak hesap dönemi içinde yapılacak genel kurul toplantısında karara bağlanır. Anonim ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde, genel kurulca bu yönde karar alınabilmesi için sermayenin en az dörtte birini karşılayan payların sahiplerinin veya temsilcilerinin toplantıda hazır olması, bu nisabın toplantı süresince korunması ve toplantıda hazır bulunan oyların çoğunluğunun kâr payı avansı dağıtılması yönünde kullanılmış olması, limited şirketlerde ise toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğunun kâr payı avansı dağıtılması yönünde olması gereklidir.

(3) İlgili hesap dönemi öncesinde ödenen kâr payı avanslarının, ilgili olduğu yılın net dönem kârından mahsup edilmesi şarttır. Bu işlem yapılmadan, şirket genel kurulunca kâr payı dağıtılmasına ve kâr payı avansı ödenmesine karar verilemez.

Dağıtılacak kâr payı avansı tutarı ve hesaplanması

MADDE 7 – (1) Dağıtılacak kâr payı avansı; varsa geçmiş yıllar zararlarının tamamının, vergi, fon ve mali karşılıkların, kanunlara ve sözleşmeye göre ayrılması gereken yedek akçelerin, varsa imtiyazlı pay sahipleri, intifa senedi sahipleri ve kâra katılan diğer kimseler için ayrılacak tutarların, oluşan ara dönem kârından indirilmesi suretiyle hesaplanır. Ödenecek kâr payı avansı, bu şekilde hesaplanan tutarın yarısını geçemez.

(2) Aynı hesap dönemi içinde izleyen ara dönemlerde de kâr oluşması halinde dağıtılacak kâr payı avansı tutarı birinci fıkrada belirtilenlerin yanı sıra önceki ara dönem veya dönemlerde ödenmiş olan kâr payı avansı tutarları da indirilerek hesaplanır. Ödenecek kâr payı avansı, bu şekilde hesaplanan tutarın yarısını geçemez.

Kâr payı avansı ödemeleri

MADDE 8 – (1) Kâr payı avansı, dağıtım tarihleri itibarıyla ortaklara payları oranında ödenir.

(2) Kâr payı avansı, kârdan imtiyazlı paylara imtiyaz dikkate alınmadan ödenir. İntifa senedi sahiplerine, ortak olmayan yönetim organı üyelerine ve ortaklar dışında kâra katılan diğer kimselere kâr payı avansı ödenemez.

(3) Ortakların sermaye taahhüt borçları dışında şirkete borçlu olmaları halinde söz konusu borç ortağa ödenecek kâr payı avansından mahsup edilir.

(4) Bir hesap döneminde kâr payı avansı dağıtan ve ardından sermaye artırımı gerçekleştiren şirket, aynı hesap döneminde tekrar kâr payı avansı dağıtmak istediğinde aşağıda belirtilen esaslara uyar.

a) Sermaye artırımı sonrasında yapılacak kâr payı avansı ödemesinde, yeni ortaklara öncelik verilir.

b) Söz konusu öncelik, eski ve yeni ortakların dönem içerisinde her pay için aldıkları toplam kâr payı avans tutarları eşitleninceye kadar devam eder.

c) Eski ve yeni ortakların hesap dönemi içerisinde her pay için aldıkları toplam kâr payı avans tutarları eşitlendikten sonra, kalan kâr payı avansı tutarı veya bir sonraki ara hesap döneminde ödenecek kâr payı avansı tutarı mevcut ortaklara payları nispetinde ödenir.

Kâr payı avansı işlemlerinde yönetim organının görevleri

MADDE 9 – (1) Genel kurul tarafından kâr payı avansı dağıtılmasına karar verilmesi ve ara dönem finansal tablolara göre de kâr edilmiş olması halinde şirket yönetim organınca sırasıyla aşağıdaki görevler yerine getirilir.

a) Kâr payı avansı dağıtımına ilişkin rapor hazırlanır ve bu raporda;

1) Kâr payı avansı dağıtımına dayanak oluşturan ara dönem finansal tabloların Kanunun 515 inci maddesinde belirtilen dürüst resim ilkesine uygun olarak hazırlandığı,

2) Dağıtılacak kâr payı avansı tutarının 7 nci maddeye uygun olarak hesaplandığı,

belirtilir. Yapılan hesaplamalara ve diğer şartların yerine getirilmiş olduğuna dayanak teşkil eden belgeler bu rapora ek yapılır.

b) Raporda tespit edilen kâr payı avansının ortaklara ödenmesine ve bu ödemelerin yapılma usulüne ilişkin karar alınır.

c) Kâr payı avansı tutarları 8 inci maddeye uygun olarak kararı izleyen en geç 6 hafta içerisinde ödenir.

(2) Hamiline yazılı pay senedi sahiplerine kâr payı avansı ödenirken gerekli güvence yönetim organı tarafından alınır.

(3) 6 ncı maddenin birinci fıkrasında belirtilen durumların ortaya çıkması halinde fazladan ödenen kâr payı avanslarının ortaklardan tahsil edilerek şirkete iadesine ilişkin işlemler yönetim organınca yerine getirilir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

Kâr payı avansı hesaplama tablosu

MADDE 10 – (1) Dağıtılacak kâr payı avansı tutarının hesaplanmasına ilişkin tablo ek-1’de yer almaktadır.

Geçiş hükümleri

GEÇİCİ MADDE 1 – (1) 2012 yılına ilişkin hesap döneminde kâr payı avansı dağıtacak şirketler, avans tutarının hesaplanmasında 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre düzenlenen bilançoları esas alır. 9 uncu madde uyarınca düzenlenecek raporda, kâr payı avansı dağıtımına dayanak oluşturan ara dönem bilançosunun gerçeğe uygun olarak düzenlendiği belirtilir.

Yürürlük

MADDE 11 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 12 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Gümrük ve Ticaret Bakanı yürütür.

Eki için tıklayınız.

 

Kooperatiflerde Genel Kurul ne zaman yapılır ?-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

Kooperatiflerde Genel Kurul ne zaman yapılır ?-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

Kooperatiflerde olağan genel kurullar her yıl haziran ayı sonuna kadar yapılması gerekmektedir.

Genel kurul süreciniz ile ilgili aşağıdaki işlemlerin tarafımızdan yapılmasını talep ettiğiniz takdirde bize iletişim kutusundan veya mail adresimizden ulaşabilirsiniz.

info@ozmconsultancy.com

Yönetim Kurulu kararının ana sözleşme ve kanuna uygun olarak eksiksiz hazırlanması

Gündemin Ana sözleşmeye göre hazırlanması ve ortaklara tebliğ işlemleri

Genel Kurul Başvurusunun ilgili bakanlıklara yapılması

Genel kurula sunulacak Raporların hazırlanması-Kooperatif Yönetim Kurulu raporu-Kooperatif Denetim Kurulu Raporu

Genel Kurula sunulacak Mali Tabloların hazırlanması-Bilanço ve Gelir Gider

Genel Kurul tutanağının hazırlanması

Tahmini Bütçenin hazırlanması

Genel Kurulun tescil ve ilanı

Genel Kurul sonrası yönetim kurulu ve muhasebe birimi tarafından yapılması gereken işlemler konusunda bilgi verilmesi

Diğer Gerekli işlemler

Mali Müşavir Evren ÖZMEN

Error: Contact form not found.

Kooperatif Genel Kurul 2018

Sayı     :  B.14.0.TGM.0.10.00.02

Konu   :  Kooperatif ve Üst Kuruluşları Genel Kurul

Toplantıları ile Bakanlık Temsilcileri

 

 

………………… VALİLİĞİNE

(Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

(Genelge Sıra No:    )

 

Kooperatifler ve üst kuruluşlarının genel kurul toplantıları ile ilgili hizmetlerin gereği gibi yürütülmesi ve uygulama birliğinin sağlanması amacıyla, Bakanlık Temsilcisi için başvuruda bulunulması, Bakanlık Temsilcilerinin görevlendirilmesi, toplantıya katılımı, tutanak ve raporların düzenlenmesi konularında aşağıdaki hususlara uygun hareket edilmesi gerekli görülmektedir.

            Bu genelge, 3143 sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 13 üncü ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 86 ncı maddesine dayanılarak yayımlanmıştır.

Bakanlık Temsilcisi Görevlendirilmesi

1) Kooperatifler ve üst kuruluşlarınca, genel kurul toplantıları için Bakanlık Temsilcisi görevlendirilmesi isteminde bulunulması zorunludur. Başvuru sırasında kullanılacak yazı örneği genelge ekinde yer almakta olup (EK:1), başvuru ile birlikte;

– Çağrı için alınan kararın örneği (yönetim kurulu, denetim kurulu veya tasfiye memurları, üst birlik yönetim kurulu kararı ya da kesinleşme şerhli mahkeme kararı),

– Çağrıyı yapanların yetkili olduklarını gösteren belge (Başvuru sahipleri, ticaret sicil memurluğundan kooperatifi temsile yetkili son yönetim kurulu üyeleri olduklarını gösterir yazı alacaklardır. Ticaret sicil memurluklarınca verilecek bu yazıda, başvuru sahiplerinin kooperatifin temsili konusunda yetkili oldukları, yetkilerinin başlangıç tarihi, yetki süreleri dolmuşsa yetkinin bitiş tarihi vb. hususlara yer vereceklerdir. Azlık tarafından çağrı yapılmakta ise çağrı iznini veren kesinleşme şerhli mahkeme kararı),

– Toplantı gündemi,

– Vezne alındısı

genel kurul toplantı tarihinden en az 15 gün önce İl Müdürlüğüne teslim edilmesi gerekmektedir.

Yapılan başvurularda belgeler incelendikten sonra eksiklikler, ilgililere bildirilerek tamamlanması istenilecektir. Buna rağmen, herhangi bir belge eksikliği halinde veya 15 günlük süreye uyulmadan yapılan başvurularda müracaat usulüne uygun yapılmış sayılmayacak ve temsilci görevlendirilmeyecektir.

Öte yandan, Bakanlık Temsilcilerinin her biri için yatırılan ücret tutarının, Bakanlığımızca belirlenen miktara uygun olarak yatırılıp yatırılmadığı kontrol edilecek, belirlenen miktarın altında ücret yatıran kooperatiflere temsilci görevlendirilmeyecektir.

2) Genel kurul toplantılarını üç yıl üst üste yapmayarak kanunen dağılmış sayılan kooperatiflerin veya üst kuruluşlarının genel kurul toplantısı için Bakanlık Temsilcisi müracaatında bulunmaları halinde, toplantı gündeminde münhasıran tasfiye kararı alınması yönünde madde bulunup bulunmadığına bakılması zorunludur. Sözkonusu durumu içeren bir gündem maddesi yoksa, temsilci görevlendirilmeyecek, ancak faaliyetlerinin devam ettiğine dair mahkemece verilmiş karar bulunması halinde temsilci görevlendirilebilecektir.

3) Genel kurul toplantılarını çalışma saatleri içerisinde yapan kooperatif ve üst kuruluşların, Bakanlık Temsilcisi ücretini çalışma saatleri için belirlenen ücretten, toplantılarını çalışma saatleri dışında yapan kooperatif ve üst kuruluşların ise Bakanlık Temsilcisi ücretini çalışma saatleri dışı için belirlenen ücretten yatırmaları gerekmektedir.

Genel kurul toplantısına katılan temsilci sayısına denk düşen tutardan fazla yatırılan temsilci ücretleri bilahare iade edilecektir.

4) İl merkezi dışında yapılan genel kurul toplantılarına katılan Bakanlık Temsilcilerine, Maliye Veznesine yatırılan temsilci ücreti dışında, İl Müdürlüğünce geçici görev yolluğu ödenecektir.

5) Genel kurul toplantılarının yoğun olduğu dönemlerde, temsilci isteminde bulunan kooperatiflerin ortak sayıları, türleri, genel kurul gündeminde önemli hususların bulunup bulunmadığı, sorunlu olup olmadıkları, genel kurul toplantısının yapılacağı yer ile İl Müdürlüklerinde temsilci olarak görevlendirilebilecek personel sayısı da göz önünde bulundurularak öncelikle temsilci gönderilmesi zorunlu görülenlerin talepleri karşılanacak, önemine göre bir toplantı için en fazla iki temsilci görevlendirilecek, bir temsilci günde ikiden fazla toplantı için görevlendirilmeyecektir.

6) Genel kurul toplantıları için yalnızca; Bakanlık merkez veya taşra teşkilatında memur olarak görev yapan, en az lise mezunu ve Bakanlıkça kooperatifçilik konusunda düzenlenen eğitime katılmış ve başarı sağlamış olan personelin temsilci olarak görevlendirilmesi, bu şekilde temsilci görevlendirilememesi halinde Bakanlığımız merkez veya taşra teşkilatında çalışan diğer Devlet memurları arasından temsilci görevlendirilmesigerekmektedir.

Şoför, hizmetli, bekçi gibi personelin durumu ve yürüttüğü hizmetlerin özelliği, temsilcilik için aranan nitelik ve şartlar bakımından elverişli bulunmadığından bu statüdeki personel genel kurul toplantılarında temsilci olarak veya başka adlar altında görevlendirilmeyecektir.

7) Bakanlık Temsilcisi görevlendirmelerinin; başarı, disiplin, saygı, uyumluluk, gayret, sağlık gibi kriterler gözetilerek, dengeli ve hakkaniyete uygun sayıda yapılmasına özen gösterilecektir.

8) Bakanlığımız İl Müdürlerinin hiyerarşik konumları ile Bakanlık Temsilcileri ve genel kurul toplantıları ile ilgili sorunların sonuçlandırılmasında ifa ettikleri görevler dikkate alındığında; İl Müdürlerimizin kooperatif ve üst kuruluşlarının genel kurul toplantılarında görev almaları uygun görülmemekte, ancak Valilik Makamının takdirine bağlı olarak özel durumu bulunan kooperatif ve üst kuruluşların genel kurul toplantılarına Bakanlık Temsilcisi sıfatıyla katılmalarında sakınca görülmemektedir.

9) 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 87 nci maddesine göre, genel kurul toplantısı öncesi Bakanlık Temsilcisi talebi yasal bir zorunluluk olduğundan, usulüne uygun olarak temsilci talebinde bulunulmadığı takdirde genel kurul toplantılarının geçersizliği konusunda, ilgililer ve gerektiğinde Ticaret Sicil Memurlukları uyarılmalıdır.

Genel Kurul Toplantısı Hazırlığı ve Açılışı

10) Bakanlık Temsilcisi, görevlendirildiği toplantılara Devlet memuruna yakışır kılık ve kıyafetle zamanında gitmelidir.

11) Bakanlık Temsilcisinin genel kurula hitaben yapacağı konuşma metni genelgemiz ekinde yer almakta olup söz konusu konuşma metninin, açılıştan önce (toplantı yeter sayısı varsa) Bakanlık Temsilcileri tarafından mutlaka okunması gerekmektedir (EK:2).

12) Bakanlık Temsilcisi toplantı açılmadan önce, genel kurulun toplantıya çağrı şekli, gazete ilanı ve yazılı bildirim gibi konularda kanun ve anasözleşme hükümlerine uyulup uyulmadığını incelemeli; toplantıya asaleten ve vekaleten katılanların sayısının rakamla ve yazıyla tutanağa geçirilmesini sağlamalı; toplantı yeter sayısı, ilan edilen toplantı saatinden bir saat sonrasına kadar beklenmesine rağmen sağlanamamışsa genel kurulu toplantıya çağıran yetkililer ile tutanağı düzenleyerek toplantı yerinden ayrılmalıdır.

13) Bakanlık Temsilcisi, ortaklar listesinin Türk Ticaret Kanunu ve anasözleşme hükümlerine uygun şekilde düzenlenip düzenlenmediğini, ortaklar ve temsilciler tarafından imzalanıp imzalanmadığını inceledikten sonra imzalamalı ve bu listenin, ortaklar tarafından görülebilecek bir yere asılmasını sağlamalıdır.

14) Bakanlık Temsilcisi, ilke olarak bizzat kimlik denetimi yapmamalı, ortakların ya da temsilcilerinin kimliklerinin ve temsil belgelerinin imza sırasında ibraz edilip edilmediğini inceleyerek gerektiğinde uyarılarda bulunmalı; ancak şikayet veya ihbar olduğunda ya da kuşku duyulduğunda kimlik denetimini bizzat yapmalıdır. Ayrıca faks ile gönderilen ya da aslı ibraz edilmeyen temsil belgelerinin (vekaletnamelerin) geçerli olmadığı belirtilmelidir.

15) Haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların hak ve yükümlülükleri devam ettiğinden genel kurula katılma, seçme ve seçilme haklarını kullanmaları sağlanmalıdır.

16) Genel kurul toplantısının yönetiminin, ortaklar veya üst kuruluş temsilcilerinden seçilen başkan ve üyeler tarafından yürütülmesine dikkat edilmeli; divan heyetinin seçimi titizlikle izlenmelidir. Bakanlık Temsilcisi, genel kurul toplantısının sevk ve idaresine karışmamalı, ancak gerektiğinde divan başkanını ve genel kurulu uyarmalı, yol göstermeli ve açıklama yapmalıdır.

            17) Genel kurul toplantısı için birden fazla Bakanlık Temsilcisinin görevlendirilmesi durumunda, toplantının her iki temsilcinin huzurunda açılması ilke olmakla birlikte, temsilcilerin aynı anda gelememesi durumunda, diğer temsilci makul bir süre beklenecek, bu süre içinde de gelmediği takdirde toplantı mevcut temsilcinin gözetiminde açılacaktır. Toplantının açılmasından sonra gelen temsilci toplantıya katılmayacaktır.

18) Kanun ve Tüzükte belirtilen bir saatlik süre beklendikten sonra toplantının Bakanlık Temsilcisi olmadan açılması durumunda, bu toplantılara temsilciler sonradan katılmayacaktır.

            Gündem Maddelerinin Görüşülmesi, Kararların Alınması ve Tutanağın Yazılması

19) Bakanlık Temsilcisi; genel kurulda, toplantıyla ilgili olarak kendisine sorulan soruları cevaplandırmalı, toplantının kanun ve anasözleşmeye uygun olarak yürütülmesini sağlamak için gereken açıklamaları yapmalıdır.

Bilhassa gergin ortamda geçen genel kurul toplantılarında açıklama ve uyarılar kısa, açık, kesin ve uygun bir dille yapılmalı, tereddütlü ifadeler kullanılmamalı, taraflı izlenimi verecek konuşmalardan kaçınılmalı, karmaşık ya da tartışmalı konularda konu iyi biliniyorsa açıklama yapılmalı, mümkünse ilgili kanun ve anasözleşme hükmü hemen bulunup yüksek sesle okunmalıdır.

Divan başkanı ve ortaklar ile herhangi bir tartışmadan kaçınılmalı, toplantıyı terk etme gibi bir davranışa kesinlikle girilmemelidir.

20) Divan başkanı ve katip üyeler toplantıyı yönetebilecek ve tutanağı yazabilecek bilgi ve yeteneğe sahip değilse, Bakanlık Temsilcisi divana yardımcı olmalı; tutanağı bizzat yazmamalı, yapılan konuşmaların ve alınan kararların tutanağa yazılmasına nezaret etmelidir.

21) Genel kurul toplantı tutanağının, toplantının yapıldığı yerde yazılıp imzalanması zorunlu olup tutanağın toplantı yerinde, genel kurul divanınca düzgün ve okunaklı biçimde yazdırılmasına Bakanlık Temsilcisince yardımcı olunmalıdır. Toplantı tutanağının, toplantının yapıldığı yer ve zamanda yazılıp imzalanmaması durumunda Bakanlık Temsilcisi, tutanağa imza atmamalı, bu konuda tutanağa şerh düşerek bu şerhi imzalamalı, raporunda bu hususa yer vermeli ve toplantıda alınan kararlardan raporunda kısaca bahsetmelidir. Şerhli tutanak İl Müdürlüğü tarafından acele olarak Ticaret Sicil Memurluğu’na intikal ettirilmeli ve genel kurul toplantı tutanağının tescil edilmemesi istenmelidir.

22) Bakanlık Temsilcileri genel kurul toplantısında kanun ve anasözleşmeye aykırı karar alındığı veya karar nisabı bulunmadığının sayısal olarak tespit edildiği durumlarda, kararların geçerli olmayacağı yönünde gerekli uyarılarda bulunmalı, buna rağmen karar alınmışsa alınan kararlar hakkındaki görüş ve itirazlarını tutanakta ve temsilci raporunda belirtmelidir. Tutanak ve temsilci raporu İl Müdürlüğü tarafından acele olarak Ticaret Sicili Memurluğuna gönderilmeli ve tescil yapılmaması istenmelidir.

23) Genel kurul tutanağında, görüşmelerin içeriği, söz alanların kimler olduğu, kimlerin alınan kararlara karşı muhalefet şerhi düştükleri ve muhalefet sebepleri, lehte, aleyhte ve çekimser oyların sayıları ile bilinmesi gerekli diğer hususlar açıkça belirtilmelidir.

Toplantı sırasında önerge verilmesi durumunda, önergelerden özetle söz edilip alınan kararlar açıkça yazılmalı, önergelerin özetlenemeyecek kadar uzun ve karmaşık olması gibi durumlarda tutanağa geçirilmekle birlikte önergelerin tüm sayfalarının altları divan üyeleri ve Bakanlık Temsilcisi tarafından imzalanmalı ve önergeler tutanağa ek yapılmalıdır.

Süre darlığı ya da başka bir toplantıya yetişebilme nedenleriyle yükümlülükler aksatılmamalıdır.

24) 1163 Sayılı Kooperatifler Kanununun 46 ncı maddesine göre, dörtten az olmamak üzere ortakların en az 1/10’u tarafından genel kurul toplantısından en az 20 gün önce yazılı olarak bildirilecek hususların gündeme alınması zorunlu olduğundan, gündem ortaklara duyurulduktan sonra başvuru yapıldığı takdirde, konu yine de gündeme eklenmeli; bu yasal zorunluluğa yönetim kurulu uymamışsa genel kurul divan başkanının konuyu gündeme alması sağlanmalıdır. Ancak istemde bulunan 1/10 ortağın, yasal başvuruyu zamanında yaptığını divan başkanına kanıtlaması da istenmelidir.

25) Gündemin görüşülmesine geçilmeden önce, gündeme madde eklenmesi hususunda teklif bulunup bulunmadığının genel kurula sorulması konusunda divan başkanlığı yönlendirilmelidir.

26) Bakanlığımız Müfettişleri ve Kontrolörlerince yapılan denetim veya incelemeler ile İl Müdürlüklerince yapılan ön incelemeler sonucunda gönderilen talimatın bir örneği Bakanlık Temsilcisinde bulunmalı; talimatlar gündeme alınmış ise ilgili gündem maddesinde görüşülmesine nezaret edilmeli, gündeme alınmamış ise yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin gündem maddesinde sözkonusu talimatlarla ilgili olarak Bakanlık Temsilcisi tarafından genel kurula ayrıntılı bir şekilde açıklama yapılmalıdır.

27) Gündemde anasözleşme değişikliği varsa, Bakanlık Temsilcisi, Bakanlıkça ön izin verilip verilmediğini araştırmalı, ön izin alınmamışsa genel kurula gerekli uyarılarda bulunmalıdır.

28) Bakanlığımızca hazırlanan örnek anasözleşmelerde, ibra edilmeyen yönetim ve denetim kurulu üyelerinin bu organlara aynı genel kurulda tekrar seçilemeyecekleri hükme bağlandığından, ibra edilmeyen yönetim ve denetim kurulu üyelerinin aday olamayacakları konusunda divan başkanı ve genel kurul uyarılmalıdır.

29) Genel kurul toplantısında, yönetim ve denetim kurulu raporları ile bilanço ve gelir gider cetvelinin mutlaka okunması konusunda gerekli uyarılar yapılmalıdır.

30) Yönetim ve denetim kurulları üyeliklerine seçilme koşullarına ilişkin kanun ve anasözleşme hükümlerinin, seçimlere geçilmeden önce gerektiğinde genel kurula okunması ve üyelerin kaç yıl için seçildiğinin tutanakta belirtilmesi sağlanmalıdır.

31) Yanlış yazılan kelime, rakam ve satırlar karalanmamalı, okunacak biçimde ortasından tek çizgiyle iptal edilmeli, yanına parantez içinde (çizildi) denilerek doğrusu yazılmalıdır. Ay adları, bir ve iki basamaklı sayılar, rakamla değil yazıyla yazılmalı; tutanakta sonradan ilaveler yapılmasına imkan verebilecek boşluklar olmamalı ve çıkıntı yapılmamalıdır. Tutanağın son kısmına, genel kurulun bitiş saati mutlaka yazdırılmalıdır.

32) Tutanağın giriş bölümü, her bir gündem maddesine ilişkin genel kurul kararı, tutanağın bitiş bölümü, sırasıyla genel kurulca görüşülüp belirlendikçe, genel kurul başkanınca katiplere yüksek sesle okutularak yazdırılacak, biri yazdırılıp bitirilmedikçe sonraki bölüm ya da gündem maddesinin görüşülmesine geçilmeyecektir.

33) Kooperatif unvanının; toplantı tutanağına ve temsilci raporuna Bakanlığımızca izin verilen ve Ticaret Sicil Memurluğu’nca tescil edilen şekliyle tam olarak yazılmasına gerekli özen gösterilecektir.

Toplantının Sona Ermesi, Kapanması, Ertelenmesi ve Toplantı Sonrası

34) Kanun ve anasözleşmenin, toplantı ve karar yeter sayılarına ilişkin hükümlerine uygun hareket edilmeli, toplantı nisabının kalmadığı sayım sonucu tespit edilmişse toplantıya devam edilmemesi yönünde gerekli uyarılarda bulunulmalı ve durum tutanağa bağlanmalıdır. Düzenlenecek bu tutanakta toplantı nisabına ilişkin olması gereken ortak sayısı ile toplantı mahallinde bulunan mevcut ortak sayısı ayrıca belirtilmelidir.

35) Toplantıya Bakanlık Temsilcisi katılmış ise, genel kurul tutanağı ve ortaklar listesinin sadece birer nüshası temsilci tarafından toplantı bitiminde alınıp İl Müdürlüğüne teslim edilmelidir. Bu belgeler genel kurul sonrasında ayrıca istenmemelidir.

36) Temsilci raporunda, tutanak içinde ya da tutanak altındaki temsilci muhalefet şerhinin dışında kalan kayda değer hususlar belirtilecektir. Ayrıca, toplantı tutanağının taraflarca düzenlenememesi ya da imzalanamaması gibi durumlarda bu hususlara raporda mutlaka yer verilecektir. Bu gibi hususlar sözkonusu değilse raporda, toplantıda kayda değer bir olayın olmadığının belirtilmesi ile yetinilecektir.

Diğer Hususlar

37) Mal bildirimlerini vermeyen kooperatif yöneticileri tespit edilerek bu kişilere, “3628 sayılı Kanunun 10 uncu maddesine göre mal bildirimlerinin, tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde verilmesi, aksi takdirde mazeretsiz olarak bu süre içinde mal bildirimlerini vermeyenlerin savcılığa bildirileceği” yönünde ihtarda bulunulması gerekmektedir.

Bu ihtarın, kooperatifin genel kurul toplantısına Bakanlık Temsilcisi olarak katılan İl Müdürlüğü personeli tarafından öncelikle toplantıda mevcut kooperatif yöneticilerine ve toplantıda seçim yapılmışsa yeni seçilen yöneticilere elden imza karşılığı yapılması, posta masrafı ve zaman tasarrufu açısından uygun olacaktır.

Yapılan uyarıya rağmen süresi içinde mal bildirimini vermeyen kooperatif ve üst kuruluş yönetim kurulu üyeleri ve genel müdürlerinin Kanunun 10 uncu maddesi gereği ilgili Başsavcılığa bildirilmesi gerekmektedir.

38) İl Müdürlüklerine verilen belgelerde tekdüzeliğin ve uygulama birliğinin sağlanması amacıyla, Bakanlığımızca hazırlanan matbu yazı ve formlar ekte gönderilmiş olup ilgili hususlarda aşağıdaki yazı ve formların kullanılması gerekmektedir:

a) Temsilci görevlendirme yazısı (EK:3); İl Müdürlüklerince, Bakanlık Temsilcisi görevlendirilmesinde, görevlendirilen personele bildirim yapılmasında kullanılır.

b) Temsilci görevlendirilmesi bildirim yazısı (EK:4); İl Müdürlüklerince Bakanlık Temsilcisi olarak görevlendirilen personele ilişkin bilgilerin yer aldığı, toplantı sonrasında İl Müdürlüğüne verilecek belgelerin neler olduğu ve diğer hususları içeren, toplantı için başvuran yetkili kişilere gönderilecek yazıdır.

c) Genel kurul toplantı tutanağı formatı (EK:5),

d) Genel kurul toplantısı yapacak kooperatif ve üst kuruluş tarafından doldurularak Bakanlık Temsilcisine verilecek form (EK:6),

e) Bakanlık Temsilcisi raporu (EK:7),

f) Kooperatif ve üst kuruluşları genel durum bildirim formu (EK:8).

Toplantı sonrasında, gündem, gazete ilanı (varsa), taahhütlü davet mektubu listesi ve/veya elden imza karşılığı teslim listesi, toplantı tutanağı, yönetim kurulu faaliyet raporu, denetim kurulu raporu, ortaklar listesi, bilanço, gelir-gider tablosu, genel durum bildirim formu ve gelir-gider tablosunun düzenlendiği hesap dönemine ilişkin yevmiye defterinin son kayıt ve noterce yapılan kapanış tasdikini içeren sayfasının fotokopisi, birer adet olmak üzere, alınarak dosyasına konulur.

39) Genel kurul toplantı tutanağı, hazirun cetveli, yönetim ve denetim kurulu faaliyet raporu ile bilanço ve gelir-gider farkı hesaplarının bir nüshasının ortaklar tarafından talep edilmesi halinde, 4982 sayılı Bilgi Edinme Kanununa göre verilmesi uygundur.

40) Kooperatif ve üst kuruluşlarının reklam niteliğinde olmayan duyurularının, 195 sayılı Basın İlan Kurumu Teşkiline Dair Kanunun 34 üncü maddesinde nitelikleri yer alan ve aynı yasanın 37 nci maddesi uyarınca da Kurum Genel Müdürlüğü ve Valiliklerce liste halinde belirlenen gazetelerde yayımlanması, ortakların çıkarları açısından tavsiyeye değer görüldüğünden, durumun ilinizde bulunan kooperatifler ve üst kuruluşlarına bildirilmesi uygun olacaktır.

41) Yönetim kurulunca hazırlanacak yıllık çalışma raporları ile denetim kurulunca hazırlanacak raporların, 11.06.2008 tarih ve 26903 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Kooperatifler ve Üst Kuruluşları Yönetim Kurulu Üyelerinin Genel Kurul Toplantılarına Sunacakları Yönetim Kurulu Yıllık Çalışma Raporunun Usul ve Esaslarına İlişkin Tebliğ” ile “Kooperatifler ve Üst Kuruluşları Denetim Kurulu Üyelerinin Genel Kurul Toplantılarına Sunacakları Denetim Kurulu Raporunun Usul ve Esaslarına İlişkin Tebliğ” hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerektiğinin, bu Tebliğlerdeki esaslara uygun olarak düzenlenmeyen raporların genel kurulda görüşülemeyeceği ve kabul edilemeyeceğinin, ilinizde bulunan kooperatifler ve üst kuruluşlarına bildirilmesi uygun olacaktır.

42) Bakanlık Temsilcileri, genel kurul toplantısı sonrasında bu genelgenin 38. maddesi gereğince teslim edilen denetim kurulu raporundan, yevmiye defterinin noter kapanış tasdikinin Türk Ticaret Kanunu hükümlerine uygun bir şekilde yapılmadığını tespit etmeleri halinde, keyfiyeti aynı yasanın 67. maddesi gereğince işlem yapılmak üzere, İl Müdürlüğüne bildirirler.

            43) Daha önceki;

1- 07/09/1990 günlü (13166 sayılı),

2- 19/02/1992 günlü (2619 sayılı),

3- 21/08/1992 günlü (14708 sayılı),

4- 10/12/1993 günlü 11 sayılı,

5- 25/04/1994 günlü 17 sayılı,

6- 11/05/1995 günlü 18 sayılı,

7- 18/01/1995 günlü 24 sayılı,

8- 01/03/1995 günlü 25 sayılı,

9- 01/05/1995 günlü 27 sayılı,

10- 02/05/1995 günlü 28 sayılı,

11- 23/08/1995 günlü 30 sayılı,

12- 25/12/1995 günlü 31 sayılı,

13- 20/10/1997 günlü 1997/3 sayılı,

14- 05/06/2000 günlü 2000/1 sayılı,

15- 02/02/2001 günlü 2001/2 sayılı,

16- 02/05/2001 günlü 2001/3 sayılı,

17- 22/01/2003 günlü 2003/2 sayılı,

18- 04/12/2003 günlü 2003/3 sayılı,

19- 04/05/2004 günlü 2004/3 sayılı,

20- 04/08/2004 günlü 2004/6 sayılı,

21- 26/10/2004 günlü 2004/7 sayılı,

22- 11/04/2005 günlü 2005/4 sayılı,

23- 28/11/2005 günlü 2005/4 sayılı,

24- 01/03/2007 günlü 2007/1 sayılı,

25- 22/04/2008 günlü 1 sayılı,

genelgelerimiz yürürlükten kaldırılmıştır.

            Bilginizi ve gereğini rica ederim.

 

 

 

 

Yusuf BALCI

                                                                                                              Müsteşar  

EKLER         :

EK-1) Temsilci İstem Yazısı (1 sayfa),

EK-2) Konuşma Metni (1 sayfa),

EK-3) Temsilci Görevlendirme Yazısı (1 sayfa),

EK-4) Temsilci Görevlendirilmesi Bildirim Yazısı (2 sayfa),

EK-5) Genel Kurul Tutanağı Formatı (1 sayfa),

EK-6) Genel Kurul Toplantısı Yapılacak Kooperatifçe Doldurularak Bakanlık Temsilcisine Verilecek Form (1 sayfa),

EK-7) Bakanlık Temsilcisi Raporu (1 sayfa),

EK-8) Kooperatif Ve Üst Kuruluşları Genel Durum Bildirim Formu (2 sayfa).