KEMAL ÖZMEN’İN KOOPERATİFLER İLE İLGİLİ YAYINLANMIŞ SON KİTAPLARI
https://www.seckin.com.tr/browser/fa/592786621/title/kemal-ozmen.html
Kooperatifler Mevzuatı ile ilgili Güncel Bilgilere Sitemiz üzerinden ulaşabilirsiniz
KEMAL ÖZMEN’İN KOOPERATİFLER İLE İLGİLİ YAYINLANMIŞ SON KİTAPLARI
https://www.seckin.com.tr/browser/fa/592786621/title/kemal-ozmen.html
T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
|
||||
|
||||
Sayı |
: |
38418978-125[4-14/15]-294 |
17/03/2015 |
|
Konu |
: |
İmar işlemi sonucunda tek tapu ve hisseli tapu alınmasının muafiyete etkisi |
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, kooperatifinize ait tarladan imar geçmesi üzerine, 15385 m² tek tapu ve 5317 m² ticari rekrasyon olarak tapu alındığı belirtilerek, kurumlar vergisi mükellefiyetiniz hakkında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde, tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir işyeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisinden muaf oldukları hükme bağlanmıştır.
Konuyla ilgili olarak 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.13.1.” ve “4.13.2.” bölümlerinde ayrıntılı açıklamalara yer verilmiş olup “4.13.2. Yapı kooperatiflerinin muafiyetinde özel şartlar” başlıklı bölümünde; “…..Yapı kooperatiflerinin yapı ruhsatı veya arsa tapusunun kooperatif tüzel kişiliği adına bulunmadığı durumlarda da muafiyetten yararlanılması mümkün değildir. Örneğin, inşaatı üstlenen müteahhit adına düzenlenecek bir yapı ruhsatı, yapı kooperatifinin muafiyetten yararlanmasını engelleyecektir. Henüz arsa temini veya inşaat aşamasına gelmemiş bulunan dolayısıyla, işyeri veya konut teminine yönelik faaliyeti bulunmayan kooperatifler için bu şartlar aranmayacaktır. Örneğin, arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliğine ait olmakla birlikte, henüz inşaat aşamasına gelmemiş bulunan konut yapı kooperatifinden inşaat ruhsatına ilişkin şart aranmayacaktır.” açıklamasına yer verilmiştir.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve ekinde yer alan belgelerin tetkikinden; kooperatifiniz adına 15385m² arsa tapusu ile 5317/64731 hisseli arsa tapusunun bulunduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan hükümler uyarınca, henüz inşaat aşamasına gelinmemiş olması nedeniyle kooperatifiniz nezdinde 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde yazılı muafiyet şartları arasında yer alan yapı ruhsatının kooperatif tüzel kişiliği adına bulunması şartı aranmayacak olup, anılan maddedeki diğer şartları da taşımanız kaydıyla arsa tapusunun bir tanesinin hisseli olması kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanmanıza engel teşkil etmeyecektir.
Ancak, inşaat aşamasına gelinmesi durumunda arsa tapusunun ve yapı ruhsatının kooperatif tüzel kişiliği adına bulunması şart olup bu aşamada arsa tapusu ve/veya yapı ruhsatının belli bir hisse ile adınıza tescilli olması durumunda ise kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanmanız mümkün olmayacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
1.6. Trafo Devirleri
KDV Kanununun 1 inci maddesi uyarınca ticari, sınai, zirai faaliyet ile serbest meslek faaliyetinin devamlılığı, kapsamı ve niteliği Gelir Vergisi Kanunu hükümlerine göre, Gelir Vergisi Kanununda açıklık bulunmayan hallerde, Türk Ticaret Kanunu ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre tespit edilmektedir.
Bu çerçevede, ortakların belirli ekonomik ve sosyal ihtiyaçlarını karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla kurulan ve herhangi bir kar amacı gütmeyen; konut yapı kooperatiflerinin, işyeri yapı kooperatiflerinin, küçük sanayi sitesi yapı kooperatiflerinin, site yönetimleri ile site işletme kooperatiflerinin ve organize sanayi bölgesi yönetimlerinin mülkiyetlerinde bulunan trafoların mevzuat gereği iz bedeli karşılığında elektrik dağıtım şirketlerine devri KDV Kanununun 1 inci maddesi uyarınca da KDV’ye tabi bulunmamaktadır.
2010/8 nolu GENELGE |
T.C. BAYINDIRLIK VE İSKÂN BAKANLIĞI Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tasarruf İşlemleri Dairesi Başkanlığı Sayı :B.09.1.TKG0100001–073/ 1701 26.04.2010 Konu :Yapı Kooperatiflerinde Tapu İşlemleri. GENELGE NO: 2010/ 8 İlgi : a) 02.07.1963 tarih ve 1379 sayılı genelge, b) 11.01.1989 tarih ve 1492 sayılı genelge, c) 27.11.1989 tarih ve 1503 sayılı genelge. Kooperatiflerin taşınmaz mal tasarrufları hakkındaki talepleri sırasında; 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 2 nci maddesi gereğince ticaret sicil memurluğundan alınması gerekli yetki belgesinin içeriği ile kooperatiflere ilişkin diğer hususlarda yaşanan aksaklıkların giderilmesi ve uygulamada birliğin sağlanması amacıyla aşağıdaki açıklamalara ihtiyaç duyulmuştur. 1 – Kooperatiflerin Taşınmaz Tasarrufları: 24.04.1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 42 nci maddesinin ikinci fıkrasına, 06.10.1988 tarihli ve 3476 sayılı Kanun’un 9 uncu maddesiyle eklenen, 6 ncı bentte, “Gayrimenkul alımında ve satımında takip edilecek usul ile alınacak gayrimenkulun niteliğini, yerini ve azami fiyatını, satılacak gayrimenkulun asgari fiyatını belirlemek,” yetkisi kooperatif genel kurulunun yetkileri arasına alınmıştır. Buna göre, taşınmaz mal alım ve satımı için öncelikle kooperatif genel kurulunca karar verilmiş olması gerekmektedir. Genel kurul, bu yetkisini devir ve terk edemeyeceği gibi 1163 sayılı Kanun’un 59 uncu maddesine 3476 sayılı Kanun ile eklenen “Yönetim kurulu üyeleri ve temsile yetkili şahıslar, genel kurulun devredemeyeceği yetkilerini kullanamaz.” sekizinci fıkrası hükmü uyarınca yönetim kurulunun böyle bir yetkiyi kullanması hukuken mümkün değildir. Diğer taraftan, 1163 sayılı Kanun’un 59 uncu maddesine 3476 sayılı Kanun’un 15 inci maddesiyle eklenen 4 üncü fıkrası, “Kooperatiflerce alınması kararlaştırılan gayrimenkullerin alımının, tapu devri veya tapuya şerh verdirilecek bir satış vaadi sözleşmesi ile yapılması şarttır.”, 5 inci fıkrası ise “Alınacak gayrimenkulun kooperatifin amacına uygun olması gerekir.” hükmüne amirdir. Bu nedenle, kooperatif temsilcilerince taşınmaz mal alımı, satımı veya satış vaadi sözleşmelerinin tapu siciline şerhi için talepte bulunulması halinde, 2644 sayılı Kanun’un 2 nci maddesi uyarınca ticaret sicil memurluğundan alınıp ibraz edilen yetki belgesinde; a) Kooperatifi temsile yetkili kişi veya kişilerin kimler olduğu, Devamı için bize ulaşın [email protected]
|
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
(Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)
SAYI :KDV.MUK.B.07.1.GİB.4.34.17.01.17.25-38276
KONU :Arsa tapusu ve yapı ruhsatı bulunmayan kooperatiflerde KDV uygulaması hk.
UYGULAMA TAMİMİ
NO:KDV-2009/ 90
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanunu’nun 1/1.maddesinde; Türkiye’de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesindeki teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu, 2. maddesinin 1. fıkrasında; teslimin, bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olduğu, 5. fıkrasında ise; trampanın iki ayrı teslim olduğu,
Kanunun 10. maddesinin (a) bendinde; mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde malın teslimi veya hizmetin yapılması anında, (b) bendinde; malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura ve benzeri belgelerin düzenlenmesi anında vergiyi doğuran olayın meydana geleceği hükme bağlanmıştır.
Bilindiği üzere, gayrimenkullerde mülkiyetin devri esas itibariyle tapuda alıcı adına tescil suretiyle gerçekleşmektedir. Tapuda alıcı adına tescil yapılmayan ancak fiili olarak teslim edilerek alıcının malik gibi kullandığı gayrimenkullerde, gayrimenkulün teslimi ile KDV doğmaktadır.
Arsa karşılığı inşaat işinde ise iki ayrı teslim söz konusudur. Bunlardan birincisi, arsa sahibi tarafından müteahhide arsa teslimi; ikincisi ise müteahhit tarafından arsaya karşılık olarak arsa sahibine verilen konut veya iş yeri teslimidir. Karşılıklı olarak gerçekleşen bu teslimlerin her birinin KDV karşısındaki durumu aşağıda açıklanmıştır.
1- Arsa sahibi tarafından müteahhide arsa teslimi;
Arsanın bir iktisadi işletmeye dahil olması veya arsa sahibinin arsa alım satımını mutad ve sürekli bir faaliyet olarak sürdürmesi halinde, konut veya iş yeri karşılığı müteahhide yapılan bu arsa teslimi KDV’ye tabidir.
Ancak arsa sahibinin, gerçek usulde mükellefiyetini gerektirmeyecek şekilde, arızi bir faaliyet olarak arsasını daire veya işyeri karşılığında müteahhide tesliminde vergi uygulanmayacaktır.
2- Müteahhit tarafından arsa sahibine konut veya iş yeri teslimi;
KDV Kanunu’nun Geçici 8. maddesi gereğince, 150 m2’ye kadar konutların teslimi KDV’den istisna edilmiş, 4369 sayılı Kanunun 60. maddesiyle (01.08.1998 tarihinden geçerli olmak üzere) KDV Kanunu’nun 17. maddesinin 4. bendine eklenen (k) fıkrası ile de konut yapı kooperatiflerinin üyelerine konut teslimleri KDV’den istisna edilmiştir.
Bu nedenle, müteahhit tarafından arsa sahibine arsanın karşılığı olarak yapılan konut teslimlerinde istisnanın kapsamına göre KDV uygulanmayacak, işyeri teslimlerinde ise emsal bedel üzerinden KDV uygulanacaktır.
KDV Kanunu’nun 17/4-k maddesinde yer alan “ile konut yapı kooperatiflerinin üyelerine konut teslimleri” ibaresi, 5904 sayılı Gelir Vergisi Kanunu Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 13. maddesi ile madde metninden çıkarılmış, ancak aynı Kanunun 16. maddesi ile KDV Kanununa eklenen Geçici 28. madde ile 03.07.2009 tarihinden önce bina inşaat ruhsatı almış olan konut yapı kooperatiflerince üyelerine yapılan konut teslimleri KDV’den istisna edilmiştir.
Diğer taraftan, 49 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin, “ İstisna Kapsamına Girmeyen İşlemler” başlıklı (c) bendinde; konut yapı kooperatiflerine yapılan ve inşaat işi niteliğinde olmayan veya taahhüde dayanmayan hizmet ifaları ile her türlü mal teslimlerinin istisnadan yararlanamayacağı, dolayısıyla bu teslim ve hizmetlerin genel hükümlere göre katma değer vergisine tabi olacağı belirtilmiştir.
Benzer konuda Bakanlık Makamı’ndan alınan 11.07.2008 tarih ve 70075 sayılı yazıda;
“Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununa 4369 sayılı Kanunla eklenen Geçici 15 inci maddede; 4369 sayılı Kanunun yayımlandığı 29/07/1998 tarihinden önce inşaat ruhsatı alınmış inşaatlara ilişkin olarak konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işlerinin KDV’den istisna olduğu hükme bağlanmış, konu ile ilgili gerekli açıklamalar 49 ve 66 Seri No.lu KDV Genel Tebliğlerinde yapılmıştır. 2002/4480 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Eki (I) sayılı listenin 12 nci sırası ile konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işleri %1 oranında katma değer vergisine tabi tutulmuş, bu uygulama, 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Eki (1) sayılı listenin 12 nci sırasında da aynen korunmuştur.
Konuya ilişkin tereddütlerin ortadan kaldırılması ve uygulamada işleme taraf olanların mağdur edilmemesi amacıyla yayımlanan 5 No.lu KDV Sirkülerinde, istisna ve indirimli oran uygulamasından faydalanabilmek için diğer şartların yanında inşaat ruhsatının münhasıran konut yapı kooperatifi adına düzenlenmiş olması gerektiği açıklanmıştır. Ancak, Sirkülerdeki bu düzenleme yargıya intikal etmiş; Danıştay 4. Dairesinin 31.10.2006 tarihli kararıyla, sirkülerde yer alan bu düzenlemenin iptaline karar verilmiştir. İptal kararı Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunda yürütmenin durdurulması talebi ile temyiz edilmiştir.
106 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin B bölümünde ise; 28.07.2007 tarihinden itibaren sözleşmesi imzalanacak inşaat taahhüt işlerinde istisna ve indirimli oranda KDV uygulamasından yararlanılabilmesi için, yapılan düzenlemelerde aranılan şartların yanı sıra, inşaatın yapıldığı arsanın tapu sicilinde inşaat taahhüt hizmetini alan kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olmasının da gerektiği belirtilmiştir.
Buna göre, 106 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin yayınlanmasından önce yapılan inşaat taahhüt işlerinde, inşaat yapılacak arsanın tapusu ve inşaat ruhsatı münhasıran konut yapı kooperatifi adına düzenlenmemiş olsa bile indirimli oran veya istisna uygulamasından yararlanılması mümkün bulunmaktadır.
106 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin yayınlanmasından sonra sözleşmesi imzalanan inşaat taahhüt işlerinde istisna veya indirimli oran uygulamasında ise, diğer şartlarla birlikte arsanın tapu sicilinde kooperatif adına tescil edilmiş olması şartı da aranacaktır.” denilmektedir.
Buna göre;
1- Kooperatiflere 01.08.1998 tarihinden önce yapılacak inşaat taahhüt işleri KDV’ye tabi olmayacak, bu tarihten 28.07.2007 tarihine kadar yapılacak inşaat taahhüt işleri %1 oranında KDV’ye tabi olacaktır. Kooperatiflere işçiliği taahhüt edilmeksizin yapılacak her türlü mal ve malzeme teslimleri ise ait oldukları oranda KDV’ye tabi olacaktır.
2- Kooperatiflerin faaliyetlerini tamamlayıp, konutları maliklerine teslim etmiş olmaları (kullanımına tahsis edilmesi teslim sayılır) halinde, kooperatiflere yapılan işler inşaat taahhüt işi kapsamında değerlendirilemeyeceğinden diğer bir ifade ile kullanıma yönelik olacağından ait oldukları oranda KDV’ye tabi olacaktır.
3- Kooperatifler adına tescil edilmiş arsa tapusu ve bina inşaat ruhsatı bulunmaması halinde, 28.07.2007 tarihinden sonra sözleşmesi imzalanan inşaat taahhüt işleri kapsamında kooperatiflere yapılacak teslimler ile kooperatifler tarafından üyelerine yapılacak konut teslimleri ( 28.07.2007 tarihinden sonra sözleşmesi imzalanan inşaat taahhüt işlerinde istisna veya indirimli oran uygulanabilmesi için diğer şartlarla birlikte arsanın tapu sicilinde kooperatif adına tescil edilmiş olması şartı da arandığından ) ait oldukları oranda KDV’ye tabi olacaktır.
4- Kooperatifler tarafından arsa sahiplerine arsa karşılığı olarak yapılan net alanı 150 m²’den küçük konut teslimleri emsal bedel üzerinden %1, net alanı 150 m²’den büyük konut teslimleri ile işyeri teslimlerinde ise emsal bedel üzerinden %18 oranında KDV hesaplanması, bu nedenle bu kooperatiflerin KDV mükellefiyeti tesis ettirmesi ve her ay boş da olsa KDV beyannamesi vermesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
B) YAPI KOOPERATİFLERİNİN KURULUŞU – İZİN VERME, TESCİL VE İLAN:
Yapı Kooperatifleri, Kooperatifler Kanunun 3. ve 4. maddesinde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde Bayındırlık ve İskan Bakanlığına (Taşra Teşkilatlarında Bayındırlık ve İskan Müdürlüklerine) verilecek ana sözleşmenin onaylanması ve kuruluşa izin verilmesini müteakip, kooperatif merkezinin bulunduğu yerin ticaret siciline tescil ve ilan olunması ile tüzel kişilik kazanır.
Yapı Kooperatiflerinin (Konut Yapı Kooperatifi, Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi,
Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi) ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 72. Maddesine göre kurulan Yapı Kooperatifi birliklerinin örnek ana sözleşmelerinin onaylanması için yapılacak işlemler:
MALİYET HESAPLAMA
Hata: İletişim formu bulunamadı.
1) Kuruluş için Bayındırlık ve İskan Müdürlüğüne dilekçe ile müracaat edilir.(EK-11)
Dilekçe ekinde;
a) Her sayfasının kurucular (en az yedi kurucu ortak) tarafından imzalanmış noter tasdikli 6 adet kooperatif ana sözleşmesinin olması,
b) Unvan, merkez, süre ve ilk genel kurul toplantısına kadar görev yapacak yönetim ve denetim kurulu üyeleri ile ilgili bölümlerin doldurulmuş olması,
c) Sermaye ve paylarla ilgili 7. ve 8. maddelerdeki boş kısımların kurucu ortak sayısına bağlı olarak doldurulmuş olması,
d) Ana sözleşmelerin son sayfasında yer alan ve kurucuların adı ve soyadı, TC Kimlik No., Tabiyet, sermaye taahhüdü, ödediği sermaye ve imza bölümlerinin (örnek ana sözleşme madde8) uygun olarak doldurulmuş olması gerekmektedir.
2) 1163 Sayılı Kanunun 4. maddesine göre kurumlar tarafından taahhüt edilen nakdi sermayenin ¼’ü Ticaret Siciline tescil ve ilanı ile tüzel kişilik kazandıktan sonra kooperatif ya da kooperatif birliği hesabına aktarılmak üzere kurucu ortaklarca ana sözleşmede belirtilen ilk yönetim kurulu üyelerinden birine ödenmesi ve bu hususun kooperatif izin başvuru formunda beyan edilmesi gerekmektedir.
3) 1163 Sayılı Kanunun 98. maddesinin atıfta bulunduğu Türk Ticaret Kanununun 349. maddesi uyarınca yönetim kurulu üyelerinin usul ve fürundan biri ile, eşi ve 3. dereceye kadar (bu derece dahil) kan ve sıhri hısımlarının denetçiliğe seçilmeleri mümkün bulunmadığından ana sözleşmenin arkasında yer alan ve ilk genel kurul toplantısına kadar görev yapmak üzere kurucular arasından seçilmesi gereken yönetim ve denetim kurullarının teşkilinde yönetim ve denetim kurulu üyelerinin akraba olup olmadıkları araştırılacak ve Türk Ticaret Kanununun 349. maddesine uygunluğu sağlanmış olacaktır.
4) Kurucu ortakların aynı türden başka bir kooperatifte yönetim kurulu üyesi olmadığına dair bir taahhütname verilecektir.
5) Kooperatif ünvanlarında kamu kurum ve kuruluşlarının isimlerinin kullanılmaması ve Türk Ticaret Kanununun 48. maddesinde belirtilen hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir.
6) Küçük sanayi sitesi yapı kooperatiflerinin kurulmasında ana sözleşmenin ilgili maddelerinde belirtilen ortaklık şartlarını taşıdıklarını belirtir Sanayi ve Ticaeret Odaları ve Vergi Dairelerinden verilmiş belgenin aslı verilecektir.
7) Kooperatif Birliklerinin kuruluşunda kooperatiflerin konularının aynı veya birbiri ile ilgili nitelikte olması kooperatif birliği kurulmasına ilişkin en az yedi kooperatif tarafından alınan genel kurul kararlarının Bayındırlık ve İskan Müdürlüğüne sunulması ve kooperatif birliğine iştirak edenlerin en az 50 pay taahhüt etmelerinin sağlanması gerekmektedir.
EKLER:
EK-11) Kooperatif Kuruluş izni başvuru dilekçe örneği (1 sayfa)
EK-12) Konut Yapı Kooperatifi Örnek Ana Sözleşmesi (21 sayfa)
EK-13) Toplu İş Yeri Yapı Kooperatifi Örnek Ana Sözleşmesi (21 sayfa)
EK-14) Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi Örnek Ana Sözleşmesi (25 sayfa)
YAPI KOOPERATİFLERİNİN İŞ VE İŞLEMLERİNDE UYULACAK ESASLAR, BAŞVURU ŞARTLARI
13.06.2010 tarihli ve 27610 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 03.06.2010 tarihli ve 5983 sayılı Kooperatifler Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 4. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun Ek1. maddesinde değişiklik yapılarak, yapı kooperatifleri ve üst kuruluşları için ilgili Bakanlık olarak Bayındırlık ve İskan Bakanlığı belirlenmiştir.Aynı Kanunun 5. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa Geçici 3. ve 4. maddeler eklenmiş olup, yapı kooperatifleri ve üst kuruluşları ile ilgili Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca başlatılmış iş ve işlemler ile bunlara dair kuruluştan tasfiyeye kadar her türlü hak, yetki ve görevler 13.12.2010 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere Bayındırlık ve İskan Bakanlığına verilmiştir.
Bakanlığımız, yapı kooperatifleri ile ilgili görevleri 13.12.2010 tarihinden itibaren yerine getirmeye başlamış olup Kanunla verilen yapı kooperatifleri hakkında, kayıt, tescil, denetim, genel kurullarda temsilci bulundurma, tasfiye işlemleri gibi görevler Bakanlığımızın taşra teşkilatları olan Bayındırlık ve İskan Müdürlükleri aracılığı ile yerinden yürütülecektir.
Bu bağlamda Yapı Kooperatifleri ve üst kuruluşlarının aşağıda belirtilen muhtelif iş ve işlemlerinde idareye (Bayındırlık ve İskan Müdürlüğüne) sunacakları başvuru evrakları, ek belgelere ilişkin standart formalar ve uyulması gereken kurallar şunlardır :
T.C. MALİYE BAKANLIĞI İstanbul Defterdarlığı Katma Değer Vergisi Gelir Müdürlüğü TARİH: 20.09.2000 Sayı : KDV.MUK.B.07.4.DEF.0.34.16.GEÇİCİ-8.25-22947/5009 Konu : İmar planı alınamaması nedeniyle kooperatif arsasının satışı ile kooperatifin tasfiyesi ve satış hasılatının KV ve KDV’ne tabi olup olmadığı hakkında
İlgi 03.07.2000 tarihli dilekçeniz. İlgi dilekçenizde, konut yapmak amacıyla arsa aldığınızı, ancak üye sayısını tamamlayamadığınızdan konut yapamadığınızı, ortaklarınızın, arsalarınıza halen imar planı verilmediğinden ve verilmesinin de belirsiz olmasından dolayı, arsaların satışını ve daha sonrada kooperatifin tasfiyesini talep ettiklerini belirterek, bu satış hasılatının kurumlar vergisi ve KDV’ne tabi olup olmadığı sorulmaktadır. 5422 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 7. maddesinin 16 numaralı bendinde, “Esas mukavelelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, idare meclisi, başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmemesi, ihtiyat akçelerinin ortaklara dağıtılmaması ve münhasıran ortaklarda iş görülmesine dair hükümler bulunması şartı ile kooperatiflerin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanacağı, esas mukavelelerinde yukarıdaki şartlar mevcut olmakla beraber fiilen bu kayıt ve şartlara uymayan kooperatifler ile faaliyete geçen üst kuruluşlara girmeyen kooperatiflerin ise muafiyetten yararlanamayacağı hükme bağlanmıştır. Bu hükümlere göre, söz konusu kooperatif üst birliğe üye olmadığı için kurumlar vergisine tabi olması gerekmektedir. Ayrıca kooperatifin sahibi bulunduğu arsayı satması halinde sözü edilen muaflık şartlarından biri ihlal edilmiş olacağından, kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanamayacaktır. Bu suretle yapılan gayrimenkul (arsa) satışından elde edilen kazancın, kurumlar vergisinin mevzuunu teşkil eden ve Gelir Vergisi Kanunu’nun 2. maddesinin 1. bendine göre ticari kazanç olarak değerlendirilecektir. Esasen kurumlar vergisi mükellefi olan ve bazı şartları taşıdıkları sürece bu vergiden muaf tutulan kooperatif şirketler bu şartlardan herhangi birisini kaybettikleri takdirde ticari bir işletme hüviyeti kazanmaktadır. Öte yandan, Gelir Vergisi Kanunu’nun 75. maddesinin 2. fıkrasının 2. bendinde, “iştirak hisselerinden doğan kazançlar (limited şirket ortaklarının iş ortaklarının ortakları ve komanditerlerin kar payları ile kooperatiflerin dağıttıkları kazançlar bu zümreye dahildir. Kooperatiflerin ortakları ile yaptıkları muamelelerden doğan karların ortaklara kooperatifle yaptıkları muameleler nispetinde tevzii kazanç dağıtımı sayılmaz)”ın menkul sermaye iradı sayılacağı” hükmü yer almaktadır. Yine aynı Kanunun “Beyanname Verilmeyen Haller” başlıklı 86. maddesinin 1. bendine göre,”Tüm mükellefiyette vergiye tabi gelirin (yabancı memleketlerde elde edilenler hariç) sadece; ………….. c) Tevkif yoluyla vergilendirilmiş bulunan ve gayrisafi tutarları toplamı 103. maddede yazılı tarifenin birinci ve ikinci gelir dilimleri toplamının yarısını aşmayan menkul sermaye iratlarından ve vergi alacağı dahil kurumlardan elde edilen kar paylarından ibaret ise yıllık beyanname verilmeyeceği” hükme bağlanmıştır. Bu hükümlere göre, söz konusu kooperatifin sahibi bulunduğu arsayı ortaklar dışında kılan üçüncü kişilere satması halinde Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 7/16. maddesindeki münhasıran ortaklıklarla iş görüşmesi şartı ihlal edilmiş olduğundan kurumlar vergisine tabi olması gerekmektedir. Öte yandan, kooperatifin sahibi bulunduğu arsanın satışından doğan karın ortaklara dağıtılması halinde ise bu satış dolayısıyla elde edilen gelir, Gelir Vergisi Kanunu’nun 75/2. maddesine göre menkul sermaye iradı olarak değerlendirileceğinden, bu tutarların belirlenen haddi aşması halinde, ortaklar tarafından gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir. 3065Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1/1. maddesine göre, Türkiye’de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler katma değer vergisine tabi bulunmaktadır. Yine aynı maddede, ticari, sınai, zirai faaliyet ile serbest meslek faaliyetinin devamlılığı, kapsamı ve niteliği Gelir Vergisi Kanunu hükümlerine göre, Gelir Vergisi Kanunu’nda açıklık bulunmadığı hallerde, Türk Ticaret Kanunu ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre tayin ve tespit edilir, denilmektedir. Kanunun 2/1. maddesinde ise teslim, “bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesidir” şeklinde tanımlanmıştır. Bu çerçevede, gayrimenkullerin bir iktisadi işletmeye dahil olması veya gayrimenkul sahibinin gayrimenkul alım ve satımını mutad ve sürekli bir iş olarak sürdürmesi halinde gayrimenkul tesliminin katma değer vergisine tabi olması, gayrimenkul sahibinin gerçek usulde gelir vergisi mükellefiyeti gerektirmeyecek şekilde özel mülke konu gayrimenkulünü satması halinde ise, katma değer vergisi uygulanmaması gerekir. Buna göre, kooperatifler iktisadi işletme niteliği taşıdığından kooperatifinizin aktifinde kayıtlı arsanın satışı katma değer vergisine tabi olacaktır. Bilgi edinilmesini rica ederim. |
Bize ulaşın [email protected]
Başlık Kooperatif aktifinde kayıtlı taşınmazların üçüncü kişilere satışının vergi kanunları karşısındaki durumu hk.
Tarih 25/07/2012
Sayı B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[267-2012/VUK-1- . . .]-2285
Kapsam
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
Sayı
:
B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[267-2012/VUK-1- . . .]-2285
25/07/2012
Konu
:
Kooperatif aktifinde kayıtlı taşınmazların üçüncü kişilere satışının vergi kanunları karşısındaki durumu.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Kooperatifiniz aktifinde kayıtlı gayrimenkullerin üyeniz olmayan üçüncü kişilere satıldığı belirtilerek, KDV oranının fatura bedeli üzerinden mi yoksa rayiç bedel üzerinden mi hesaplanacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
I- KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmüyle kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış olmakla beraber aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde, tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklar ile iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmıştır.
1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.13. Kooperatifler” başlıklı bölümünde muafiyet şartları detaylı olarak açıklanmış, takip eden bölümlerde ise ortak dışı işlemler kooperatif türlerine göre ayrıntılı olarak örneklendirilmiştir.
Aynı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde, kurumların en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançlarının % 75’lik kısmı maddede belirtilen şartlar çerçevesinde kurumlar vergisinden müstesna tutulmuştur.
Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur. Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır.
Öte yandan, menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.
Anılan Tebliğin “5.6.2.3.4.1. Kooperatiflerin durumu” başlıklı bölümünde, istisnadan yararlanmak için gereken diğer şartların yanında istisna edilen kazancın özel bir fon hesabında tutulması ve hiçbir şekilde ortaklara dağıtılmayarak kooperatif amaçları doğrultusunda kullanılması şartıyla yapı kooperatiflerinin de bu istisnadan yararlanabilmelerinin mümkün olduğu ve kooperatiflerin amaçlarını gerçekleştirdikten sonra kalan fazla arsa veya konutu elden çıkarmaları halinde de doğan kazancın istisnaya konu edilebileceği açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, kooperatifinizin aktifinde kayıtlı dükkanların satılması, Kurumlar Vergisi Kanununun 4/1-k maddesinde belirtilen şartlardan “sadece ortaklarla iş görülmesi” şartını ihlal etmiş olacağından, bu satış işleminin gerçekleştiği tarihten itibaren kurumlar vergisi mükellefiyetinizin tesis edilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan, iki yıldan fazla süredir aktifinizde kayıtlı olan dükkânların satılması, taşınmaz ticareti kapsamında değerlendirileceğinden, bu dükkânların satışından elde edilecek kazancın Kurumlar Vergisi Kanununun 5/1-e maddesi kapsamında kurumlar vergisinden istisna edilmesi mümkün değildir.
Ayrıca, kooperatifinizin sahibi olduğu dükkânların satış bedelinin gerçek değerinden düşük gösterilmesi halinde ise re’sen veya ikmalen vergi tarhiyatı ile karşılaşılabileceği tabiidir.
II- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 1/1 inci maddesinde; Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin vergiye tabi olduğu,
17/4-r maddesinde ise kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimlerinin vergiden istisna olduğu,
İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimlerinin ise istisna kapsamında yer almadığı,
İstisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınacağı,
hükümlerine yer verilmiştir.
Mezkur Kanunun 20 nci maddesinin 1 inci bendinde, teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu; 2 bendinde, bedel deyiminin malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği,
27 nci maddesinin ikinci bendinde; Bedeli bulunmayan veya bilinmeyen işlemler ile bedelin mal, menfaat, hizmet gibi, paradan başka değerler olması halinde verginin matrahının işlemin mahiyetine göre emsal bedel veya emsal ücret olacağı hükümlerine yer verilmiştir.
Buna göre, Kooperatifiniz aktifinde kayıtlı iş yerlerini üyeniz olmayan üçüncü kişiye satılması işlemi, Kooperatifin gayrimenkul ticareti yapan kurum mahiyetinde olması sebebiyle KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesinde düzenlenen istisna hükmünden faydalanması mümkün olmayıp, Kooperatifiniz aktifinde kayıtlı iş yerlerinin 3. kişilere satışı genel oranda (%18) katma değer vergisine tabi olup, satış bedelinin emsaline göre açık bir şekilde düşük olması ve bu düşüklüğün sebebinin haklı bir sebeple açıklanamaması halinde emsal bedel üzerinden katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir.
III- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:
213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Faturanın tarifi” başlıklı 229’uncu maddesinde; “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika” olarak tanımlanmış, 231/5 inci maddesinde ise faturanın mal teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun “Fatura kullanma mecburiyeti” başlıklı 232 nci maddesi hükmüne göre, tüccarlar sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve aldıkları emtia veya hizmet için de fatura istemek ve almak mecburiyetindedirler.
Bu maddede sayılanlar dışında kalanların, tüccarlardan satın aldıkları emtia veya onlara yaptırdıkları iş bedelinin 2012 yılı için 770 TL’yi geçmesi veya 770 TL’den az olsa dahi istemeleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir.
Anılan Kanunun 267 nci maddesinde; emsal bedeli, gerçek bedeli belli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değer olarak tanımlanmış ve izleyen fıkralarda emsal bedeli belirlenirken sırasıyla ortalama fiyat esası, maliyet bedeli esası veya takdir esaslarından birinin uygulanacağı belirtilmiştir.
Bu itibarla, Kooperatifiniz adına kayıtlı bulunan işyerlerinin üyeleriniz dışındaki kişilere satılması karşılığında alınan bedel için satışın gerçekleştiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde gerçek satış bedeli üzerinden, gerçek satış bedelinin emsaline göre açık bir şekilde düşük olması halinde ise emsal bedel üzerinden fatura düzenlemeniz gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
Yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmeleri için taşımaları gereken şartlar ile ilgili açıklamalar
Tarih 23/11/2006
Sayı KVK-5/2006-5/ Kooperatifler-1
Kapsam
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Gelir İdaresi Başkanlığı
5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu Sirküleri/5
Konusu : Yapı Kooperatiflerinin Kurumlar Vergisi Muafiyeti
Tarihi : 23/11/2006
Sayısı : KVK-5/2006-5/ Kooperatifler-1
İlgili Olduğu Maddeler : Kurumlar Vergisi Kanunu Madde 4 ve Geçici Madde 1
İlgili Olduğu Kazanç Türleri : Kurum Kazancı
1. Giriş:
21.06.2006 tarih ve 26205 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunan 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin (1) numaralı fıkrasının (k) bendi ile geçici 1 inci maddesinin (8) numaralı fıkrasında yer alan yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmeleri için taşımaları gereken şartlar ile ilgili açıklamalar bu sirkülerin konusunu oluşturmaktadır.
2. Yasal Düzenleme:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde; “Tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatifleri”nin kurumlar vergisinden muaf oldukları hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun geçici 1 inci maddesinin (8) numaralı fıkrasında ise geçiş dönemine ilişkin olarak “2006 yılının sonuna kadar bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde yazılı şartları sağlayamayan yapı kooperatiflerinin muafiyeti 1/1/2006 tarihi itibarıyla sona ermiş sayılır.” hükmüne yer verilmiştir.
3. Yapı Kooperatiflerinin Kurumlar Vergisi Muafiyetinden Yararlanmaları:
Yukarıda yer verilen Kanun hükümleri göz önünde bulundurulduğunda, kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olabilmesi için ana sözleşmelerinde;
– Sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması,
– Yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi,
– Yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması,
– Sadece ortaklarla iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz)
ilişkin hükümler bulunması ve bu hükümlere fiilen de uyulması gerekmektedir.
Öte yandan, yapı kooperatiflerinde yukarıda belirtilen şartların yanı sıra; kuruluşundan, inşaatın sona erdiği tarihe kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya sayılan bu kişiler ile işçi işveren ilişkisi bulunan kişilere yer vermemesi ve yapı ruhsatı ile arsa tapusunun kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olması şartları da aranmaktadır.
Buna göre, öteden beri faaliyette bulunan ve 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa göre kurumlar vergisinden muaf olan yapı kooperatifleri ile 2006 yılı içinde kurulmuş olan yapı kooperatiflerinin 31.12.2006 tarihine kadar yukarıda belirtilen şartların tamamını sağlamaları gerekmektedir.
Belirtilen tarihe kadar söz konusu şartları yerine getirmeyen yapı kooperatifleri hakkında, Kurumlar Vergisi Kanununun geçici 1 inci maddesinin (8) numaralı fıkrası gereğince 01.01.2006 tarihinden geçerli olmak üzere kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilecektir.
Duyurulur.
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü
Sayı
:
B.07.1.GİB.4.35.16.01-176300-729
02/08/2012
Konu
:
Kooperatifin mülkiyetinde bulunan gayrimenkullerini piyasa değerinden satışı yapıldığında rayit bedel ile arasındaki farktan dolayı vergi yükümlülüğü bulunup bulunmadığı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; mülkiyetinizde bulunan iki dükkanın hem konumu hem de kaba inşaat halinde olması nedeniyle belediye rayiç bedelinin (bir adedi 35.000,00 TL) çok altında bir fiyatla satış değeri bulduğu, kooperatifinizin tasfiyesinin bitirilebilmesi için dükkanları satmak zorunda olduğunuz belirtilerek, piyasa değerinden satış yapıldığında rayiç bedel ile arasındaki farktan dolayı ilave vergi yükümlülüğü bulunup bulunmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
KURUMLAR VERGİSİ YÖNÜNDEN
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
Ticari kazançta elde etme tahakkuk esasına bağlanmış bulunmaktadır. Bu esas dikkate alındığında, gelir veya gider unsurunun özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönemin kazancında dikkate alınması gerekmektedir.
Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu hükme bağlanmıştır.
Buna göre, kooperatifiniz tarafından satılan kaba inşaat halindeki dükkânların emsal bedelinden düşük bir bedelle satılması halinde, kurumlar vergisi uygulaması bakımından esas alınacak hasılat gerçek satış bedeli olacaktır. Ancak, hasılat olarak gösterilen ve kurum kazancına dahil edilen söz konusu bedelin kanaat verici vesikalarla tevsik edilmesi gerekeceği ise tabiidir.
KATMA DEĞER VERGİSİ YÖNÜNDEN
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun “Emsal Bedeli ve Emsal Ücreti” başlıklı 27 nci maddesinin (2) numaralı bendinde, “Bedelin emsal bedeline veya emsal ücretine göre açık bir şekilde düşük olduğu ve bu düşüklüğün mükellefçe haklı bir sebeple açıklanamadığı hallerde de, matrah olarak emsal bedeli veya emsal ücreti esas alınır.”, (3) numaralı bendinde ise “Emsal bedeli ve emsal ücreti Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre tespit olunur.” hükümlerine yer verilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 267 nci maddesinde emsal bedeli, gerçek bedeli olmayan veya bilinmeyen veyahut doğru olarak tespit edilemeyen bir malın, değerleme gününde satılması halinde emsaline nazaran haiz olacağı değer olarak tanımlamış ve bu maddenin üçüncü sırasında emsal bedelinin ilgililerin müracaatı üzerine takdir komisyonunca takdir yolu ile belirleneceği hükme bağlanmıştır.
Bu itibarla, Kooperatifinizin aktifinde kayıtlı bulunan kaba inşaat halindeki dükkânların satışının yapılmasında, satış bedelinin emsal bedelinden düşük olması durumunda, gerçek satış bedelinin dikkate alınması, ancak katma değer vergisi matrahının hesaplanmasında emsal bedelinin kullanılması gerekmektedir.
KOOPERATİF ÜYELERİNE TAHSİS (FERDİLEŞME)
a) Açıklama ve İstenen Belgeler
Yapı kooperatiflerinin inşa ettikleri konut ve iş yerlerinin kooperatif üyeleri adına tescili işlemidir. Ferdileşme için kur’a keşidesini (tutanağını) aramaya gerek yoktur. Kooperatif temsilcilerinin talebiyle işlem sonuçlandırılır. Kat irtifaklı olarak ferdileşme yapılabileceği gibi kooperatifin amacına uygun ise arsa olarak da ferdileşme yapılabilir. Tescil gerçekleşinceye kadar tahsis edilecek üyelerin isimleri değiştirilebilir. Tescil yapıldıktan sonra üye isimlerindeki değişiklik ve yanlışlıklar ancak devir veya tashih yoluyla düzelti¬lebilir.
Ferdileşme için tapu sicil müdürlüğünce aşağıdaki belgeler istenir.
1) Kooperatifin yetki belgesi,
2) Kooperatif temsilcilerinin nüfus cüzdanları veya pasaportları,
3) Hangi üyeye nerenin tahsis edildiğini gösterir yönetim kurulunca onanmış liste ile üyelerin nüfus kimlik bilgileri,
4) Tapu senetlerine fotoğraf yapıştırılacak ise üyelerin birer adet vesikalık fotoğrafı.
b) Tescil İstem Belgesinin Yazımı
1) Yukarıda niteliği gösterilen taşınmaz malların tamamı Sınırlı Sorumlu 3.Basın Sitesi Konut Yapı Kooperatifi adında kayıtlı olup, bu kez ekte sunduğumuz yetki belgesine istinaden adı geçen Kooperatifi temsilen bizler Ömer Ali AKSAKAL ve Cemil BAŞTİRYAKİ iş bu taşınmazların her bir bağımsız bölüm için oluşturulan ferdileşme dosyalarında mevcut bulunan nüfus kayıtlarına istinaden ekli listede bulunan kooperatif üyelerimiz adlarına tahsis ve tescil işlemin yapılmasını …
2) Yukarıda niteliği gösterilen taşınmaz mal ekli listede görüldüğü üzere parsel 5777, 5779, 5782, 5804, 5811, 6032, 6035, 6036, 6057, 6064, 6129, 6185, 6186, 6188, 6189, 6244, 6275, 6288, 6289, 6312, 6318, 6319, 6325, 6327, 6329, 6330, 7251 numaralarda kayıtlı gayrimenkullerin tamamı Sınırlı Sorumlu Edirne Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifi adına kayıtlı iken Edirne Ticaret Sicili Memurluğunun 16/02/1999 tarih ve 159 sayılı belgeleri gereğince adı geçen Kooperatifi temsilen Ömer Faruk TÜRKER ile Mustafa ALİŞAR yetkili kılınmış olup, bu kez biz temsilciler aşağıda görüldüğü üzere ortak¬larımız ile ferdileşmeye geçerek üyelerimiz adına isabet eden işyerlerinin tescilini talep ile 492 sayılı Harçlar Kanununa göre yukarıda gösterilen değerin emlak vergisi değerine yeniden değerleme oranı uygulanmak suretiyle bulunacak değerden düşük olmadığını, aksi halde aradaki farkın V.U.K. na göre cezalı olarak tahsil edileceği hususunun Tapu Sicil Müdürü tarafından tarafımıza bildirildiğini beyan ederiz.
c) Tapuya Tescili
2.4.2000 2021
Sınırlı Sorumlu 3.Basın Sitesi Konut Yapı Kooperatifi Tam K.M.Çevirme 3.5.1997-2342
Nihal MAŞLAK: Ahmet Onur kızı Tam Ferdileşme 2.4.2000-2021
d) Tapu Senedinin Yazımı
İşbu taşınmaz malın tamamı Sınırlı Sorumlu 3.Basın Sitesi Konut Yapı Kooperatifi adında kayıtlı iken, kooperatif temsilcilerinin talepleri doğrultu-sunda ferdileşme işleminin tesciline istinaden düzenlenmiştir.
e) İşlemin Mali Yönü
Yapı kooperatiflerinin ortaklarına dağıtacağı taşınmaz malların ortaklar adına tescilinde kayıtlı değer üzerinden, Harçlar Kanununa ekli (4) sayılı Tarifenin 15. Pozisyonu uyarınca, Binde 1.8 oranında harç tahsili gerekir.
Ayrıca, Döner Sermaye İşletmesince belirlenen tarifeye göre ücret tahsil edilir. Ancak bu ücretin ferdileşme talebi için (her yevmiye için) bir tane alınması, konut sayısına göre alınmaması gerekir.
ALINTI:
http://www.tkgm.gov.tr/ana.php?Sayfa=islemdetay&Id=12