Kooperatiflerde kimler yönetici olarak seçilebilir ?-Mali Müşavir EVREN ÖZMEN

Kooperatiflerde kimler yönetici olarak seçilebilir ?-Mali Müşavir EVREN ÖZMEN

Kooperatiflerde yönetim kurulu.png

Yönetim kurulu üyelerinde aşağıdaki şartlar aranır.

1- Kooperatif ortağı olmak ve medeni hakları kullanma ehliyetine sahip bulunmak

2- Türk vatandaşı olmak,

3- Başka bir konut yapı kooperatifinde yönetim kurulu üyesi olmamak,

4- Devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından ya da 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre mahkum olmamak.

5-Aynı zamanda kooperatifte denetçi olmamak

Yabancıya Kdv siz taşınmaz satışı için Tapuya şerh düşülmesi gerekli-

Tapu müdürlüğü satış yapılırken tapu kütüğünün beyanlar listesine satışın KDV 13/i maddesine istinaden yapıldığını, ilgili taşınmazın bir yıl içinde elden çıkarılması halinde 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre tecil faizi ile birlikte KDV’nin tahsil edileceğini şerh düşmesi gerekmektedir. Şerh işleminden de anlaşılacağı üzere devir işlemi yapıldıktan itibaren bir yıl içinde taşınmaz elden çıkarılırsa tecil faizi ile KDV’nin ödenmesi gerekmektedir.

2018 YILI BİLİRKİŞİLİK ASGARİ ÜCRET TARİFESİ-EVREN ÖZMEN

14 Nisan 2018 CUMARTESİ Resmî Gazete Sayı : 30391
TEBLİĞ
Adalet Bakanlığından:

2018 YILI BİLİRKİŞİLİK ASGARİ ÜCRET TARİFESİ

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Tarifenin amacı, 3/11/2016 tarihli ve 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu ile 3/8/2017 tarihli ve 30143 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Bilirkişilik Yönetmeliği gereğince bilirkişilere ödenecek ücret ve giderlerin miktarı ile bunların ödenmesine ilişkin usul ve esasları belirlemektir.

shout_1515906769465

Kapsam

MADDE 2 – (1) Adli ve idari yargı alanında yürütülen her türlü bilirkişilik faaliyetine ilişkin bilirkişi ücretleri bu Tarife esas alınarak belirlenir.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Tarife, Bilirkişilik Kanununun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (ğ) bendi ile Bilirkişilik Yönetmeliğinin 57 nci maddesinin ikinci fıkrasına dayanılarak hazırlanmıştır.

Bilirkişi ücreti

MADDE 4 – (1) Bilirkişi ücreti, bilirkişiye sarf etmiş olduğu emek ve zaman karşılığında ödenen ücrettir.

Giderler

MADDE 5 – (1) Bilirkişinin, görevlendirmenin mahiyetine uygun inceleme, ulaşım, konaklama, yemek ve diğer mutad giderleri belgesi karşılığında ayrıca ödenir. Ödemeler, rayiç bedeller dikkate alınarak yapılır ve ibraz edilen belgeler dosyasında saklanır.

Bilirkişi ücretleri

MADDE 6 – (1) Bu Tarifeye göre verilecek bilirkişi ücretleri aşağıda gösterilmiştir:

a) İcra ve iflas daireleri ile satış memurluklarında görülen işler için 190,00 TL
b) Sulh hukuk ve tüketici mahkemelerinde görülen dava ve işler için 190,00 TL
c) İcra hukuk ve icra ceza mahkemelerinde görülen dava ve işler için 190,00 TL
ç) Asliye hukuk mahkemelerinde görülen dava ve işler için 315,00 TL
d) Aile, iş ve kadastro mahkemelerinde görülen dava ve işler için 250,00 TL
e) Asliye ticaret mahkemeleri ile fikri ve sınai haklar mahkemelerinde görülen dava ve işler için 380,00 TL
f) İdare ve vergi mahkemelerinde görülen dava ve işler için 315,00 TL
g) Cumhuriyet başsavcılıklarında yürütülen soruşturmalar için 190,00 TL
ğ) Sulh ceza hakimliklerinde görülen işler için 190,00 TL
h) Asliye ceza mahkemelerinde görülen dava ve işler için 315,00 TL
ı) Ağır ceza mahkemelerinde görülen dava ve işler için 380,00 TL
i) Bölge adliye ve bölge idare mahkemelerinde görülen dava ve işler için 400,00 TL
j) Yargıtay ve Danıştay’da ilk derece mahkemesi sıfatıyla görülen dava ve işler için 500,00 TL

Tarifede belirtilen ücretlerin artırılması

MADDE 7 – (1) Görevlendirmeyi yapan merci, hayatın olağan akışına ve anayasal hak arama özgürlüğüne uygun olarak, aşağıdaki hususları dikkate alarak resen veya talep üzerine bu Tarifede yazılı bilirkişi ücretlerini artırabilir:

a) Bilirkişinin vasfı veya ilgili uzmanlık alanında bilirkişi temininde yaşanan güçlük,

b) Uyuşmazlığın niteliği, dosya ve eklerinin kapsamı,

c) Bilirkişinin görevlendirme yapılan yere gelmesi için gereken süre,

ç) İnceleme için geçirilen süre,

d) İncelemenin keşif yapılmasını gerektirmesi halinde keşifte geçirilen süre.

Tarifede belirtilen ücretlerin azaltılması

MADDE 8 – (1) Görevlendirmeyi yapan merci, işin mahiyetinin gerektirmesi halinde bu Tarifede yazılı bilirkişi ücretlerini indirebilir.

Seri dosyalarda bilirkişi ücreti

MADDE 9 – (1) Ayrı bir inceleme ve araştırmayı gerektirmeyen seri dosyalarda işin mahiyetine göre bu Tarifede yazılı bilirkişi ücretlerinden görevlendirmeyi yapan merci tarafından uygun görülecek miktarda indirim yapılır.

Ek rapor için bilirkişi ücreti

MADDE 10 – (1) Görevlendirme kararında belirlenen sorular dışında ayrıca bilgi talep edilmesi halinde talebin içeriğine göre bilirkişiye, merci tarafından takdir edilecek miktarda ek ücret ödenebilir.

(2) Bilirkişi raporundaki eksiklik veya belirsizliğin giderilmesi ya da açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için ek rapor istenmesi halinde ayrıca bir ücret ödenmez.

(3) Görevlendirme kararında bilirkişiden cevaplaması istenilen soruların bir veya birkaçının bilirkişi tarafından cevaplanmaması nedeniyle ek rapor istenmesi halinde ayrıca bir ücret ödenmez.

Giderler için avans ödemesi

MADDE 11 – (1) Bilirkişinin ulaşım ve konaklama giderleri ile raporun hazırlanması için yapılması gereken harcamalar dikkate alınarak bilirkişinin talebi ve görevlendirmeyi yapan merciin uygun görmesi halinde, ileride bu Tarifenin beşinci maddesine göre ödenecek tutardan mahsup edilmek kaydıyla avans ödemesi yapılabilir.

Ücretin ödenmemesi

MADDE 12 – (1) Bilirkişilik Yönetmeliğinin 51 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca yapılan görevlendirmeye aykırı olarak rapor düzenlenmesi halinde, görevlendirme yapan merci tarafından ücret veya gider adı altında ödeme yapılmamasına veya aykırılığın niteliğine göre takdir edilen ücret ve giderlerde indirim yapılmasına karar verilebilir.

Ücretin ödenmesi

MADDE 13 – (1) Görevli personel tarafından bilirkişi ücretinden vergi kesintisi yapıldıktan sonra kalanı bilirkişiye ödenir.

(2) Tarifenin beşinci maddesine göre belirlenen giderler herhangi bir kesinti yapılmaksızın ayrı bir sarf kararına istinaden ödenir.

Uygulanacak tarife

MADDE 14 – (1) Bilirkişi ücretinin tayininde, görevlendirmenin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan tarife esas alınır.

Yürürlükten kaldırılan tarife

MADDE 15 – (1) 1/10/2016 tarihli ve 29844 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Bilirkişi Ücret Tarifesi yürürlükten kaldırılmıştır.

Yürürlük

MADDE 16 – (1) Bu Tarife yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

 

Kooperatiflerde Birleşik Genel Kurul gündemi nasıl hazırlanır ?-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

Kooperatif Birleşik Genel Kurul Toplantısı Öncesi Yapılacaklar

EVREN Ö[email protected]

Ekran Resmi 2017-12-12 11.14.12

1. Genel kurul toplantılarını birleştirerek yapmak isteyen kooperatifler tarafından temsilci görevlendirilmesi taleplerinde;

a) Başvuru dilekçesinin (Ek:1),

b) Çağrı için alınan karar örneğinin (görev süresi sona ermiş olsa bile kooperatifi temsil ve ilzamla yetkili son yönetim kurulu, denetim kurulu, anasözleşme ile bu hususta yetkili kılınan diğer bir organ veya tasfiye memurları, varsa ortağı olduğu birlik yönetim kurulu kararı ya da kesinleşmiş mahkeme kararı),

c) Kooperatifin, tasfiye sürecine girmemiş bir kooperatif üst kuruluşuna ortak olduğuna ilişkin belgenin,

ç) Temsilci ücretinin yatırıldığına ilişkin vezne alındısının,

d) Ayrıca, toplantı gündeminde yer alan maddeler arasında;

i. Olağan genel kurul toplantısını iki veya üç hesap dönemini kapsayacak şekilde erteleyip birleştirmek suretiyle yapılmasına ilişkin maddenin,

ii. Yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ücret, huzur hakkı gibi parasal haklarının her yıl için ayrı görüşülüp karar verilmesine ilişkin maddenin,

iii. Anasözleşmesinde gelir-gider farkının dağıtılacağına yönelik hüküm bulunan kooperatiflerin, birleştirme süresince gelir-gider dağıtımına ilişkin yapılacak uygulama hakkındaki maddenin, iv. Birleştirme süresini kapsayacak şekilde her yıl için ayrı hazırlanacak tahmini bütçelerin karara bağlanması hakkındaki maddenin, bulunup bulunmadığı kontrol edilecektir.

Hata: İletişim formu bulunamadı.

Kooperatiflerin Genel Kurullarını birleştirerek yapabilmesine ilişkin genelge-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

KOOPERATİF GENEL KURULLARININ BİRLEŞTİRİLEREK YAPILMASI HAKKINDA GENELGE

MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

[email protected]

G E N E L G E (2018/4)

ekran-resmi-2016-09-16-20-17-49
Kooperatif Nasıl Kurulur ?-EVREN ÖZMEN

Bakanlığımızca kuruluş izni verilen kooperatifler ve üst kuruluşlarının, olağan genel kurul toplantılarını iki ya da üç hesap dönemini kapsayacak şekilde erteleyip birleştirerek yapmak istemeleri durumunda aşağıdaki hususlara riayet edilecektir.

A. Birleşik Genel Kurul Toplantısı Öncesi Yapılacaklar

1. Genel kurul toplantılarını birleştirerek yapmak isteyen kooperatifler tarafından temsilci görevlendirilmesi taleplerinde;

a) Başvuru dilekçesinin (Ek:1),

  1. b)  Çağrı için alınan karar örneğinin (görev süresi sona ermiş olsa bile kooperatifi temsil ve ilzamla yetkili son yönetim kurulu, denetim kurulu, anasözleşme ile bu hususta yetkili kılınan diğer bir organ veya tasfiye memurları, varsa ortağı olduğu birlik yönetim kurulu kararı ya da kesinleşmiş mahkeme kararı),
  2. c)  Kooperatifin, tasfiye sürecine girmemiş bir kooperatif üst kuruluşuna ortak olduğuna ilişkin belgenin,

ç) Temsilci ücretinin yatırıldığına ilişkin vezne alındısının,

d) Ayrıca, toplantı gündeminde yer alan maddeler arasında;

i. Olağan genel kurul toplantısını iki veya üç hesap dönemini kapsayacak şekilde erteleyip birleştirmek suretiyle yapılmasına ilişkin maddenin,

ii. Yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ücret, huzur hakkı gibi parasal haklarının her yıl için ayrı görüşülüp karar verilmesine ilişkin maddenin,

iii. Ana sözleşmesinde gelir-gider farkının dağıtılacağına yönelik hüküm bulunan kooperatiflerin, birleştirme süresince gelir-gider dağıtımına ilişkin yapılacak uygulama hakkındaki maddenin,

iv. Birleştirme süresini kapsayacak şekilde her yıl için ayrı hazırlanacak tahmini bütçelerin karara bağlanması hakkındaki maddenin, bulunup bulunmadığı kontrol edilecektir.

2. Çağrının yetkili kişilerce yapılıp yapılmadığı ve başvuru tarihi ile genel kurul tarihi arasında en az 15 gün süre bulunup bulunmadığına dikkat edilecektir. Kanunun 47 nci maddesi kapsamında yapılacak genel kurul toplantılarına ilişkin başvurularda süre şartı aranmayacaktır.

3. Bakanlık temsilcisi görevlendirilmesi talebine yönelik dilekçe ve eki belgeler ile çağrı davetiyesi bu kapsamda incelenerek Kooperatif Bilgi Sistemi (KOOPBİS)’ne kaydedilecektir.

4. Birleşik genel kurula ait hazirun listesi KOOPBİS üzerinden alınacaktır.

B. Birleşik Genel Kurul Toplantısı Sırasında Yapılacaklar

1. Birleşik genel kurul kararının görüşüleceği genel kurul toplantısı sırasında Bakanlık temsilcilerince;

a) Birleşik genel kurul kararı alan kooperatifin birleştirme süresinin, yönetim kurulu ve denetçilerin kalan görev sürelerini aşamayacağı,

b) Birleştirilen her bir hesap devresine ait ibraların ayrı ayrı görüşülmesi gerektiğinden, bir hesap döneminin oylanması sonucunda ibra edilmeyen yönetim kurulu üyeleri ve denetçilerin bu organlara aynı genel kurulda tekrar seçilemeyeceği,

c) Gelecek hesap dönemlerine ilişkin tahmini bütçelerin birleştirme süresini kapsayacak şekilde her yıl için ayrı hazırlanacağı ve genel kurul toplantısında karara bağlanacağı,

ç) Anasözleşmelerinde gelir-gider farkının dağıtılacağına yönelik hüküm bulunan kooperatiflerin, birleştirme süresince gelir-gider dağıtımına ilişkin yapılacak uygulama hakkında karar alması gerektiği, yönünde bilgi verilecektir.

2. Ayrıca, birleştirme uygulamasının;

a) 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 56 ncı maddesinin birinci fıkrasının üçüncü bendinde sayılan suçlarla ilgili olarak yönetim kurulu üyeleri hakkında kamu davası açılması,

b) Olağan genel kurul toplantılarını birleştirme kararı alan kooperatiflerin, bilanço, gelir-gider cetveli, tahmini bütçe, yönetim kurulu faaliyet ve denetçi rapor örneklerini her bir hesap devresi sonundan itibaren 6 ay içinde il müdürlüğüne ve kooperatifin ortağı olduğu üst kuruluşa vermeleri zorunluluğuna uyulmaması, durumlarında sona ereceğinden, genel kurulun olağan toplantıya çağrılacağı yönünde de bilgiler verilecektir. 3. Bakanlık temsilcisi tarafından, birleşik genel kurul yapılması hakkındaki mevzuata aykırı durumlara ilişkin şerhler toplantı tutanağında belirtilecektir.

C. Birleşik Genel Kurul Toplantısı Sonrası Yapılacaklar Genel kurul toplantı tutanağı, bilanço, gelir-gider cetveli, yönetim kurulu faaliyet ve denetçi raporu ile tahmini bütçe de dâhil olmak üzere, birleşik genel kurul toplantısına ait evrak taranarak KOOPBİS’e yüklenecek ve sistemde ilgili bölümler doldurulacaktır.

D. Diğer Hususlar

1. Birleşik genel kurul yapılmasına dair uygulama, süre bitiminde aynı usulle karar alınması halinde tekrarlanabilecektir.

2. Birleştirme kararı alan kooperatiflerin; bilanço, gelir-gider cetveli, tahmini bütçe, yönetim kurulu faaliyet ve denetçi raporu örneklerini her hesap devresi sonundan itibaren 6 ay içinde Ticaret İl Müdürlüğüne verip vermediği kontrol edilecektir. Bu belgeler KOOPBİS’e yüklenecek ve sistemde ilgili bölümler doldurulacaktır.

3. Kooperatif üst kuruluşundan çıkan veya çıkarılan kooperatiflerin, derhal Ticaret İl Müdürlüğüne bildirilmesi gerektiği İlinizde bulunan üst kuruluşlara talimatlanacaktır.

4. Birleşik genel kurul yapılması hakkındaki mevzuata aykırı kararlara ilişkin açıklamalar temsilci raporunda belirtilecektir.

5. Bu Genelgede yer almayan hususlar hakkında 21/03/2017 tarihli ve 2017/1 sayılı “Kooperatiflerin Genel Kurullarında Bakanlık Temsilcisi Görevlendirilmesi Hakkında Genelge” hükümleri uygulanacaktır.

Bilgi ve gereğini rica ederim

Hata: İletişim formu bulunamadı.

7033 Sayılı kanun ile kimler daimi olarak emlak vergisinden muaf olacaktır ?-EVREN ÖZMEN

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

GAZİANTEP VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Vergi ve Anlaşmalar Uygulama Müdürlüğü

Sayı

:

16700543-175[17-515-192]-56251

17.11.2017

Konu

:

Emlak Vergisi

İlgi

:

08.09.2017 tarihli özelge talep formunuz.

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eki yazınızda, 7033 sayılı Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yapılan düzenlemeler sonucunda organize sanayi bölgeleri, serbest bölgeler, endüstri bölgeleri, teknoloji geliştirme bölgeleri ve sanayi sitelerinde yer alan binalara daimi bina vergisi muafiyeti getirildiği belirtilerek, söz konusu muafiyet dolayısıyla anılan binaların 2017 yılına ilişkin olarak tahakkuk ve tahsil edilen bina vergilerinin iade edilip edilmeyeceği ile iade edilecek ise hangi dönem itibarıyla iade edileceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde Türkiye sınırları içinde bulunan binaların bina vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır. 7033 sayılı Kanunun 10 uncu maddesi ile 1319 sayılı Kanunun daimi muaflıkları düzenleyen 4 üncü maddesi,

“Aşağıda yazılı binalar, kiraya verilmemek (24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Kanun kapsamında yapılan işletme hakkı devirleri hariç) şartıyla Bina Vergisinden daimi olarak muaftır. ( (a), (b), (s), (y) ve (z) fıkraları için kiraya verilmeme şartı aranmaz.)

m) Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara ait binalar (Vakıf senedindeki cihete tahsis edilmek şartiyle) ile organize sanayi bölgeleri, serbest bölgeler, endüstri bölgeleri, teknoloji geliştirme bölgeleri ve sanayi sitelerinde yer alan binalar” şeklinde düzenlenmiştir. Ayrıca, 7033 sayılı Kanunun 89 uncu maddesi ile söz konusu düzenlemenin yürürlük tarihi Kanunun yayım tarihi olan 1/7/2017 olarak belirlenmiştir.

Aynı Kanunun 9 uncu maddesinin ikinci fıkrasında vergiye tabi iken muaflık şartlarını kazanan binadan dolayı mükellefiyetin, bu olayın vukubulduğu tarihi takip eden taksitten itibaren sona ereceği, 11 inci maddesinde bina vergisinin ilgili belediyeler tarafından 29 uncu maddeye göre hesaplanan vergi değeri esas alınarak yıllık olarak tarh ve tahakkuk ettirileceği, 30 uncu maddesinde ise emlak vergisinin birinci taksitinin Mart, Nisan ve Mayıs aylarında, ikinci taksitinin Kasım ayı içinde olmak üzere iki eşit taksitte ödeneceği hükme bağlanmıştır.

Yukarıda yer verilen hüküm ve açıklamalara göre, 7033 sayılı Kanunun 10 uncu maddesi ile 1319 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (m) fıkrasında yapılan düzenleme anılan Kanunun yayım tarihinde yürürlüğe girdiğinden bu tarihten itibaren bina vergisinden daimi olarak muaf tutulacak olan organize sanayi bölgeleri, serbest bölgeler, endüstri bölgeleri, teknoloji geliştirme bölgeleri ve sanayi sitelerinde yer alan binalardan 2017 yılı bina vergisi birinci taksitinin alınması, ikinci taksitinden başlayarak (bu taksit dahil) bina vergisi alınmaması gerekmektedir.

Öte yandan, 2017 yılına ilişkin bina vergisinin ikinci taksitinin tahsil edilmiş olması halinde, söz konusu tutarın mükelleflere red ve iade edileceği tabiidir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Günlük Olarak Kiraya Verilen Meskenlerin İşyerlerine Ait Vergi Oranından Vergilendirilip Vergilendirilemeyeceği Hk.

Günlük Olarak Kiraya Verilen Meskenlerin İşyerlerine Ait Vergi Oranından Vergilendirilip Vergilendirilemeyeceği Hk. Ekran Resmi 2018-04-05 23.26.41

İlgi : 18/08/2017 tarihli özelge talep formu.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, Belediyeniz yetki sınırları içerisinde bulunan bazı apartmanlardaki dairelerin konaklama yeri olarak günlük kiraya verildiğinin yapılan yoklama ile tespit edildiği, kiraya verenlerin aynı apartmanın bir dairesinde veya zemininde iş yerlerinin bulunduğu ve bu kişilerin vergi dairesi kayıtlarında “Kendine ait veya kiralanmış mobilyalı evlerde bir aydan daha kısa süreli olarak konaklama faaliyetleri” adı altında vergi mükellefi olduklarının anlaşıldığı belirtilerek, bu durumda bahse konu dairelerin iş yeri olarak değerlendirilip bina (emlak) vergilerinin iş yerlerinden alınan vergi oranından alınıp alınamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşünün sorulduğu anlaşılmaktadır.

Bilindiği üzere, 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, Türkiye sınırları içinde bulunan binaların bu Kanun hükümlerine göre bina vergisine tabi olduğu hüküm altına alınmıştır.

Anılan Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında, bina vergisi oranının meskenlerde binde bir, diğer binalarda ise binde iki olduğu, bu oranların 5216 sayılı Kanunun uygulandığı büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanları içinde % 100 artırımlı uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 37 nci maddesinde, bu Kanun hükümleri saklı kalmak şartıyla, bu Kanuna göre alınacak vergiler hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ile 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanacağı hükmüne yer verilmiştir.

213 sayılı Kanunun 3/B maddesinde; vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas alınacağı hüküm altına alınmıştır.

Aynı Kanunun 156 ncı maddesinde de ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yerinin; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yer olduğu hüküm altına alınmıştır.

Bu hükme göre, mükelleflerin ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyetlerini sürdürdükleri yerlerin iş yeri özelliğini taşıyabilmesi için bu yerlerin ticari, sınai, zirai veya mesleki faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yer olma özelliği taşıması gerekmektedir.

Bu itibarla, Belediyeniz yetki alanı sınırları içerisinde bulunan bazı apartmanlardaki konaklama yeri olarak günlük kiraya verilen dairelerin, ticari faaliyetin icrasına tahsis edilmeleri nedeniyle iş yeri sayılmaları ve bu taşınmazlardan alınacak olan bina vergilerinin mesken binaları dışında diğer binalara uygulanan vergi oranı üzerinden hesaplanması gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Arsanın Osb Tarafından Kamulaştırılması-EVREN ÖZMEN

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

17192610-125[KV-16-42]-118490

10.11.2017

Konu

:

İki tam sene aktifte kalmadan kamulaştırılan taşınmazın vergi kanunlarındaki istisna hükümleri karşısındaki durumu.

İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden; şirketiniz adına 11/12/2014 tarihinde tapuda tescil edilen ….. İlçesi, …… Mahallesi, ….. Mevkiinde yer alan 5 Pafta 1159 Parsel, 4 Pafta 1527 Parsel, 4 Pafta 1525 Parselde kayıtlı tarlaların, …… Teknoloji Organize Sanayi Bölgesi (….. TEKNOSAB) tarafından kamulaştırıldığı ve 24/06/2016 tarihinde tapuda tescil işleminin yapıldığı anlaşılmış olup, gayrimenkul ticareti ile uğraşmadığını belirttiğiniz şirketinizin  söz konusu kamulaştırma nedeniyle 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 17/4-r maddesinde yer alan istisnalardan faydalanıp faydalanamayacağı hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.

            Kurumlar Vergisi Kanunu Yönünden

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “İstisnalar” başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde, kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75’lik kısmının anılan bentte sayılan şartlar dahilinde kurumlar vergisinden istisna olduğu, menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançların istisna kapsamı dışında olduğu hükme bağlanmıştır.

Konuya ilişkin ayrıntılı açıklamaların yapıldığı 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “Taşınmazlar” başlıklı (5.6.2.2.1) bölümünde;

İstisnaya konu olan taşınmazlar, Türk Medeni Kanununda “Taşınmaz” olarak tanımlanan ve esas niteliği bakımından bir yerden başka bir yere taşınması mümkün olmayan, dolayısıyla yerinde sabit olan mallardır.

            Bunlar Türk Medeni Kanunun 704 üncü maddesinde;

            – Arazi,

            – Tapu siciline ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar,

            – Kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler

            olarak sayılmıştır.

            Elden çıkarılacak taşınmazlardan doğacak kazancın, bu istisna uygulamasına konu olabilmesi için taşınmazın Türk Medeni Kanununun 705 inci maddesi gereğince kurum adına tapuya tescil edilmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle, ilgili kurum adına tapuya tescili yapılmamış bir binanın satışından doğan kazanca bu istisna uygulanmayacaktır.

            Fiiliyatta cins tahsisinin kurum adına tapuya tescilinin yapılmasında çeşitli nedenlerle gecikmeler olabilmektedir. Bu gibi durumlarda, taşınmazın işletme aktifinde iki yıl süre ile bulunup bulunmadığının tespitinde, işletmede iki yıldan fazla süre ile sahip olunarak fiilen kullanıldığının, yapı inşaat ruhsatı, vergi dairesi tespiti veya resmi kurum kayıtlarından birisi ile tevsik edilebilmesi mümkün olabilecektir.

açıklamalarına yer verilmiştir.

Aynı tebliğin “İki tam yıl süre ile aktifte bulundurulma” başlıklı (5.6.2.3.1) bölümünde, istisna uygulamasına konu olacak taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının en az iki tam yıl (730 gün) süreyle kurumun aktifinde yer alması, diğer bir ifade ile kurumun bu değerlere iki tam yıl süre ile bilfiil sahip olması gerektiği ifade edilmiş olup “5.6.2.3.4. Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ile uğraşılmaması” başlıklı bölümünde;

            “Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları istisna kapsamındaki değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır.

            İstisna uygulaması esas itibarıyla bütün kurumlar için geçerlidir. Ancak, faaliyet konusu menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanması olan kurumların bu amaçla iktisap ettikleri ve ellerinde tuttukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançlar için istisnadan yararlanmaları mümkün değildir.

            Satışa konu edilen kıymetlerin iki tam yıl kurum aktifinde kayıtlı olması da durumu değiştirmeyecektir. Aynı durum, satmak üzere taşınmaz inşaatı ile uğraşan mükellefler açısından da geçerlidir. Ancak, taşınmaz ticareti ile uğraşan mükelleflerin faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis ettikleri taşınmazların satışından elde ettikleri kazançlara istisna uygulanabilecek; taşınmaz ticaretine konu edilen veya kiralama ya da başka surette değerlendirilen taşınmazların satış kazancı ise istisnaya konu edilmeyecektir. 

             ……………”

açıklamaları yapılmış olup, “Taşınmazlar ile iştirak hisselerinin para karşılığı olmaksızın devir ve temliki, trampası ve kamulaştırılması” başlıklı 5.6.2.4.1 .bölümünde ise;

İstisna uygulanabilmesi için taşınmazlar ile iştirak hisselerinin satılması ve bu işlemden bir kazanç elde edilerek, satan kurumun mali yapısında bir iyileşmenin olması gerekmektedir. Bu nedenle, söz konusu aktif kalemlerin para karşılığı olmaksızın devir ve temliki, trampası gibi işlemler istisna kapsamına girmemektedir.

              ……………

            Düzenleme uyarınca, satış bedelinin satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi gerektiğinden ve kamulaştırma işlemleri ile ilgili özel bir belirleme yapılmadığından, kamulaştırma işlemlerinde satış bedeline ilişkin uyuşmazlıkların maddede yer alan iki yıllık tahsil süresi içinde sonuçlandırılarak, varsa ek olarak alınan bedelin %75’inin de (geç ödeme dolayısıyla alınan faiz ve benzeri unsurlar hariç) bu süre içinde fon hesabına aktarılması şartıyla, uyuşmazlığın son bulduğu dönemde istisnadan yararlanılabilmesi mümkün bulunmaktadır.

            ……………”   

açıklamalarına yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde düzenlenen istisna uygulamasına ilişkin olarak kamulaştırma işlemleri ile ilgili özel bir belirleme yapılmamış olup, şirketinizin aktifinde 2 tam yıldan (730 gün) daha az süreyle yer alan taşınmazların kamulaştırılmasından doğan kazancın Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında istisna kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.

            Katma Değer Vergisi Kanunu Yönünden

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

– 1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

– 17/4-r maddesinde; kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimlerinin vergiden istisna olduğu,

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimlerinin ise istisna kapsamında yer almadığı,

İstisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınacağı,

hükümlerin yer verilmiştir.

Bu hükümlerin uygulanmasına ilişkin olarak, 26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliğinin “II/F-Sosyal ve Askeri Amaçlı İstisnalarla Diğer İstisnalar” başlıklı bölümünün “4.16.İki Tam Yıl Süreyle Sahip Olunan İştirak Hisseleri ve Taşınmazların Satışı” bölümünde gerekli açıklamalar yapılmış olup,

“4.16.1. Taşınmaz Satışlarında İstisna Uygulaması” başlıklı bölümünde de;

            “Satışa konu edilecek taşınmazlar (arsa, arazi,bina) ile iştirak hisselerinin satışında istisna uygulanabilmesi için kurumların aktiflerinde, belediyeler ile il özel idarelerinin

mülkiyetinde asgari 2 tam yıl (730 gün) kayıtlı bulunmuş olması gerekmektedir.

            İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan (taşınmazların mutat olarak alım satımının yapılması veya kiraya verilmesi) kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmazların tesliminde istisna hükmü uygulanmaz. …” denilmiştir.

 

Konuya ilişkin olarak 60 No.lu KDV Sirkülerinin “8.2.4. İki Tam Yıl Süreyle Sahip Olunan Taşınmazların Satışı” başlıklı bölümünde gerekli açıklamalar yapılmıştır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketinizin faaliyet konuları arasında gayrimenkul alım-satımının bulunmamasına karşın özelge talebine konu olan taşınmazların şirketiniz aktifinde 2 tam yıl kalmaması nedeniyle kamulaştırma yoluyla teslimi, KDV Kanununun  17/4-r maddesi uyarınca KDV’den istisna tutulmaksızın genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabi olacaktır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

TARIMSAL ARAZİ EDİNDİRME İŞ VE İŞLEMLERİNDE SÜREÇ-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

13 Nisan 2018 CUMA Resmî Gazete Sayı : 30390
YÖNETMELİK
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından:

TARIMSAL ARAZİ EDİNDİRME İŞ VE İŞLEMLERİ

HAKKINDA YÖNETMELİK

clouds-cloudy-agriculture-farm.jpg

 

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda öngörülen; tarım amaçlı arazi ediniminin kolaylaştırılması, tarımsal arazi piyasasının düzenlenmesi, mülkiyetten kaynaklanan ihtilafların giderilmesi, tarım arazilerinin değerinin tespiti, tarımsal üretimde kullanılmayan arazilerin üretime kazandırılması, arazi sahiplerinin satış talebi ve alıcıların alım taleplerinin değerlendirilip, tarafların birbirleriyle ilişkilendirilmesi ve işletmelerin yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüğüne ulaştırılması veya daha da artırılmasını sağlamak amacıyla tarımsal arazi edindirme iş ve işlemlerine ilişkin usul ve esasları belirlemektir.

Kapsam

MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8/K maddesinde belirtilen tarımsal arazi edindirme iş ve işlemleri ile ilgili hususları kapsar.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelik 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 24 üncü maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 4 – (1) Bu Yönetmelikte yer alan;

a) Alıcı: Tarımsal arazi mülkiyetini devir almak isteyen gerçek ya da tüzel kişiyi,

b) Bakanlık: Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığını,

c) Çiftçi: Mal sahibi, kiracı, yarıcı veya ortakçı olarak devamlı veya en az bir üretim dönemi veya yetiştirme devresi tarımsal üretim yapan gerçek ve tüzel kişileri,

ç) Fiili kullanıcı: Herhangi bir tarım arazisini hâlihazırda yasal haklara uygun olarak kullanmakta olan mal sahibi, kiracı, ortakçı ve yarıcı gibi gerçek ya da tüzel kişiyi,

d) İl müdürlüğü: Gıda, tarım ve hayvancılık il müdürlüğünü,

e) İlçe müdürlüğü: Gıda, tarım ve hayvancılık ilçe müdürlüğünü,

f) Kanun: 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununu,

g) Kapitalizasyon oranı: Taşınmazın yıllık ortalama net geliri ile gerçek satış değeri arasındaki oranı,

ğ) Kiracılık: Tarım arazisinin kullanımını, belirli bir sürede ve bedel karşılığında, sahibi ile yapılacak sözleşmeye göre kullanılmasını,

h) Ortakçılık: Toprağın işlenmesi sonucunda elde edilecek ürünün, toprak sahibi ile toprağı işleyen arasında koşulları önceden belirlenen özel sözleşmeye göre paylaşılmasına dayanan işletme biçimini,

ı) Proje alanı: Arazi edindirme iş ve işlemleri ile arazi değerlemesi yapılacak yerlerin sınırları içinde kalan alanı,

i) Satıcı: Üzerine kayıtlı bulunan tarımsal arazi mülkiyetini devir etmek isteyen gerçek ya da tüzel kişiyi,

j) Tarım arazilerinin değeri: Tarım arazilerinden elde edilecek yıllık ortalama net gelirin, kapitalizasyon oranı kullanılarak hesaplanan değerini,

k) Yarıcılık: Bir tarımsal araziden elde edilen ürünün, girdilerin ortakçı tarafından sağlanarak toprak sahibi ile ortakçı arasında yarı yarıya paylaşıldığı üretim ilişkisini,

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Tarımsal Arazi Edindirme İş ve İşlemleri

Uygulama yapılacak yerler

MADDE 5 – (1) Tarımsal arazi edindirme iş ve işlemleri, gerçek ve tüzel kişilere ait olan tarım arazilerinde Bakanlıkça yapılır ya da yaptırılır.

Tarım arazilerinin değerinin tespiti

MADDE 6 – (1) Tarım arazilerinin değeri ve kira bedelleri Bakanlıkça tespit edilir ya da ettirilir.

Satış ve kiralama listelerinin hazırlanması

MADDE 7 – (1) Tarımsal arazi edindirme iş ve işlemlerine konu edilmek üzere;

a) Hisselilik, parçalılık, mülkiyet ihtilafı, tarımsal faaliyete son verilmesi ve göç gibi nedenlerle işlenmeyen ve tarımsal üretimde kullanılmayan,

b) Ekonomik olarak işletilememesi nedeniyle malikleri tarafından satışa çıkarılmak istenen,

c) Kiralama, ortakçılık veya yarıcılık şeklinde değerlendirilmesi talep edilen,

ç) İntikali yapılmamış, hisseliliğin giderilemediği ve intikal işlemleri çözülemeyen,

gerçek ve tüzel kişilere ait tarım arazileri tespit edilir.

(2)Tarımsal arazi edindirme iş ve işlemlerine konu edilmek üzere tespit edilen tarım parselleri, maliklerinin veya hissedarların talebi üzerine muvafakat alınmak kaydıyla mülkiyet bilgilerine de yer verilerek “Satışa Çıkarılacak Parseller Listesine” veya “Kiralama Yapılacak Parseller” listesine eklenir. Bu listeler, Bakanlığın kurumsal internet sitesinde ve mahallinde on beş gün süre ile ilan edilir. İlan usulü Bakanlıkça belirlenir.

(3) İlan edilen listelerdeki parselleri satın almak veya kiralamak isteyen gerçek ya da tüzel kişilikler belirlenerek alıcı ve kiracı listeleri oluşturulur.

(4) Öncelik sıralaması ile arz ve talep dengesi de göz önünde tutularak listeler eşleştirilir. Öncelik sıralaması aşağıdaki şekilde belirlenir:

a) Ön alım hakkına sahip olması,

b) Fiili kullanıcı olması,

c) İşletmelerin yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüğüne ulaştırılması,

ç) Genç çiftçi olması.

(5) Satışa ve kiraya çıkarılan parseller ile alıcı ve kiracıların eşleştirildiği liste, Bakanlığın belirleyeceği usullerle on beş gün süre ile ilan edilir.

(6) Eşleştirilen listeye ilan süresi içinde varsa itiraz ve şikâyetler alınır. İtiraz ve şikâyetler ilanın yapıldığı mahalle/köyün bağlı olduğu il/ilçe gıda tarım ve hayvancılık müdürlüklerine yazılı olarak yapılır. İlan ve şikâyetlerin değerlendirilmesini müteakip listede bir değişiklik yapılmışsa yeniden ilan edilir. Bu ilan ile liste kesinleşir.

(7) Satış veya kiralama ile ilgili gerekli tüm bilgi ve belgeler temin edilir. İhtiyaç halinde devir işlemleri için taşınmazın malik veya hissedarlarından vekâletname alınır.

Satış ve kiralama işlemleri

MADDE 8 – (1) Alıcı, satıcı veya vekilleri tarafından mahalli tapu müdürlüklerinde devir işlemleri gerçekleştirilir. Tarafların talebi halinde, satışa çıkarılacak parseller listesindeki taşınmazların alıcısı ile satıcıları arasındaki satış işleminin gerçekleşmesine yönelik il/ilçe gıda tarım ve hayvancılık müdürlüğünce aracılık işlemleri yapılır veya yaptırılır.

(2) Alıcı ve satıcılar, tespit edilen arazi değerinden farklı bir değer üzerinde anlaşırlarsa bu durumu yazılı olarak Bakanlığa bildirirler. Satış veya kiralama işlemleri bu bedel üzerinden yürütülür.

(3) Arazi ediniminde öz kaynak dışında kredi kullanmak isteyenlerin kredi işlemlerinde Bakanlıkça teknik destek sağlanır.

(4) Kira sözleşmeleri ile toprağın işlenmesi sonucu elde edilecek ürünün belirli bir oranda toprak sahibi ile toprağı işleyen arasında paylaşılmasını öngören, sözleşmeye dayanan ve yöre ve bölgelerdeki örf ve adetlere göre de değişen ortakçılık ve yarıcılık işletmecilik şekillerine ilişkin tip sözleşmeler Bakanlıkça hazırlanır ve önceden ilan edilir. Tarafların talebi halinde aracılık işlemleri yürütülür.

Toplulaştırma alanlarında arazi edindirme

MADDE 9 – (1) Arazi toplulaştırma alanlarında yeni parsel planlarının tanziminden önce; alım, satım, kiralama, hisseliliğin azaltılması, mülkiyetten kaynaklı ihtilafların giderilmesi, ortakçılık ve yarıcılık gibi işlemlerde bu Yönetmelik hükümleri uygulanır.

(2) Arazi toplulaştırma proje alanlarında çalışmaların başlamasını müteakip, arazi edindirme iş ve işlemlerinin uygulamaları ile ilgili listeler hazırlanarak, otuz gün süre ile mahallinde ilan edilir.

(3) Özel toplulaştırma alanlarında çalışmaların başlamasını müteakip, özel toplulaştırmayı yürüten idare tarafından toplulaştırma yapılan alan, Bakanlığa bildirilir. Bakanlık tarafından arazi edindirme iş ve işlemlerinin uygulamaları ile ilgili listeler hazırlanarak, otuz gün süre ile mahallinde ilan edilir.

(4) Arazi toplulaştırma çalışmaları kapsamında yeni edinilen araziler ile alıcıların sahip oldukları parseller birlikte değerlendirilerek yeni parselasyon planları oluşturulabilir.

Mülkiyetten kaynaklanan ihtilafların çözülmesi ve kamulaştırma

MADDE 10 – (1) Bakanlık tarafından, Kanunun geçici 5 inci maddesi saklı kalmak kaydıyla paylaşımı yapılamayan, intikal işlemleri çözülemeyen, satış ve kiralama için muvafakat edilmeyen tarım arazilerinin, alıcısının bulunması halinde Kanun ve üretim amaçları doğrultusunda değerlendirilmek üzere kamulaştırılması için Maliye Bakanlığına talepte bulunulabilir.

(2) Kamulaştırma talebinde bulunulan tarım arazilerinin, malik, varis ve fiili kullanıcılarının, bedelinin ve alıcısının belirlenmesi, kamu yararı kararı alınması ve taşınmazın tespit edilen bedelinin alıcısı tarafından Maliye Bakanlığının belirttiği hesaba yatırılması işlemleri Bakanlıkça tamamlanır. Müteakiben söz konusu tarım arazilerinin alıcısı adına kamulaştırılması için Maliye Bakanlığından talepte bulunulur. Kamulaştırma bedeline yapılacak itirazlar sonucunda, mahkemenin kamulaştırma bedelini tespit edilen bedelden daha yüksek belirlemesi durumunda aradaki fark alıcı tarafından ödenir.

(3) Alıcısı adına kamulaştırma kararı alınması, arazi maliklerine 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri çerçevesinde tebligat yapılması, yapılan tebligatta bedelin yatırılacağı hesap numaralarının bildirilmesi halinde bedelin hesaba aktarılması, bildirilmemesi durumunda kamulaştırılacak arazi ile özgülenerek açılacak banka hesabına yatırılarak kamulaştırma işlemi gerçekleştirilmesi, ilgili parselin tapuda alıcı adına tescili Maliye Bakanlığınca sağlanır.

Tarım arazilerinin değerlemesinin yapılması

MADDE 11 – (1) Tarım arazilerinin gelir değeri, değerleme tarihinde, arazilerin optimum koşullarda işletilmesi halinde elde edilecek yıllık ortalama net gelire göre hesaplanır.

(2) Üretim dönemlerine ait gayrisafi üretim değerlerinin hesaplanmasında, çiftçi eline geçen ürün fiyatları ile verimler dikkate alınır. Çiftçi eline geçen ürün fiyatlarında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri ile Bakanlık sistemlerindeki veriler esas alınır. Ürün deseni ve verimlerin hesabında, değerlemesi yapılacak arazinin veya bu arazilere benzer özellik arz eden yöredeki diğer arazilerin Bakanlık sistemlerindeki arazilerde yetiştirilen ürünlerin münavebe dönemine göre yıllık kayıtları esas alınarak belirlenir.

(3) Değerleme yapılan yıl içinde çiftçi eline geçen ürün fiyatlarıyla, arazilerde yetiştirilen ürünlerin münavebe dönemine göre yıllık verim ortalamaları çarpılarak araziden elde edilen yıllık gayrisafi üretim değeri hesaplanır. Bakanlıkça değerlemesi yapılacak tarım arazilerinde mutat münavebeye giren ürünler için yıllık üretim masraflarının, yıllık gayrisafi üretim değerinden çıkartılması sonucu, ürünlerin yıllık net geliri tespit edilir.

(4) Değerlemesi yapılacak arazide münavebeye giren ürünler dikkate alınarak, Bakanlık kayıtlarındaki sözkonusu arazide yetiştirilen ürün verim değerleri kullanılarak yıllık ortalama net gelir tespit edilir.

(5) Meyve bahçelerinde; tesis, artış, normal üretim ve eksiliş dönemleri dikkate alınarak, bu arazilerin ekonomik ömrü boyunca her yıla ait net gelirlerinden yararlanılarak değerleri belirlenir. Meyvesiz ağaçlıklarda ise net gelir; ilk tesis yılı ile kesim yılı arasında ağaçlıktan elde edilen toplam gayrisafi üretim değeri ile aynı dönemde yapılan toplam tesis ve bakım masrafları arasındaki fark kadardır. Bunların dışında kalan tarla tarımı ürünlerinden uzun ömürlü olanlarında da ekonomik ömrü boyunca her yıl elde ettiği gayrisafi üretim değeri ve yıla düşen masraflar dikkate alınarak arazi değerlemesi yapılır. Meyveli ve meyvesiz ağaçlıklarda hesaplanacak masraflar ve gelirler için Bakanlık verileri kullanılır.

(6) Tarımsal gelir değerine yapılacak itirazlar; hesaplamada kullanılan arazilerdeki ürün deseni ve verimleri, ürün maliyetleri ve çiftçi eline geçen fiyatlar üzerinden yeniden değerlendirilir. Arazilerin ürün desenine, masraflarına ve çiftçi eline geçen fiyatlara yapılacak itirazlarda Bakanlık ve TÜİK sistemlerindeki kayıtlar esas alınır.

(7) Arazi değerlemesinde kullanılacak kapitalizasyon oranı Bakanlık sistemindeki kayıtlar ile Bakanlık il ve ilçe müdürlüklerinden temin edilir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

İstisnalar

MADDE 12 – (1) Bu Yönetmelik kapsamında tarım işletmelerinin ölçeğinin büyütülmesi ve ekonomik açıdan verimli kılınması amacıyla yapılan devirlerde, 31/12/2014 tarihli ve 29222 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Tarımsal Arazilerin Mülkiyetinin Devrine İlişkin Yönetmelik ve 11/6/1985 tarihli ve 85/9588 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Kanunu Uygulama Yönetmeliği kapsamındaki uygulamalar kısıtlamalara yol açmaz.

Düzenleme yetkisi

MADDE 13 – (1) Bakanlık, bu Yönetmeliğin uygulaması ile ilgili olarak her türlü alt düzenlemeyi yapmaya yetkilidir.

Yürürlük

MADDE 14 – (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 15 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı yürütür.

 

Kooperatif yapı ruhsat harcından muaf mı? – Evren özmen

BELEDİYE GELİRLERİ KANUNU YÖNÜNDEN

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun Ek 2 nci maddesinin (e) fıkrasında, kooperatifler eliyle, ana sözleşmelerine uygun olarak yapılan sanayi ve küçük sanat siteleri ile esnaf çarşılarına ait inşaatlar bina inşaat harcından, 80 inci maddesinin son fıkrası ile de organize sanayi bölgeleri ile sanayi ve küçük sanat sitelerinde yapılan yapı ve tesisler bina inşaat harcı ve yapı kullanma izni harcından müstesna tutulmuştur.

Bu itibarla, Kooperatifiniz eliyle, ana sözleşmenize uygun olarak yapılan sanayi ve küçük sanat siteleri ile esnaf çarşılarına ait bina inşaatlarının 2464 sayılı Kanunun Ek 2 nci maddesinin (e) fıkrası uyarınca bina inşaat harcından müstesna tutulması, söz konusu bina inşaatının organize sanayi bölgesi ile sanayi ve küçük sanat sitelerinde bulunmuş olması halinde aynı Kanunun 80 inci maddesinin son fıkrası hükmü uyarınca yapı kullanma izni harcından da müstesna tutulması gerekmektedir.

Öte yandan, Kooperatifinizin bina inşaat harcı ve yapı kullanma izin harcı dışında 2464 sayılı Kanunda belirtilen vergi ve harçlardan istisna tutulması mümkün bulunmamaktadır.

Kat Maliklerine ait ortak alanların kiralanmasının vergi kanunları karşısındaki durumu-EVREN ÖZMEN MALİ MÜŞAVİR

Kat Maliklerine ait ortak alanların kiralanmasının vergi kanunları karşısındaki durumu-EVREN ÖZMEN

Bilindiği üzere 634 Sayılı kat mülkiyeti kanununun tarifler başlıklı 2. Maddesinin b bendinde ortak yerlerin tanımı yapılmış olup, Ana gayrimenkulün bağımsız bölümleri dışında kalıp, korunma ve ortaklaşa kullanma veya faydalanmaya yarayan yerlerine ortak yer denilmektedir.

Ekran Resmi 2017-06-19 00.41.40

Ortak yerler tapu sicil tüzüğünün 26.maddesine göre malikleri payları oranında tescil edilir. Ortak alanların maliki sitede tapu maliki olan gerçek veya tüzel kişilerin tamamıdır.

Bu kapsamda site yönetim planı hükümleri kapsamında yönetim tarafından kiralanan ortak yerlerin, kiralanması sırasında dikkate alınacak vergisel sorumluluk aşağıdaki şekildedir.

Ortak yerlerin maliki , bağımsız bölüm sahipleri olması nedeni ile yönetim tarafından malikler adına elde edilen bu gelirler 193 Sayılı gelir vergisi kanununa göre gayrimenkul sermaye iradı kapsamında değerlendirilmekte olup site yönetimi adına ayrıca gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmez.

 

Hata: İletişim formu bulunamadı.

 

Kooperatiflere verilen hangi hizmetler için indirimli oranda katma değer vergisi uygulaması yapılabilir ? Mali Müşavir Evren özmen

Kooperatiflere verilen hangi hizmetler için indirimli oranda katma değer vergisi uygulaması yapılabilir ?-Mali Müşavir Evren özmen

[email protected]

Bilindiği üzere 3065 sayılı Kanunun geçici 15 inci maddesi ile 29/7/1998 tarihinden önce bina inşaat ruhsatı almış olan konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işleri KDV’den istisna edilmiştir. Bu madde çerçevesinde, konut yapı kooperatiflerine ifa edilecek inşaat taahhüt işleri, bina inşaat ruhsatı 29/7/1998 tarihinden önce alınmış ise KDV’den istisna tutulur. Bina inşaat ruhsatı bu tarihten sonra alınmışsa söz konusu işlere (% 1) oranında KDV uygulanır.

Konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işlerinde istisna veya indirimli KDV oranı (%1) uygulanabilmesi için;

– Kooperatifin konut yapı kooperatifi statüsünde olması,
– İşin konut yapı kooperatifine yapılması,
-Yapılan işin inşaat işi olması ve taahhüde dayanması gerekir.

Konut yapı kooperatiflerine yapılan ve inşaat işi niteliğinde olmayan veya taahhüde dayanmayan hizmet ifaları ile mal teslimleri, istisna ya da indirimli oran uygulamasından yararlanamaz. Dolayısıyla bu teslim ve hizmetlere genel hükümler çerçevesinde KDV uygulanır. Örneğin sadece hafriyat yapılması, sadece kooperatifin muhasebeci tutması, plan proje çizimi, peyzaj çalışmaları, maket yapımı, parselasyon ve aplikasyon çalışmaları gibi işler inşaat ve taahhüt kavramları içerisinde mütalaa edilmediği için istisnadan yararlandırmaları söz konusu olmayacaktır.

ekran-resmi-2016-12-24-14-20-33

Ek olarak her ne kadar tebliğde yer almasa da maliye bakanlığının vermiş olduğu muktezalar da oturuma başlanmış olmasının da indirimli oranda katma değer vergisi uygulamasına engel olacağı şeklinde görüşler mevcuttur.( 15.06.2015 İstanbul vergi dairesi 39044742-010.01-60685 numaralı özelgesi)

Hata: İletişim formu bulunamadı.

Kooperatiflerde Seçimlerde nasıl kapalı oylama yaptırılır ?-EVREN ÖZMEN

Kooperatiflerde Seçimlerde nasıl kapalı oylama yaptırılır ?-EVREN ÖZMEN

[email protected]

Genel kuruldan en az 20 gün önce 1/10 ortak noterden seçimlerin ve genel kuruldaki diğer oylamaların gizli oy açık tasnif olarak yapılmasını talep etmekteyiz diyerek müştereken kooperatif merkezine ihtarname göndermesi gereklidir

Ekran Resmi 2018-04-05 23.26.41

Kooperatif genel kurullarında Oy kullanmanın Şekli:

Madde 35 – Oylamalar el kaldırmak suretiyle yapılır. Ancak, genel kurula katılanların yarıdan fazlasının talebi halinde gizli oya başvurulur.

Ana sözleşme

  1. Genel olarak: Madde 48 – Genel Kurulda her ortak yalnız bir oya sahiptir. (Ek fıkra: 3/6/2010-5983/1 md.) Esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifleri hariç olmak üzere, ortak sayısı 500’den fazla olan kooperatiflerin ve üst kuruluşlarının genel kurul toplantılarındaki yönetim ve denetim kurulu belirleme seçimleri, gizli oy açık tasnif esasına göre yapılır. Kooperatiflerin organ seçimlerinde her ortak, en fazla bir ortağı temsilen oy kullanabilir. Anasözleşmelerin bu fıkraya aykırı hükümleri uygulanmaz

Hata: İletişim formu bulunamadı.

 

Kooperatif Ana sözleşmesinin muteber olabilmesinin şartları nedir ?

Kooperatif Ana sözleşmesinin muteber olabilmesinin şartları nedir ?

 Genel kurul toplantılarının muteber olması için,  ortaklar tarafından yapılan beyanlar ile, muhalif kalanların muhalefet sebeplerini, yapılan seçimler ile verilen kararları içeren bir tutanak düzenlenir.

Bu tutanakta, toplantıya asaleten ve vekaleten katılanların sayısı ile kullanılan oy sayısı ayrıca gösterilir.

pexels-photo-260759.jpeg

Genel kurul tutanağının altı, genel kurul başkan ve üyeleri ile Bakanlık temsilcisi tarafından imzalanır.

Hata: İletişim formu bulunamadı.

 

Kooperatiflerde ön muhasebe personelinin önemi ve görev tanımı -MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

Ekran Resmi 2018-03-11 22.45.24

Kooperatiflerde ön muhasebe personelinin önemi ve görev tanımı

 

Bilindiği üzere kooperatifler gerek mevzuat gerek faaliyet konuları kapsamında limited ve anonim şirketlerden ayrılmaktadır. Bu nedenle ön muhasebe personelinin yeterliliği kooperatifin başarısında önemli rol oynar.

 

Bu nedenle kooperatiflerde ön muhasebe firmalardaki ön muhasebe işlemlerine göre zaman zaman farklılık arz etmektedir.

 

Kooperatiflerde ön muhasebe personelinin genel olarak yapması gereken iş ve işlemler aşağıda sıralanmış olup, tereddüt uyandıran hususlarda tarafımızla iletişime geçilmesini rica ederiz.

 

  1. Ön muhasebe personelinin günlük olarak banka giriş ve çıkışlarını kontrol etmeli, kooperatifte ön muhasebe programı var ise muhasebe programına işlemeli, ön muhasebe programı yok ise excel sayfalarına ortakların carilerini günlük olarak yazması gerekmektedir. Kasadan tahsilat kesinlikle yapılmamalıdır. Ofis programlarına hakim olması gerekmektedir.
  2. Banka ekstreleri banka tarafından aynı anda hem mali müşavirlik firmasına hem de ön muhasebe personeline gönderilmesi gerekmektedir.
  3. Ortaklar ile ilişkilerinde her zaman kibar ve problem çözme yanlısı olup, kesinlikle ortaklar ile tartışmaya girmemelidir. Cari hesap ekstrelerini ortaklar ile düzenli olarak paylaşmalıdır. Ödemesini aksatan ortaklara yönetim kurulunun belirlediği şekil ve zamanlarda iletişime geçmelidir.
  4. Zorunlu olmadığı takdirde problemleri yönetim kurulu görüşme talebine gelmeden çözmelidir.
  5. Günlük olarak kasa, banka ve ödeme, tahsilat listelerini yönetim kurulu ile paylaşılmalıdır.
  6. Yönetim kurulu toplantılarının duyurusunun ve gündeminin ilgililere gönderilmesi, takiplerinin yapılması gerekmektedir
  7. Ortaklarla ve 3. Kişiler ile mutabakatların düzenli olarak yapılması gerekmektedir
  8. Yönetim kurulu karar defterine kararların danışmanların görüşü alınarak yazılması ve imzalarının takibinin yapılması gerekmektedir.
  9. Kooperatif ortaklarının dosyalarının muntazaman tutulmasını sağlanması, eksik bilgi ve belgelerin zamanında tamamlanması gerekmektedir. Kooperatif ortaklarının ihraç sürecinde eksik bilgi belge nedeni ile ihraç zaman zaman mümkün olamamaktadır.
  10. Ortaklar defterinin güncel tutulması ve genel kurul öncesi hazirun cetvelinin ortaklar defterine uygun girilmesi gerekmektedir.
  11. Ortakların isimlerinin koop-bis sistemine eksiksiz girilmesi gerekmektedir.
  12. Mali Müşavir ve Avukatı ile sürekli iletişim halinde olması , tereddüt ettiği noktalarda mutlaka bilgi alması gerekmektedir.
  13. Kooperatifin sözleşme süreçlerinde danışmanlara gönderilmesi, danışmanların notlarını müteakip yönetim kurulu ile paylaşılması, gerekli kararların alınması ve sözleşmeler için ayrı bir dosya açılması gerekmektedir.
  14. Kooperatif merkezine gelenlerin ve arayanların günlük olarak yönetim kurulu ile paylaşılması gerekmektedir.
  15. Kooperatife ait mail adresi üzerinden, kooperatifi temsil ettiğini bilerek kurumsal ve kibar şekilde mail göndermesi gerekmektedir. Yönetim kurulu ile paylaşılacak gizli dosyaların mutlaka şifrelenmesi gerekmektedir.
  16. Gelen ve giden evrak defterini son derece titiz olarak tutulması gerekmektedir.

Bilgilerinize sunarız

Saygılarımızla

Hata: İletişim formu bulunamadı.

Kat Mülkiyeti Kanunu ve Kooperatifler kanununun işletme kooperatifleri özelinde değerlendirilmesi-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

Kat Mülkiyeti Kanunu ve Kooperatifler kanununun işletme kooperatifleri özelinde değerlendirilmesi-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

ekran-resmi-2016-10-22-19-29-31

Hata: İletişim formu bulunamadı.

 

Kat Mülkiyeti Kanunu Kooperatifler Kanunu
Genel Kurulda Temsil-Kimlere vekalet verilebilir ? Kat maliklerinden biri, oyunu yetkili vekil
eliyle kullanabilir. Bir kişi, oy sayısının yüzde beşinden fazlasını kullanmak üzere vekil tayin
edilemez. Ancak, kırk ve daha az sayıdaki kat mülkiyetine tâbi taşınmazlarda bir kişi, en fazla iki
kişiye vekâlet edebilir. Vekaletin verileceği kişi malik olmak zorunda değildir.Anagayrimenkulde birden ziyade bağımsız bölümü olan kat maliki, her bağımsız bölüm
için ayrı bir oy hakkına sahiptir; bununla beraber onun malik olduğu bağımsız bölümlerin sayısı
ne olursa olsun, sahip olacağı oy sayısı bütün oyların üçte birinden fazla olamaz;
Başka bir ortak veya birinci derece akraba (eş, anne, baba, çocukları, eşin anne ve babası) vekil tayin edebilirler. 1000 ortağa kadar kooperatiflerde bir ortak bir vekalet alabilir. Çok hissesi olanın çok oy hakkı olmaz
Avukatlar Kat malikleri toplantıları veya Genel Kurula katılabilir mi ? Vekalet alabilir mi ? Avukatlar vekalet alabilir gelebilir Avukat vekalet alamaz. Kooperatif genel kuruluna giremez
Vergi Kanunları Karşısındaki durumu Sadece Personel ve Huzur hakkının gelir vergisi muhtasar beyanname ile bildirilir Tam Mükellef Kurumdur. Katma değer vergisi, kurumlar vergisi beyannamesi ve muhtasar beyannamesi verir
Sosyal Sigortalar Kanunu karşısındaki durumu İşveren sıfatı ile dosya açtırır İşveren sıfatı ile dosya açtırır
Yönetim Kurulu üyelerinin sigortalılığı Sigortalı olmalarına gerek bulunmamaktadır. Sigortalı olmalarına gerek bulunmamaktadır.
Yönetim kurulu kooperatif ortağı veya malik olmak zorunda mıdır ? Hayır Evet
Denetim Kurulu üyeleri kooperatif ortağı veya malik olmak zorunda mıdır ? Evet -Kat malikleri kurulu denetim işini, kendi aralarından sayı ve arsa payı çoğunluğuyla seçecekleri
bir denetçiye veya üç kişilik bir denetim kuruluna verebilir
Hayır
Tüzel Kişilik Yok Var
Ticari İşlemler Konusu Siteye ait sadece personelin gelir vergilerinin ödenmesi amacı ile muhtasar beyannamesi verilir. Kurumlar vergisi mükellefiyeti yoktur. Ancak bakım onarım- otopark v.b. Kiralama dışında kalan faaliyetleri site yönetimine bağlı iktisadi işletme veya adi ortaklık aracılığı ile yapılabilir.-Özelge:Faaliyetlerin site yönetim kurulunca yapılması halinde site yönetim kurulu Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 1. maddesinin (D) bendinde sayılan kurumlar arasında yer almadığından kurumlar vergisine tabi olmayıp, adi ortaklık şeklinde değerlendirilerek gelir vergisine tabi olması gerekmektedir. Yapabilir
Toplantı Nisapları Kat malikleri kurulu, kat maliklerinin sayı ve arsa payı bakımından yarısından
fazlasiyle toplanır ve oy çokluğuyla karar verir. İlk toplantı 1/2 devam eden toplantılarda nisap aranmaz. Devam eden toplantı en geç 15 gün içinde yapılır
İlk Toplantıda 1/4 İkinci toplantıda nisapsız yapılır. İlk toplantıda nisap sağlanmaz ise ikinci toplantı en erken 7 gün sonra yapılır. Ancak gündemde bu hususun yazması gereklidir. Yazmaz ise tekrar çağrı yapılmak zorunda kalınır
Genel Hükümlerin Uygulama Alanı Kat mülkiyetine veya kat irtifakına ait kütük kaydında veya kat malikleri arasındaki
sözleşmede veya yönetim planında veya bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde, kat
mülkiyetinden doğan anlaşmazlıklar, Medeni Kanun ve ilgili diğer kanunlar hükümlerine göre
karara bağlanır.
Bu kanunda aksine açıklama olmıyan hususlarda Türk Ticaret Kanunundaki Anonim şirketlere ait hükümler uygulanır.
Organlar Kat Malikleri-Temsilciler-Yönetim-Denetim Yönetim-Denetim-Genel Kurul
Muhasebe usulü ve defterler Kat Mülkiyeti Kanununda muhasebe usulüne ilişkin bir açıklama bulunmamakta olup, Kanunun 36.maddesinde gelir ve giderler bir defterde tutulur denilmektedir. Uygulamada malik sayısı fazla olan ve gelir giderlerin işletme defterinde tutulması mümkün olmayan toplu yapılarda bilanço usulü defterleri tasdik ettirmekteyiz.-Denetim kurulu defteri var Kooperatiflerin, kooperatif birliklerinin,
kooperatif merkez birliklerinin ve Türkiye Milli Kooperatifler Birliğinin muhasebe usulleri ve
mecbur olarak tutacakları defterler hakkında 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu
hükümleri uygulanır-Denetim kurulu defteri yok
Birbirinin ikamesi tam olarak değil, işletme kooperatifi de bir çok konuda kat mülkiyeti kanununa göre hareket etmektedir. Site içi yaşamın düzenlenmesinde kat mülkiyeti kanunu dikkate alınmaktadır. Ancak idari ve yönetsel konularda kooperatif mevzuatı öne çıkmaktadır
Bağlı Bulunulan Bakanlık Yok Gümrük ve Ticaret Bakanlığı
Genel Kurullara Bakanlık Temsilcisi Katılma durumu Katılmaz-Bakanlığa bağlı değil Zorunludur
Genel Kurul Çağrı Şekli Olağan üstü toplantıda 15 gün önceden bütün kat maliklerine imzatılacak taahhütlü mektup veya elden tebliğ- Olağan toplantının zamanı zaten belli-ilan kapılara asılarak yapılmaktadır.-Yargıtay ise 15 günlük sürenin sadece olağanüstü toplantı için aranacağını, bu şartın olağan toplantı için gerek duyulmadığını savunmaktadır (Y. 5. HD, 12.01.1981, 1980/10230 E., 1981/36 K.) Mevcut Ana sözleşme ile 32 gün önce iadeli taahhütlü gönderilmesi gerekli- Değişir ise mail ve mesaj mümkün
Her yıl toplantı olmak zorunda mı Toplu yapılarda ise kurullar, en geç iki yılda bir
defadan az olmamak üzere yönetim plânlarında gösterilen zamanlarda, böyle bir zaman gösterilmemişse,
ikinci takvim yılının ilk ayı içinde toplanır
Evet Ancak bazı şartlar halinde 3 yılda bir yapılabilir-Ancak, usul ve esasları ilgili Bakanlıkça yapılacak düzenlemede
gösterilmek üzere; kooperatif üst kuruluşuna ortak olunması ve genel kurul toplantısının gündemine
konuyla ilgili madde konulması şartıyla, olağan genel kurul toplantıları en fazla üç hesap
dönemini kapsayacak şekilde ve birleştirilerek yapılabilir
Genel Kurul Zamanı Ocak Sonuna Kadar- Haziran Sonuna Kadar
Yönetim ve Denetim Kurulunun Sorumluluğu Yönetici, kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumludur. Kat malikleri kurulu, ada temsilciler kurulu veya
toplu yapı temsilciler kurulu kararlarının iptaline ilişkin davalar, kat maliklerini temsilen yöneticiye,
toplu yapılarda ise ada temsilciler kurulu veya toplu yapı temsilciler kurulunca seçilen yöneticiye
husumet yöneltilmesi suretiyle açılabilir. Yönetici, açılan davayı bütün kat maliklerine ve
ada veya toplu yapı temsilciler kuruluna duyurur. Kurul kararının iptali halinde bu konudaki
yargılama giderleri ortak giderlerden karşılanır
Yönetime veya temsile yetkili şahısların kooperatife ait görevlerini yürütmeleri esnasında meydana getirdikleri haksız fiillerden doğan zararlardan kooperatif sorumludur.Yönetim Kurulu üyeleri ve kooperatif memurları, kendi kusurlarından ileri gelen zararlardan
sorumludurlar. Bunların suç teşkil eden fiil ve hareketlerinden ve özellikle kooperatifin para
ve malları bilanço, tutanak, rapor ve başka evrak, defter ve belgeleri üzerinde işledikleri suçlardan
dolayı kamu görevlisi gibi cezalandırılır.(1)
İbra
Genel Kurula veya Kat Malikleri Toplantısına katılma Başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır 3 Ay öncesinden Kooperatife dilekçe verilmesi halinde
Aidatın hesaplanma yöntemi KMK-20 ve Yönetim Planı KMK-20 ve Yönetim Planı
Aidatın kesinleştirilme yöntemi Kat Malikleri toplantısında kabul edilir ise ayrıca tebliğe gerek yok ancak kat malikleri toplantısında görüşülmez veya toplantıdan önce veya sonra kesinleştirilecek ise kat maliklerine veya bağımsız bölümden fiilen yararlananlara, imzaları karşılı-
ğında veya taahhütlü mektupla bildirilir. Bildirimden başlayarak yedi gün içinde projeye itiraz
edilirse durum kat malikleri kurulunda incelenir ve proje hakkında, karar verilir, gerekirse yeni bir
proje hazırlanır
Genel Kurul Kararı
Olağan üstü Toplantı Nasıl Yapılır ? yöneticinin veya denetçinin veya kat maliklerinden
üçte birinin istemi üzerine ve toplantı için istenilen tarihten en az onbeş gün önce bütün kat maliklerine
imzalattırılacak bir çağrı veya bir taahhütlü mektupla, toplantı sebebi de bildirilmek şartiyle,
kat malikleri kurulu her zaman toplanabilir.
Dört ortaktan az olmamak kaydıyle ortak sayısının en az onda birinin isteği
üzerine Genel Kurul toplantıya çağrılır.
Yönetim Kurulu bu isteği en az on gün içinde yerine getirmediği takdirde, istek sahiplerinin
müracaatı üzerine veya doğrudan doğruya Ticaret Bakanlığı tarafından, yapı kooperatiflerinde
de İmar ve İskan Bakanlığı tarafından Genel Kurul toplantıya çağrılabilir.
Ticari Muamele Yasağı ve Bağdaşmayan Görev Bu duruma özel bir madde bulunmamaktadır Yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif personeli ortaklık
işlemleri dışında kendisi veya başkası namına, bizzat veya dolaylı olarak kooperatifle kooperatif
konusuna giren bir ticari muamele yapamaz.
Taşınır veya Taşınmaz edinebilir mi ? Tüzel kişiliği bulunmaması sebebi ile taşınır veya taşınmaz edinemez Edinebilir
https://kooperatiflerkanunu.com/2012/08/27/site-yonetimlerinin-tuzel-kisiliginin-olmamasi-kemal-ozmen/ Yönetimde Görev Alan Kişilerin Sorumluluklarının Kooperatifler Kanundaki Düzenlemeye Paralel Hale Getirilmesi
Kooperatifler Kanunu, (md 62); Yönetim Kurulu üyeleri ve kooperatif memurları, kendi kusurlarından ileri gelen zararlardan sorumludurlar. Bunların suç teşkil eden fiil ve hareketlerinden ve özellikle kooperatifin para ve malları bilanço, tutanak, rapor ve başka evrak, defter ve belgeleri üzerinde işledikleri suçlardan dolayı “Devlet memurları” gibi ceza görürler. hükmü ile Kooperatif yönetiminde görev alanların bir anlamda kamu görevi yaptığı kabulü ile bunların görevleri ile ilgili suçlardan alacakları cezaları artırmıştır. Kooperatif Kanunda yer alan hükme benzer bir hükmün, benzer bir Topluluk Halinde Mülkiyet Formunun düzenlendiği Kat Mülkiyeti Kanununa da konulması uygun olur. Zira büyük sitelerde ve özellikle toplu yapılarda, büyük bütçeli harcamaların etkili bir kontrolü bulunmamaktadır.
Diğer yandan Kooperatifler Kanunun 56.Maddesinde yer alan ve Kooperatif Yönetim Kurulu üyeleri için aranan “Türk Ceza Kanununun zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, görevi suiistimal, sahtekarlık, hırsızlık, dolandırıcılık, hileli iflas, emniyeti suiistimal ve Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlara ilişkin hükümlerine veya bu Kanuna göre mahkum olmamak.” Şartının Kat Mülkiyetine konu anataşınmazın yöneticileri için de aranması yerinde olur
Uyuşmazlıkların Hakem Yoluyla Çözümü;
Yönetim Planlarına yer alan, kat maliklerinin birbirleri ve yönetimle uyuşmazlıklarının öncelikle hakem heyeti tarafından çözüleceği (tahkim şartı) yönündeki kurallar, Yargıtay’ca geçersiz sayılmaktadır.
Yargıtay’ın, “Buyurucu nitelikte olan Kat Mülkiyeti Yasasının 33. maddesi uyarınca yasanın uygulanmasından kaynaklanan tüm çekişmelerin sulh hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerektiğineve yönetim planındaki tahkim şartının geçerssiz olduğu” yönündeki yorumu mevcut yasal düzenleme karşısında yerindedir Ancak, komşuların kendi aralarındaki sorunların çözümünü tahkimle çözme yoluna gitmek istemeleri halinde yasanın buna imkan vermesi gerekir. Bu nedenle KMK da bu yönde bir değişiklik ihtiyacı bulunmaktadır.

Kooperatif Genel Kurullarında Bakanlık Temsilcilerine ödenen harç bedelleri muhtasar beyannameye eklenir mi ?-EVREN ÖZMEN-MALİ MÜŞAVİR

Temsilci ücretini brütleştirip muhtasara ekleyiniz

“Sermaye Şirketlerinin Genel Kurul Toplantıları ve Bu Toplantılarda Bulunacak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Komiserleri Hakkında Yönetmelik”’in 34’üncü maddesi hükmü uyarınca, hükümet komiserine ödenecek komiserlik ücretinin, Şirketinizce 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61, 94, 96, 97, 103 ve 104 üncü maddeleri gereğince gelir vergisi tevkifatına tabi tutularak, kalan miktarın İl Sanayi ve Ticaret Müdürlüğü adına açılmış banka hesabına yatırılması gerekmektedir.
Ayrıca, tevkif edilen vergilerin, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 98 ve 119’uncu maddeleri uyarınca, bağlı bulunduğunuz vergi dairesine muhtasar beyanname ile beyan edilerek ödenmesi gerekeceği tabiidir.”

Hata: İletişim formu bulunamadı.

Sosyal kooperatifler geliyor

Ülkemizde sosyal ve yarı kamusal hizmetlerin sunumu, dezavantajlı grupların çalışma hayatına entegrasyonunun sağlanması gibi toplumsal sorunlara çözümler üreten “sosyal kooperatifler”  hakkında kamuoyunda farkındalık oluşturulması hedeflenmektedir. Bu hedef doğrultusunda Bakanlığımız Kooperatifçilik Genel Müdürlüğü tarafından “Sosyal Kooperatifçilik Tanıtım, Eğitim, Geliştirme ve Uygulama Projesi” geliştirilmiştir.
Bu proje kapsamında, Genel Müdürlüğümüzce sosyal kooperatifçiliğin değerlendirilmesi ve işbirliği olanaklarının tartışılması amacıyla 20-21 Mart 2018 tarihlerinde Ankara Holiday Inn Otel’de “Sosyal Kooperatifler Arama Konferansı” gerçekleştirilmiştir.
İlgili kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve kamu yararına müteallik faaliyetlerde bulunan kooperatiflerimiz katılmıştır. Çalıştayda sosyal kooperatifçiliğin mevcut durumu, karşı karşıya kalınan sorunlar ve ihtiyaç duyulan mevzuat değişikliklerinin tespit edilmesi ile bu alanda etkin bir kamu politikası önerisi geliştirilmesi üzerinde tartışmalar yürütülmüştür.
Ayrıca Avrupa Sanayi ve Hizmet Kooperatifleri Konfederasyonu (CECOP) Başkanı Guiseppe GUERINI, İtalya’nın Bologna şehrinde faaliyette bulunan Societa Cooperativa Sociale it2 başkan yardımcısı Daniele Steccanella ve BM ILO Kooperatifler Birimi Başkanı Simel EŞİM ’in katılımlarıyla sosyal kooperatifçilikle ilgili dünyada iyi uygulama örnekleri paylaşılmıştır.
Çalıştayda gerçekleştirilen bilgi ve tecrübe paylaşımı sayesinde, ülkemizde mevcut sosyal kooperatif algısı analiz edilerek sosyal kooperatiflerin tanıtılması, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması hedefi doğrultusunda  önemli bir adım atılmıştır.

KOOPERATİFLER tütün ticaret yetki belgesi ALABİLECEK

  • 7061 sayılı Kanun’un 62’inci maddesi kapsamında; Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun’un 6’ıncı maddesine eklenen Ek 11’inci fıkra ile kooperatiflerin “tütün ticaret yetki belgesi” almalarına ve “sarmalık kıyılmış tütün tesisi” kurabilmelerine imkân sağlanmıştır.