Hangi şartlarda kooperatiflerin kurumlar vergisi açılır ?-EVREN ÖZMEN

Kooperatifler

Ekran Resmi 2017-03-26 22.55.32

Kooperatifler, üyelerin meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarının karşılıklı dayanışma ve yardımlaşma ile sağlanması esasıyla kurulmaktadırlar. Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendi ile de tüketim ve taşımacılık kooperatifleri dışında kalan kooperatifler belirli şartlarla kurumlar vergisinden muaf tutulmuşlardır.

4.13.1. Muafiyet şartları

Kooperatiflerin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmeleri için ana sözleşmelerinde;

  • Sermaye üzerinden kazanç dağıtılmamasına,
  • Yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesine,
  • Yedek akçelerinin ortaklara dağıtılmamasına,
  • Sadece ortaklarla iş görülmesine

dair hükümlerin bulunması ve bu kayıt ve şartlara da fiilen uyulması gerekmektedir.
Bu şartlara ana sözleşmelerinde yer vermeyen ya da yer vermekle beraber bu şartlara fiiliyatta uymayan kooperatifler, muafiyet hükümlerinden yararlanamayacaktır.

4.13.1.1. Sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması

Sermaye üzerinden kazanç dağıtılması sermaye şirketlerine ait bir özelliktir. Kooperatiflerin elde ettikleri kazancı ortaklarına sermaye paylarına göre dağıtması durumunda, kooperatiflerin sermaye şirketlerinden farkı kalmayacaktır. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmamasına ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması gerekmektedir.

4.13.1.2. Yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmemesi

Yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmesi sermaye şirketlerine ait bir özelliktir. Kooperatiflerin, elde ettikleri kazancı yönetim kurulu başkan ve üyelerine dağıtması durumunda, kooperatiflerin sermaye şirketlerinden farkı kalmayacaktır. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmemesine ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması gerekmektedir.

4.13.1.3. Yedek akçelerin dağıtılmaması

Kooperatiflerce ayrılan yedek akçelerin ortakların sermayeye iştirak oranlarına veya kooperatif ile yaptıkları muamele miktarlarına ya da başka bir esasa göre dağıtılmasına izin verilmemiştir. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde ayrılan yedek akçelerin ortaklara dağıtılmamasına ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması gerekmektedir.

4.13.1.4. Sadece ortaklarla iş görülmesi

Kooperatifler ortaklarının belirli ekonomik çıkarlarının ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarının sağlanıp korunmasını amaçladıkları için faaliyetin normal olarak sadece ortaklarla sınırlı olması gerekmektedir. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması gerekmektedir.

Ortak dışı işlemler, sadece ortak olmayanlarla yapılan işlemleri değil, ortaklarla kooperatif ana sözleşmesinde yer almayan konularda yapılan işlemleri de kapsamaktadır.

Kooperatifler ve kurumlar vergisi mükellefiyeti-

Kurumlar Vergisi Muafiyeti Açısından Yapı Kooperatifleri ile İlgili Özel Durumlar:

Ekran Resmi 2015-12-06 12.09.08

1- Gayrimenkul satışları:

 

Sanayi sitesi yapı kooperatiflerinin sahip oldukları gayrimenkulleri ortak olmayanlara satmaları halinde, KVK ‘nun 7/16. maddesindeki şartlar ana- sözleşmede yazılı olsa bile fiilen “münhasıran ortaklarla iş görme” şartı ihlal edilmiş olacağından muafiyetten yararlanamayacaklardır. Bu nedenle elde edilen kazanç vergi dairesine beyan edilecek ve Kurumlar Vergisi ve fonlar ödenecektir. Ancak şartların varlığı halinde elde edilen kazanç, KVK.’nun geçici 18. maddesindeki istisnadan yararlanacaktır.

 

2- Kooperatifin arsasını işyeri karşılığı müteahhide vermesi: Sanayi sitesi yapı kooperatiflerinin arsalarını işyeri karşılığı müteahhide vermek suretiyle işyeri inşa ettirmeleri durumunda, müteahhit açısından arsa alımı, kooperatif açısından ise arsa satış bedeli karşılığında bina inşa ettirme işlemi sözkonusudur. Dolayısıyla arsa satışından doğan kazanç, Kurumlar Vergisi’ne tabi olacaktır. Bu durumda müteahhit arsa bedelini nakden değil anlaşma uyarınca kooperatif adına belli bir arsa üzerine kararlaştırılan nitelikte ve sayıda işyeri inşa edecektir. Bu işlemde kooperatif üyelerine dağıtılmak üzere yapılan işyerlerinin inşaat bedeli, müteahhide bırakılan arsa payının satış bedelini teşkil edecektir.

 

KVK.’nun geçici 18. maddesindeki istisnadan yararlanma bu işlemde de sözkonusudur.

 

3- Tesislerin kooperatif tarafından işletilmesi:

Sanayi sitesi yapı kooperatifleri, inşa ettirdikleri sitede ortaklarına hitap etmek üzere sosyal kültürel ve ekonomik amaçlı tesisler kurmaktadırlar. Bu tesislerin kooperatif tarafından işle ilmesi durumunda münhasıran ortaklarla iş görme şartı ihlal edileceğinden, elde edilen kazanç, Kurumlar Vergisi’ne tabi olacaktır.

 

Sanayi sitesi yapı kooperatifleri site inşaatının tamamlanmasından sonra ferdi mülkiyete geçilip işyerlerinin ortaklar adına tescil edilmesi ile amacına ulaşırlar ve dağılırlar. Ancak tescil tarihinden itibaren 6 ay içinde ana sözleşme değişikliği ile amacın değiştirilmesi halinde dağılma hükümleri uygulanmaz. Amacın değiştirilmesinden sonra kooperatif sitedeki sosyal tesisleri işletebilir, üçüncü kişilere kiraya verebilir veya site yönetimini yürütebilir. Bu durumda kooperatif, Kurumlar Vergisi mükellefi olacaktır.

Kurumlar Vergisi Kapalı olan kooperatif vergi levhası almak ve asmak zorunda mıdır ?-Kooperatif Danışmanı Mali Müşavir Kemal ÖZMEN

Tarih 14/07/2011
Sayı B.07.1.GİB.4.20.15.02-VUK-MUKTEZA/18-200
Kapsam

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

DENİZLİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

MÜKELLEF HİZMETLERİ GRUP MÜDÜRLÜĞÜ

Sayı:

B.07.1.GİB.4.20.15.02-VUK-MUKTEZA/18-200

14/07/2011

Konu:

VERGİ LEVHASI

İlgide kayıtlı dilekçenizde; ……Vergi Dairesi Müdürlüğünün ….hesap numarasında kayıtlı olduğunuz, 25 Temmuz 2008 tarihli ve 27299 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2009/15236 sayılı “Bazı Düzey 2 Bölgelerinde Kalkınma Ajansları Kurulması Hakkında Karar” başlıklı Bakanlar Kurulu Kararıyla, ….. illerini kapsayan ve merkezi …. ili olarak belirlenen …. Kalkınma Ajansı olarak kurulduğunuz, sadece muhtasar beyanname yönünden mükellef olduğunuz, kurumunuzun kanunla kurulan bir kamu kurumu olması nedeniyle Gelir Vergisi ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre vergi mükellefiyetiniz bulunmadığından Vergi Usul Kanununa göre vergi levhası asma, bulundurma ve tasdik ettirme zorunluluğunuzun olup olmadığı hakkında bilgi istenilmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 6111 sayılı Kanunun 82 nci maddesiyle değişen “Vergi Mahremiyeti” başlıklı 5 inci maddesinin 4 üncü fıkrasında, “Gelir vergisi mükellefleri (Kazancı basit usulde tespit edilenler dahil) ile sermaye şirketleri her yıl Mayıs ayının son gününe kadar vergi tarhına esas olan kazanç tutarları ile bunlara isabet eden vergi miktarlarını gösteren levhayı almak zorundadırlar.” hükmü yer almaktadır.

27.05.2011 tarihli ve 27946 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 408 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “Vergi Levhası Almak Mecburiyetinde Olanlar” başlıklı 2.1 inci bölümünde gelir vergisi mükelleflerinden ticari kazanç sahipleri, zirai kazanç sahipleri ile serbest meslek erbabının; kurumlar vergisinde anonim şirketler, limited şirketler ile eshamlı komandit şirketlerin vergi levhası almak mecburiyetinde oldukları belirtilmiştir.

Buna göre, sadece muhtasar beyanname yönünden mükellefiyetiniz olduğundan ve yukarıda sayılan şekilde gelir ve kurumlar vergisi mükellefiyetiniz olmadığından Vergi Usul Kanununun yukarıdaki hükmü gereğince vergi levhası alma ve bulundurma zorunluluğunuz bulunmamaktadır.

Bilgilerinize rica ederim.

(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

 

Kooperatiflerde tercihli tahsis yöntemi-Kooperatif Danışmanı Mali Müşavir Kemal ÖZMEN

Detaylı bilgi icin bize ulaşın
www.ozmconsultancy.com

20120306-211832.jpg

Kooperatiflerde Yonetim kurulu kuraya katılmak ve şerefiye ödemek zorunda mıdır?

İnşaat işlerinde büyük emeği geçen Kooperatif yönetim kurulu üyelerinin veya emanet komisyonu üyelerinin, biten inşaatlardan dilekleri daireyi seçmeleri ve kuraya iştirak etmemeleri yolundaki genel kurul kararı geçerlidir.

Bu üyelerin ücret almaları bu imtiyazın tanınmasına mani de değildir. Burada, Genel Kurul bu kişilerin yaptığı çalışmaları ödüllendirme yapmaktadır. Bunun kanuna aykırı bir durumu yoktur.

Kuraya katılmaksızın seçim hakkı tanınmasının eşitlik prensibine aykırı sanılabilir. Ortaklar yönünden hak ve yükümlülüklerde eşitlik ilkesi, Türk Hukuk sisteminde buyurucu, emredici bir yasa hükmüdür.

Ancak, kooperatif ortaklıklarında eşitlik ilkesi, mutlak ve nispi olmak üzere ikiye ayrılır.

Mutlak eşitlik, ortaklar arasındaki farklılıklar göz önüne almadan ve değerlendirmeden tanınan eşitliktir. Ortakların kooperatife katkıları ne olursa olsun, her ortağa genel kurulda bir oy vermek veya genel kurul kararlarının iptalini istemek hakkı gibi (Koop. K. m. 48, 53)

Nispi eşitlik ise; ortakların çeşitli nedenlerden doğan farklı durumlarını göz önüne alarak değerlendirmek ve sonuçta eşit olacak biçimde de bir ölçü uygulanmaktadır. Gelir-gider farkının risturn bölüşülmesi, ortakların işlemleri oranında yapılması gibi (Koop. K. m. 38)

Eşitlik ilkesinin asıl amacı kooperatiflerde hiçbir şekilde keyfi harekete yer vermemektedir. Nispi eşitliği sağlayan ölçü kooperatif amacının elde edilmesine yardım ediyorsa; ana sözleşme ile , ana sözleşme de düzenlenmemiş ise, usulüne uygun olarak alınan genel kurul kararları ile de kabul edilebilir.

Yönetim Kurulu Üyeleri; olağanüstü emek ve gayret sarfı ile Kooperatif gayesini kısa sürede ve ortakların menfaati olacak şekilde gerçekleştirmiş olmalıdırlar. Ortaklar için hak ve yükümlülüklerde eşitlik ilkesi geçerlidir. Ancak, kooperatif amacının elde edilmesinde olağanüstü katkıları olan ortaklar bakımından bu katkılar karşılığında doğan farklı durumlar göz önüne alınarak değerlendirilmek ve dolayısıyla mutlak eşitlik değil nispi eşitlik, yani, olumlu katkılar karşılığında bu ortaklara kura dışı kalmak hakkının tanınması hak ve nasafete uygun olur.

Ancak, Kooperatif Ana Sözleşmesinde böyle bir imtiyazın kullandırılmasını yasaklayan bir hüküm varsa, bu karar alınamaz.

Bu hususta Yerel mahkemenin olumsuz kararını önce tasdik eden Yargıtay 11. Hukuk Dairesi daha sonra Kararını düzelterek konunun eşitlik ilkesini zedelemediğine karar vermiştir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Tarih: 03/03/1981 Esas No: 1981 / 287 Karar No: 1981 / 910)