organize sanayi bölgeleri ile bunlar tarafından oluşturulan iktisadi işletmeler ve küçük sanayi sitesi yapı kooperatiflerine istisna kapsamında teslimde bulunan veya hizmet ifa eden mükelleflerin mal ve hizmet alımları genel hükümlere göre KDV’ye tabidir.

organize sanayi bölgeleri ile bunlar tarafından oluşturulan iktisadi işletmeler ve küçük sanayi sitesi yapı kooperatiflerine istisna kapsamında teslimde bulunan veya hizmet ifa eden mükelleflerin mal ve hizmet alımları genel hükümlere göre KDV’ye tabidir.

KÜÇÜK SANAYİ SİTESİ KOOPERATİFLERİ NASIL İSTİSNA BELGESİ ALIR ?-EVREN ÖZMEN

İstisnanın Uygulanması

Organize sanayi bölgeleri ile bunlar tarafından oluşturulan iktisadi işletmeler ve küçük sanayi sitesi yapı kooperatifleri, hazırlanan proje kapsamında istisna uygulanarak alınacak mal ve hizmetlere ilişkin bir liste hazırlarlar. Söz konusu proje ve bu proje kapsamındaki mal ve hizmetlere ilişkin liste elektronik ortamda sisteme girilir. Mükellef mal ve hizmetlere ilişkin listeyi elektronik ortamda sisteme girdikten sonra KDV yönünden bağlı olduğu/bulunduğu vergi dairesine istisna belgesi almak için başvuruda bulunur. Vergi dairesi (EK:26)’da yer alan belgeyi düzenleyerek mükellefe verir. Vergi dairesinden alınan istisna belgesinin bir örneği mal ve hizmetin alımı sırasında satıcılara verilir ve istisna kapsamında işlem yapılması talep edilir. Bu belge satıcılar tarafından 213 sayılı Kanunun muhafaza ve ibraz hükümlerine uygun olarak saklanır.

Küçük Sanayi Sitesi kooperatiflerine inşaat yapımı artık kdv den muaf-ÖZMEN MÜŞAVİRLİK

Organize Sanayi Bölgeleri ile Küçük Sanayi Sitelerinin İnşasına İlişkin İstisna

21/3/2018 tarihli ve 7103 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunla 3065 sayılı Kanunun 13 üncü maddesine eklenen (j) bendine göre, organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin su, kanalizasyon, arıtma, doğalgaz, elektrik, haberleşme tesisleri ile yol yapımına ve küçük sanayi sitelerindeki işyerlerinin inşasına ilişkin, bunlara veya bunlar tarafından oluşturulan iktisadi işletmelere yapılan mal teslimleri ile hizmet ifaları 1/4/2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere KDV’den istisnadır.

13.1. İstisnanın Kapsamı

13.1.1. İstisnadan Yararlanacak Alıcılar

Söz konusu istisnadan;

-12/4/2000 tarihli ve 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununa göre kurulan organize sanayi bölgeleri ile bunlar tarafından oluşturulan iktisadi işletmeler,

-24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ile küçük sanayi sitesi yapı kooperatifi ana sözleşmesi hükümlerine göre kurulmuş küçük sanayi sitesi yapı kooperatifleri

faydalanır.

Küçük sanayi sitesi yapı kooperatiflerinin bu istisnadan faydalanabilmesi için küçük sanayi sitesi inşa edilecek arsanın tapu sicilinin küçük sanayi sitesi yapı kooperatifi adına tescil edilmiş olması ve bu arsanın küçük sanayi sitesi inşa edilmesine uygun olduğunun uygulama imar planı veya yetkili idarelerce verilecek ruhsat veya onay ile tevsik edilmesi gerekmektedir.

Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine Dair Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik

Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine Dair Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

6 Haziran 2018 ÇARŞAMBA Resmî Gazete Sayı : 30443
TEBLİĞ
Çevre ve Şehircilik Bakanlığından:

YAPI KAYIT BELGESİ VERİLMESİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR

Amaç ve kapsam

MADDE 1 – (1) Bu Usul ve Esasların amacı; 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununun geçici 16 ncımaddesi uyarınca Yapı Kayıt Belgesi verilmesine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. İşbu Usul ve Esaslar, Yapı Kayıt Belgesi müracaatına, Yapı Kayıt Belgesi bedelinin hesaplanması ve ödenmesine, Yapı Kayıt Belgesi verilen Hazineye ait taşınmazların satışına, Yapı Kayıt Belgesi düzenlenmeyecek yapılar ile bu belgenin düzenlenmesi safhasında yalan beyanda bulunanlar hakkında yapılacak işlemlere ilişkin hususları kapsar.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Usul ve Esaslar, 3194 sayılı İmar Kanununun geçici 16 ncı maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 3 – (1) Bu Usul ve Esaslarda geçen;

a) Bakanlık: Çevre ve Şehircilik Bakanlığını,

b) Kurum ve kuruluş: Yapı Kayıt Belgesi vermek üzere Bakanlık tarafından yetkilendirilen kurum ve kuruluşları,

c) Müdürlük: Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerini,

ç) Yapı Kayıt Sistemi: Bakanlıkça 3194 sayılı Kanunun geçici 16 ncı maddesi kapsamında imar mevzuatına aykırı yapıların kaydedilmesi için oluşturulan elektronik yazılım sistemini,

ifade eder.

Yapı kayıt belgesi müracaatı

MADDE 4 – (1) Yapı Kayıt Belgesi 31/12/2017 tarihinden önce yapılmış yapılar için verilir. Yapı Kayıt Belgesi için müracaatın 31/10/2018 tarihine kadar yapılması ve Yapı Kayıt Belgesi bedelinin 31/12/2018 tarihine kadar ödenmesi gerekir. Başvuru ve ödeme süresini bir yıla kadar uzatmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.

(2) Yapı Kayıt Belgesi için yapı maliklerinden herhangi birisi veya vekili tarafından, e-Devlet üzerinden Yapı Kayıt Sistemindeki Yapı Kayıt Belgesi formunun doldurulması suretiyle müracaatta bulunulabileceği gibi kurum ve kuruluşlara başvurulmak suretiyle de müracaatta bulunulabilir.

(3) Müracaatın e-Devlet üzerinden yapılması durumunda, Yapı Kayıt Belgesi formunun eksiksiz olarak doldurulmasından ve Yapı Kayıt Belgesi bedelinin yatırılmasından sonra, Yapı Kayıt Sistemi tarafından oluşturulan Yapı Kayıt Belgesi talepte bulunan yapı sahibince e-Devlet üzerinden alınır.

(4) Müracaat kurum ve kuruluşlara yapılmış ise, Yapı Kayıt Belgesi formu müracaat sahibinin beyanına göre eksiksiz olarak doldurulur, Yapı Kayıt Belgesi bedelinin yatırılması sağlanır, Yapı Kayıt Belgesi formu sistem üzerinden onaylanmak üzere Müdürlüğe gönderilir ve formun Müdürlükçe onaylanmasından sonra bir örneği talepte bulunan yapı sahibine verilir.

(5) Her yapı için sadece bir Yapı Kayıt Belgesi düzenlenir.

Yapı kayıt belgesi bedeli ve ödenmesi

MADDE 5 – (1) Yapı Kayıt Belgesi bedeli, yapının bulunduğu arsanın 29/7/1970 tarihli ve 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununa göre belirlenen emlak vergi değeri ile yapının yaklaşık maliyet bedelinin toplamı üzerinden, konutlarda yüzde üç, ticari kullanımlarda yüzde beş oranındadır. Yapı Kayıt Belgesi bedeli belirlenirken;

a) Yapının bulunduğu arsanın emlak vergi değeri, ilgili belediyesinden temin edilen arsa ve arazi asgari metrekare birim değerleri esas alınmak suretiyle hesaplanır.

b) Yapının yaklaşık maliyet bedeli belirlenirken birim maliyet bedeli;

1) Tarımsal amaçlı basit binalar için 200 TL/ m2

2) 1-2 katlı binalar ve basit sanayi yapıları için 600 TL/m2

3) 3-7 katlı binalar ve entegre sanayi yapıları için 1000 TL/m2

4) 8 ve daha yüksek katlı binalar için 1600 TL/m2

5) Lüks binalar, villa, alışveriş kompleksi, hastane, otel ve benzeri yapılar 2000 TL/m2

6) Güneş Enerjisi Santralleri (GES) 100.000 TL/MW

esas alınmak suretiyle hesap yapılır.

c) Yapı Kayıt Belgesi bedeli; yapının bulunduğu arsanın emlak vergi değeri ile binanın toplam yapı alanı dikkate alınarak hesaplanacak yapı yaklaşık maliyet bedelinin toplamı üzerinden, yapının konut veya ticaret olarak tek kullanımlı veya karma kullanımlı olup olmadığı da gözetilerek ve karma kullanımlı yapılarda konut ve ticari olarak kullanılan alanların arsa oranları ayrı ayrı dikkate alınarak konutlarda yüzde üç, ticari kullanımlarda yüzde beş katsayısı ile çarpılması suretiyle belirlenir.

(2) Yapı malikleri;

a) Yapı ruhsatı veya yapı kullanma izni bulunmayan yapılardaki aykırılıklarda, birinci fıkranın (c) bendi uyarınca yapının tamamı için hesaplanan Yapı Kayıt Belgesi bedeline, kendi bağımsız bölümünün kullanım durumuna göre eşit olarak katılmak zorundadır. Yapı ruhsatı veya yapı kullanma izni bulunmayan yapılardaki aykırılıklarda, Yapı Kayıt Belgesi bedelinin tamamı ödenmeden Yapı Kayıt Belgesi düzenlenmez. Yapı Kayıt Belgesi bedelinin tamamını ödeyen yapı maliki genel hükümler çerçevesinde diğer yapı maliklerinden kendi paylarına düşen miktarı talep etme hakkına sahiptir.

b) Yapı kullanma izni bulunan yapılardaki aykırılıklarda, aykırılıktan dolayı meydana gelen alan da dahilolmak üzere, kendi bağımsız bölümünün alanının, bağımsız bölümü ile aynı kullanıma sahip bölümlerin alanının toplamına oranının birinci fıkranın (c) bendi uyarınca hesaplanan Yapı Kayıt Belgesi bedeli ile çarpılması suretiyle hesap edilen bedeli ödemek zorundadır. Yapı kullanma izni bulunan yapılardaki aykırılıklarda, aykırılık hangi bağımsız bölüm/bölümler ile ilgili ise o bölüm/bağımsız bölümlerin yapı maliklerinin, kendi bağımsız bölümleri için ödenmesi gereken bedeli ödemeleri durumunda aykırılığı olan bağımsız bölüm belirtilerek Yapı Kayıt Belgesi düzenlenir. Bağımsız bölümünde aykırılık olmasına rağmen kendi bağımsız bölümüne düşen bedeli ödemeyen ve aykırılığı olan bağımsız bölümünü gösteren Yapı Kayıt Belgesi almayanlar aynı binada başka bir bağımsız bölüm için düzenlenen Yapı Kayıt Belgesinden faydalanmaz.

(3) Yapı Kayıt Belgesi bedeli, genel bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilmek üzere, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının merkez muhasebe birimi hesabına yatırılır.

Yapı kayıt belgesinin kullanım yerleri

MADDE 6 – (1) Yapı Kayıt Belgesi verilen yapıların malikleri, bu belgenin bir örneğini belediye ve mücavir alan sınırları içinde ilgili belediyesine, bu sınırlar dışında il özel idaresine vermek zorundadır.

(2) Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılara, talep halinde ilgili mevzuatta tanımlanan ait olduğu abone grubu dikkate alınarak geçici olarak su, elektrik ve doğalgaz bağlanabilir.

(3) Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili 3194 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir.

(4) Yapı Kayıt Belgesi alındıktan sonra yapı ruhsatı alıp da yapı kullanma izin belgesi almamış veya yapı ruhsatı bulunmayan yapılarda, yapı kullanma izin belgesi aranmaksızın kullanım maksadı değişiklikleri de dahilolmak üzere tapuda cins değişikliği ve kat mülkiyeti tesisi yapılabilmesi için;

a) Yapı Kayıt Belgesi,

b) Mevcut yapının veya yapıların dış cepheler ve iç taksimatı bağımsız bölüm, eklenti, ortak yerlerinin ölçüleri ve bağımsız bölümlerin konum ve büyüklüklerine göre hesaplanan değerleriyle oranlı arsa payları, kat, daire, iş bürosu gibi nevi ile bunların birden başlayıp sırayla giden numarası ve bağımsız bölümlerin yapı inşaat alanı ve yapı maliklerini de gösteren ve mimar tarafından yapılan ve ana gayrimenkulün yapı maliki veya bütün paydaşlarının imzaları alınarak imzalanan ve elektronik ortamda Tapu Müdürlüğüne ibraz edilen proje,

c) İmar planlarında umumi hizmet alanlarına denk gelen alanların terk edildiğine ilişkin ilgili belediyesinden alınan belge,

ç) Bağımsız bölümlerin kullanılış tarzına, birden çok yapının varlığı halinde bu yapıların özelliğine göre hazırlanmış, kat mülkiyetini kuran yapı maliki veya malikleri tarafından imzalanmış yönetim plânı,

d) Yapı Kayıt Belgesi ile zemin ve mimari proje uyumunu gösteren özel harita mühendislik büroları veya Lisanslı Harita Kadastro Büroları (LİHKAB) tarafından düzenlenmiş olan zemin tespit tutanağı,

ile birlikte ilgili tapu müdürlüğüne müracaatta bulunulur ve daha evvel Yapı Kayıt Belgesi için ödenen meblağ kadar bir bedelin genel bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilmek üzere Çevre ve Şehircilik Bakanlığının merkez muhasebe birimi hesabına yatırılmasından sonra tapu müdürlüğünce belirtilen işlemler yapılır. Bu fıkranın (b) bendinde belirtilen projeyi hazırlayan mimar ile (d) bendinde belirtilen zemin tespit tutanağını hazırlayan mühendisler bu belgelerin içeriklerinin doğruluğundan yapı malikleri ile birlikte hukuken sorumludur.

(5) Kat mülkiyetine geçilmiş olması 16/5/2012 tarihli ve 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun Ek 1 inci maddesinin uygulanmasına engel teşkil etmez.

(6) İnşaat halindeki yapılarda 31/12/2017 tarihi itibari ile bitmiş olan kısımlar için ilave inşaat alanı ihdas etmemek şartı ile Yapı Kayıt Belgesi verilir ve Yapı Kayıt Belgesi verilen kısımların eksik inşaat işleri tamamlanabilir.

(7) Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarda ruhsat alınmaksızın yapılabilecek basit onarım ve tadilatlar yapılabilir.

(8) Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarda işyeri açma ve çalışma ruhsatı yapı kullanma izin belgesi aranmaksızın verilir.

Hazineye ve belediyeye ait taşınmazlar üzerindeki yapılar

MADDE 7 – (1) Yapı Kayıt Belgesi alınan yapıların Hazineye ait taşınmazlar üzerine inşa edilmiş olması halinde, bu taşınmazlardan özel kanunları kapsamında kalan ve bu özel kanunlara göre değerlendirilmesi gerekenler dışında kalanlar Bakanlığa tahsis edilir. Tahsis işleminden sonra, Yapı Kayıt Belgesi sahipleri ile bunların kanuni veya akdi haleflerinin talepleri üzerine bu taşınmazlar Bakanlıkça rayiç bedel üzerinden doğrudan satılır. Rayiç bedel Bakanlıkça tespit edilir veya ettirilir. Bu suretle yapılacak satışlarda satış bedeli, en az yüzde onu peşin ödenmek üzere beş yıla kadar taksitlendirilebilir. Taksit tutarlarına ödeme tarihine kadar kanunî faiz oranının yarısı uygulanır.

(2) Taşınmazın yüzölçümü büyük olmakla birlikte üzerindeki yapının küçük bir alanı kaplaması halinde yapının bulunduğu alan ifraz edilerek, ifrazın mümkün olmaması durumunda taşınmaz hisseli olarak satışa konu edilir.

(3) Birinci fıkra uyarınca yapılan satışlardan elde edilen gelirler genel bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilmek üzere, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının merkez muhasebe birimi hesabına yatırılır. Bu gelirler hakkında 29/6/2001 tarihli ve 4706 sayılı Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 5 inci maddesinin beşinci fıkrası hükmü uygulanmaz.

(4) Belediyelerin özel mülkiyetinde olan taşınmazlar üzerine inşa edilmiş olan yapılara Yapı Kayıt Belgesi verilebilir. Böyle bir durumda, Yapı Kayıt Belgesi sahipleri ile bunların kanuni veya akdi haleflerinin talepleri üzerine bedeli ilgili belediyesine ödenmek kaydıyla taşınmazlar rayiç bedel üzerinden belediyelerce doğrudan bunlara satılır.

Yapı kayıt belgesi düzenlenemeyecek yapılar

MADDE 8 – (1) Yapı Kayıt Belgesi;

a) 18/11/1983 tarihli ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununda tanımlanan Boğaziçi sahil şeridi ve öngörünüm bölgesi içinde, 3194 sayılı Kanunun geçici 16 ncı maddesi uyarınca adı geçen Kanuna eklenmiş olan kroki ile listede sınır ve koordinatları gösterilen alanda,

b) İstanbul tarihi yarımada içinde 3194 sayılı Kanunun geçici 16 ncı maddesi uyarınca adı geçen Kanuna eklenmiş olan kroki ile listede sınır ve koordinatları gösterilen alanlarda,

c) 19/5/2014 tarihli ve 6546 sayılı Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde belirlenmiş Tarihi Alanda,

ç) Üçüncü kişilere ait özel mülkiyete konu taşınmazlar üzerinde,

d) Kesinleşmiş planlar neticesinde sosyal donatı alanı olarak belirlenmiş ve Maliye Bakanlığınca aynı amaçla değerlendirilmek üzere ilgili kurumlara tahsis edilmiş Hazineye ait taşınmazlar üzerinde,

bulunan yapılar hakkında Yapı Kayıt Belgesi düzenlenemez.

(2) Yapı Kayıt Belgesi düzenlenemeyecek yapılar için bu belgenin düzenlendiğinin tespit edilmesi durumunda, Yapı Kayıt Belgesi iptal edilir, bu belgenin sağlamış olduğu haklar geri alınır, Yapı Kayıt Belgesi bedeli olarak yatırılmış olan bedel iade edilmez ve belge düzenlenmesi safhasında yalan ve yanlış beyanda bulunulan müracaat sahibi hakkında 10 uncu maddenin ikinci fıkrası uyarınca suç duyurusunda bulunulur.

Yapı kayıt belgesinin geçerlilik süresi

MADDE 9 – (1) Yapı Kayıt Belgesi, yapının yeniden yapılmasına veya kentsel dönüşüm uygulamasına kadar geçerlidir. Yapı Kayıt Belgesi düzenlenen yapıların yenilenmesi durumunda yürürlükte olan imar mevzuatı hükümleri uygulanır. Yapının depreme dayanıklılığı ve yapının fen ve sanat norm ve standartlarına aykırılığı hususu yapı malikinin sorumluluğundadır.

Denetim

MADDE 10 – (1) Yapı Kayıt Belgesi verilmesine ilişkin iş ve işlemler Bakanlık tarafından denetlenebilir.

(2) Yapı Kayıt Belgesi düzenlenmesi safhasında e-Devlet sistemi üzerinden veya kurum ve kuruluşlara yapılan müracaatta yalan ve yanlış beyanda bulunanlar hakkında 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun “Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan” başlıklı 206 ncı maddesi uyarınca suç duyurusunda bulunulur.

(3) Yapı Kayıt Belgesi düzenlenmesi safhasında yalan ve yanlış beyanda bulunulan husus Yapı Kayıt Belgesi bedelinin eksik olarak hesaplanması neticesini doğurmuş ise, eksik alınan bedel ilgilisinden alınır. Eksik alınan meblağın ilgilisince ödenmemesi halinde verilmiş olan Yapı Kayıt Belgesi iptal edilir ve daha önce yatırılmış olan bedel iade edilmez.

Yürürlük

MADDE 11 – (1) Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Maliye Bakanlığınca müştereken hazırlanan ve Sayıştay görüşü alınan işbu Usul ve Esaslar yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 12 – (1) Bu Usul ve Esasları Çevre ve Şehircilik Bakanı ile Maliye Bakanı yürütür.

 

Yapı Kayıt Belgesi kalıcı İmar hakkı sağlar mı? ÖZMEN MÜŞAVİRLİK

İmar Barışı sürecinde ödenecek olan Yapı Kayıt Belgesi bedeli nasıl belirlenecektir?

  • Arsa emlak değeri ile yapı yaklaşık maliyeti toplamı üzerinden hesaplanan bedelin konutlarda %3’ü, ticarette % 5’i olacak şekilde belirlenir.

 

Yapı Kayıt Belgesi kalıcı İmar hakkı sağlar mı?

  • Yapı Kayıt Belgesi İmar açısından ekstra bir hak sağlamaz, müktesep oluşturmaz.
  • Yapı kayıt belgesi düzenlenen yapıların yenilenmesi durumunda yürürlükte olan imar mevzuatı hükümleri uygulanır.

 

İmar Barışından önce alınmış yıkım kararları ve idari para cezaları ne olacak?

  • İmar Kanunu’na göre alınmış Yıkım kararları ve idari para cezaları varsa iptal edilecek.

 

YAPI KAYIT BELGESİ İLE İLGİLİ SORU CEVAP-ÖZMEN MÜŞAVİRLİK

YAPI KAYIT BELGESİ İLE İLGİLİ SORU CEVAP-ÖZMEN MÜŞAVİRLİK

Sık Sorulan Sorular

1-) İmar Barışı hangi tarihten önceki yapıları kapsar?

  • 31/12/2017 tarihinden önce yapılmış yapıları kapsar.

 

2-) İmar Barışı başvuruları nereye yapılır?

  • Başvurular Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yetkilendireceği kuruluşlara yapılır.

 

3-) Yapı Kayıt Belgesi Nedir?

  • İmar Barışı kapsamında değerlendirilmiş olan yapılar için oluşturulacak belgedir.

 

4-) İmar Barışı sürecinde ödenecek olan Yapı Kayıt Belgesi bedeli nasıl belirlenecektir?

  • Arsa emlak değeri ile yapı yaklaşık maliyeti toplamı üzerinden hesaplanan bedelin konutlarda %3’ü, ticarette % 5’i olacak şekilde belirlenir.

 

5-) Yapı Kayıt Belgesi kalıcı İmar hakkı sağlar mı?

  • Yapı Kayıt Belgesi İmar açısından ekstra bir hak sağlamaz, müktesep oluşturmaz.
  • Yapı kayıt belgesi düzenlenen yapıların yenilenmesi durumunda yürürlükte olan imar mevzuatı hükümleri uygulanır.

 

6-) İmar Barışından önce alınmış yıkım kararları ve idari para cezaları ne olacak?

  • İmar Kanunu’na göre alınmış Yıkım kararları ve idari para cezaları varsa iptal edilecek.

 

7-) Yapı Kayıt Belgesi alan yapılara su, elektrik ve doğalgaz bağlatılabilecek mi?

  • Yapı Kayıt Belgesi alan yapılara su, elektrik ve doğalgaz bağlanabilecek.

 

😎 İmar Barışı kapsamında Kat mülkiyetine geçiş olacak mı?

  • Yapı Kayıt Belgesi aldıktan sonra isteyen malikler tapuya müracaat ederek ve yapı kayıt belgesi için ödenen bedel kadar ilave ödeme yaparak, cins değişikliği ve kat mülkiyeti tesis edebilecek.

 

9-) İmar Barışı için hangi tarihe kadar başvuru yapılabilecek?

  • Müracaatlar 31/10/2018 tarihine kadar yapılabilecek

 

10-) Başvuru yapıldığı takdirde Yapı Kayıt Belgesi bedeli ne zamana kadar yatırılabilecek?

  • Yapı kayıt belgesi bedelinin 31/12/2018 tarihine kadar yatırılması gerekmektedir.

 

11-) Hangi yapılar İmar Barışından faydalanamayacak?

  • Üçüncü kişilere ait özel mülkiyete konu taşınmazlarda bulunan yapılar
  • Hazineye ait sosyal donatı için tahsisli araziler üzerinde bulunan yapılar
  • 3194 sayılı İmar Kanunu’nun Geçici 16. Maddesinde belirtilen istisnai alanlarda bulunan yapılar

 

12-) Kanunun uygulanmayacağı İstanbul tarihi yarımada içindeki yerler nerelerdir?

  • Fotoğrafta kırmızı ile gösterilen alanda Yapı Kayıt Belgesi verilmeyecektir.

http://webdosya.csb.gov.tr/db/imarbarisi/icerikler/tar-h-yarimada-20180601150242.pdf

 

13-) Hazine taşınmazı üzerine yapılmış olan yapılar İmar Barışından faydalanabilecek mi?

  • Hazine taşınmazının sosyal donatı için tahsisli olması hali hariç olmak üzere bu yapılar da İmar Barışından faydalanabilecek.

 

14-) Yapı Kayıt Belgesi ne zaman kadar geçerlidir?

  • Yapının yeniden yapılmasına veya kentsel dönüşüm uygulamasına kadar geçerlidir.

Hata: İletişim formu bulunamadı.

YAPI KAYIT BELGESİ BAŞVURUSU İÇİN HANGİ BİLGİ VE BELGELER GEREKLİDİR ?-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

YAPI KAYIT BELGESİ BAŞVURUSU İÇİN HANGİ BİLGİ VE BELGELER GEREKLİDİR ?-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

hands-people-woman-working

1) E-devlet şifresi

2) Geçerli bir cep telefonu numarası

3) Geçerli bir e-posta adresi

4) Beyan edilecek yapının adresi

5) Tapusu varsa ada ve parsel bilgileri

6) Toplam inşaat alanı; konutların ve işyerlerinin ayrı ayrı toplam alanları (m2)

7) Yapıdaki konut ve işyeri sayısı

8) Arsa/Arazinin emlak vergi birim değeri (TL/m2) (İlgili belediyesinden alınabilecektir.)

9) Yapının bulunduğu arsanın alanı; varsa tapudaki alan yoksa beyan edilecek alan (m2)

10) Yapı sınıfı (sistemin sunacağı seçeneklerden seçilecek)

11) İmar mevzuatına aykırılığın tarif edilmesi

12) Yapıyı gösteren ve ayrılık kısmını gösteren birer adet fotoğraf. (Fotoğrafların dosya formatı .jpg, .jpeg veya .png olmalıdır.)

Hata: İletişim formu bulunamadı.

SEYAHAT ACENTALARI BİRLİĞİ YÖNETMELİĞİ-EVREN ÖZMEN

3 Haziran 2018 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 30440
YÖNETMELİK
Kültür ve Turizm Bakanlığından:

SEYAHAT ACENTALARI BİRLİĞİ YÖNETMELİĞİ

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Dayanak ve Tanımlar

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; Birliğin görev, faaliyet ve teşkilat yapısını düzenlemek, seyahat acentalarının mesleki gelişimi ile mesleki etik ve dayanışmasını korumak üzere gerekli önlemleri almak, Birlik ve üyelerinin Bakanlık ve turizm sektörünün kurum ve kuruluşları ile olan ilişkilerini düzenlemektir.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, 14/9/1972 tarihli ve 1618 sayılı Seyahat Acentaları ve Seyahat AcentalarıBirliği Kanununun 33 üncü ve 34 üncü maddelerindeki hükümlere dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 3 – (1) Bu Yönetmeliğin uygulanmasında;

a) Alan temsilcisi: Birlik Yönetim Kurulu tarafından gerekli görülen yerlerde Yöre Temsil Kuruluna bağlı olarak Birlik faaliyetlerinin organizasyonu ile ilgili çalışmaları yürütmek üzere, Bölge Başkanlığı tarafından önerilen üye isimleri arasından Yönetim Kurulunca seçilecek temsilciyi,

b) Bakanlık: Kültür ve Turizm Bakanlığını,

c) Birlik: Türkiye Seyahat Acentaları Birliğini,

ç) Bölge Başkanlığı: Birlik Yönetim Kurulunun vereceği görevleri ifa etmek ve yetki alanındaki bölgede Birlik faaliyetlerinin gerçekleşmesini sağlamak amacıyla seçimle oluşturulan başkanlığı,

d) Genel Sekreter: Yönetim Kurulu tarafından Birlik genel merkezinde idari işlemleri yürütmek ve koordinasyonu sağlamak üzere merkez müdürü sıfatıyla atanan kişiyi,

e) İç Tüzük: Kanun ve Yönetmelik kapsamında Birliğin idari yapısı ile çalışma usul ve esaslarını düzenlemek amacıyla, Yönetim Kurulunca hazırlanıp Genel Kurul tarafından kabul edilerek yürürlüğe girecek düzenlemeyi,

f) İhtisas Birim Başkanlığı: Seyahat acentalarının uzman oldukları faaliyet alanları gözetilerek Birlik genel merkezinde oluşturulacak başkanlığı,

g) İştirak: Genel Kurul tarafından verilen yetkiye istinaden ortak sıfatıyla birliğin pay sahibi olduğu ticari tüzel kişiliği,

ğ) Kanun: 1618 sayılı Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanununu,

h) Seyahat acentası: Kâr amacı ile turistlere turizm ile ilgili bilgiler vermeye, paket turları ve turları oluşturmaya, turizm amaçlı konaklama, ulaştırma, gezi, spor ve eğlence hizmetlerini görmeye yetkili olan, oluşturduğu ürünü kendi veya diğer seyahat acentaları vasıtası ile pazarlayabilen mesleki ticarî kuruluşu,

ı) Tahkim Kurulu: Seyahat acentalığı faaliyetlerinin yürütülmesi esnasında, Birlik üyelerinin kendi aralarında veya diğer turizm işletmeleri ile oluşabilecek uyuşmazlıkların çözümünde görev yapacak kurulu,

i) Üye: İşletme belgesine sahip seyahat acentasını,

j) Yöre Temsil Kurulu: Birlik Yönetim Kurulunun vereceği görevleri ifa etmek ve yetki alanındaki bölgede Birlik faaliyetlerinin gerçekleşmesini sağlamak üzere seçimle oluşturulan ve ilgili Bölge Başkanlığının alt birimi olarak faaliyet gösteren kurulu,

k) Yüksek İstişare Kurulu: Mesleki birikimleri, kıdemleri ve uzmanlıkları dikkate alınarak Yönetim Kurulu tarafından kendi çalışma dönemi için belirlenecek kişilerden oluşan kurulu,

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Birliğin Oluşumu ve Görevleri

Birlik

MADDE 4 – (1) Seyahat acentası kuruluşunu gerçekleştiren her işletmenin üye olmak zorunda olduğu, kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütü Türkiye Seyahat Acentaları Birliğidir. Birlik kısaca TÜRSAB olarak anılır.

(2) Birliğin merkezi İstanbul’dadır.

Birliğin görevleri

MADDE 5 – (1) Birliğin görev ve yetkileri şunlardır:

a) Mesleğin gelişimi ve ilkelerinin belirlenip uygulanması ile üyelerin dayanışmasını sağlamak,

b) Seyahat acentasının kuruluşundan itibaren işyeri ve personelinin nitelikleri ile adres değişikliği ve benzeri idari işlemler dahil olmak üzere gerekli denetimleri, inceleme ve değerlendirmeleri yapmak,

c) Mesleğin gelişimini olumsuz etkileyecek durum ve olaylara karşı önlem almak,

ç) Üyeleri arasında ve seyahat acentalığı mesleğini etkileyecek turizm sektörü faaliyetlerinde haksız rekabetin oluşmasını önlemek, haksız rekabet eylemlerine karşı gerekli önlemleri almak, bu konuda idari ve yargı yollarına başvurmak,

d) Belgesiz faaliyetleri önlemek amacıyla gerekli tespitleri yapmak, tespit ettiği belgesiz faaliyetler hakkında suç duyurusunda bulunmak ve ilgililere karşı diğer hukuki yollara başvurmak,

e) Mesleğin gelişimi konusunda seyahat acentaları personeline eğitim programları düzenlemek, bu amaçla ve mesleki yeterlilik konusunda ilgili kurumlarla işbirliği yapmak,

f) Seyahat acentalarının faaliyetlerini ve niteliklerini koruyup korumadıklarını denetlemek ve buna ilişkin gerekli önlemleri almak,

g) Üyelerinin sicillerini güncel olarak tutmak,

ğ) Bilgilendirme amacıyla, kamuoyunun ve özellikle tüketicilerin seyahat acentalarının sicillerine erişimini sağlamak,

h) Bilişim alanlarında gerçekleştirilen belgeli ve belgesiz seyahat acentası faaliyetlerini denetlemek,

ı) İç turizm hareketinin gelişimi için merkezi ve yerel yönetimlerle işbirliği yapmak, projeler hazırlamak ve uygulamak,

i) Pazar araştırmaları ve seyahat acentalığı konusunda incelemeler yapmak, ülke turizminin tanıtımı ve pazarlanması faaliyetlerinde bulunmak,

j) Ulusal ve uluslararası kuruluşlarda seyahat acentalarını temsil etmek,

k) Mesleki faaliyetlere ilişkin konularda bakanlıklara, valiliklere ve belediyelere öneri ve dileklerde bulunmak,

l) Turizm sektörü içerisinde yer alan meslek örgütleri, kurum ve kuruluşlarla birlikte ülke turizminin gelişimi için işbirliği yapmak, ortak platformlar oluşturmak,

m) Seyahat acentalarının turizm müesseselerinde yaptırdıkları rezervasyonların mevzuata uygun olup olmadığını tetkik etmek,

n) Üyelerinin dilek ve şikâyetlerini ait olduğu mercilere iletmek,

o) Talep halinde diğer turizm işletmelerinin nitelikleri ve faaliyetleri ile ilgili standart oluşturma ve denetleme çalışmalarına katılmak,

ö) Seyahat acentalığı konusunda bilirkişilik yapmak,

p) Üyelerinin kendi aralarındaki veya üyeleriyle diğer turizm işletmeleri arasındaki uyuşmazlıklarda, uyuşmazlık taraflarınca talep edilmesi halinde görev yapmak üzere Tahkim Kurulunu oluşturmak,

r) Seyahat acentalığı faaliyetinde kullanılan araçların, hangi seyahat acentasına ait olduğunu gösterir araç tanıtım belgesini düzenlemek,

s) Üyelerini, kamu kurumları, meslek örgütleri ve diğer kuruluşlar nezdinde temsil etmek, gerektiğinde dava açmak.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Birlik Organları, Genel Kurul Toplantıları ve Disiplin Cezaları

Birlik organları

MADDE 6 – (1) Birliğin organları şunlardır:

a) Genel Kurul.

b) Yönetim Kurulu.

c) Denetim Kurulu.

ç) Disiplin Kurulu.

(2) Yönetim, Denetim ve Disiplin Kurulu üyeleri Genel Kurul tarafından üyeleri arasından seçilecek kişilerden oluşur.

Genel kurul ve görevleri

MADDE 7 – (1) Genel Kurul iki yılda bir kasım ayında toplanır. Ayrıca Yönetim Kurulu tarafından veya Bakanlığın talebi ile her zaman olağanüstü olarak toplantıya çağırılabilir. Yönetim Kurulu, çalışma dönemini uzatacak şekilde Genel Kurul tarihi belirleyemez.

(2) İşletme belgesine sahip olan her seyahat acentası Genel Kurul üyesidir. Seyahat acentaları, Genel Kurulda sahip veya temsil ve ilzama yetkili kişi tarafından temsil edilir.

(3) Genel Kurul temsilcilerin çoğunluğu ile toplanır. İlk toplantıda çoğunluk sağlanamadığı takdirde ikinci toplantı en geç bir hafta içerisinde çoğunluk aranmaksızın yapılır.

(4) Genel Kurul, Yönetim Kurulu Başkanı veya Bakanlık temsilcisi tarafından açılır.

(5) Genel Kurulda bulunan üyeler arasından bir başkan, iki başkan yardımcısı ve yeterli sayıda kâtip üyeden oluşan başkanlık divanı seçimi yapılır. Başkanlık divanı seçimine ilişkin oylar Bakanlık temsilcisi tarafından sayılır.

(6) Genel Kurulun görev ve yetkileri şunlardır;

a) Birlik hesaplarını incelemek, Yönetim Kurulu raporlarını görüşüp karara bağlamak ve gerektiğinde Yönetim ve Denetim Kurullarını ibra etmek,

b) Birliğin çalışma programı ve bütçesini görüşüp karara bağlamak, idarecilere ve temsilcilere verilecek ücretler ile bunlara ilişkin her türlü ödenek ve yollukları tespit etmek,

c) Yönetim Kurulu tarafından arz olunan hususları görüşüp karara bağlamak,

ç) Genel Kurula katılan üyelerinin yirmide biri tarafından görüşülmesi veya gündemden çıkarılması istenen konuları görüşmek ve gündeme alınan maddeleri karara bağlamak,

d) Yönetim, Denetim ve Disiplin Kurullarının üyelerini seçmek,

e) Tahsil edilemeyen aidatlara ilişkin gecikme zammı işletilmesi hususunda Yönetim Kurulunu yetkilendirmek,

f) Gerekli olduğu takdirde taşınmaza bağlı mülkiyet ve diğer sınırlı ayni hakların edinilmesine ve satışına karar vermek. Ancak taşınmazların satışı için Genel Kurulun üçte iki çoğunluğunun olumlu oyu gerekmekte olup Yönetim Kurulunca hazırlanan gerekçenin okunması ve akabinde aleyhte ve lehte konuşmalardan sonra oylanması gereklidir,

g) Yönetim Kurulunca gerekçesi hakkında bilgilendirme yapılmak, aleyhte ve lehte konuşmalardan sonra görüşmek suretiyle dernek, vakıf ve iktisadi işletmeleri kurmak, Birliğin amacını gerçekleştirmek için şirket kurulması veya kurulu olanlara ortak olunması konusunda karar vermek,

ğ) Birlikçe onaylanacak belgeler ve verilecek hizmetlerin ücretini tespit için Yönetim Kuruluna yetki vermek,

h) Genel Kurulun yetkisi dahilindeki konularda, yapılan görüşmeler neticesinde  sınırları açıkça belirtilmek suretiyle Yönetim Kuruluna yetki vermek,

ı) Birlik İç Tüzüğünü kabul etmek veya değişiklik yapmak,

i) Tahkim Kurulu, Yüksek İstişare Kurulu ve İhtisas Birim Başkanlığının çalışma usul ve esaslarına ilişkin yönergeleri kabul etmek veya değiştirmek.

(7) Kanun ve bu Yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde, Genel Kurul toplantıları, çağrı, gündem, Bakanlık temsilcisi ve seçimlere ilişkin hususlar 7/6/2005 tarihli ve 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanununun üçüncü kısmının birinci bölümünde yer alan hükümlere göre yürütülür.

Yönetim kurulu ve görevleri

MADDE 8 – (1) Yönetim Kurulu, Birliğin yürütme ve temsil organıdır. Yönetim Kurulu, Genel Kurul tarafından Genel Kurula katılan üyeler arasından seçilen, biri başkan olmak üzere toplam dokuz kişiden oluşur. Genel Kurulda ayrıca dokuz yedek üye seçilir. Yönetim Kurulu toplam üyelerinin en az dördünün A Grubu seyahat acentasıtemsilcisi olması gerekir.

(2) Üyeliklerden birinin boşalması halinde yedek üyelerden sırasıyla en çok oy alan üye Yönetim Kurulu asil üyesi olur. Yönetim Kurulu başkanlığının herhangi bir nedenle boşalması halinde, Yönetim Kurulu kendi arasından bir üyesini başkan olarak seçer.

(3) Yönetim Kurulu kendi üyeleri arasından oylama ile görev dağılımı yapar. Yönetim kurulunca yapılacak görev dağılımında uygun görülecek sayıda başkan yardımcısı ile mali işler sorumlusu, örgütlenme ve idari işler sorumlusu, tanıtım ve medya sorumlusu belirlenir. Yönetim Kurulu bu görevlendirmeleri üyeler arasında paylaştırmakta yetkilidir. Söz konusu görev dağılımı Birlik internet sitesinde ilan edilir.

(4) Yönetim Kurulu, başkan tarafından toplantıya çağrılır ve gündem başkan tarafından belirlenir. Ancak Yönetim Kurulu üyelerinin en az beşi tarafından talep edilen konular gündeme alınarak görüşülür.

(5) Yönetim Kurulu ayda en az iki defa toplanır. İhtiyaca göre ve başkanın çağrısı ile de her zaman toplanabilir. Yönetim Kurulu toplantı ve karar yeter sayısı en az beştir.  Yönetim Kurulunda görüşülen hususlar tutanağa bağlanır. Alınan kararlara ilişkin tutanak toplantı günü imza altına alınır ve karar defterine işlenerek ayrıca imzalatılır. Muhalif kalan üye muhalefet şerhini ayrı bir dilekçe ile sunar. Tutanak ve karar defterindeki imzası üzerinde ilgili üyenin muhalif olduğu bilgisine yer verilir.

(6) Başkan, Yönetim Kurulunu idari işlerde, dava ve idari işlemlere ilişkin vekâletname düzenlenmesinde tek başına, mali işlemlerde ise mali konulardan sorumlu üye ile birlikte müştereken temsil eder. Başkanın bulunmadığı durumlarda başkan tarafından yazılı olarak yetkilendirilmiş başkan yardımcısı temsil yetkisini kullanır. Yönetim Kurulu kararı ile Birliğin mali hususlardaki temsil ve ilzam yetkileri belirlenerek sirküler hazırlanır.

(7) Yönetim Kurulunun görev ve yetkileri şunlardır;

a) Birliğin çalışma programını ve bütçesini hazırlamak ve Genel Kurula sunmak,

b) Genel Kurulca alınacak kararları uygulamak,

c) Genel Sekreter ile Birlik merkezi ve bölgelerde istihdam edilecek personeli belirlemek, yönetmek ve tayin işlerini yapmak,

ç) Kanunda belirtilen süre içerisinde yapılacak Olağan Genel Kurul toplantılarına ilişkin gerekli iş ve işlemleri yürütmek, Olağanüstü Genel Kurul yapılmasına karar vermek ve mevzuata uygun şekilde gerçekleştirmek,

d) Genel Kurulda kabul edilen bütçeyi uygulamak, zorunlu hallerde bütçe fasılları arasında nakil yapmak,

e) Yönetim Kurulu gündeminde yer alan konuları karara bağlamak,

f) Birlik faaliyetleri, seyahat acentalarının durumu ve turizm sektörü ile ilgili konularda raporlar hazırlamak, Bakanlık ve Genel Kurula sunmak,

g) Bölge Başkanlıkları ile Yöre Temsil Kurullarının yetki alanlarını belirlemek, seçim işlemlerini yürütmek ve görevlerini tayin etmek,

ğ) Birlik faaliyetleri ile ilgili görevlendirmeler yapmak,

h) Yüksek İstişare Kurulu üyelerini belirlemek,

ı) Birliğin iştirakleri ile ilgili temsilcileri belirlemek, iştiraklerin faaliyetlerini izlemek, temsilcisi aracılığıyla yönlendirmek ve usulüne uygun şekilde denetimlerinin yapılmasını sağlamak, iştiraklerin durumu hakkında Genel Kurula bilgi vermek,

i) Birlik İç Tüzüğünü hazırlayıp Genel Kurula sunmak,

j) Birliğin işleyişi ile ilgili yönergeleri hazırlamak, Genel Kurulun onayına sunmak,

k) Tahkim Kurulunu ve İhtisas Birim Başkanlıklarını belirlemek, çalışmalarını denetlemek,

l) Birliği temsil etmek.

Denetim kurulu ve görevleri

MADDE 9 – (1) Denetim Kurulu, üç kişiden oluşur ve Genel Kurul tarafından üyeleri arasından seçilir. Genel Kurulda ayrıca üç yedek üye seçilir. Denetim Kurulu üyelerince bir üye başkan olarak seçilir.

(2) Denetim Kurulu en az üç ayda bir kez toplanır. Toplantıları Denetim Kurulu başkanı yönetir.

(3) Denetim Kurulunun görev ve yetkileri şunlardır;

a) Yönetim Kurulu faaliyetlerinin mevzuata ve Genel Kurul kararlarına uygun yürütülüp yürütülmediğini denetlemek,

b) Birlik hesaplarını ve iştiraklerle olan mali ilişkilerini kontrol etmek, denetlemek ve Genel Kurula sunmak üzere rapor hazırlamak,

c) Birlik faaliyetleri hakkında üç aylık sürelerle Bakanlığa rapor sunmak.

Disiplin kurulu ve disiplin cezaları

MADDE 10 – (1) Disiplin Kurulu, üç kişiden oluşur ve Genel Kurul tarafından üyeleri arasından seçilir. Genel Kurulda ayrıca üç yedek üye seçilir. Disiplin Kurulu üyelerince bir üye başkan olarak seçilir. Toplantı ve karar yeter sayısı üçtür.

(2) Disiplin Kurulu, Birlik üyelerinin acentalık, tanıtım ve reklam faaliyetlerinde Kanun, Yönetmelik ve mesleki etik ilkelere uygun davranıp davranmadığını kendisine iletilen ihbar ya da şikâyet üzerine soruşturmaya yetkilidir.

(3) Soruşturmanın tamamlanmasını müteakip kusurlu olduğu tespit edilen üye hakkında kusurun niteliğine göre aşağıdaki cezalar uygulanır;

a) Uyarma cezası: Seyahat acentası meslek ilkelerine aykırı davranan, Birliğe karşı üyelik görev ve yükümlülüklerini yerine getirmeyen, yıllık aidat borcunu yıl sonuna kadar kapatmayan, Birliğin itibarını zedeleyici fiil ve beyanlarda bulunan, tüketici ve diğer kişilerle olan ilişkilerde terbiye ve nezakete aykırı davranışlarda bulunan üyenin, mesleki faaliyetlerinde ve davranışlarında daha dikkatli olması gerektiğinin yazı ile bildirilmesidir. Üye, bir yıl içerisinde uyarma cezası gerektiren fiili tekrarlaması halinde kınama cezası ile cezalandırılır.

b) Kınama cezası: Tüketicilere ve diğer kişilere olan taahhütlerini yerine getirmeyen veya bunlara karşı haksız ithamda bulunan, müşterilerini, tüketicileri veya diğer kişileri aldatan, rekabeti bozucu davranışlarda veya haksız rekabette bulunan ya da mükerrer uyarma cezası alan üyeye mesleki faaliyetinde ve davranışlarında kusurlu olduğunun yazı ile bildirilmesidir. Üye, bir yıl içerisinde kınama cezasını gerektiren fiili tekrarlaması halinde para cezası ile cezalandırılır.

c) Para cezası: Üyenin Bakanlık, diğer resmi kurumlar ve Birlik tarafından mevzuata uygun olarak alınmış kararlara aykırı hareket etmesi veya mükerrer kınama cezası almasından dolayı para cezası ile cezalandırılmasıdır. Para cezaları Birliğe gelir kaydedilir. Verilecek para cezası kusurun işlendiği yıla ait üyelik aidatının iki katıdır. Üyenin para cezası verilmesini gerektiren eylem ve davranışlarının aynı eylem ve davranış olmasına bakılmaksızın bir yıl içerisinde tekrarında verilecek ceza yıllık aidatın beş katı olarak uygulanır.

ç) Geçici veya uzun süreli üyelikten çıkarma cezası: Üyenin seyahat acentası sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketleriyle huzur, sükûn ve çalışma düzenini bozucu eylem ve davranışlarda bulunması karşısında, Birlik üyeliğinden geçici veya uzun süreli olarak çıkarılması ve bu süre içerisinde mesleki faaliyetini yürütememesidir. Geçici çıkarma cezası bir aydan az altı aydan fazla, uzun süreli çıkarma cezası altı aydan az iki yıldan fazla olamaz.

(4) Kararlar, karar tarihini takip eden altmış gün içerisinde Yönetim Kurulu tarafından uygulanır. Geçici veya uzun süreli üyelikten çıkarma cezasının süresi, cezanın Bakanlık tarafından seyahat acentasına tebliğ tarihinden itibaren başlar.

(5) Kanun ve bu Yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde, Disiplin Kurulunun işleyişine ilişkin hususlar, 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanununun 24 üncü maddesinde yer alan hükümlere göre yürütülür.

Organ üyeliğinin düşmesi

MADDE 11 – (1) Genel Kurul tarafından Birlik üyesi seyahat acentasının temsilcisi sıfatıyla Birlik organlarından birine seçilen kişinin üyeliği; kısıtlanması, bir aydan daha uzun süreli cezaevinde kalmasını gerektirecek bir suçtan ceza alması, iflasına karar verilmesi veya temsil ve ilzama yetkili olduğu tüzel kişiliğin iflasına karar verilmesi veyahut temsilcisi olarak seçildiği seyahat acentası işletmesi ile Genel Kurula katılabilme yetkisini sağlayan ilişkisinin ortadan kalkması halinde düşer. Üyeliği düşen üye yerine sırasıyla en yüksek oyu alan yedek üye asil üyeliğe getirilir.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Birlik İdari Yapısı, Yerel Birimleri ve Gelirler

Birliğin idari yapısı

MADDE 12 – (1) Birlik genel merkezindeki idari işlemler, Yönetim Kurulunun verdiği talimat ve yetki doğrultusunda Genel Sekreter tarafından yürütülür.

(2) Yönetim Kurulu, Birlik genel merkezinde ihtiyaç duyulan idari birimleri oluşturmaya veya var olan birimleri yeniden düzenlemeye yetkilidir.

(3)  Birlik bünyesinde görevlendirilen personel idari olarak Genel Sekretere bağlı olup faaliyetlerinden dolayı Yönetim Kurulu veya bulunduğu Bölge Başkanlığına karşı sorumludur.

Birliğin yerel birimleri

MADDE 13 – (1) Seyahat acentalarına yerinde hizmet verebilmek ve Birlik faaliyetlerini tüm ülkede yaygınlaştırmak amacıyla;

a) Bölge Başkanlıkları,

b) Yöre Temsil Kurulları,

oluşturulur.

(2) Bölge Başkanlığı;

a) Türkiye’nin her coğrafi bölgesinde en az bir adet olmak üzere kurulur, bölgede seyahat acentası sayısının beş yüzden fazla olması veya bölge kapsamında üçten fazla Yöre Temsil Kurulunun bulunması halinde, Birlik Yönetim Kurulu kararı ile aynı coğrafi bölgede birden fazla Bölge Başkanlığı kurulabilir,

b) Bölge yetki alanındaki Yöre Temsil Kurulu üyelerinin kendi aralarından seçeceği bir başkan ve sekiz üyeden oluşur,

c) Yönetimine, her Yöre Temsil Kurulundan en fazla üç üye seçilebilir,

ç) Bölge merkezi olarak belirlenen yerdeki Birlik bölge binasında görevli personel ile faaliyet gösterir.

(3) Yöre Temsil Kurulu;

a) Faaliyet alanı içerisinde en az yüz seyahat acentası merkezi bulunur,

b) Yetki alanı içerisinde faaliyet gösteren seyahat acentaları tarafından seçilecek bir başkan ve dört üyeden oluşur,

c) Seyahat acentası sayısı iki yüz ve üzerinde olan yerlerde kurul bir başkan ve altı üyeden oluşur,

ç) Birlik Yönetim Kurulu ve Bölge Başkanlığı kararlarını uygulamak ve Birliğin görev alanındaki faaliyetleri denetlemekle görevlidir.

(4) Turizm faaliyetlerinin yoğun olduğu yerlerde Birliği temsil etmek üzere, Bölge Başkanlığı tarafından önerilen üye isimleri arasından Yönetim Kurulu tarafından Alan Temsilcisi atanır.

Yöre temsil kurulu ve bölge başkanlığı seçimleri

MADDE 14 – (1) Yöre Temsil Kurulu seçimleri, Birlik Olağan Genel Kurulunun yapılacağı yılın ekim ayı içerisinde gerçekleştirilir. Seçim tarihi ile seçimin yeri ve gündemi Birlik Yönetim Kurulu tarafından belirlenerek ilan edilir. Seçim tarihinin ilan edildiği gün itibarıyla, kurulun faaliyet alanı içerisinde merkez işletme belgesine sahip her seyahat acentası, sahibi veya temsil ve ilzama yetkili kişi tarafından oy kullanmak suretiyle temsil edilir. Birden fazla temsil hakkı olanların, her temsil hakları için ayrı oy hakkı vardır.

(2) Yetki alanındaki seyahat acentası sayısına göre Birlik Yönetim Kurulu kararı ile aynı yerde birden fazla sandık kurularak oy kullanılması sağlanabilir. Seçimler, seçim tarihi olarak ilan edilen gün içerisinde sonuçlandırılır. Seçimlerin belirlenen tarihte herhangi bir nedenle yapılamaması halinde en geç bir hafta içerisinde seçimler yeniden gerçekleştirilir. Seçimler, Birlik Yönetim Kurulu tarafından görevlendirilecek yetkili kişi veya kişilerin gözetim ve denetimi altında yapılır.

(3) Bölge Başkanlığı seçimleri, yetki alanındaki Yöre Temsil Kurulu seçimlerinin sonuçlanmasını takip eden on beş gün içerisinde gerçekleştirilir. Seçim tarihi ve yeri Birlik Yönetim Kurulu tarafından belirlenerek ilan edilir. Seçimler, yetki alanındaki Yöre Temsil Kurullarının başkan ve üyelerinin katılımı ile gerçekleştirilir. Seçimler, Birlik Yönetim Kurulu tarafından görevlendirilecek yetkili kişi gözetiminde yapılır.

(4) Seçimlere ilişkin bu madde de belirtilen hükümler dışındaki iş ve işlemler Birlik Yönetim Kurulunca alınan kararlar doğrultusunda yürütülür.

Kayıt ücreti ve aidat

MADDE 15 – (1) Birliğe kayıt ücreti, Kanunun 35 inci maddesinin son fıkrası uyarınca belirlenir. Kayıt ücreti ödenmeden Birliğe üyelik kabul edilmez.

(2) Birlik üyeleri, ilgili yılın kayıt ücretinin yüzde beşi tutarında yıllık aidat öderler. Her yıl, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranına göre arttırılan aidatlar yıl içerisinde tahsil edilir. İlgili yıl içerisinde tahsil edilemeyen yıllık aidatlara Genel Kurul kararı ile Yönetim Kuruluna verilecek yetki kapsamında gecikme zammı uygulanır. Seyahat acentasının merkezi ile ilgili kayıt ücreti ve aidat hükümleri şubesi için de aynen uygulanır.

(3) Aidat borcu olan seyahat acentasının, Birlik tarafından üyelerine sunulan genel hizmetlerden yararlanma hakları askıya alınır.

Diğer gelirler

MADDE 16 – (1) Birliğin gelirleri şunlardır:

a)Birlik tarafından düzenlenecek eğitim faaliyetleri ile seyahat acentası personel adaylarına, personeline ve turist taşıma araçlarına verilecek belgeler karşılığında alınacak ücretler.

b) Seyahat acentalarının merkez ve şubelerine, Birlik üyesi tescilini gösterecek plaket ile web siteleri ve internet şubelerinde yer alacak Birlik onayı ve sicil link ücretleri.

c) Fuar, sergi, festival ve benzeri organizasyonlardan, ortak tanıtım projeleri ve platformlardan elde edilecek gelirler.

ç) Bağışlar, yardımlar, iştiraklerden aktarılacak kârlar, yayın gelirleri, Birliğin menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ile Birlik organizasyonu veya koordinasyonunda yapılacak kamu ve özel kurumların vereceği imtiyaz ve görevlerden elde edilecek gelirler.

d) Birlik iktisadi işletmeler oluşturarak gelir elde edebilir.

e) Birlik elde edilen gelir karşılığında makbuz düzenler.

Yetki

MADDE 17 – (1) Kayıt ücreti ve yıllık aidat dışındaki gelirleri oluşturan ücret ve bedeller, Genel Kurulun vereceği yetki ile Yönetim Kurulunca belirlenir.

BEŞİNCİ BÖLÜM

Birlik İştirakleri

İştiraklerle ilişkiler

MADDE 18 – (1) İştiraklerde, Birliği temsil etmek üzere Yönetim Kurulu tarafından görevlendirme yapılır.

(2) Yapılacak görevlendirme Yönetim Kurulunun görev süresini aşamaz.

(3) Görevlendirilen temsilci tarafından, Birliğe en az üç ayda bir olmak üzere düzenli rapor sunulur.

(4) Birlik doğrudan faaliyetleri dışında bir hususa ilişkin borçlar nedeniyle kefalet, ipotek veya başkaca bir ayni hak yükümlüsü olamaz.

(5) Birliğin iştirakleri ile ilgili alınacak Genel Kurul kararlarında Birliğin bu nedenle borçlanmasına ilişkin karar verildiği takdirde borçlanma sınırları kararda açıkça belirlenir.

İştirak hesaplarının denetimi

MADDE 19 – (1) Birliğin iştiraklerle ilgili her türlü hesabı her yıl bağımsız denetim şirketi tarafından denetime tabi tutulur.

Kısıtlama

MADDE 20 – (1) Birlik iştirakleri, Birlik üyeleri ile rekabet yapacak alanlarda faaliyet gösteremez. Seyahat acentalığı faaliyetinde bulunamaz.

(2) Birlik, iştiraklerinin ticari faaliyetleri için kefil ya da benzeri sıfatla borçlanamaz.

ALTINCI BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

Yürürlükten kaldırılan yönetmelik

MADDE 21 – (1) 15/6/1973 tarihli ve 14565 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Seyahat Acentaları Birliği Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmıştır.

Seçimler

GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Bölge Başkanlığı ve Yöre Temsil Kurulu seçimleri, Yönetmeliğin yayımlanmasını takip eden üç ay içerisinde yapılır.

Borç yapılandırması

GEÇİCİ MADDE 2 – (1) Yönetim Kurulu birikmiş aidat borçlarını Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içerisinde bir kereye mahsus olmak üzere yapılandırmaya yetkilidir. Yapılandırma esaslarını Yönetim Kurulu belirler. Yapılandırma kararının Yönetim Kurulunca açıklanmasından itibaren üç ay içerisinde başvuracak üyeler yapılandırmadan yararlandırılır.

Disiplin dosyaları

GEÇİCİ MADDE 3 – (1) Yönetmeliğin yayımı tarihinde kesinleşmemiş disiplin dosyaları işlemden kaldırılır.

Yürürlük

MADDE 22 – (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 23 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Kültür ve Turizm Bakanı yürütür.

 

HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK KANUNU YÖNETMELİĞİ-ÖZMEN MALİ MÜŞAVİRLİK

2 Haziran 2018 CUMARTESİ Resmî Gazete Sayı : 30439
YÖNETMELİK
Adalet Bakanlığından:

HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK

KANUNU YÖNETMELİĞİ

BİRİNCİ KISIM

Genel Hükümler

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı, hukuk uyuşmazlıklarının arabuluculuk yoluyla çözümlenmesine ilişkin her türlü arabuluculuk faaliyeti ile arabuluculuğa ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

Kapsam

MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik; hukuk uyuşmazlıklarının arabuluculuk yoluyla çözümlenmesine ilişkin her türlü arabuluculuk faaliyeti, idarenin taraf olduğu özel hukuk uyuşmazlıklarında idarenin temsili, dava şartı olarak düzenlenen arabuluculuk sürecinin usul ve esasları ile arabulucuların eğitimi, arabuluculuk sınavının yapılması, arabulucular sicilinin düzenlenmesi, arabulucuların ve eğitim kuruluşlarının denetlenmesi ile Arabuluculuk Daire Başkanlığı ve Arabuluculuk Kurulunun çalışma usul ve esaslarını kapsar.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelik, 7/6/2012 tarihli ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 15 inci maddesinin onuncu fıkrası, 19 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 22 nci maddesi, 31 inci maddesinin sekizinci fıkrası, 36 ncı maddesi ile 12/10/2017 tarihli ve 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 3 üncü maddesinin yirmi ikinci fıkrasına dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 4 – (1) Bu Yönetmelikte geçen;

a) Adliye arabuluculuk bürosu: Arabuluculuğa başvuranları bilgilendirmek, arabulucuları görevlendirmek ve kanunla verilen diğer görevleri yerine getirmek üzere Bakanlıkça adliyelerde kurulan birimi,

b) Arabulucu: Arabuluculuk faaliyetini yürüten ve Bakanlıkça oluşturulan arabulucular siciline kaydedilmiş gerçek kişiyi,

c) Arabuluculuk: Sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması hâlinde çözüm önerisi de getirebilen, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve kamu hizmeti olarak yürütülen ihtiyari bir uyuşmazlık çözüm yöntemini,

ç) Arabulucu Bilgi Sistemi: Arabuluculukla ilgili tüm iş ve işlemlerin elektronik ortamda yapılmasını sağlayan bilişim sistemini,

d) Arabuluculuk bürosu: Arabulucunun işlerini yürüttüğü yeri,

e) Bakanlık: Adalet Bakanlığını,

f) Daire Başkanlığı: Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde kurulan Arabuluculuk Daire Başkanlığını,

g) Eğitim kuruluşları sicili: Arabuluculuk eğitimi verme izni alan eğitim kuruluşlarının kaydedildiği sicili,

ğ) Eğitim modulü: Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan ve eğitim kuruluşlarına arabuluculuk eğitiminde kullanılmak üzere verilen eğitim ve öğretim materyallerini,

h) Elektronik ortam: Bilişim sistemi ve bilişim ağından oluşan toplam ortamı,

ı) Genel Müdürlük: Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünü,

i) İdare: 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan idare ve kurumlar ile 5018 sayılı Kanunda tanımlanan mahalli idareler ve bu idareler tarafından kurulan işletmeleri, özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşları, kamu iktisadi teşebbüsleri ile bunların bağlı ortaklıkları, müessese ve işletmelerini, sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait diğer ortaklıkları,

j) Kanun: Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununu,

k) Komisyon: Arabuluculuk müzakerelerinde idareyi temsil eden komisyonu,

l) Kurul: Arabuluculuk Kurulunu,

m) Sicil: Arabulucular sicilini,

n) Tarife: Arabuluculuk Daire Başkanlığı tarafından yıllık olarak hazırlanan ve Kurul tarafından onaylanan Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesini,

o) Üst yönetici: Bakanlıklarda müsteşarı, il özel idarelerinde valiyi, belediyelerde belediye başkanını, diğer kamu idarelerinde kendi mevzuatına göre tanımlanan en üst yöneticiyi veya kurulu,

ö) Yazılı sınav: Temel arabuluculuk eğitimini tamamlayanlara Bakanlıkça yapılacak yazılı sınavı,

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Arabuluculuğun Temel İlkeleri

İradi olma ve eşitlik

MADDE 5 – (1) Taraflar, arabulucuya başvurmak, süreci devam ettirmek, sonuçlandırmak veya bu süreçten vazgeçmek konusunda tamamen serbest olup, öncelikle uyuşmazlığı arabuluculuk yoluyla sonuçlandırma konusunda anlaşırlar. Taraflar, bu sürecin içine zorla dâhil edilemeyecekleri gibi her aşamada uyuşmazlığı arabuluculuk yoluyla çözmekten de vazgeçebilirler. Ancak dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin özel hükümler saklıdır.

(2) Taraflar, gerek arabulucuya başvururken gerekse süreç boyunca eşit haklara sahiptirler. Taraflardan biri arabuluculuk sürecinin dışında bırakılamayacağı gibi söz hakkı da diğerine göre kısıtlanamaz.

Gizlilik

MADDE 6 – (1) Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça arabulucu, arabuluculuk faaliyeti çerçevesinde kendisine sunulan veya herhangi bir şekilde elde ettiği bilgi ve belgeler ile diğer kayıtları gizli tutmakla yükümlüdür.

(2) Aksi kararlaştırılmadıkça taraflar, kanuni temsilcileri, avukatları ve görüşmelere katılan diğer kişiler de bu konudaki gizliliğe uymak zorundadır.

(3) Gizlilik kuralına uyma yükümlülüğü, arabulucunun yanında çalışan kişiler, denetim ve gözetimi altında ilgili mevzuat çerçevesinde staj yapanlar, Bakanlık ve Kurul görevlileri yönünden de geçerlidir.

(4) Gizlilik kuralına aykırı hareket eden arabulucunun; hukuki ve cezai sorumluluğu saklı olup, sicilden silinmesine  karar verilebilir.

Beyan veya belgelerin kullanılamaması

MADDE 7 – (1) Taraflar, arabulucu veya arabuluculuğa katılanlar da dâhil olmak üzere üçüncü bir kişi, uyuşmazlıkla ilgili olarak hukuk davası açıldığında yahut tahkim yoluna başvurulduğunda, aşağıdaki beyan veya belgeleri delil olarak ileri süremez ve bunlar hakkında tanıklık yapamaz:

a) Taraflarca yapılan arabuluculuk daveti veya bir tarafın arabuluculuk faaliyetine katılma isteği.

b) Uyuşmazlığın arabuluculuk yolu ile sona erdirilmesi için taraflarca ileri sürülen görüşler ve teklifler.

c) Arabuluculuk faaliyeti esnasında, taraflarca ileri sürülen öneriler veya herhangi bir vakıa veya iddianın kabulü.

ç) Sadece arabuluculuk faaliyeti dolayısıyla hazırlanan belgeler.

(2) Birinci fıkra hükmü, beyan veya belgenin şekline bakılmaksızın uygulanır.

(3) Birinci fıkrada belirtilen bilgilerin açıklanması mahkeme, hakem veya herhangi bir idari makam tarafından istenemez. Bu beyan veya belgeler, birinci fıkrada öngörülenin aksine, delil olarak sunulmuş olsa dahi hükme esas alınamaz. Ancak, söz konusu bilgiler bir kanun hükmü tarafından emredildiği veya arabuluculuk süreci sonunda varılan anlaşmanın uygulanması ve icrası için gerekli olduğu ölçüde açıklanabilir.

(4) Birinci, ikinci ve üçüncü fıkralar, arabuluculuğun konusuyla ilgili olup olmadığına bakılmaksızın, hukuk davası ve tahkimde uygulanır.

(5) Birinci fıkrada belirtilen sınırlamalar saklı kalmak koşuluyla, hukuk davası ve tahkimde ileri sürülebilen deliller, sadece arabuluculukta sunulmaları sebebiyle kabul edilemeyecek deliller hâline gelmez.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Arabulucuların Hak ve Yükümlülükleri

Unvanın kullanılması

MADDE 8 – (1) Arabulucu unvanını ve bu unvanın sağladığı yetkileri sadece sicile kayıtlı arabulucular kullanabilir. Hukuk uyuşmazlıklarında arabulucular haricinde, her ne nam altında olursa olsun taraflar arasında iletişim ve müzakere sürecini yürütmek üzere bir üçüncü kişi görevlendirilemez.

(2) Arabulucu, arabuluculuk faaliyetine başlamadan önce bu unvanını taraflara bildirmek zorundadır.

(3) Daire Başkanlığı, arabulucuların uzmanlık alanlarını ve uzmanlığa ilişkin usul ve esasları belirler.

Ücret ve masrafların istenmesi

MADDE 9 – (1) Arabulucu yapmış olduğu faaliyet karşılığı ücret ve masrafları isteme hakkına sahiptir. Arabulucu, ücret ve masraflar için avans da talep edebilir.

(2) Arabulucu, arabuluculuk süreci başlamadan önce de arabuluculuk teklifinde bulunan taraf veya taraflardan ücret ve masraflar için avans isteyebilir. Bu fıkra uyarınca alınan ücret arabuluculuk süreci sonunda alınacak arabuluculuk ücretinden mahsup edilir. Arabuluculuk sürecinin başlamaması hâlinde bu ücret iade edilmez. Masraftan kullanılmayan kısım arabuluculuk süreci sonunda iade edilir.

(3) Aksi kararlaştırılmadıkça arabulucunun ücreti, faaliyetin sona erdiği tarihte yürürlükte bulunan Tarifeye göre belirlenir ve ücret ile masraf, taraflarca eşit olarak karşılanır.

(4) Arabulucu, arabuluculuk sürecine ilişkin olarak belirli kişiler için aracılık yapma veya belirli kişileri tavsiye etmenin karşılığı olarak herhangi bir ücret talep edemez. Bu yasağa aykırı olarak tesis edilen işlemler batıldır.

Taraflarla görüşme ve iletişim kurulması

MADDE 10 – (1) Arabulucu, tarafların her biri ile ayrı ayrı veya birlikte görüşebilir. Bu amaçla her türlü iletişim aracını kullanabilir.

(2) Arabulucu, arabuluculuk faaliyetine ilişkin işlem ve eylemlerin doğru uygulandığına dair başlangıcından sona ermesine kadar sürece ilişkin önemli hususları belgelendirir. Belge, arabulucu, taraflar ile varsa tarafların kanuni temsilcileri veya avukatlarınca imzalanır. Belge, taraflar, kanuni temsilcileri veya avukatlarınca imzalanmaz ise sebebi belirtilmek sureti ile sadece arabulucu tarafından imzalanır.

Görevin özenle ve tarafsız biçimde yerine getirilmesi

MADDE 11 – (1) Arabulucu görevini özenle ve bizzat kendisi yerine getirmek zorunda olup, bu görevini kısmen dahi olsa bir başkasına devredemez.

(2) Arabulucu, arabuluculuk faaliyetini yürütürken tarafsız davranmak zorunda olup, tarafsızlığı hakkında şüpheye yol açacak tutum ve davranışta bulunamaz.

(3) Arabulucu olarak görevlendirilen kimse, tarafsızlığından şüphe edilmesini gerektirecek önemli hâl ve şartların varlığı veya bu hâl ve şartların sonradan ortaya çıkması hâlinde tarafları bilgilendirmekle yükümlüdür. Bu açıklamaya rağmen taraflar, arabulucudan görevi üstlenmesini birlikte talep ederlerse, arabulucu bu görevi üstlenebilir yahut üstlenmiş olduğu görevi sürdürebilir.

(4) Arabulucu, taraflar arasında eşitliği gözetmekle yükümlüdür.

(5) Arabulucu, bu sıfatla görev yaptığı uyuşmazlık ile ilgili olarak açılan davada, daha sonra taraflardan birinin avukatı olarak görev üstlenemez.

Reklam yasağı

MADDE 12 – (1) Arabulucuların iş elde etmek için reklam sayılabilecek her türlü teşebbüs ve harekette bulunmaları ve özellikle tabelalarında ve basılı kâğıtlarında arabulucu, avukat ve akademik unvan ile sicil numarası haricinde başka sıfat kullanmaları yasaktır.

Tarafların aydınlatılması

MADDE 13 – (1) Arabulucu, arabuluculuk faaliyetinin başında, tarafları arabuluculuğun esasları, süreci ve hukuki sonuçları hakkında, şahsen ve gerektiği gibi aydınlatmakla yükümlüdür.

(2) Arabulucu, arabuluculuk yoluyla çözümlenen hukuki uyuşmazlıklar ve arabuluculuk faaliyeti sonucunda tarafların anlaşmaya varması durumunda düzenlenecek olan anlaşma belgesi ile icra edilebilirliğin nitelik ve hukuki sonuçları hakkında tarafları bilgilendirir.

Aidat ödenmesi

MADDE 14 – (1) Arabuluculardan sicile kayıtlarında giriş aidatı ve her yıl için yıllık aidat alınır. Aidatlar Maliye Bakanlığına ödenir.

(2) Aidatlar, her yıl için Kurul tarafından belirlenir.

(3) Giriş aidatı ve yıllık aidatlar genel bütçeye gelir kaydedilir.

(4) Yıllık aidat her yılın Haziran ayı sonuna kadar ödenir.

İKİNCİ KISIM

Özel Hükümler

BİRİNCİ BÖLÜM

Arabuluculuk Faaliyeti

Arabulucuya başvuru

MADDE 15 – (1) Taraflar dava açılmadan önce veya davanın görülmesi sırasında arabulucuya başvurma konusunda anlaşabilirler. Mahkeme de tarafları arabulucuya başvurmak konusunda; arabuluculuğun esasları, süreci ve hukuki sonuçları hakkında aydınlatıp, arabuluculuk yoluyla uyuşmazlığın çözülmesinin sosyal, ekonomik ve psikolojik açıdan faydalarının olabileceğini hatırlatarak onları teşvik edebilir. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunundaki ön incelemeye ilişkin düzenlemeler saklıdır.

(2) Aksi kararlaştırılmadıkça, taraflardan birinin arabulucuya başvuru teklifine otuz gün içinde olumlu cevap verilmez ise bu teklif reddedilmiş sayılır.

(3) Arabuluculuk ücretini karşılamak için adli yardıma ihtiyaç duyan taraf, adliye arabuluculuk bürosunun bulunduğu yerdeki sulh hukuk mahkemesinin kararıyla adli yardımdan yararlanabilir. Bu konuda 6100 sayılı Kanunun 334 ilâ 340 ıncı maddeleri kıyasen uygulanır.

(4) Üçüncü fıkra kapsamında arabuluculuk hizmeti verilmesi hâlinde arabulucunun ücreti Tarifeye göre belirlenir.

(5) Arabuluculuk sürecinde tarafların avukatlık hizmeti bakımından adli yardımdan yararlanabilmesi hususunda 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 176 ilâ 181 inci maddeleri uygulanır.

Arabulucunun seçilmesi

MADDE 16 – (1) Başkaca bir usul kararlaştırılmadıkça arabulucu veya arabulucular taraflarca seçilir.

Arabuluculuk faaliyetinin yürütülmesi

MADDE 17 – (1) Arabulucu, seçildikten sonra tarafları en kısa sürede ilk toplantıya davet eder.

(2) Taraflar, emredici hukuk kurallarına aykırı olmamak kaydı ile arabuluculuk usulünü serbestçe kararlaştırabilir.

(3) Taraflarca kararlaştırılmamışsa arabulucu; uyuşmazlığın niteliğini, tarafların isteklerini ve uyuşmazlığın hızlı bir şekilde çözümlenmesi için gereken usul ve esasları göz önüne alarak arabuluculuk faaliyetini yürütür.

(4) Niteliği gereği yargısal bir yetkinin kullanımı olarak sadece hâkim tarafından yapılabilecek işlemler arabulucu tarafından yapılamaz.

(5) Arabulucu, sürecin yürütülmesi sırasında, taraflara hukuki tavsiyelerde bulunamaz.

(6) Arabulucu, arabuluculuk sürecini yürütürken tarafların temel çıkar ve gereksinimlerini ortaya koymaları ve bu doğrultuda menfaat temelli anlaşma sağlamaları için çaba gösterir. Arabulucu bu aşamada çözüm önerisinde bulunamaz. Ancak tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması hâlinde arabulucu menfaat temelli bir çözüm önerisinde bulunabilir. Bununla beraber tarafları bir çözüm önerisi ya da öneriler dizisini kabule zorlayamaz. Ancak, taraflardan birinin uyuşmazlığın çözümü bağlamında sunmuş olduğu bir önerinin arabulucu tarafından, diğer tarafa iletilmesi ve onun bu konudaki beyanının alınması bu kapsamda değerlendirilemez.

(7) Dava açıldıktan sonra tarafların birlikte arabulucuya başvuracaklarını beyan etmeleri hâlinde yargılama, mahkemece üç ayı geçmemek üzere ertelenir. Bu süre, tarafların birlikte başvurusu üzerine bir defaya mahsus olmak üzere üç aya kadar uzatılabilir.

(8) Arabuluculuk müzakerelerine taraflar bizzat, kanuni temsilcileri veya avukatları aracılığı ile katılabilirler. Tarafların açık rızasıyla uyuşmazlığın çözümüne katkı sağlayabilecek uzman kişiler de müzakerelerde hazır bulundurulabilir.

(9) Arabulucular, Arabulucu Bilgi Sistemi üzerinden faaliyetlerini yürütebilirler.

(10) Arabulucular, yargı organları ve elektronik altyapısını tamamlamış kamu kurum ve kuruluşları ile bilgi ve belge alışverişini elektronik ortamda yapabilirler.

İdarenin temsili

MADDE 18 – (1) Arabuluculuk müzakerelerinde idareyi, üst yönetici tarafından belirlenen iki üye ile hukuk birimi amiri veya onun belirleyeceği bir avukat ya da hukuk müşavirinden oluşan komisyon temsil eder. Hukuk biriminin veya kurum avukatının olmadığı hallerde komisyon üyelerinin tamamı üst yönetici tarafından belirlenir. Yedek komisyon üyeleri de aynı usulle seçilir. Komisyon kendisini vekil ile temsil ettiremez.

(2) İdare, arabuluculuk davetlerinin yapılacağı adres, kayıtlı elektronik posta adresi ve telefon numarasını, bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içerisinde internet sitesinde yayınlar. Arabulucular görüşmeler kapsamında yapacakları davetlerde öncelikle bu bilgileri esas alır.

(3) Komisyonda 2 yıl süreyle görev yapmak üzere asıl ve yedek üyeler belirlenir. İdare merkezde veya taşra teşkilatlarında komisyonlar kurabilir.

(4) Süresi dolan üye yeniden seçilebilir. Asıl üyenin katılamadığı toplantıya yedek üye katılır. Komisyon kararlarını oy birliği ile alır.

(5) Belirlenen komisyon üyeleri arabuluculuk sürecinde karar alma konusunda tam yetkilidir.

(6) Komisyon, arabuluculuk müzakereleri sonunda gerekçeli bir rapor düzenler ve beş yıl boyunca saklar. Komisyonun sekretarya hizmetlerini yürüten birim tarafından gerekçeli raporların saklanmasına ilişkin gerekli tedbirler alınır.

(7) Komisyon üyeleri, bu madde kapsamındaki görevleri uyarınca aldıkları kararlar ve yaptıkları işlemler nedeniyle görevinin gereklerine aykırı davrandıklarının mahkeme kararıyla tespit edilmesi dışında, mali ve idari yönden sorumlu tutulamazlar.

(8) Komisyon üyelerinin arabuluculuk faaliyeti kapsamında yaptıkları işler ve aldıkları kararlar sebebiyle açılacak tazminat davaları, ancak Devlet aleyhine açılabilir. Devlet ödediği tazminattan dolayı görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanan üyelere ödeme tarihinden itibaren bir yıl içinde rücu eder.

(9) Devlet aleyhine tazminat davası açılması hâlinde mahkeme ilgili komisyon üyelerine davayı re’sen ihbar eder.

(10) Komisyonun ve sekretaryasının çalışma usul ve esasları idareler tarafından belirlenir.

(11) Komisyon üyeleri bu madde kapsamındaki görevleri uyarınca ilgili özel ve kamu kurum ve kuruluşları ile sekretarya aracılığıyla yazışma yetkisine sahiptir. Kurum ve kuruluşlar tarafından komisyona ivedi olarak cevap verilir.

(12) İdarelerin taraf olduğu özel hukuk uyuşmazlıklarında, arabuluculuk sürecinde idarenin temsili, anlaşma belgesinin düzenlenmesi ve diğer hususlarda 7036 sayılı Kanun ile bu Yönetmelik hükümleri uygulanır.

Arabuluculuk sürecinin başlaması ve sürelere etkisi

MADDE 19 – (1) Arabuluculuk süreci, dava açılmadan önce arabulucuya başvuru hâlinde, tarafların ilk toplantıya davet edilmeleri ve taraflarla arabulucu arasında sürecin devam ettirilmesi konusunda anlaşmaya varılıp bu durumun bir tutanakla belgelendirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Dava açılmasından sonra arabulucuya başvuru hâlinde ise bu süreç, mahkemenin tarafları arabuluculuğa davetinin taraflarca kabul edilmesi veya tarafların arabulucuya başvurma konusunda anlaşmaya vardıklarını duruşma dışında mahkemeye yazılı olarak beyan ettikleri ya da duruşmada bu beyanlarının tutanağa geçirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar.

(2) Arabuluculuk sürecinin başlamasından sona ermesine kadar geçirilen süre, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz.

Arabuluculuğun sona ermesi

MADDE 20 – (1) Aşağıda belirtilen hâllerde arabuluculuk faaliyeti sona erer:

a) Tarafların uyuşmazlık konusu üzerinde anlaşmaya varması.

b) Taraflardan birinin karşı tarafa veya arabulucuya, arabuluculuk faaliyetinden çekildiğini bildirmesi.

c) Tarafların anlaşarak arabuluculuk faaliyetini sona erdirmesi.

ç) Taraflara danışıldıktan sonra arabuluculuk için daha fazla çaba sarf edilmesinin gereksiz olduğunun arabulucu tarafından tespit edilmesi.

d) Uyuşmazlığın arabuluculuğa elverişli olmadığının tespit edilmesi.

(2) Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaştıkları, anlaşamadıkları veya arabuluculuk faaliyetinin nasıl sonuçlandığı son tutanak ile belgelendirilir. Arabulucu tarafından düzenlenecek bu tutanak; arabulucu, taraflar, kanuni temsilcileri veya avukatlarınca imzalanır. Tutanak; taraflar, kanuni temsilcileri veya avukatlarınca imzalanmazsa, sebebi belirtilmek sureti ile sadece arabulucu tarafından imzalanır.

(3) Arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen son tutanağa, faaliyetin sonuçlanması dışında hangi hususların yazılacağına taraflar karar verir. Arabulucu, bu tutanak ve sonuçları konusunda taraflara gerekli açıklamaları yapar.

(4) Arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi hâlinde, arabulucu, bu faaliyete ilişkin kendisine yapılan bildirimi, tevdi edilen ve elinde bulunan belgeleri, ikinci fıkraya göre düzenlenen tutanağı beş yıl süre ile saklamak zorundadır. Arabulucu, arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlediği son tutanağın birer örneğini taraflara  verir. Tutanağın bir örneğini de arabuluculuk faaliyetinin sona ermesinden itibaren bir ay içinde Arabulucu Bilgi Sistemi üzerinden Genel Müdürlüğe gönderir.

(5) Arabulucu, arabuluculuk sürecinde hukuki ve fiili sebeplerle görevini yapamayacak hâle gelirse, tarafların üzerinde anlaştığı yeni bir arabulucu ile süreç kaldığı yerden devam ettirilebilir. Önceki yapılan işlemler geçerliliğini korur.

Tarafların anlaşması

MADDE 21 – (1) Arabuluculuk faaliyeti sonunda varılan anlaşmanın kapsamı taraflarca belirlenir, anlaşma belgesi düzenlenmesi hâlinde, bu belge taraflar ve arabulucu tarafından imzalanır.

(2) Taraflar, arabuluculuk faaliyeti sonunda bir anlaşmaya varırsa, bu anlaşma belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesini talep edebilirler. Bu şerhi içeren anlaşma, ilam niteliğinde belge sayılır.

(3) Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, çekişmesiz yargıya ilişkin yetki hükümleri yanında arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir.

(4) Davanın görülmesi sırasında arabuluculuğa başvurulması durumunda anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilir.

(5) İcra edilebilirlik şerhinin verilmesi, çekişmesiz yargı işidir ve buna ilişkin inceleme dosya üzerinden yapılır. Ancak arabuluculuğa elverişli olan aile hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda inceleme duruşmalı olarak yapılır. Bu incelemenin kapsamı anlaşmanın içeriğinin arabuluculuğa ve cebrî icraya elverişli olup olmadığı hususları ile sınırlıdır. Anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhi verilmesi için mahkemeye yapılacak olan başvuru ile bunun üzerine verilecek kararlara karşı ilgili tarafından istinaf yoluna gidilmesi hâlinde, maktu harç alınır. Taraflar anlaşma belgesini icra edilebilirlik şerhi verdirmeden başka bir resmî işlemde kullanmak isterlerse, damga vergisi de maktu olarak alınır.

(6) Taraflar ve avukatları ile arabulucunun birlikte imzaladıkları anlaşma belgesi, icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın ilam niteliğinde belge sayılır.

(7) Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamaz.

İKİNCİ BÖLÜM

Dava Şartı Olarak Arabuluculuk

Dava şartı olarak arabuluculuk

MADDE 22 – (1) Arabulucuya başvurulmuş olmasının kanunla dava şartı olarak düzenlendiği durumlarda davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır.

(2) Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir.

(3) Dava dilekçesi içeriğinden açıkça arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde derhal herhangi bir usuli işlem yapılmadan ve duruşma yapılmaksızın dosya üzerinden davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.

Dava şartı olarak arabuluculuğa başvuru

MADDE 23 – (1) Başvuru karşı tarafın, karşı taraf birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yerindeki veya işin yapıldığı yerdeki adliye arabuluculuk bürosuna, adliye arabuluculuk bürosu kurulmayan yerlerde ise görevlendirilen sulh hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüğüne yapılır. Adliye arabuluculuk bürosu kurulmayan yerlerde, büronun görevini, görevlendirilen sulh hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüğü yerine getirir.

(2) Tarafların ve uyuşmazlık konusunun aynı olduğu durumlarda birden fazla başvuru yapılmış ise, başvurunun hukuki sonuçları bakımından ilk başvuru esas alınır.

(3) Başvuru, dilekçe ile veya bürolarda bulunan formların doldurulması suretiyle yahut elektronik ortamda yapılabilir.

(4) Arabuluculuk başvurusu sırasında başvurandan, uyuşmazlık konusuna ilişkin hususların açıklanması istenir.

Dava şartı olarak arabuluculukta arabulucunun görevlendirilmesi

MADDE 24 – (1) Arabulucu, adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonu başkanlıklarına bildirilen listeden adliye arabuluculuk bürosu tarafından puanlama yöntemiyle belirlenir. Ancak tarafların listede yer alan herhangi bir arabulucu üzerinde başvuru sırasında anlaşmaları hâlinde taraflar veya tarafların imzasını taşıyan bir tutanakla beraber üzerinde anlaşılan arabulucu, durumu adliye arabuluculuk bürosuna bildirdiğinde bu arabulucu görevlendirilir. Dava şartı olan arabuluculuk ile ilgili uyuşmazlıklarda liste dışında bir arabulucu görevlendirilemez.

(2) Başvuran taraf, kendisine ve elinde bulunması hâlinde karşı tarafa ait her türlü iletişim bilgisini adliye arabuluculuk bürosuna verir. Adliye arabuluculuk bürosu, tarafların resmi kayıtlarda yer alan iletişim bilgilerini araştırmaya da yetkilidir. İlgili kurum ve kuruluşlar, uyuşmazlık konusuyla sınırlı olmak üzere adliye arabuluculuk bürosu tarafından talep edilen iletişim bilgilerini vermekle yükümlüdür.

(3) Taraflara ait iletişim bilgileri, görevlendirilen arabulucuya adliye arabuluculuk bürosu tarafından verilir. Arabulucu bu iletişim bilgilerini esas alır, ihtiyaç duyduğunda kendiliğinden araştırma da yapabilir. Elindeki bilgiler itibarıyla her türlü iletişim vasıtasını kullanarak görevlendirme konusunda tarafları bilgilendirir ve ilk toplantıya tarafları ve varsa avukatlarını birlikte davet eder. Bilgilendirme ve davete ilişkin işlemlerini belgeye bağlar. Arabulucu taraflara ulaşamaması hâlinde,  ulaşmak için hangi yolları denediğini ve hangi sebeplerle ulaşamadığını son tutanakta belirtir.

Dava şartı olarak arabuluculukta arabuluculuk faaliyeti

MADDE 25 – (1) Arabuluculuk görüşmelerine taraflar bizzat, kanuni temsilcileri veya avukatları, idareler ise oluşturacakları komisyon aracılığıyla katılabilirler. İşverenin adi veya resmi yazılı belgeyle yetkilendirdiği çalışanı da görüşmelerde işvereni temsil edebilir ve son tutanağı imzalayabilir.

(2) Arabulucu adliye arabuluculuk bürosu tarafından görevlendirildikten sonra ilk önce başvuran taraftan başlamak üzere asiller ile ön görüşme yapar, başvurucudan ve diğer taraftan uyuşmazlığın esasını öğrenir. Arabulucu asilleri, arabuluculuğun esasları, süreci ve sonuçları hakkında aydınlatıp, arabuluculuk yoluyla uyuşmazlığın çözümünün ekonomik, sosyal ve psikolojik faydalarının olduğunu hatırlatarak onları bilgilendirir. Asilleri ilk oturuma varsa vekilleri ile birlikte davet eder.

(3) Arabulucu ilk oturum davetini yaparken toplantı tarihi ve yerinin belirlenmesi konusunda taraflar ile iletişim kurar. Taraflarla yaptığı görüşme sonucunda bir mutabakat sağlanamazsa toplantı tarihini ve yerini kendisi belirler.

(4) Arabulucu, görevlendirmeyi yapan adliye arabuluculuk bürosunun yetkili olup olmadığını kendiliğinden dikkate alamaz. Karşı taraf en geç ilk toplantıda, yerleşim yeri ve işin yapıldığı yere ilişkin belgelerini sunmak suretiyle adliye arabuluculuk bürosunun yetkisine itiraz edebilir. Bu durumda arabulucu, dosyayı derhal ilgili sulh hukuk mahkemesine gönderilmek üzere adliye arabuluculuk bürosuna teslim eder. Mahkeme, harç alınmaksızın dosya üzerinden ivedilikle yapacağı inceleme sonunda yetkili adliye arabuluculuk bürosunu belirleyip kesin olarak karara bağlar ve dosyayı adliye arabuluculuk bürosuna iade eder. Yetki itirazına ilişkin inceleme yapılırken mahkemece atamayı yapan büro değil görevlendirilen arabulucunun listesinde kayıtlı bulunduğu komisyon dikkate alınır. Mahkeme kararı adliye arabuluculuk bürosu tarafından 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca taraflara masrafı suçüstü ödeneğinden karşılanmak üzere tebliğ edilir. Yetkisiz adliye arabuluculuk bürosu ayrıca kararı görevlendirdiği arabulucuya bildirir. Arabulucu görevlendirmeyi Arabulucu Bilgi Sistemi üzerinden sonlandırır. Arabulucu bundan önceki yaptığı hizmetler sebebiyle 26 ncı maddenin ikinci fıkrası uyarınca ücrete hak kazanır. Yetki itirazının reddi durumunda aynı arabulucu yeniden görevlendirilir ve 27 nci  maddenin birinci fıkrasında belirtilen süreler yeni görevlendirme tarihinden başlar. Yetki itirazının kabulü durumunda ise kararın tebliğinden itibaren bir hafta içinde yetkili adliye arabuluculuk bürosuna başvurulabilir. Bu takdirde yetkisiz adliye arabuluculuk bürosuna başvurma tarihi yetkili adliye arabuluculuk bürosuna başvurma tarihi olarak kabul edilir. Yetkili adliye arabuluculuk bürosu, 24 üncü maddenin birinci fıkrası uyarınca arabulucu görevlendirir.

(5) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren üç hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla bir hafta uzatılabilir. Sürenin sonucunda arabulucu anlaşamama yönünde re’sen son tutanağı düzenler.

(6) Tarafların uyuşmazlık konusunda anlaşmaları veya kısmen anlaşmaları hâlinde süreç anlaşma son tutanağı ile sonuçlandırılır. Bunların haricindeki her durumda taraflar anlaşmamış sayılır ve anlaşmama son tutanağı düzenlenir.

(7) Tarafların arabuluculuk sürecinde ileri sürülen taleplerden bir kısmı üzerinde anlaşmaya varmaları hâlinde, üzerinde anlaşma sağlanan ve sağlanamayan hususlar son tutanakta açıkça belirtilir ve ücret taraflardan aksi kararlaştırılmadıkça eşitçe alınır.

(8) Arabulucu, taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması, yapılan görüşmeler sonucunda veya kanunda belirtilen süre içerisinde anlaşmaya varılamaması yahut varılması hallerinde arabuluculuk faaliyetini sona erdirir ve son tutanağı düzenleyerek durumu derhal adliye arabuluculuk bürosuna bildirir.

(9) Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır. Arabulucu tarafları ilk toplantıya her türlü iletişim aracıyla davet ettiğini belgelendirir. Arabulucunun düzenlediği belgeler geçerli mazeretin değerlendirilmesinde esas alınır.

Dava şartı olarak arabuluculukta arabuluculuk ücreti ve giderler

MADDE 26 – (1) Tarafların arabuluculuk faaliyeti sonunda tamamen veya kısmen anlaşmaları hâlinde, arabuluculuk ücreti, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesinin eki Arabuluculuk Ücret Tarifesinin İkinci Kısmına göre aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde karşılanır. Bu durumda ücret, Tarifenin Birinci Kısmında belirlenen iki saatlik ücret tutarından az olamaz. İşe iade talebiyle yapılan görüşmelerde tarafların anlaşmaları durumunda, arabulucuya ödenecek ücretin belirlenmesinde işçiye işe başlatılmaması hâlinde ödenecek tazminat miktarı ile çalıştırılmadığı süre için ödenecek ücret ve diğer haklarının toplamı, Tarifenin İkinci Kısmı uyarınca üzerinde anlaşılan miktar olarak kabul edilir.

(2) Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Bakanlık bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde, Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Bakanlık bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. Dava açılması hâlinde mahkeme tarafından dava öncesi ödenen arabuluculuk ücretlerine ilişkin makbuz dosyaya eklenir. Yargılama giderleri olarak hükmedilen tutar 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilir.

(3) Sürecin sehven kayıt, mükerrer kayıt veya arabuluculuğa elverişli olmama nedeniyle sona erdirilmesi hallerinde arabulucuya ikinci fıkra uyarınca ücret ödenmez.

(4) Bu madde uyarınca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Bakanlık bütçesinden karşılanır. Dava açılması hâlinde mahkeme tarafından, yapılan zorunlu giderlere ilişkin makbuz dosyaya eklenir. Yargılama giderleri olarak hükmedilen tutar 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilir.

(5) Adliye arabuluculuk bürosu tarafından, adliye arabuluculuk bürosu bulunmayan yerde sulh hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüğü tarafından Bakanlık tarafından ödenen arabuluculuk ücretine ilişkin liste, ödenmek üzere Cumhuriyet başsavcılığına gönderilir.

(6) Kamu görevlileri tarafından yürütülen arabuluculuk faaliyetleri sonucunda taraflarca anlaşılan ya da Tarifeye göre tahakkuk edecek arabuluculuk ücreti, arabulucunun listesinde yer aldığı komisyona bağlı adliye arabuluculuk bürosu veya adliye arabuluculuk bürosu bulunmayan yerde sulh hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüğüne arabulucu tarafından bildirilir. Taraflar, arabulucu ücretini belirlenen tarihte adliye arabuluculuk bürosu veznesine yatırır. Adliye arabuluculuk bürosu yasal kesintileri yaptıktan sonra arabulucunun bildirmiş olduğu banka hesabına havale eder. Dava şartı olan arabuluculukta anlaşamama hâlinde düzenlenen sarf kararı gereğince ücret Cumhuriyet savcılığınca arabulucunun banka hesabına yatırılır.

Dava şartı olarak arabuluculuğun sürelere etkisi

MADDE 27 – (1) Adliye arabuluculuk bürosuna başvurulmasından, son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar geçen sürede uyuşmazlık konusu hususlarda zamanaşımı durur ve hak düşürücü süre işlemez.

Dava şartı olarak arabuluculukta yetki ve atama usulü

MADDE 28 – (1) Arabuluculuk görüşmeleri, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça, arabulucuyu görevlendiren adliye arabuluculuk bürosunun bağlı bulunduğu adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunun yetki alanı içinde yürütülür.

(2) Seri uyuşmazlıklar, adliye arabuluculuk bürosu tarafından atanan aynı arabulucuya tevdi edilir. Seri uyuşmazlığın sayısı ve puanlama usulü Daire Başkanlığınca belirlenir.

(3) Adliye arabuluculuk bürosunca yapılan atamalarda her dosya için arabulucuya puan verilir, puanlama ve atama usulü ile performans kriterleri Daire Başkanlığı tarafından belirlenir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Arabulucular Sicili

Sicilin tutulması

MADDE 29 – (1) Özel hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuk yapma yetkisini kazanmış kişilerin sicilleri, sicil numarası verilmek suretiyle, Daire Başkanlığınca tutulur.

(2) Sicilde kişinin ad ve soyadı, uzmanlık alanı, varsa diğer mesleği, iş adresi ve akademik unvanı gibi şahsi bilgileri yer alır. Bu bilgiler, Daire Başkanlığı internet sitesinde duyurulur.

(3) Arabulucu, sicilde yer alan kendisine ait bilgilerde meydana gelen her türlü değişikliği bir ay içinde varsa belgesi ile birlikte Genel Müdürlüğe bildirmek zorundadır. Bu değişiklikler ile ilgili olarak Daire Başkanlığı tarafından elektronik ortamda gerekli düzeltmeler yapılır.

(4) Daire Başkanlığı, arabulucular hakkında elektronik ortamda şahsi sicil dosyası tutar. Şahsi sicil dosyasına arabulucunun kimliği, öğrenim ve meslek durumu, bildiği yabancı dil, meslekî eserleri ve yazıları, disiplin ve ceza soruşturması ve sonuçları, başka görevlerde geçen hizmet gibi hususlara ilişkin belgeler konulur.

Sicile kayıt olma şartları

MADDE 30 – (1) Sicile kayıt, ilgilinin Daire Başkanlığına Arabulucu Bilgi Sistemi üzerinden başvurması ve şartları taşıdığının anlaşılması üzerine yapılır.

(2) Sicile kaydedilebilmek için;

a) Türk vatandaşı olmak,

b) Mesleğinde en az beş yıllık kıdeme sahip hukuk fakültesi mezunu olmak,

c) Tam ehliyetli olmak,

ç) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıldan fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile Devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık, gerçeğe aykırı bilirkişilik yapma, yalan tanıklık ve yalan yere yemin suçlarından mahkûm olmamak,

d) Terör örgütleriyle iltisaklı veya irtibatlı olmamak,

e) Arabuluculuk eğitimini tamamlamak ve Bakanlıkça yapılan yazılı sınavda başarılı olmak,

gerekir.

(3) İlgili, başvuru sırasında 29 uncu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şahsi bilgilerini içeren belgeler ile bu maddenin ikinci fıkrasındaki şartları taşıdığına dair belgeleri elektronik ortamda iletir.

(4) Başvuru tarihi itibarı ile fiilen avukatlık mesleğini veya bir kamu görevini ifa etmeyen başvuru sahiplerinin, arabuluculuk mesleğini yapmalarına ruhen ve bedenen engel bir hâllerinin bulunmadığını sağlık kuruluşlarından alacakları raporlarla belgelendirmeleri gerekir.

(5) Sicile kayıt için başvuruda bulunan kişi, ikinci fıkranın (b) bendindeki şartı taşıdığını ve dördüncü fıkrada bahsedilen sağlık durumunu düzenlenme tarihi itibarı ile altı aydan daha eski tarihli olmayan belgelerle ispatlamak zorundadır.

(6) İkinci fıkrada sayılan sicile kayıt şartlarını taşıdığı anlaşılan ve belgelerinde eksiklik bulunmayan başvuru sahiplerinin sicile kayıtlarının yapılacağı hususu ile şartları taşımadığı anlaşılan veya verilen bir aylık süreye rağmen eksik belgelerini sunmayan başvuru sahiplerinin sicile kayıtlarının yapılamayacağı hususunda Daire Başkanlığınca başvuru tarihinden veya eksik belgenin ikmalinden itibaren iki ay içinde karar verilir. Bu kararlar ilgilisine de tebliğ edilir. Bu kişiler belge eksikliklerini ikmal ettiklerinde yeniden sicile kayıt için başvuruda bulunabilirler.

(7) Arabulucu, sicile kayıt tarihinden itibaren faaliyetine başlayabilir.

(8) Arabulucu, üçüncü fıkrada sayılan şartlarla ilgili olarak kendisine ait bilgilerde meydana gelen her türlü değişikliği bir ay içinde varsa belgesi ile birlikte Genel Müdürlüğe iletir. Bu değişiklikler ile ilgili olarak Daire Başkanlığı tarafından sicilde ve elektronik ortamda gerekli düzeltmeler yapılır.

(9) Daire Başkanlığı, sicile kayıtlı arabulucuları, görev yapmak istedikleri adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonlarına göre listeler ve listeleri ilgili komisyon başkanlıklarına bildirir. Bir arabulucu, en fazla üç komisyon listesine kaydolabilir.

Sicilden silinme

MADDE 31 – (1) Arabuluculuk için aranan koşulları taşımadığı hâlde sicile kaydedilen veya daha sonra bu koşulları kaybeden arabulucunun kaydı Daire Başkanlığınca silinir. Arabulucunun ölümü hâlinde de aynı işlem yapılır.

(2) Daire Başkanlığı, Kanunun öngördüğü yükümlülükleri önemli ölçüde veya sürekli yerine getirmediğini tespit ettiği arabulucuyu yazılı olarak uyarır; uyarıya uyulmaması hâlinde arabulucunun yazılı savunmasını ister. Arabulucu, istemin tebliğinden itibaren on günlük süre içinde savunmasını vermek zorundadır. Tebliğden imtina eden veya bu süre içinde savunmada bulunmayan arabulucu savunma hakkından vazgeçmiş sayılır. Bu işlemlerden sonra Daire Başkanlığı, gerekirse arabulucunun adının sicilden silinmesini Kuruldan talep eder. Kurul tarafından sicilden silinmeye yönelik bir karar verilirse Daire Başkanlığınca bu karar ilgilisine tebliğ edilir.

(3) Arabulucu, sicilden kaydının silinmesini her zaman isteyebilir. Bu şekilde sicilden kaydı silinenler sınav şartı aranmaksızın diğer şartları haiz ise yeniden sicile kayıt yaptırabilirler.

ÜÇÜNCÜ KISIM

Eğitim, Sınav ve Denetim

BİRİNCİ BÖLÜM

Arabuluculuk Eğitimi ve Eğitim Kuruluşları

Arabuluculuk eğitimi

MADDE 32 – (1) Arabuluculuk eğitimi, hukuk fakültesi mezunu ve beş yıllık meslekî kıdem kazanmış kişiler tarafından alınan, arabuluculuk faaliyetinin yürütülmesi ile arabuluculuğun yerine getirilmesi için gerekli olan bilgi ve becerilerin kazanılmasını amaçlayan eğitimi ifade eder.

(2) Arabulucu olacak kişilere altmışsekiz saati teorik ve onaltı saati uygulamalı olmak üzere  asgari toplam seksendört saat arabuluculuk eğitimi verilir.

(3) Teorik ve uygulamalı eğitimin verilmesinde, eğitim modulü esas alınır.

(4) Eğitime katılanların, belgeye dayalı ve eğitim kuruluşlarınca kabul edilen haklı bir mazeretleri olmadıkça arabuluculuk eğitimi süresince verilen ders ve çalışmalara katılımları zorunludur. Eğitim kuruluşlarınca, adayların derslere devam durumunu gösteren çizelge düzenlenir ve derslerin 1/12’sine devam etmeyenlerin eğitim programıyla ilişiği kesilir.

(5) Daire Başkanlığı, arabulucuların uzmanlık alanlarını ve uzmanlığa ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

(6) Arabuluculara, arabuluculuk eğitim izni verilen kuruluşlarca teorik ve uygulamalı, toplam sekiz saatten az olmamak üzere üç yılda bir defa yenileme eğitimi verilir. Arabulucular yenileme eğitimine sicile kaydedildiği tarihten itibaren üçüncü yılın içinde katılmak zorundadır.

(7) Yenileme eğitiminde; arabuluculuğa ilişkin mevzuat ve içtihat değişiklikleri ile arabuluculuk becerilerinin geliştirilmesine yönelik eğitim verilir.

Arabuluculuk eğitimi katılım belgesi

MADDE 33 – (1) Eğitim kuruluşlarınca, eğitimlerini başarı ile tamamlayan kişilere en geç bir ay içinde arabuluculuk eğitimini tamamladıklarına dair katılım belgesi verilir.

Eğitim kuruluşlarına izin verilmesi

MADDE 34 – (1) Arabuluculuk eğitimi üniversitelerin hukuk fakülteleri, Türkiye Barolar Birliği veya Türkiye Adalet Akademisi tarafından verilir. Bu kuruluşlar Bakanlıktan izin alarak eğitim verebilirler. İzin verilen eğitim kuruluşlarının listesi elektronik ortamda yayınlanır.

(2) İzin için yazılı olarak başvurulur. Başvuruda eğitimin içeriğini ve süresini kapsar şekilde eğitim programı, eğiticilerin sayısı, unvanları, uzmanlıkları, yeterlikleri ve eğitim programının finansman kaynakları ile eğitim verilecek mekânlar hakkında gerekçeli ve yeterli bilgilere yer verilir.

(3) Başvuruda sunulan belgelere dayalı olarak, eğitimin amacına ulaşacağı, eğitimin yapılacağı mekânların uygunluğu ve eğitim kuruluşlarında eğitim faaliyetinin devamlılığının sağlanacağı tespit edilirse, ilgili eğitim kuruluşuna en çok üç yıl için geçerli olmak üzere izin verilir. İzin verilen eğitim kuruluşu, eğitim kuruluşları siciline kaydedilir.

(4) İkinci ve üçüncü fıkralarda belirtilen nitelikleri taşımadığı anlaşılan eğitim kuruluşunun başvurusu, başvuru talebinin Bakanlığa ulaştığı tarihten itibaren iki ay içinde incelenerek reddedilir ve karar ilgilisine tebliğ edilir. Bakanlıkça iki ay içinde karar verilemediği takdirde talep reddedilmiş sayılır.

(5) İzin süresi uzatılmayan veya izni iptal edilen eğitim kuruluşu, eğitim kuruluşları sicilinden ve elektronik ortamdaki listeden silinir. Bu eğitim kuruluşuna ait belgeler dosyasında saklanır.

İzin süresinin uzatılması

MADDE 35 – (1) Sicile kayıtlı olan bir eğitim kuruluşu kayıt süresinin bitiminden en erken bir yıl ve en geç üç ay önce, eğitim kuruluşları sicilindeki kaydının geçerlilik süresinin uzatılmasını yazılı olarak talep edebilir. Eğitim kuruluşunun 36 ncı maddeye göre sunduğu raporlardan, arabuluculuk eğitiminin başarılı şekilde devam ettiği ve 37 nci maddede belirtilen sebepler bulunmadığı takdirde, verilmiş bulunan iznin geçerlilik süresi her defasında üç yıl uzatılabilir. Eğitim kuruluşu, süresi içinde yaptığı başvuru hakkında karar verilinceye kadar listede kayıtlı kalır.

(2) İzin süresinin uzatılmasına ilişkin talepler, talebin Bakanlığa ulaştığı tarihten itibaren iki ay içinde incelenerek karara bağlanır ve karar ilgilisine tebliğ edilir.

Daire Başkanlığına bilgi verme yükümlülüğü

MADDE 36 – (1) Eğitim kuruluşları, her yıl ocak ayında bir önceki yıl içinde gerçekleştirdikleri eğitim faaliyetinin kapsamı, içeriği ve başarısı konusunda Daire Başkanlığına bir rapor sunar.

(2) Rapor sunmayan eğitim kuruluşuna yazılı ihtarda bulunularak bir aylık süre verilir. İhtarda, raporun verilen süreye rağmen sunulmaması hâlinde eğitim verme izninin iptal edileceği hususu belirtilir.

Eğitim kuruluşuna verilen iznin iptali

MADDE 37 – (1) Aşağıdaki hâllerde eğitim kuruluşuna verilmiş olan izin, Bakanlığın talebi üzerine Kurul tarafından iptal edilir:

a) İzin verilebilmesi için aranan şartlardan birinin ortadan kalkmış olduğunun veya mevcut olmadığının tespiti.

b) Eğitimin yeterli şekilde verilemediğinin tespiti.

c) Arabuluculuk eğitimi başarı belgesi düzenlenmesinde sahtecilik veya önemli hatalar yapılması.

ç) 36 ncı maddedeki rapor verme yükümlülüğünün yapılan ihtara rağmen yerine getirilmemesi.

d) Eğitim faaliyetinin devamlılığının sağlanmadığının tespiti.

(2) Eğitim kuruluşunun yazılı talebi üzerine Daire Başkanlığınca her zaman eğitim izninin iptaline karar verilebilir.

İKİNCİ BÖLÜM

Sınav İlke ve Kuralları

Sınav

MADDE 38 – (1) Arabuluculuk eğitimini tamamlayanların sicile kayıt olabilmeleri için bu Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak yazılı sınavda başarılı olmaları zorunludur.

(2) Başarılı olanların sınav sonuçları, sicile kayıt işlemleri tamamlanıncaya kadar geçerliliğini korur.

Sınavın yeri ve günü

MADDE 39 – (1) Sınav Bakanlık tarafından belirlenen arabulucu ihtiyaç sayısına göre yapılır. Sınavın yapılacağı yer, tarih ve saat Daire Başkanlığınca belirlenir.

(2) Sınavın yeri, tarihi ve saati Genel Müdürlüğün resmî internet sayfasında yayımlanmak suretiyle duyurulur.

Sınavın konusu

MADDE 40 – (1) Sınav, 32 nci madde uyarınca arabuluculuk eğitimi sırasında verilen konuları kapsar.

Sınav işlemlerinin yürütülmesi

MADDE 41 – (1) Daire Başkanlığı sınavla ilgili soruların hazırlattırılması, sınavın ilanı, süresi, sınav tutanaklarının düzenlenmesi ile sınavlara ilişkin diğer işlemlerin yürütülmesini sağlar.

Sınava başvuru

MADDE 42 – (1) Sınava girmek isteyenlerin 30 uncu maddenin ikinci fıkrasının (a), (b), (c), (ç) ve (d) bentlerinde belirtilen şartları taşıması ve arabuluculuk eğitimini tamamlaması gerekir.

(2) Sınava başvurular, Arabulucu Bilgi Sistemi üzerinden elektronik imza ya da e-Devlet şifresi kullanmak suretiyle, T.C. kimlik numarasını gösteren belge, adli sicil beyanı veya belgesi, arabuluculuk eğitimini tamamladığını gösteren katılım belgesi, hukuk fakültesi mezunu ve mesleğinde en az beş yıllık kıdeme sahip olduğunu gösterir belgenin son başvuru günü bitimine kadar sisteme yüklenmesi suretiyle yapılır.

(3) Başvuruya ilişkin diğer usul ve esaslar sınav ilanında belirtilir.

Başvurunun incelenmesi

MADDE 43 – (1) Başvuru, ilgilinin sınava girebilme şartlarını taşıyıp taşımadığının tespiti açısından incelenir.

(2) Başvuru sırasında istenen belgeleri sisteme eksik veya hatalı yüklemiş olanların ya da sınava girebilme şartlarını taşımadığı tespit edilenlerin başvuruları reddedilip, bu durum kendilerine bildirilir.

(3) Sınava girebilme şartlarını taşıyanlara ilişkin gerekli bilgiler, sınavı yapacak kuruma iletilir.

Sınavların yapılışı

MADDE 44 – (1) Sınav, klasik veya test usulü şeklinde yapılır.

(2) Bu sınav, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı, Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü veya yükseköğretim kurumları arasından Bakanlıkça belirlenecek bir kuruluşa yaptırılabilir.

Sınavda başarı koşulu

MADDE 45 – (1) Sınavda yüz tam puan üzerinden en az yetmiş puan alması koşuluyla en yüksek puan alan adaydan başlamak üzere sınav ilanında belirtilen arabulucu ihtiyaç sayısı kadar aday, sınavda başarılı sayılır. Başarılı sayılan en düşük puanlı adayla aynı puanı alan adaylar da başarılı sayılır.

Sınav sonuçlarının açıklanması ve itiraz

MADDE 46 – (1) Daire Başkanlığı, sınav sonuçlarını, sınav sonuçlarının kendisine intikal ettiği tarihten itibaren bir ay içinde ilan eder.

(2) İlgililer, sınav sonuçlarının ilanından itibaren yedi gün içinde Daire Başkanlığına yazılı olarak itiraz edebilirler.

(3) Daire Başkanlığı tarafından sınav ile ilgili itirazlar sınavı yapan kuruma yedi gün içinde bildirilir. İtiraz sonuçları da ilgililere aynı süre zarfında Daire Başkanlığınca yazılı olarak bildirilir.

(4) Sınava yapılan itirazlar, sınavı yapan kurum tarafından karara bağlanır.

(5) Sınavda hatalı sorulara tekabül eden puanlar eşit şekilde diğer sorulara dağıtılır. Ancak, soruların yüzde beşinden fazlasının hatalı olduğunun ikinci fıkrada belirtilen süre içinde tespit edilmesi hâlinde, sınav iptal edilir ve en kısa sürede yeni sınav yapılır.

Sınavların geçersiz sayılması

MADDE 47 – (1) Sınava girenlerden;

a) İzin almadan sınav salonu veya yerini terk edenler,

b) Sınavda kopya çekenler veya kopya çekmeye teşebbüs edenler,

c) Sınavda kopya verenler veya kopya vermeye teşebbüs edenler,

ç) Kendi yerine başkasının sınava girmesini sağlayanlar,

d) Sınav düzenine aykırı davranışta bulunanlar

hakkında düzenlenen tutanak üzerine bunların sınavları geçersiz sayılır.

(2) Sınavı kazananlardan başvuruda gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu tespit edilenlerin sınavı da geçersiz sayılır. Bu durumda olanlar hiçbir hak talebinde bulunamazlar. Ayrıca gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu tespit edilenler hakkında idari ve yasal işlemler yapılır.

Sınavlarda başarısız kabul edilme

MADDE 48 – (1) Sınava başvuranlardan;

a) 45 inci maddedeki sınav başarı koşulunu sağlamayanlar,

b) Sınavı geçersiz sayılanlar,

c) Sınava katılmayanlar,

başarısız kabul edilirler.

Yeni sınav hakkı

MADDE 49 – (1) 47 nci maddenin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince sınavları geçersiz sayılanlar ile 48 inci maddenin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri gereğince sınavlarda başarısız kabul edilenler, sınavlara yeniden girebilme hakkına sahiptirler.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Denetim

Denetim yetkisi

MADDE 50 – (1) Arabulucular, arabuluculuk büroları ve arabuluculuk eğitim izni verilen kuruluşlar, Daire Başkanlığının denetimi altındadır.

Denetimin kapsamı

MADDE 51 – (1) Eğitim kuruluşları, arabulucular ve arabuluculuk büroları, Kanun, Yönetmelik ve ilgili mevzuat uyarınca çıkarılan diğer düzenleyici işlemlere uygun hareket edip etmediği yönünden denetlenir.

(2) Denetim sonucunda tespit edilen eksiklikler duruma göre Daire Başkanlığınca ilgili kişi ve kuruluşlara yazılı bir şekilde bildirilerek bu eksikliklerin giderilmesi için eksikliğin niteliğine göre uygun bir süre verilir. Verilen süre sonunda eksiklikler giderilmediği takdirde veya denetim sonucu, konusu suç teşkil eden uygulamalar tespit edildiğinde arabulucu veya eğitim kuruluşları hakkında Kanun, Yönetmelik ve bu mevzuat uyarınca çıkarılan diğer düzenleyici işlemler uyarınca işlem yapılır ve gerekirse adli mercilere bildirimde bulunulur.

DÖRDÜNCÜ KISIM

Teşkilat

BİRİNCİ BÖLÜM

Daire Başkanlığı

Daire Başkanlığı

MADDE 52 – (1) Daire Başkanlığı, bir daire başkanı, yeteri kadar tetkik hâkimi ve diğer personelden oluşur.

(2) Daire Başkanlığı nezdinde, Kanun ve bu Yönetmelikle verilen arabuluculuk faaliyetleri ile ilgili görevleri yerine getirmek üzere; Arabuluculuk Hizmetleri Bürosu, Sicil Bürosu ve Eğitim Bürosu gibi bürolar başta olmak üzere hizmetin gereklerine uygun olarak yeterli sayıda büro oluşturulur.

Daire Başkanlığının görevleri

MADDE 53 – (1) Daire Başkanlığının görevleri genel olarak şunlardır:

a) Arabuluculuk hizmetlerinin düzenli ve verimli olarak yürütülmesini sağlamak.

b) Arabuluculukla ilgili yayın yapmak, bu konudaki bilimsel çalışmaları teşvik etmek ve desteklemek.

c) Kurulun çalışması ile ilgili her türlü karar ve işlemi yürütmek ve görevleri ile ilgili bakanlık, diğer kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, kamu yararına çalışan vakıf ve dernekler ile uygun görülen gönüllü gerçek ve tüzel kişilerle işbirliği yapmak.

ç) Arabuluculuk kurumunun tanıtımını yapmak, bu konuda kamuoyunu bilgilendirmek, ulusal ve uluslararası kongre, sempozyum ve seminer gibi bilimsel organizasyonları düzenlemek veya desteklemek.

d) Ülke genelinde arabuluculuk uygulamalarını izlemek, ilgili istatistikleri tutmak ve yayımlamak.

e) Arabuluculuk eğitimi verecek kuruluşlar tarafından bu amaçla yapılan başvuru ile eğitim kuruluşları sicilindeki kaydın geçerlilik süresinin uzatılması talebinin karara bağlanmasını Bakanlığın onayına sunmak, arabuluculuk eğitimi verecek eğitim kuruluşlarını listelemek ve elektronik ortamda yayımlamak.

f) Arabulucu sicilini tutmak, sicile kayıt taleplerini karara bağlamak, 31 inci maddenin birinci ve ikinci fıkraları kapsamında arabulucunun sicilden silinmesine karar vermek ve bu sicilde yer alan kişilere ilişkin bilgileri elektronik ortamda duyurmak.

g) Arabulucular tarafından arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen son tutanakların kayıtlarını tutmak ve birer örneklerini saklamak.

ğ) Görev alanına giren kanun ve düzenleyici işlemler hakkında inceleme ve araştırma yaparak Genel Müdürlüğe öneride bulunmak.

h) Yıllık faaliyet raporunu ve izleyen yıl faaliyet planını hazırlayarak Kurulun bilgisine sunmak.

ı) Yıllık Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesini hazırlamak.

İKİNCİ BÖLÜM

Arabuluculuk Kurulu ve Görevleri

Kurul

MADDE 54 – (1) Kurul aşağıdaki üyelerden oluşur:

a) Hukuk İşleri Genel Müdürü.

b) Arabuluculuk Daire Başkanı.

c) Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından hukuk mahkemelerinde görev yapmakta olan birinci sınıfa ayrılmış hâkimler arasından seçilecek iki hâkim.

ç) Türkiye Barolar Birliğinden üç temsilci.

d) Türkiye Noterler Birliğinden bir temsilci.

e) Yükseköğretim Kurulu tarafından seçilen özel hukuk alanından bir öğretim üyesi.

f) Adalet Bakanı tarafından seçilecek üç arabulucu.

g) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinden bir temsilci.

ğ) Kendisine mensup işçi sayısı en çok olan üç işçi sendikaları konfederasyonunca seçilecek birer temsilci.

h) En çok işveren mensubu olan işveren sendikaları konfederasyonunca seçilecek bir temsilci.

ı) Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonundan bir temsilci.

i) Türkiye Adalet Akademisi Eğitim Merkezi Başkanı.

(2) Kurul Başkanı ihtiyaca göre Kurul toplantılarına uzman kişileri çağırabilir.

(3) Kurul Başkanı Hukuk İşleri Genel Müdürüdür. Genel Müdürün bulunmadığı toplantılarda Başkanlık görevi Arabuluculuk Daire Başkanı tarafından yerine getirilir.

(4) Kurul, mart ve eylül aylarında olmak üzere yılda en az iki kez toplanır. Ayrıca, Başkanın veya en az beş üyenin talebiyle Kurul her zaman toplantıya çağrılabilir.

(5) Kurul en az on kişi ile toplanır.

(6) Kurul üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar alır. Karara muhalif kalan üyelerin görüşlerini yazılı olarak sunma hakları vardır. Karara muhalif üyeler, muhalefet gerekçelerini en geç on gün içinde Kurul başkanlığına ibraz ederler.

(7) Mazeretsiz olarak art arda iki toplantıya katılmayan üyenin üyeliği düşer. Üyeliği düşen kişinin yerine, kalan süreyi tamamlamak üzere kurum veya kuruluşunca yeni bir üye görevlendirilir. Üyenin istifası veya ölümü hâlinde de aynı hüküm geçerlidir.

(8) Kurulun Bakanlık dışından görevlendirilen üyelerinin görev süresi üç yıldır. Görev süresi dolan üyeler yeniden görevlendirilebilir. Eski Kurulun görevi yeni Kurul oluşuncaya kadar devam eder.

(9) Kurulun gündemi Daire Başkanlığınca belirlenip, Kurul toplantısından beş gün önce Kurul üyelerinin iletişim adreslerine elektronik posta yoluyla gönderilir. Gündem dışı konular da Kurulda görüşülebilir.

(10) Kurulun sekretaryası Daire Başkanlığınca yürütülür.

(11) Arabuluculuk Kuruluna başka yerden katılan Kurul üyelerinin gündelik, yol gideri, konaklama ve diğer zorunlu giderleri 10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümlerine göre Bakanlıkça karşılanır.

Kurulun görevleri

MADDE 55 – (1) Kurulun görevleri şunlardır:

a) Arabuluculuk hizmetlerine ilişkin temel ilkeler ile arabuluculuk meslek kurallarını belirlemek.

b) Arabuluculuk eğitimine ve eğitim kuruluşlarının nitelikleri ile çalışma usul ve esaslarına yönelik ilke ve standartlar ile arabuluculuk eğitimi sonunda yapılacak olan sınava ilişkin temel ilke ve standartları tespit etmek.

c) Arabulucuların denetimine ilişkin kuralları belirlemek.

ç) Kanuna göre çıkarılması gereken ve Genel Müdürlük tarafından hazırlanan yönetmelik taslaklarına, gerekirse değişiklik yaparak son şeklini vermek.

d) Eğitim kuruluşlarının eğitim izinlerini iptal etmek.

e) 31 inci maddenin üçüncü fıkrası kapsamında arabulucunun sicilden silinmesine karar vermek.

f) Arabulucuların ödeyecekleri giriş aidatını ve yıllık aidatları tespit etmek.

g) Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesini gerekiyorsa değişiklik yapmak suretiyle onaylamak.

ğ) Daire Başkanlığı tarafından yürütülecek faaliyetlerin etkinliğini artırmak üzere tavsiyelerde bulunmak.

h) Daire Başkanlığının yıllık faaliyet raporu ve planı hakkında görüş bildirmek.

ı) Daire Başkanlığının faaliyet planında yer alan konularla ilgili kurum ve kuruluşların uygulamaya sağlayabileceği katkıları belirlemek.

i) Arabuluculuk hizmetlerinin yürütülmesiyle ilgili olarak gerek Daire Başkanlığınca bildirilen ve gerekse re’sen öğrenilen genel ve önemli sorunları görüşüp, çözüm önerilerinde bulunmak.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Adliye Arabuluculuk Bürosu

Adliye arabuluculuk bürosu

MADDE 56 – (1) Arabuluculuğa başvuranları bilgilendirmek, arabulucuları görevlendirmek ve kanunla verilen diğer görevleri yerine getirmek üzere Bakanlık tarafından uygun görülen adliyelerde, adliye arabuluculuk büroları kurulur.

Adliye arabuluculuk büro personeli

MADDE 57 – (1) Adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonu tarafından, münhasıran bu bürolarda çalışmak üzere bir yazı işleri müdürü ile yeteri kadar personel görevlendirilir.

Adliye arabuluculuk bürolarının denetimi

MADDE 58 – (1) Adliye arabuluculuk büroları, Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenen sulh hukuk hâkiminin gözetim ve denetimi altında görev yapar. Adliye arabuluculuk bürosu kurulmayan yerlerde bu büroların görevi, adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunca görevlendirilen sulh hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüğü tarafından ilgili hâkimin gözetim ve denetimi altında yerine getirilir.

BEŞİNCİ KISIM

Çeşitli ve Son Hükümler

Yürürlükten kaldırılan yönetmelik

MADDE 59 – (1) 26/1/2013 tarihli 28540 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmıştır.

Yenileme eğitimine esas kayıt tarihi

GEÇİCİ MADDE 1 – (1) 1/1/2018 tarihinden önce sicile kaydolanlar bakımından bu Yönetmeliğin Resmî Gazete’de yayımlandığı tarih 32 nci maddenin altıncı fıkrası uyarınca, sicile kayıt tarihi sayılır.

Yürürlük

MADDE 60 – (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 61 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Adalet Bakanı yürütür.

 

Kentsel Dönüşüme giren Kooperatiflerde ortaklara konut veya işyeri tesliminde tapu harcı ?-EVREN ÖZMEN

Kentsel Dönüşüme giren Kooperatiflerde ortaklara konut veya işyeri tesliminde tapu harcı ?-EVREN ÖZMEN

Kentsel dönüşüme giren kooperatiflerde kooperatif tarafından ortaklara tahsis sureti ile verilen tapular için harç alınacak mıdır ? Yoksa muafiyet kapsamında mıdır ?

İletişim [email protected]

Hata: İletişim formu bulunamadı.

Kooperatiflerde Alt işverenin sigorta borcundan kooperatife icra takibi yapılabilir mi ?-EVREN ÖZMEN

Alt işverenlerce Kuruma olan borçlar ödenmediği takdirde Kurumca 6183 sayılı Kanun gereği yürütülen icra takip işlemleri sırasında, hem asıl işverene hem de alt işverene birlikte ödeme emri gönderilerek, birikmiş alacakların hem asıl işverenden hem de alt işverenden tahsili cihetine gidilmektedir.

Bu nedenle alt taşeronlarda teminat mektubu alınmalıdır

Kooperatif Alt Taşeronunun sigorta idari para cezasından kooperatif sorumlu olur mu ?-EVREN ÖZMEN

Kanunun 11. maddesinde yer alan “… asıl işveren, bu Kanunun işverene yüklediği yükümlülüklerden dolayı alt işveren ile birlikte sorumludur.” hükmüne istinaden,  Sosyal Güvenlik Kurumunca alt işverenlerin Kuruma olan borçlarından dolayı asıl işverenler de sorumlu tutulmaktadır.  Alt işverenlerin Kuruma olan idari para cezası borçlarından dolayı asıl işverenin sorumlu tutulup tutulamayacağı konusunda tereddütler yaşansa da Sosyal Güvenlik Kurumunca çıkartılan 2011/53 sayılı Genelgede,  Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12/6/1991 tarihli ve 1991/10-277 Esas, 1991/359 Kararı gerekçe gösterilerek, asıl işverenlerin, alt işverenlerin prim borçlarının yanı sıra idari para cezası borçlarından dolayı da sorumlu tutulacağı hususuna yer verilmiştir.

Kooperatiflerde Alt işverenler için dosya açılması gerekmektedir-EVREN ÖZMEN

Sosyal güvenlik uygulamalarında alt işverenler için ayrıca işyeri dosyası tescil edilmeyip, asıl işverenle yapılan sözleşmenin ibraz edilmesi kaydıyla, asıl işverene ait işyeri dosyası üzerinden alt işveren numarası verilmekte ve alt işverenlerce çalıştırılan sigortalıların bildirimleri bu numara üzerinden yapılmaktadır

KOOPERATİFLERDE GENEL KURULDA TEMSİL İLE İLGİLİ SIK SORULAN SORULAR-EVREN ÖZMEN

KOOPERATİFLERDE GENEL KURULDA TEMSİL İLE İLGİLİ SIK SORULAN SORULAR

Mali Müşavir EVREN ÖZMEN

Kooperatiflerde Genel kurula bütün ortakların katılma hakkı var mıdır ?

Yapı Kooperatiflerinde kooperatife bir gün önce bile ortak olunsa bütün ortakların genel kurula katılma hakkına sahiptir. Diğer kooperatif türlerinde farklılık arz edebilir.

Birden fazla hisseye sahip olanların genel kuruldan kaç oy hakkı vardır ?

Her ortak yalnız bir oya sahip olup, yazı ile izin verilmek suretiyle bir ortak diğer bir ortağın oyunu kullanmak üzere temsilci tayin edebilir.

1000 ortak üzeri kooperatiflerde bir ortak kaç adet vekalet alabilir ?

Kooperatifin ortak sayısı 1000’i geçtiğinde her ortak en çok 9 olmak üzere birden fazla ortağı temsil edebilir.

500 Ortak üzeri kooperatiflerde seçim nasıl yapılır ?

Ancak, ortak sayısı 500’den fazla olması halinde, yönetim ve denetim kurulu belirleme seçimleri, gizli oy açık tasnif esasına göre yapılır.

Bu durumda her ortak, en fazla bir ortağı temsilen oy kullanabilir. Eş ve birinci derece (ortağın; çocuğu, anne ve babası, eşinin annesi ve babası) akrabalar için temsilde ortaklık şartı aranmaz.

Kooperatiflerde yönetim kurulu vekalet alabilir mi ?

Yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile kooperatifi temsile yetkili kılınılan kimseler vekaleten oy kullanamazlar.

Kooperatiflerde Yönetim Kurulunun ibrasında kimler oy kullanamaz ?

Yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile kooperatifin işlerinin görülmesine herhangi bir suretle katılmış olanlar yönetim kurulunun ibrasına ait kararlarda oylamaya katılamazlar.

Bu hüküm denetçiler hakkında uygulanamaz.

Denetçiler kendi ibralarında oy kullanamazlar.

Hiçbir ortak; kendisi, eşi veya usul ve füruğu ile kooperatif arasında ortaklık ilişkileri dışındaki şahsi bir işe veya uyuşmazlığa ait görüşmelerde oy kullanamaz

 

Kooperatiflerde Denetim Kurulu üyeleri istifa ettiği takdirde yapılacak işlemler nelerdir ?-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

Kooperatiflerde Denetim Kurulu üyeleri istifa ettiği takdirde yapılacak işlemler nelerdir ?-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

  • Denetim kurulu istifası için karar alınacak mıdır ?
  • Denetim kurulu istifa ettiği takdirde mal bildirim formu verecek midir ?
  • Denetim kurulunun istifası ortaklara duyurulmak zorunda mıdır ?
  • Denetim kurulunun istifası ticaret sicile tescil ettirilecek midir ?
  • Kooperatifte denetim kurulu yedek üyeleri görevi kabul etmez ise ne yapılmalıdır ?
  • Denetim kurulu raporu tek bir denetçi tarafından yazılabilir mi ?
  • Denetim kurulu raporu olmadan genel kurul yapılabilir mi ?

Hata: İletişim formu bulunamadı.

Okul bahçeleri otopark olabilecek -Evren özmen

Gazete

Sayı : 30437

YÖNETMELİK

Çevre ve Şehircilik Bakanlığından:

OTOPARK YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA

DAİR YÖNETMELİK

MADDE 1 – 22/2/2018 tarihli ve 30340 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Otopark Yönetmeliğinin 6 ncı maddesinin dördüncü fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “Milli Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim tesis alanları hariç,” ibaresi “Milli Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim tesis alanlarındaki projeler için düzenleme ve onaylar Milli Eğitim Bakanlığına ait olmak üzere” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 2 – Aynı Yönetmeliğin 16 ncı maddesinde yer alan “1/6/2018” ibaresi “1/1/2019” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 3 – Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 4 – Bu Yönetmelik hükümlerini Çevre ve Şehircilik Bakanı yürütür.

TÜKETİCİ KANUNUNA GÖRE KESİLEN CEZALARDA UZLAŞMA SÜRECİ-EVREN ÖZMEN MALİ MÜŞAVİR

TÜKETİCİ KANUNUNA GÖRE KESİLEN CEZALARDA UZLAŞMA SÜRECİ-EVREN ÖZMEN MALİ MÜŞAVİR

 

30 Mayıs 2018 ÇARŞAMBA Resmî Gazete Sayı : 30436
YÖNETMELİK
Gümrük ve Ticaret Bakanlığından:

6502 SAYILI TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN KAPSAMINDA

UYGULANAN İDARİ PARA CEZALARINA İLİŞKİN

UZLAŞMA YÖNETMELİĞİ

BİRİNCİ BÖLÜM

Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Amaç

MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı, uzlaşma komisyonlarının kurulması ve çalışması ile 7/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 77/A maddesi kapsamında yapılan uzlaşma başvurularına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

Kapsam

MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, 6502 sayılı Kanunun 77 nci maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları hariç olmak üzere, aynı madde uyarınca uygulanmasına karar verilen idari para cezalarını kapsar.

Dayanak

MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelik, 6502 sayılı Kanunun 77/A maddesinin yedinci fıkrası ile 84 üncü maddesinin birinci fıkrasına dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 4 – (1) Bu Yönetmeliğin uygulanmasında;

a) Bakan: Gümrük ve Ticaret Bakanını,

b) Bakanlık: Gümrük ve Ticaret Bakanlığını,

c) Bakanlık birimi: Bakanlık merkez ve taşra teşkilatlarını,

ç) Genel Müdürlük: Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğünü,

d) İdari para cezaları: 6502 sayılı Kanunun 77 nci maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları hariç olmak üzere, aynı madde uyarınca uygulanmasına karar verilen idari para cezalarını,

e) Kanun: 7/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu,

f) Komisyon: Uzlaşma Komisyonlarını,

g) Muhatap: Kanuna aykırı faaliyetlerinin tespit edilmesi sebebiyle hakkında idari para cezası uygulanmasına karar verilen gerçek veya tüzel kişiyi,

ğ) Müsteşar: Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Müsteşarını,

h) Uzlaşmanın sonuçsuz kalması: Muhatabın komisyonun davetine katılmaması, uzlaşma görüşmelerine katıldığı halde uzlaşma tutanağını imzalamaması veya tutanağı ihtirazi kayıtla imzalamak istemesi durumunu,

ı) Uzlaşmanın sağlanamaması: Komisyon teklifinin muhatap tarafından kabul edilmediği durumu,

ifade eder.

İKİNCİ BÖLÜM

Uzlaşmanın Konusu ve Komisyonların Kurulması, Görevleri ve Yetkileri

Uzlaşmanın konusu

MADDE 5 – (1) Kanun uyarınca muhataba tebliğ edilen idari para cezaları uzlaşma talebine konu edilebilir.

(2) Uzlaşma talebine konu edilen idari para cezaları hakkında, muhatap tarafından, tespit edilen eksiklik veya aykırılıkların;

a) Kanunun hükümlerine yeterince nüfuz edememekten veya Kanun hükümlerini yanlış yorumlamaktan kaynaklandığı,

b) İhtilaf konusu olayda yargı kararları ile idarenin görüş farklılığının olduğu,

hususları ileri sürülerek uzlaşma talebinde bulunulabilir.

Uzlaşmaya konu olamayacak idari para cezaları

MADDE 6 – (1) Aşağıda sayılan idari para cezaları uzlaşmaya konu olamaz:

a) İptali için idari yargı yoluna başvurulmuş idari para cezaları,

b) Reklam Kurulu tarafından verilen idari para cezaları,

c) Muhataba tebliğ edilen idari para cezasının bir kısmı,

ç) Ödenen idari para cezaları,

d) Daha önce uzlaşmaya konu edilmiş ancak uzlaşma görüşmeleri sonuçsuz kalmış ya da uzlaşma sağlanamamış idari para cezaları.

Komisyonların kurulması

MADDE 7 – (1) Bu Yönetmelik kapsamına giren idari para cezalarına ilişkin uzlaşma taleplerinin değerlendirilmesi amacıyla Bakanlıkça komisyonlar kurulur.

(2) Komisyonların başkan ve üyeleri, Müsteşar, Genel Müdürlüğün bağlı olduğu Müsteşar Yardımcısı, Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürü ile Genel Müdür Yardımcıları ve Daire Başkanları arasından başkan dâhil üç üyeden oluşacak şekilde Bakan tarafından belirlenir.

(3) Komisyonlar, uzlaşma başvurusu bulunması halinde üyelerin tamamının katılımıyla toplanır ve oy çokluğuyla karar alır.

(4) Komisyonların başkan ve üyelerinin herhangi bir nedenle görevlerinin başında bulunmamaları halinde, bunlara vekâlet edenler komisyonlarda görev yapar.

Komisyonların başkan ve üyelerinin sorumluluğu

MADDE 8 – (1) Komisyonların başkan ve üyeleri, komisyonların;

a) Çalışmalarının mevzuata uygunluğundan,

b) Faaliyetlerinin gizliliğinden,

c) Çalışmalarının hızlı ve güvenli sonuçlandırılmasından,

sorumludur.

Komisyonların görev ve yetkisi

MADDE 9 – (1) Bakanlık ve valilikler tarafından Kanun kapsamında uygulanmasına karar verilen idari para cezaları hakkındaki uzlaşma başvuruları komisyonlar tarafından karara bağlanır.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Başvurunun Şekli, Süresi, Usul Yönünden İncelenmesi ve Sonuçları

Başvuru şekli

MADDE 10 – (1) Uzlaşma talebinde bulunabilmek için bu Yönetmeliğin 12 nci maddesinde belirtilen kişiler tarafından ek-1’de yer alan forma uygun olarak düzenlenen dilekçe ile komisyonun sekretarya hizmetlerini yürütmekle görevli birime başvurulur. Dilekçe taahhütlü posta ile de gönderilebilir.

(2) Uzlaşma başvurusunun komisyon sekretaryası dışındaki Bakanlık birimine yapılmış olması halinde, başvuru derhal komisyon sekretaryasına iletilir. Başvurunun yapıldığı tarih olarak muhatabın Bakanlık birimine başvuru tarihi esas alınır.

Başvuru süresi

MADDE 11 – (1) Uzlaşma talebi, idari para cezası kararının tebliği tarihinden itibaren onbeş gün içinde yapılır.

Uzlaşma başvurusunda bulunabilecek kişiler

MADDE 12 – (1) Muhatabın kendisi, kanuni temsilcisi, veli ya da vasisi veya bunların uzlaşma yetkisi bulunan resmi vekâletini haiz vekili uzlaşma talebinde bulunabilir.

Uzlaşma başvurusunun incelenmesi

MADDE 13 – (1) Uzlaşmaya ilişkin talepler, komisyonların sekretarya hizmetini yürüten birim tarafından öncelikle usul yönünden incelenir. Yapılan incelemede;

a) İdari para cezasının uzlaşma kapsamına girip girmediği,

b) İdari para cezasının iptali için idari yargı yoluna başvurulup başvurulmadığı,

c) Uzlaşma talebinin idari para cezasının tamamını kapsayıp kapsamadığı,

ç) İdari para cezasının bir kısmının ya da tamamının ödenip ödenmediği,

d) İdari para cezasının daha önce uzlaşma talebine konu edilip edilmediği,

e) Uzlaşma başvurusunun komisyonun görev ve yetkisi dahilinde bulunup bulunmadığı,

f) Başvurunun süresi içinde yapılıp yapılmadığı,

g) Başvuru sahibinin başvuruda bulunma yetkisini haiz olup olmadığı,

hususları değerlendirilir.

(2) Usule ilişkin koşulları taşımadığı anlaşılan başvurular değerlendirilmez ve bu durum başvuru sahibine bildirilir.

(3) Uzlaşma başvurusunda usule ilişkin bir eksiklik olmaması halinde komisyonun sekretarya hizmetlerini yürüten birim tarafından söz konusu idari para cezasına ilişkin işlem dosyasının bir örneği idari para cezasını uygulayan Genel Müdürlük ya da valilik biriminden derhal temin edilir.

(4) Sekretarya tarafından uzlaşma başvurusuna konu edilen idari para cezalarına ilişkin tespit edilen tüm hususlara ve yapılan işlemlere ilişkin bilgi notu hazırlanarak uzlaşma görüşmelerinden en geç üç iş günü önce komisyon başkan ve üyelerine iletilir.

Uzlaşma başvurusunun sonuçları

MADDE 14 – (1) Uzlaşma başvurusunda bulunulması halinde Kanunun 78 inci maddesinde düzenlenmiş olan dava açma süresi ve idari para cezası ödeme süresi durur. Uzlaşmanın sonuçsuz kalması veya sağlanamaması hallerinde, söz konusu süreler kaldığı yerden işlemeye başlar.

(2) Süresi içinde uzlaşma başvurusunda bulunan muhatap, uzlaşma talep ettiği idari para cezaları için başvurusuna ilişkin süreç sonuçlanmadan yargı yoluna başvuramaz.

Sekretarya hizmetleri

MADDE 15 – (1) Komisyonların sekretarya hizmetleri Genel Müdürlük tarafından yürütülür.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Komisyonlar Tarafından Yapılacak Çalışmalar

Uzlaşma görüşmelerinde bulunabilecek kişiler

MADDE 16 – (1) Komisyon görüşmelerine muhatap, muhatabın kanuni temsilcisi, veli ya da vasisi bizzat veya bunların uzlaşma yetkisi bulunan resmi vekâletini haiz vekili katılabilir.

(2) Komisyon toplantılarına idari para cezası uygulanan taraftan katılacak kişi sayısı muhatap dâhil üçü geçemez. Tutanaklara imza atma yetkisi olan kişilerin yanında komisyon toplantılarına katılan diğer kişiler görüşmede hazır bulunanlar olarak, uzlaşma tutanağına imza atarlar.

Uzlaşma görüşmelerinin yapılması

MADDE 17 – (1) Başvurunun usulüne uygun olduğunun tespit edilmesi halinde, komisyon sekretaryası tarafından ek-2’de yer alan örneğe uygun uzlaşma davetiyesi, komisyon toplantısı tarihinden en az onbeş gün önce muhatabın başvuru dilekçesinde belirtilen adresine 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve 25/1/2018 tarihli ve 30312 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Elektronik Tebligat Sistemi Genel Tebliği (Sıra No: 1) hükümleri uyarınca tebliğe çıkartılır.

(2) Tebliğ tarihini ve imzayı içeren tebliğ mazbatası uzlaşma dosyasına konulur. Tebligatın elektronik yolla yapılması halinde, buna ilişkin kayıt örnekleri dosyasında muhafaza edilir.

(3) Muhatabın uzlaşma davetiyesinde belirtilen yer, tarih ve saatte toplantıya katılması halinde uzlaşma görüşmelerine başlanır.

(4) Uzlaşma sağlanması halinde, ek-3’te yer verilen örnek tutanağa uygun olarak üç nüsha tanzim edilen tutanak hazır bulunanlar tarafından imzalanır. Tutanak muhataba derhal tebliğ edilir ve bu husus bütün nüshalarda belirtilerek bir nüshası muhataba verilir.  Tutanağın bir nüshası gerekli işlem yapılmak üzere derhal Genel Müdürlüğün veya valiliğin ilgili birimine gönderilir, bir nüshası da komisyonda oluşan dosyada saklanır.

(5) Uzlaşmanın sonuçsuz kalması halinde, sonuçsuz kalma sebebi belirtilmek suretiyle komisyonca ek-4’te yer verilen örnek tutanağa uygun olarak üç nüsha halinde tutanak düzenlenir. Tutanağın bir nüshası muhataba verilir. Muhatabın uzlaşma davetine icabet etmemesi veya tutanağı almaktan imtina etmesi halinde tutanağın iki nüshası, gereği yapılmak üzere derhal Genel Müdürlüğün veya valiliğin ilgili birimine gönderilir. Bir nüshası da komisyonda tutulan dosyada saklanır. Muhatabın uzlaşma davetine icabet etmemesi veya tutanağı imzalamaktan imtina etmesi hallerinde kendisine ayrıca tebligat yapılmaz.

(6) Uzlaşmanın sağlanamaması halinde, komisyonun nihai teklifi ek-5’te yer verilen örnek tutanağa uygun olarak üç nüsha halinde tutanağa geçirilir ve bir nüshası muhataba verilir. Muhatap, bu Yönetmeliğin 14 üncü maddesinde belirtilen hususlar dikkate alınmak kaydıyla, idari para cezasının iptali için öngörülen dava açma süresinin son günü mesai saati bitimine kadar komisyonun nihai teklifini kabul ettiğini bir dilekçe ile Genel Müdürlüğün veya valiliğin ilgili birimine bildirdiği takdirde, bu tarih itibariyle uzlaşma sağlanmış sayılır ve buna göre işlem tesis edilir.

(7) Komisyon çalışmaları sırasında düzenlenen tutanakların muhatap tarafından imzalanarak bir nüshasının kendisine verilmesi tebliğ hükmündedir.

(8) Komisyonlarca, uzlaşmanın sağlanması, uzlaşmanın sonuçsuz kalması veya uzlaşmanın sağlanamamasına ilişkin hususların tutanağa geçirilmesi yeterlidir, tutanaklara geçirilen kararlar için ayrıca gerekçe yazılmaz.

Uzlaşma gününün ertelenmesi

MADDE 18 – (1) Belirlenen uzlaşma günü muhataba bildirildikten sonra komisyonun o gün toplanamayacağının anlaşılması halinde, yeni bir uzlaşma günü belirlenerek muhataba bildirilir.

(2) Muhatap tarafından makul gerekçelerle katılım sağlanamayacağının toplantı başlamadan önce komisyona bildirilmesi şartıyla ve bir defaya mahsus olmak üzere, toplantı muhataba bildirilecek daha sonraki bir tarihe ertelenebilir.

(3) Uzlaşma görüşmelerinin belirlenen günde sonuçlandırılamaması veya daha ayrıntılı bir inceleme ya da araştırma yapılmasını gerektirmesi hallerinde, toplantıya aynı gün belirlenen veya sonradan belirlenerek muhataba bildirilecek bir başka tarihte devam edilebilir.

(4) İkinci ve üçüncü fıkrada belirtilen hususlar komisyon başkan ve üyeleri tarafından imzalanan bir tutanakla tespit olunur ve bu tutanak uzlaşma dosyasında saklanır.

Uzlaşma işlemlerinin süresi

MADDE 19 – (1) Muhatabın uzlaşma talebi dilekçenin Bakanlık birimlerinin kayıtlarına girdiği tarihten itibaren üç ay içinde sonuçlandırılması zorunludur. Ancak, bu Yönetmeliğin 18 inci maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında belirtilen nedenlere bağlı olarak söz konusu sürenin aşılması halinde, komisyon dilekçenin kayıtlara girdiği tarihten itibaren en geç dört ay içinde uzlaşma başvurusunu karara bağlayabilir.

BEŞİNCİ BÖLÜM

Uzlaşmanın Sonuçları

Uzlaşmanın kesinliği

MADDE 20 – (1) Uzlaşmanın sağlanması halinde komisyonların düzenleyecekleri uzlaşma tutanakları kesin olup, gereği Genel Müdürlüğün veya valiliğin ilgili birimince derhal yerine getirilir.

(2) Uzlaşma tutanağının Genel Müdürlüğün veya valiliğin ilgili birimine intikali üzerine, uzlaşılan tutara göre işlem dosyasında gerekli değişiklikler yapılır.

(3) Bu Yönetmelik kapsamında oluşturulan komisyonların tüm çalışmaları ve işlemleri hakkında, muhatap ya da idare tarafından dava açılamaz, hiçbir mercie şikâyet veya itirazda bulunulamaz, herhangi bir idari inceleme, araştırma ve soruşturmaya konu edilemez ve kaldırma, geri alma, değiştirme veya yeni bir işlem yapma talebinde bulunulamaz.

(4) Komisyonların çalışmaları gizlidir.

İdari yargı yoluna başvuru

MADDE 21 – (1) Uzlaşmanın sonuçsuz kalması veya sağlanamaması hallerinde muhatap, kendisine tebliğ edilen idari para cezasına karşı, uzlaşmanın sonuçsuz kaldığı veya sağlanamadığına dair düzenlenen tutanak tarihinden itibaren bu Yönetmeliğin 14 üncü maddesinde belirtilen esaslar çerçevesinde idari yargı yoluna gidebilir.

(2) İdari yargı yoluna ilişkin hususlar Kanunda belirlenmiş olan hükümlere tabidir.

İdari para cezalarında uygulanmayacak indirimler

MADDE 22 – (1) Bu Yönetmelik uyarınca üzerinde uzlaşma talebinde bulunulan idari para cezaları hakkında uzlaşmanın neticesine bakılmaksızın 30/3/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 17 nci maddesi uyarınca ayrıca peşin ödeme indiriminden yararlanılamaz.

(2) Uzlaşmanın sağlanması halinde idari para cezasında yapılacak indirim, uzlaşma talebine konu edilen idari para cezasının yüzde ellisini geçemez.

Ödeme

MADDE 23 – (1) Uzlaşma konusu yapılan idari para cezaları, uzlaşmanın sağlanması halinde, uzlaşma tutanağının tebliğinden itibaren onbeş gün içinde ödenir.

ALTINCI BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

Mali hükümler

MADDE 24 – (1) Komisyonlardaki çalışmaları için komisyonların başkan ve üyelerine verilecek huzur hakkı ve huzur ücretleri ile buna ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığının uygun görüşü alınarak Bakanlıkça belirlenir.

Geçiş hükmü

GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin yayımı tarihinden önce Kanunun 77/A maddesine uygun olarak yapılmış olan uzlaşma başvuruları için 19 uncu maddede belirtilen süreler bu Yönetmeliğin yayımı tarihinden itibaren başlar.

Yürürlük

MADDE 25 – (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 26 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Gümrük ve Ticaret Bakanı yürütür.

 

Ekleri için tıklayınız.

 

OSB’LERDE DEĞİŞİKLİĞİN SONUÇLARI

DEĞİŞİKLİĞİN SONUÇLARI

  • Bugüne kadar OSB’lerin altyapı yatırımları nedeniyle yüklendikleri katma değer vergisi azalacaktır.
  • İstisna OSB’nin tüm alımlarını kapsamamaktadır.
  • Teşvik Belgeli Yatırımlar ile istisna teslimler çakışabilecektir.
  • Arsa ve altyapıya ayrı fatura kesen OSB’lerin durumu yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.
  • Hesap planlarında alt yapı teslimlerinin detaylı izlenmesi zorunluluğu doğmaktadır.

pexels-photo-1078879