TMK 702/4 ve TMK 640/4 maddelerinde mirasçılardan biri ya da bir kısmının başvurabileceği yasal yollar “terekedeki haklarının korunması” ile sınırlı tutulmuştur. Bu nedenle, iştirak halinde mülkiyet konusu olan bir mal veya hakka ilişkin ecrimisil davalarının, bağımsız olarak açılması halinde dava, elbirliği ( iştirak ) halinde maliklerin ( paydaşların ) hepsi tarafından, birlikte açılmak zorundadır.
Tarım kredi kooperatiflerinin alacaklarının farkı
Tarım kredi kooperatiflerini diğer alacaklılardan ayıran tek önemli özellik takip hukukunda düzenlemiş oldukları senetlerin ilam hükmünde sayılması ve ilamlı takip açabilmeleridir.Alacak bakımından bir rüçhanı bulunmamaktadır.
kooperatif davası dolandırıcılık kooperatif sonra kooperatif davası sözleşmesi kooperatif aidat borcu kooperatif kanunu kooperatif davalarında görevli mahkeme
kooperatiflerde genel kurul evrakları kooperatifler kanunu kooperatiflerde genel kurul çağrısı kooperatiflerde genel kurul nasıl yapılır kooperatiflerde genel kurul ilanı kooperatiflerde genel kurul kararları kooperatiflerde genel kurul tescili kooperatiflerde genel kurul toplantı yeter sayısı genel kurul toplantısı nasıl yapılır kooparatif nasıl kurulur koparatif nasıl kurulur konut yapı kooperatifi nasıl kurulur kooperatiflerde olağanüstü genel kurul nasıl yapılır kooperatif genel kurulu nasıl yapılır kooperatiflerde genel kurul işlemleri kooperatiflerde genel kurul evraklarkooperatifin ihyası davası kooperatifin organları kooperatifin faydaları kooperatifin feshi kooperatifin amacı kooperatifin avantajları kooperatifin borcu kooperatifin tasfiyesi nasıl yapılırı
kooperatiflerde genel kurul evrakları
kooperatifler kanunu
kooperatiflerde genel kurul çağrısı
kooperatiflerde genel kurul nasıl yapılır
kooperatiflerde genel kurul ilanı
kooperatiflerde genel kurul kararları
kooperatiflerde genel kurul tescili
kooperatiflerde genel kurul toplantı yeter sayısı
kooperatiflerde genel kurul
genel kurul toplantısı nasıl yapılır
kooparatif nasıl kurulur
koparatif nasıl kurulur
konut yapı kooperatifi nasıl kurulur
kooperatiflerde olağanüstü genel kurul nasıl yapılır
kooperatif genel kurulu nasıl yapılır
kooperatiflerde genel kurul işlemleri
kooperatiflerde genel kurul evrakları
kooperatifin ihyası davası
kooperatifin organları
kooperatifin faydaları
kooperatifin feshi
kooperatifin amacı
kooperatifin avantajları
kooperatifin borcu
kooperatifin tasfiyesi nasıl yapılır
Kooperatif kuruluşu 2012,kooperatif kuruluşu 2013,kooperatif kurmak,kooperatif nasıl kurulur ,kooperatif kurmak,
ANONİM VE LİMİTED ŞİRKETLERİN SERMAYELERİNİ YENİ ASGARİ TUTARLARA YÜKSELTMELERİNE VE KURULUŞU VE ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİĞİ İZNE TABİ ANONİM ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ-Kemal özmen 15 Kasım 2012 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : 28468
Gümrük ve Ticaret Bakanlığından:
ANONİM VE LİMİTED ŞİRKETLERİN SERMAYELERİNİ YENİ ASGARİ
TUTARLARA YÜKSELTMELERİNE VE KURULUŞU VE ESAS
SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİĞİ İZNE TABİ ANONİM
ŞİRKETLERİN BELİRLENMESİNE
İLİŞKİN TEBLİĞ
Amaç
MADDE 1 – (1) Bu Tebliğin amacı;
a) Kuruluşu ve esas sözleşme değişikliği işlemleri Gümrük ve Ticaret Bakanlığının iznine tabi olan anonim şirketleri belirlemek ve bu şirketlerde izin alınmasına,
b) Anonim ve limited şirketlerin sermayelerinin yeni asgari tutarlara yükseltilmesine,
ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.
Kapsam
MADDE 2 – (1) Bu Tebliğ, kuruluşu ve esas sözleşme değişikliği işlemleri Bakanlık iznine tabi olan anonim şirketler ile sermayeleri ellibin liranın altında olan anonim şirketleri ve sermayeleri onbin liranın altında olan limited şirketleri kapsar.
Dayanak
MADDE 3 – (1) Bu Tebliğ, 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 210 uncu, 333 ve 453 üncü maddeleri ile 14/1/2011 tarihli ve 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 20 nci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.
Tanımlar
MADDE 4 – (1) Bu Tebliğde geçen:
a) Bakanlık: Gümrük ve Ticaret Bakanlığını,
b) Genel Müdürlük: İç Ticaret Genel Müdürlüğünü,
c) Şirket: Bakanlık iznine tabi anonim şirketleri,
ifade eder.
Kuruluşu ve esas sözleşme değişikliği işlemleri Bakanlık iznine tabi olan şirketler
MADDE 5 – (1) Bankalar, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, tüketici finansmanı ve kart hizmetleri şirketleri, varlık yönetim şirketleri, sigorta şirketleri, anonim şirket şeklinde kurulan holdingler, döviz büfesi işleten şirketler, umumi mağazacılıkla uğraşan şirketler, tarım ürünleri lisanslı depoculuk şirketleri, ürün ihtisas borsası şirketleri, bağımsız denetim şirketleri, gözetim şirketleri, teknoloji geliştirme bölgesi yönetici şirketleri, 28/7/1981 tarihli ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa tabi şirketler ile serbest bölge kurucusu ve işleticisi şirketlerin kuruluşları ve esas sözleşme değişiklikleri Bakanlığın iznine tabidir. Ancak, kayıtlı sermaye sistemine kabul edilen Sermaye Piyasası Kanununa tabi halka açık anonim şirketlerin kayıtlı sermaye tavanı içinde yapacakları sermaye artışlarında Bakanlık izni aranmaz.
Bakanlık izni alınması
MADDE 6 – (1) 5 inci maddenin birinci fıkrasında sayılan şirketlerin kurulabilmesi için aşağıda belirtilen belgelerle başvurularak Genel Müdürlükten izin alınması zorunludur:
a) Kurucuların imzaları noter tarafından onaylanmış esas sözleşme,
b) Kuruluşu, diğer resmi kurumların uygun görüşünü veya iznini gerektiren şirketler için uygun görüş veya izin yazısı.
(2) 5 inci maddenin birinci fıkrasında sayılan şirketlerin, esas sözleşme değişikliklerinin genel kurulda görüşülebilmesi için aşağıda belirtilen belgelerle başvurularak Genel Müdürlükten izin alınması zorunludur:
a) Esas sözleşme değişikliğine ilişkin yönetim kurulu kararının noter onaylı örneği,
b) Esas sözleşmenin değişen maddesinin/maddelerinin yeni metni,
c) Esas sözleşme değişikliği diğer resmi kurumların uygun görüşünü veya iznini gerektiren şirketler için uygun görüş veya izin yazısı,
ç) Sermaye artırımına ilişkin esas sözleşme değişikliğinde;
1) Sermayenin tamamının ödendiğine, karşılıksız kalıp kalmadığına ve şirket özvarlığının tespitine ilişkin yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir raporu,
2) Sermaye artırımının iç kaynaklardan yapılması halinde, iç kaynaklardan karşılanan tutarın şirket bünyesinde gerçekten var olduğuna ilişkin yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir raporu, denetime tabi şirketlerde ise denetçinin bu tespitlere ilişkin raporu,
3) Konulan ayni sermaye ile sermaye artırımı sırasında devralınacak işletmeler ve ayınların değerinin tespitine ilişkin mahkemece atanan bilirkişi tarafından hazırlanmış değerleme raporları,
4) Konulan ayni sermaye üzerinde herhangi bir sınırlamanın olmadığına dair ilgili sicilden alınacak yazı,
5) Ayni sermaye olarak konulan taşınmazın, fikri mülkiyet haklarının ve diğer değerlerin kayıtlı bulundukları sicillere şerh verildiğini gösteren belge.
d) Sermayenin azaltılmasına ilişkin esas sözleşme değişikliğinde; sermayenin azaltılmasına rağmen şirket alacaklılarının haklarını tamamen karşılayacak miktarda aktifin şirkette mevcut olduğunun belirlenmesine ilişkin yeminli mali müşavir raporu, denetime tabi şirketlerde ise denetçinin bu tespitlere ilişkin raporu.
(3) Bakanlık izninin, şirketin kuruluşunda ticaret sicili müdürlüğüne tescil başvurusundan önce, esas sözleşme değişikliklerinde ise genel kurul tarihinden önce alınması gerekir. Bakanlık izni alınmadan kuruluş ve esas sözleşme değişikliği işlemleri ticaret sicili müdürlüğüne tescil edilemez.
Sermayenin asgari tutarlara yükseltilmesi
MADDE 7 – (1) Sermayeleri ellibin Türk Lirasının altında olan anonim şirketler ile onbin Türk Lirasından az olan limited şirketlerin sermayelerini, 14/2/2014 tarihine kadar bu miktarlara yükseltmeleri gerekmektedir.
(2) Sermayelerini, 1/7/2012 tarihine kadar, mülga 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 272 ve 507 nci maddeleri uyarınca Bakanlar Kurulunun 2001/3500 sayılı Kararı ile anonim ve limited şirketler için öngörülen asgari sermaye tutarına yükseltmeyen anonim ve limited şirketlerin de, birinci fıkra hükmü çerçevesinde sermayelerini yükseltmeleri gerekmektedir.
(3) Birinci ve ikinci fıkra kapsamında olan ve belirlenen süre içerisinde sermayelerini öngörülen tutarlara yükseltmeyen şirketler, bu sürenin sonunda infisah etmiş sayılırlar.
Yürürlükten kaldırılan hükümler
MADDE 8 – (1) 25/7/2003 tarihli ve 25179 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anonim ve Limited Şirketlerin Kuruluş ve Ana Sözleşme Değişikliği İşlemlerine İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ (Tebliğ No: İç Ticaret 2003/3) yürürlükten kaldırılmıştır.
(2) 24/8/2002 tarihli ve 24856 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Miktarlara Yükseltme Sürelerinin Uzatılmasına İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: İç Ticaret 2002/4) yürürlükten kaldırılmıştır.
Yürürlük
MADDE 9 – (1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 10 – (1) Bu Tebliğ hükümlerini Gümrük ve Ticaret Bakanı yürütür.
Kooperatiflerin 2012 Aralık ayında yapacagı muhasebe işlemleri-Kemal özmen
2013 yılında kooperatiflerin genel kurullarını yaparken dıkkat edecekleri hususlar -Kemal özmen
Kooperatifler kanunu, Kooperatiflerde genel kurul işlemleri 2013-Kemal özmen
Kooperatifler ve ilan reklam vergisi-Kemal özmen
Aşağıda sayılan ilan ve reklamlardan vergi alınmaz.
1. Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu tarafından yayınlanan ve yapılan ilan ve reklamlar,
2. Her türlü gazete, dergi ve kitaplarda yapılan ilan ve reklamlar,
3. Gerçek kişilerin ikametgahlarının iç veya dışkapılarına konan ve kimliklerini gösteren levhalar,
4. İşletmelerin iştigal veya imal konusu maddelerinin ambalajları üzerinde bulunan ve kendi işlerine ait ilan ve reklamları ile ambalaj muhtevasından olan prospektüs ve tarifnameler,
5. Gerçek veya tüzel kişilere ait işyerlerinin içine veya dışına asılan iş sahibinin kimliği ile işin mahiyetini gösteren ve alanı 1/2 metrekareyi aşmayan ışıksız levhalar, (Alanı 1/2 metrekareyi aşan levhalar, aşan kısım üzerinden vergiye tabidir.)
6. Genel ve katma bütçeli idareler ile il özel idarelerinin, belediyelerin, köylerin ve bunların kuracakları birliklerin ve Posta-Telgraf-Telefon ve T.C. Devlet Demiryolları İşletmelerinin yapacakları her türlü ilan ve reklamlar,
7. Siyasi Partiler Kanununa göre, siyasi partilerin siyasi faaliyet sınırları içinde yapacakları ilan ve reklamlar,
8. Altıncı bentte yazılı idarelerle, kooperatifler ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları tarafından ülke ürünlerinin ve turizminin reklamını yapmak ve herhangi bir ticari ve sınai kuruluşa ait olmamak üzere hazırlanan her türlü levha ve afişlerle, aynı kuruluşlar tarafından Türkiye’deki ticaret, sanayi, tarım ve mesleki müesseselerinin isim ve ticaret ünvanları ile ad ve adreslerini ihtiva etmek üzere yayınlanacak kitap, broşür, katalog ve dergiler,
9. Umumi mahallere reklam amacı ile konulacak sıra, bank ve benzeri gereçler üzerindeki ilan ve reklamlar,
10. Sinema ve tiyatroların kendi programlarına ilişkin olarak gösterinin yapıldığı binanın içinde ve dış yüzünde yaptıkları ilan ve reklamlar.
Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasının Veraset ve İntikal Vergisine uygulanıp uygulanmayacağı hk-Kemal özmen
Başlık Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasının Veraset ve İntikal Vergisine uygulanıp uygulanmayacağı hk.
Tarih 19/09/2012
Sayı B.07.1.GİB.4.35.17.02-160[12-2012/9]-861
Kapsam
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü
Sayı
:
B.07.1.GİB.4.35.17.02-160[12-2012/9]-861
19/09/2012
Konu
:
Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasının Veraset ve İntikal Vergisine uygulanıp uygulanmayacağı hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; Alman vatandaşı … 27/7/2008 tarihinde Almanya’da vefatı üzerine yine Alman vatandaşı eşi … ann’a intikal eden Akbank Cumhuriyet Bulvarı/İzmir şubesindeki 76.933,91-Euro mevduat dolayısıyla Almanya’da mirasçılık vergisinin ödendiği belirtilerek Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması çerçevesinde söz konusu mevduattan veraset ve intikal vergisinin aranıp aranmayacağı hususundaki Başkanlığımızın görüşü sorulmaktadır.
7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda bulunan şahıslara ait mallar ile Türkiye’de bulunan malların veraset yoluyla veya herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir tarzda bir şahıstan diğer şahsa intikalinin veraset ve intikal vergisine tabi olduğu; 2 nci maddesinin (b) bendinde ise mal tabirinin; mülkiyete konu olabilen menkul ve gayrimenkul şeylerle mameleke girebilen diğer bütün hakları ve alacakları ifade ettiği; 7 nci maddesinde de “veraset yoluyla veya sair suretle ivazsız mal iktisap edenler iktisap ettikleri malları … bir beyanname ile bildirmeye mecburdurlar.”, hükümleri yer almıştır.
Bu hükümlere göre, veraset yoluyla veya ivazsız olarak herhangi bir şekilde vukubulacak mal intikallerinin veraset ve intikal vergisinin konusuna girebilmesi için muris veya tasarrufu yapan (bir başkası lehine bağışta bulunan) kişinin, Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda bulunması ya da intikale konu malların Türkiye’de bulunması şarttır.
Diğer taraftan; 24/1/2012 tarih ve 28183 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti arasında gelir üzerinden alınan vergilerde çifte vergilendirmeyi ve vergi kaçakçılığını önleme anlaşmasının “Kapsanan Vergiler” başlıklı 2 nci maddesinin 1 inci fıkrasında; bu anlaşmanın ne şekilde alındığına bakılmaksızın, bir akit devlet, eyalet veya politik alt bölümleri ya da mahalli idareleri adına gelir üzerinden alınan vergilere uygulanacağı, 3 üncü fıkrasında da, bu anlaşmanın uygulandığı vergiler sayılmış, bu vergiler arasında veraset ve intikal vergisine yer verilmemiştir.
Buna göre; Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti arasında akdedilen çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması, veraset ve intikal vergisini kapsamına almadığından, müvekkilinize intikal eden 76.933,91-Euro mevduatı Türkiye’de bulunan mallar kapsamına girdiğinden veraset ve intikal vergisine tabi tutulması gerekmektedir.
Kooperatifler 2013 yılında yeni Türk ticaret kanunu kapsamında hangi defterleri tasdik ettirecekler -Kemal özmen
Detaylı bilgi için [email protected]
Taşımacılık kooperatifinin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanıp yararlanmayacağı hususu hk.-Kemal özmen
Başlık Taşımacılık kooperatifinin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanıp yararlanmayacağı hususu hk.
Tarih 11/09/2012
Sayı B.07.1.GİB.4.61.15.01-125[606-42-2012]-99
Kapsam
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
TRABZON VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı
:
B.07.1.GİB.4.61.15.01-125[606-42-2012]-99
11/09/2012
Konu
:
Taşımacılık kooperatifinin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanıp yararlanmayacağı hususu
İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden; Kooperatifinizin unvanının taşıyıcılar kooperatifi olmakla beraber İl Özel İdaresi Müdürlüğünden ihale yolu ile kiralamış olduğunuz kum ocağından üyelerinize ait motorlarla çıkarılan kumların niteliğinde bir değişiklik yapılmadan bedel karşılığı kooperatifinize teslim edildiği, kooperatifinizin ise aldığı kumları üçüncü kişilere sattığı, bunun dışında (taşımacılık) faaliyetinizin bulunmadığı bu nedenle kooperatifinizce sadece ortaklarla iş yapıldığı, ayrıca ana sözleşmenize göre ortaklara sermaye üzerinden kazanç dağıtılmadığı, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmediği ve yedek akçelerin ortaklara dağıtılmadığı belirtilerek, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Muafiyetler” başlıklı 4 üncü maddesinin (k) bendi gereğince kurumlar vergisinden muaf olup olmadığı sorulmaktadır.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi hükmüyle kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış olmakla beraber aynı kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde, tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklar ile iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (i) bendinde ise kooperatif ortaklarının yönetim gideri karşılığı olarak ödedikleri paralardan harcanmayarak iade edilen kısımlar için hesaplanan risturnların ortaklara dağıtımının kâr dağıtımı sayılmayacağı hükme bağlanmıştır.
1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “5.11.1. Yönetim gideri karşılığı olarak ödenen paralardan harcanmayarak ortaklara dağıtılan kısımlar” başlıklı bölümünde de, “Bütün kooperatifler için ortakların yönetim gideri karşılığı olarak ödedikleri paralardan harcanmayarak ortaklara iade edilen kısımlar, risturn istisnasından yararlanacaktır. Yönetim gideri olarak ödenen paraların risturn sayılabilmesi için kooperatif tarafından üyelere iade edilmesi gerekmektedir. İade nakden olabileceği gibi hesaben de olabilir.” açıklamasına yer verilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, tüketim ve taşımacılık kooperatiflerinin muafiyet şartlarını taşıyıp taşımadıklarına bakılmaksızın kurumlar vergisi mükellefi olmaları ve kurumlar vergisi beyannamesi vermeleri gerekmekte olup kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanamayan kooperatifinizin, sadece ortakların yönetim gideri karşılığı olarak ödedikleri paralardan harcanmayarak ortaklara iade edilen kısımlar için risturn istisnasından yararlanabileceği tabiidir.
Kooperatifin İlçe Emniyet Müdürlüğü ile imzalanacak protokol gereği mülkiyeti hazineye ait arsa üzerinde kooperatif tarafından bağış olarak inşa edilecek karakol binasına ilişkin yapılacak harcamaların kurum kazancından indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hk.-Kemal özmen
Başlık İlçe Emniyet Müdürlüğü ile imzalanacak protokol gereği mülkiyeti hazineye ait arsa üzerinde kooperatif tarafından bağış olarak inşa edilecek karakol binasına ilişkin yapılacak harcamaların kurum kazancından indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hk.
Tarih 19/09/2012
Sayı B.07.1.GİB.4.06.16.01-125[4-11/4]-981
Kapsam
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı
:
B.07.1.GİB.4.06.16.01-125[4-11/4]-981
19/09/2012
Konu
:
İlçe Emniyet Müdürlüğü ile imzalanacak protokol gereği mülkiyeti hazineye ait arsa üzerinde kooperatif tarafından bağış olarak inşa edilecek karakol binasına ilişkin yapılacak harcamaların kurum kazancından indirim konusu yapılıp yapılmayacağı
İlgi (a)’da kayıtlı özelge talep formunuzda, … Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi numarasında kayıtlı mükellefi olduğunuz belirtilerek, … İlçe Emniyet Müdürlüğü ile imzalanacak protokol gereğince mülkiyeti hazineye ait olan arsa üzerine tamamı kooperatifiniz tarafından bağış olarak inşa edileceği belirtilen karakol binası nedeniyle Kooperatifinizin kurumlar vergisi karşısındaki durumu hakkında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Muafiyetler” başlıklı 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde; tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir işyeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisinden muaf olduğu hüküm altına alınmıştır.
Konu ile ilgili 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.13.1. Muafiyet şartları başlıklı bölümünde,
“Kooperatiflerin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmeleri için ana sözleşmelerinde;
•Sermaye üzerinden kazanç dağıtılmamasına,
•Yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesine,
•Yedek akçelerin ortaklara dağıtılmamasına,
•Sadece ortaklarla iş görülmesine
dair hükümlerin bulunması ve bu kayıt ve şartlara da fiilen uyulması gerekmektedir.
Bu şartlara ana sözleşmelerinde yer vermeyen ya da yer vermekle beraber bu şartlara fiiliyatta uymayan kooperatifler, muafiyet hükümlerinden yararlanamayacaktır.”
açıklamalarına yer verilmiştir.
Özelge talep formunuz ekinde yer alan ana sözleşmenizin 70 inci maddesinde;
“Gelir-gider farkı genel kurulca onaylanan yıllık bilançoya göre tespit edilir.
Yönetim ve denetim kurul üyelerine gelir- gider farkından pay verilemez ve kooperatif yalnız ortakları ile işlem yapar.
Gelir gider müspet farkının % 1’i, bilanço tarihinden itibaren üç ay içinde 1163 sayılı Kanunun 94 üncü maddesi uyarınca Sanayi ve Ticaret Bakanlığı emrindeki fona yatırılır. Ortaklarla yapılan işlemlerden doğmuş bulunan geri kalan farkın tamamı yedek akçe olarak ayrılır. Yedek akçeler ortaklara dağıtılamaz.
Gelir gider farkı menfi olduğu takdirde, ortaya çıkan yedek akçelerden, bunun yetmemesi halinde ortak sermeye paylarından ve 71 inci maddeye göre oluşturulan özel fondan karşılanır.”
hükmü yer almaktadır.
Kooperatif ana sözleşmesinde “yönetim ve denetim kurulu üyelerine kazanç üzerinden hisse vermemek”, “ihtiyat akçelerini ortaklara dağıtmamak” ve “münhasıran ortaklarla iş görmek” şartları açıkça yazılı bulunmakta olup aynı maddede, ortaklar ile yapılan işlemlerden doğmuş bulunan kalan farkın tamamının yedek akçeye ayrılacağı ve ortaklara dağıtılmayacağı açıkça belirtildiğinden kooperatifinizin “sermaye üzerinden kazanç dağıtması” fiilen mümkün bulunmamaktadır.
Dolayısıyla ana sözleşmenizde her ne kadar açık bir hüküm yer almasa da sermaye üzerinden kazanç dağıtılması fiilen mümkün olmadığından sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması şartının da zımnen sağlandığının kabulü gerekmektedir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, kooperatifinizin Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde yer alan muafiyet şartlarını taşıması halinde kurumlar vergisinden muaf olacağı, muafiyet şartlarının ihlal edilmesi halinde ise kurumlar vergisi mükellefiyetinin tesis edileceği tabiidir.
Diğer taraftan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Diğer İndirimler” başlıklı 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında “Kurumlar vergisi matrahının tespitinde; kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla kurum kazancından sırasıyla aşağıdaki indirimler yapılır.” hükmü yer almış olup, aynı maddenin (c) bendinde; genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara ve kamu yararına çalışan dernekler ile bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlara makbuz karşılığında yapılan bağış ve yardımların toplamının o yıla ait kurum kazancının % 5’ine kadar olan kısmının indirileceği hükme bağlanmıştır.
Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise bağış ve yardımların nakden yapılmaması halinde, bağışlanan veya yardımın konusunu oluşturan mal veya hakkın maliyet bedelinin veya kayıtlı değerinin, bu değer mevcut değilse Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre takdir komisyonlarınca tespit edilecek değerinin esas alınacağı hükmüne yer verilmiştir.
Konu ile ilgili olarak, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “10.3.2.2.4. Bağış ve Yardımın Belgelendirilmesi” başlıklı bölümünde; ayni veya nakdi olarak yapılan bağış ve yardımların kurumlar vergisi mükelleflerince indirim olarak dikkate alınabilmesi için makbuz karşılığı yapılmış olmasının gerekli ve yeterli olduğu belirtilerek kamu kurum ve kuruluşları ile imzalanan protokol gereğince kamu arazisi üzerine okul yaptırılması halinde söz konusu okul inşasına ilişkin olarak yapılan harcamaların, harcamanın yapıldığı yıla ilişkin kazancın tespitinde indirim konusu yapılabileceği açıklanmıştır.
Buna göre, kooperatifinizin kurumlar vergisi mükellefiyetinin bulunması halinde, Gölbaşı İlçe Emniyet Müdürlüğü ile imzalanacak protokol gereğince mülkiyeti hazineye ait olan arsa üzerinde karakol binası inşasına ilişkin olarak kooperatifinizce yapılan harcamaların, kurum kazancının %5 ine kadar olan kısmı, kurumlar vergisi beyannamesinde ayrıca gösterilmek şartıyla harcamanın yapıldığı yıla ilişkin kurum kazancınızdan indirim konusu yapılabilecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Kooperatifin Ortak dışı işlemleri dolayısıyla kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilen kooperatifin daha sonra ortak dışı işlem yapmaması durumunda kurumlar vergisi ve stopaj yönünden muaf olup olmayacağı hk.-Kemal özmen
Başlık Ortak dışı işlemleri dolayısıyla kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilen kooperatifin daha sonra ortak dışı işlem yapmaması durumunda kurumlar vergisi ve stopaj yönünden muaf olup olmayacağı hk.
Tarih 14/09/2012
Sayı B.07.1.GİB.4.55.15.01-125[04-2012/ÖZE-06]-298
Kapsam
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
SAMSUN VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı
:
B.07.1.GİB.4.55.15.01-125[04-2012/ÖZE-06]-298
14/09/2012
Konu
:
Ortak dışı işlemleri dolayısıyla kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilen kooperatifin daha sonra ortak dışı işlem yapmaması durumunda kurumlar vergisi ve stopaj yönünden muaf olup olmayacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ortak dışı işlem yapacağınızdan bahisle 01.01.2011 tarihinden itibaren kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis ettirdiğiniz ancak 01.01.2012 tarihinden itibaren ortak dışı işlem yapmadığınız belirtilerek kurumlar ve stopaj yönünden muaf olup olmayacağınız hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında, kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış, aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde ise tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olduğu hüküm altına alınmıştır.
1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.13. Kooperatifler” başlıklı bölümünde muafiyet şartları detaylı olarak açıklanmış olup, “4.13.1.4 Sadece ortaklarla iş görülmesi” başlıklı bölümünde de “Kooperatifler ortaklarının belirli ekonomik çıkarlarının ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarının sağlanıp korunmasını amaçladıkları için faaliyetin normal olarak sadece ortaklarla sınırlı olması gerekmektedir. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması gerekmektedir.
Ortak dışı işlemler, sadece ortak olmayanlarla yapılan işlemleri değil, ortaklarla kooperatif ana sözleşmesinde yer almayan konularda yapılan işlemleri de kapsamaktadır.”
açıklamasına yer verilmiştir.
Öte yandan, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.17. Şarta Bağlı Muafiyetlerin Kaybedilmesi ve Kazanılması” bölümünde ise; muafiyet şartlarını taşıyan bir kooperatifin muafiyet şartlarını ihlal etmesi durumunda muafiyet şartlarının ihlal edildiği tarihten itibaren kurumlar vergisine tabi tutulması, muafiyet şartlarının tekrar kazanılması durumunda ise izleyen hesap dönemi başından itibaren muafiyetten yararlanılması gerektiği açıklanmıştır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, ortak dışı işlemleriniz dolayısıyla kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilen kooperatifinizin Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde belirtilen şartları taşıması halinde izleyen yılın başından itibaren kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanması mümkün bulunmaktadır.
Öte yandan, Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesinde belirtilen ödemelerden vergi kesintisi yapmak zorunda olan kişi ve kurumlar arasında kooperatifler de sayılmış olup anılan ödemelerin kooperatifinizce yapılması halinde vergi kesintine tabi tutulması gerekmektedir.
Bilgi edilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
Konut kooperatifinin yüzme havuzu yaptırmasının kdv karşısındaki durumu-Kemal özmen
Tarih 01/11/2012
Sayı B.07.1.GİB.4.07.16.02-130[KDV.2012.164]-439
Kapsam
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANTALYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı
:
B.07.1.GİB.4.07.16.02-130[KDV.2012.164]-439
01/11/2012
Konu
:
Yüzme havuzu tadilatında KDV oranı.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, henüz tasfiye edilmeyen Kooperatifinizce taahhüden yaptırılması planlanan yüzme havuzu bakım onarım inşaatı için uygulanması gereken katma değer vergisi oranı hususundaki bilgi istenilmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanununun 4369 sayılı Kanunla eklenen geçici 15 inci maddesinde, bu Kanunun yayımlandığı 29.07.1998 tarihinden önce inşaat ruhsatı alınmış inşaatlara ilişkin olarak konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işlerinin katma değer vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır. Söz konusu istisnaya ilişkin açıklamalar 49, 66 ve 106 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğleri ile 60 No.lu Katma Değer Vergisi Sirkülerinde yapılmıştır.
Bu durumda, 29.07.1998 tarihinden önce inşaat ruhsatı alınmış inşaatlara ilişkin olarak konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işlerinin katma değer vergisinden istisna olabilmesi için;
– Kooperatifin konut yapı kooperatifi olması,
– İşin konut yapı kooperatifine yapılması,
– Yapılan işin inşaat işi olması ve taahhüde dayanması gerekmektedir.
Bina inşaat ruhsatının 29.07.1998 tarihinden sonra alınması durumunda konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işleri 2007/13033 sayılı Kararname Eki (I) sayılı listenin 12 inci sırası uyarınca % 1 oranında katma değer vergisine tabi olacaktır.
Katma Değer Vergisi Kanununun geçici 15 inci maddesindeki istisna hükmü ile 2007/13033 sayılı Kararname Eki (I) sayılı listenin 12 nci sırasında öngörülen indirimli oran uygulamasının geçerli olabilmesi için konut yapı kooperatiflerinin inşa ettirecekleri konutların kullanılmaya başlanılmasına kadar yapılacak inşaat taahhüt işlerine yönelik olması gerekmektedir. Ancak, Kooperatifinizce inşaatına başlanılan konutların bitirildiği ve iskan ruhsatı alınmaksızın kullanıma açıldığı anlaşılmış bulunmaktadır.
Öte yandan, yüzme havuzu ve teçhizatı gibi konutlar için zaruri olmayan imalatların inşaat taahhüt işi kapsamında değerlendirilmesine imkan bulunmamaktadır.
Bu durumda, yüzme havuzu teçhizatı gibi konutlar için zaruri olmayan imalatlar genel oranda (% 18) katma değer vergisine tabi bulunmaktadır.
Bireysel emeklilik bordrodan dusulecek mi ?-kemal Ozmen 2012-2013
• 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren, ücretliler için vergiye tabi ücret matrahının; yıllık beyanname veren mükellefler için vergi matrahlarının tespitinde bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları indirim konusu yapılamayacaktır.
• 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren, vergiye tabi ücret matrahının tespitinde, bireysel emeklilik dışında kalan şahıs sigortaları için ödenen primlerin elde edilen ücretin % 15’ine kadar olan kısmı ücret matrahının tespitinde indirilebilecektir. İndirim konusu yapılacak primlerin toplamı, ödendiği ayda elde edilen ücretin %15’ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamayacaktır.
Yıllara sari onarım işinden dolayı işi yaptıran A.Ş’nin hak edişlerinden damga vergisi kesintisi yapılıp yapılamayacağı
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
İSTANBUL DEFTERDARLIĞI
Vasıtalı Vergiler Gelir Müdürlüğü
SAYI : B.07.4.DEF.0.34.12.2.10-7363 21.09.2001/1502
KONU : Yıllara sari onarım işinden dolayı işi
yaptıran A.Ş’nin hak edişlerinden damga
vergisi kesintisi yapılıp yapılamayacağı.
………………. A.Ş
İLGİ : ……………
Dilekçenizde, yıllara sari “otel inşaatı” işini taahhüt etmiş olduğunuz Anonim Şirket tarafından sözkonusu inşaat işi ile ilgili olarak düzenlemiş olduğunuz hakediş bedelleri üzerinden binde 7.5, nispetinde damga vergisi kesintisi yapıldığı, resmi daire dışındaki kuruluş veya kişilere taahhüt edilen inşaat ve onarma işleri ile ilgili olarak düzenlenen hakediş bedelleri üzerinden damga vergisi kesintisi yapılıp yapılmayacağı konusunda bilgi verilmesi istenilmektedir.
488 sayılı Damga Vergisi Kanunun 1 inci maddesinin 1 inci fıkrasında, “Bu kanuna ekli 1 sayılı tabloda yazılı kağıtlar Damga Vergisine tabidir.” denilmekte olup, kanuna ekli 1 sayılı tablonun IV-1/g fıkrasında avans makbuzlarının binde 7,5, IV-I/h fıkrasında ise, kişiler tarafından belli parayı mutazammın olarak resmi dairelere verilen makbuz ve ibra senetleri ve resmi daireler hesabına ödenen paralar hakkında müteaddit nüsha olarak bankalara verilen makbuz senetlerinin mezkür dairelere ait nüshalarının binde 7,5 nispetinde damga vergisine tabi olacağı belirtilmiştir.
Damga Vergisi Kanununa göre resmi daire sayılmayan kişi ve kuruluşlar tarafından, diğer kişi ve kuruluşlara yapılan ödemelerde düzenlenen makbuzlar (bu meyanda, istihkak ödemelerinde düzenlenen makbuzlar) 01.12.1985 tarihinden önce Kanuna ekli (1) sayılı tablonun IV-I/a-f fıkraları gereğince 10 ila 100 TL maktu damga vergisine tabi iken, 11.12.1985 gün ve 18995 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 3239 sayılı Kanunun 140 ıncı maddesi ile 01.01.1986 tarihinden itibaren maktu vergiye tabi söz konusu makbuzlar damga vergisinin kapsamı dışında bırakılmıştır.
Diğer taraftan, aynı kanunun 8 inci maddesinde, “Bu kanunda yazılı resmi daireden maksat, genel ve katma bütçeli daire ve idarelerle, İl özel idareleri, belediyeler ve köylerdir.
Bu dairelere bağlı olup ayrı tüzel kişiliği bulunan iktisadi işletmeler resmi daire sayılmaz.”denilmektedir.
Bakanlığımızca yayımlanan 4 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde, inşaat ve onarım işlerinde düzenlenen mukavelelerde, işe başlamadan evvel ödenmesi şart koşulan paraların avans sayılması ve mezkur paraların ödenmesinde düzenlenen makbuzların binde (7,5) oranında vergiye tabi tutulması, mukavelede böyle bir şart yoksa yapılan iş ve öngörülen hizmet karşılığı ödenecek paralar bir istihkak raporuna müsteniden ödendiği takdirde bunun avans sayılmayacağı açıklanmıştır.
Ayrıca, sözkonusu tebliğ gereğince, hakediş raporlarına istinaden resmi daireler dışında kalan daire ve müesseselerce yapılan ödemeler üzerinden damga vergisi kesintisi yapılmayacak, ancak avans ödemeleri ile ilgili olarak düzenlenecek makbuzlar binde 7.5 damga vergisine tabi tutulacaktır.
10 Seri No.lu Damga Vergisi Genel Tebliği ile Damga Vergisinin istihkaktan kesinti suretiyle ödeme usulünün kapsamı genişletilmiş ve yaptıkları ödemelerden kestikleri gelir vergisini sorumlu sıfatıyla aylık muhtasar beyanname ile vergi dairesine bildirerek ödemek zorunda olan gerçek ve tüzel kişilerin, müteahhit ve diğer şahıslara yaptıkları avans ödemeleri üzerinden hesaplanan damga vergisinin de, bu kişilerce muhtasar beyanname ile beyan edilerek aynı süre içinde ödemeleri esası getirilmiştir.
11 Seri Nolu Damga Vergisi Genel Tebliğinde de, 193 Seri Nolu Gelir Vergisi Kanunun 98 nci maddesinden faydalanmak suretiyle gelir (stopaj) vergisini üç ayda bir beyan edip ödeme yolunu tercih eden tüm gerçek ve tüzel kişilerin; üç aylık dönem içinde müteahhitlere veya diğer şahıslara yaptıkları avans ödemeleri ile ilgili olarak düzenlenen kağıtlara ait damga vergilerinin de üçüncü ayı takip eden ayın 20 nci günü akşamına kadar ilgili vergi dairesine beyan edilerek ödeyebileceği belirtilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde Resmi daire sayılmayan kişi ve kuruluşlarca, avans ödemeleri üzerinden hesaplanan damga vergisi muhtasar beyanname ile bağlı bulunulan vergi dairesine kesintinin yapıldığı ayın veya üç aylık dönemi takip eden ayın yirminci günü akşamına kadar beyan edilerek aynı süre içerisinde ödenmesi gerekmektedir.
Bu durumda, resmi daireler dışında kalan gerçek ve tüzel kişilerce yaptırılan inşaat ve onarım işlerine ilişkin ödemelerde sadece avans ödemeleri ile ilgili olarak düzenlenen makbuzların binde 7,5 nispetinde damga vergisine tabi tutulması, kati istihkak ödemeleri üzerinden ise herhangi bir damga vergisi kesintisi yapılmaması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Kooperatif genel kurul toplanti tutanağı örneği-Kemal OZMEN
KOOPERATİF GENEL KURUL TOPLANTI TUTANAĞI ÖRNEĞİ
TOPLANTI TUTANAĞI
S.S……………………. Kooperatifinin ………… hesap yılı olağan / olağanüstü genel kurul toplantısı yapılmak üzere …………….. günü saat ………’da ………………………………………….adresinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Temsilcisi/Temsilcileri …………………………… gözetiminde toplanıldı.
Genel kurul toplantısına başlamadan önce yapılan incelemede;
a)Genel kurul toplantısına ait davet ilanının; …………….Gazetesinin…………….günlü nüshasında, toplantı yer ve saati ile gündemi de gösterilerek yapıldığı, gündemi içeren davet mektuplarının ………. ortağa……………….günü ……………..PTT şubesinden taahhütlü olarak gönderildiği, ………….ortağa ise ……………….günü imza karşılığı tebliğ edildiği;
b)Yönetim Kurulunca, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 26.maddesindeki niteliklere ve Ortak Kayıt Defterindeki kayıtlara uygunluğu beyan edilip onaylanarak hazırlanan ve ortakların incelemesine sunulan Ortaklar Listesinde kayıtlı ( ….. ) ortaktan ( ……. ) ortağın asaleten ve ( ………. ) ortağın vekaleten katılımı ile, toplam ( ………) ortağın toplantıda hazır bulunduğu, böylece toplantı için gerekli çoğunluğun mevcut olduğu / olmadığı, çağrıya ve ilana karşı herhangi bir itirazın bulunmadığı, (varsa itiraz eden ortakların ad ve soyadları ile itiraz nedenleri yazılır.)
anlaşılmıştır.
GÜMDEM MADDELERİ
Madde:1 – Genel kurul toplantısı saat ………..’de …………………’nin konuşması ile açıldı. Bu konuşmanın tamamlanması üzerine, verilen tekliflerin oylanması sonucu Divan Başkanlığına …………………….. Üyeliklere …………………….. ve …………………………………oy toplayıcı olarak da …………………. ile …………………..oybirliği ile / …………… oyla oy çokluğu ile seçildiler. Divan yerini aldıktan sonra saygı duruşu yapıldı.
(VARSA) Kooperatifler Kanunu7n 46 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince ……………..ortağın imzasını taşıyan bir teklifle …………………………….hususlarının gündeme ilavesi isteniliyordu. Teklif divan başkanı tarafından genel kurula okundu, …………. kabul, ………. red, …………….çekimser oyla gündeme ilavesi ve gündemin …………….sırasında görüşülmesi kabul/red edildi.
………………………………….
………………………………….
………………………………….
………………………………….
………………………………….
Bu genel kurul tutanağı tarafımızdan toplantı yerinde düzenlendi, okunarak imzalandı. (Şehir, Tarih ve saat yazılır).
Bakanlık TemsilcisiDivan BaşkanıÜye Üye
(Ad, Soyad, İmza)(Ad, Soyad, İmza)(Ad, Soyad, İmza)(Ad, Soyad, İmza)
Kdv yönünden binek araç ,ticari araç ayrımı-Kemal özmen
“1+1, 1+3, 1+4 veya 1+7 koltuklu, şoför ve öndeki yolcunun arkasındaki kısımda emniyet kemerleri veya emniyet kemeri montajı için tertibat, koltuk ve emniyet ekipmanı montajı için sabit tertibat, aracın iç kısmının her tarafında, araçların yolcu bölümlerinde yer alan konfor özellikleri ve iç döşemeleri (örn. yer kaplamaları, havalandırma, iç aydınlatma, küllükler), iki yan panel boyunca arka camları bulunan (en arkada yük bölümünün sağ ve sol taraflarında cam bulunsun bulunmasın); şoför ve öndeki yolcuların bölümü ile insan veya eşya taşınması için kullanılan arka bölüm arasında sabit bir panel veya bariyer bulunmayan kapalı kasa motorlu taşıtlar 87.03 pozisyonunda yer almakta olup, binek otomobiller bu kapsamda değerlendirilmektedir.”