Kazancın İstisna Edilmesinin Şartları ve Türkiye’de Beyan Esasları: Kazancın istisna olabilmesi için Türkiye’ye geti- rilmesi şart olmayıp, faaliyette bulunulan yabancı ülkede tasarruf edilebiliyor olması ve Türkiye’de sonuç hesaplarına intikal ettiril- mesi yeterlidir. Türkiye’de genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazanç, hesaplara intikal ettirilmesi gereken tarihte T.C. Merkez Bankasının o gün için tespit ve ilan ettiği döviz alış kurları ile de- ğerlenecektir. T.C. Merkez Bankasınca tespit ve ilan olunmayan yabancı paralarda ise Maliye Bakanlığının Vergi Usul Kanunu hü- kümlerine göre tespit ve ilan ettiği kurlar dikkate alınacaktır. Yurt dışı faaliyet sonucunda elde edilen kazançlar elde edildiği dönem itibarıyla, Türkiye’de ilgili olduğu geçici vergi matrahının tespi- tinde de dikkate alınacaktır.
YURTDIŞI İNŞAAT, ONARMA, MONTAJ İŞLERİ İLE TEKNİK HİZMETLERDEN SAĞLANAN KAZANÇ İSTİSNASI-öZMEN MÜŞAVİRLİK
Kurumlar Vergisi Kanununun 5. maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi ile yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan ve Türkiye’de genel sonuç hesaplarına inti- kal ettirilen kazançlar, herhangi bir koşula bağlanmaksızın kurumlar vergi- sinden istisna edilmiştir.
YURTDIŞI İNŞAAT, ONARMA, MONTAJ İŞLERİ İLE TEKNİK HİZMETLERDEN SAĞLANAN KAZANÇ İSTİSNASI –
YURTDIŞI İNŞAAT, ONARMA, MONTAJ İŞLERİ İLE TEKNİK HİZMETLERDEN SAĞLANAN KAZANÇ İSTİSNASI 1/1/2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe giren 5520
sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun uygulanmasına ilişkin olarak; 3 Nisan 2007 tarih ve 26482 sayılı Resmi Gazete’de 1 seri numaralı Kurumlar Ver- gisi Genel Tebliği yayımlanmıştır. Anılan Tebliğ’de yurt dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanan kazançların Kurumlar Vergisinden istisna edilmesiyle ilgili esaslar açıklanmıştır.
Dernekler yardım yapabilir mi ?-EVREN ÖZMEN MALİ MÜŞAVİR
Sayı |
: |
57062627-125-5 |
19/02/2016 |
|
Konu |
: |
Derneğin iktisadi işletmesinin yapacağı bağış ve yardımlar |
|
|
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve Gelir İdaresi Başkanlığına hitaben gönderilen … tarihli ek dilekçenizde, derneğinizin iktisadi işletmesinin elde ettiği kazançların, yörenizde bulunan ilköğretim kurumları ile hastanelere nakdi ve ayni olarak bağışlanacağı, ayrıca ihtiyaç sahibi olan ailelere ayni olarak bağışta bulunulacağı belirtilmiş ve söz konusu bağışların kurum kazancından indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Defterdarlığımız görüşü sorulmuştur.
Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin;
– Birinci fıkrasının (c) bendinde, genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara ve kamu yararına çalışan dernekler ile bilimsel araştırma ve geliştirme faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlara makbuz karşılığında yapılan bağış ve yardımların toplamının o yıla ait kurum kazancının % 5’ine kadar olan kısmının kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabileceği hükme bağlanmıştır.
– Birinci fıkrasının (ç) bendinde, genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere bağışlanan okul, sağlık tesisi, 100 yatak (kalkınmada öncelikli yörelerde 50 yatak) kapasitesinden az olmamak kaydıyla öğrenci yurdu ile çocuk yuvası, yetiştirme yurdu, huzurevi ve bakım ve rehabilitasyon merkezi ile mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi olarak yaptırılacak ibadethaneler ve Diyanet İşleri Başkanlığı denetiminde yaygın din eğitimi verilen tesislerin ve Gençlik ve Spor Bakanlığına ait gençlik merkezleri ile gençlik ve izcilik kamplarının inşası dolayısıyla yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşası için bu kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile mevcut tesislerin faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için yapılan her türlü nakdî ve aynî bağış ve yardımların tamamının kurumlar vergisi beyannameleri üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla, kurum kazancından indirilebileceği hükmüne yer verilmiştir.
– İkinci fıkrasında ise, bağış ve yardımların nakden yapılmaması halinde, bağışlanan veya yardımın konusunu oluşturan mal veya hakkın maliyet bedeli veya kayıtlı değeri, bu değer mevcut değilse Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre takdir komisyonlarınca tespit edilecek değerin esas alınacağı belirtilmiştir.
1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin;
– “10.3.2.2.2. Kapsama dahil olan bağış ve yardımlar” başlıklı bölümünde;
“Düzenlemedeki “okul” ifadesinden, doğrudan eğitim-öğretim hizmetlerinin verildiği temel birimlerin anlaşılması gerekmekte olup rehberlik ve araştırma merkezi, mesleki eğitim merkezi, iş eğitim merkezi, mesleki ve teknik eğitim merkezi ve akşam sanat okulları da bu kapsamda değerlendirilecektir.
Düzenlemedeki “sağlık tesisi” ifadesinden ise Sağlık Bakanlığınca sağlık tesisi kapsamında değerlendirilen kurum ve kuruluşların anlaşılması gerekmektedir.”
– “10.3.2.2.3. Kapsam dışında kalan bağış ve yardımlar” başlıklı bölümünde;
“Okul, sağlık tesisi veya öğrenci yurduna ilişkin olarak yapılmış olsa dahi kamu idare ve kuruluşları dışında kalan kurum veya kuruluşlara yapılacak bağış ve yardımların vergi matrahının tespitinde indirim konusu yapılıp yapılamayacağı veya hangi limitler içinde yapılabileceği genel hükümler çerçevesinde değerlendirilecektir.”
– “10.3.2.2.4. Bağış ve yardımın belgelendirilmesi” başlıklı bölümünde;
“Ayni veya nakdi olarak yapılan bağış ve yardımların kurumlar vergisi mükelleflerince indirim olarak dikkate alınabilmesi için makbuz karşılığı yapılmış olması gerekli ve yeterlidir.
Ayni bağış ve yardımın, işletmenin aktifinden veya stokundan çekilerek bağışlanmış olması durumunda, mükelleflerin işletmeden çekip bağışladıkları değerler için fatura düzenlemesi; düzenlenen faturanın arka yüzüne faturada belirtilen değerlerin ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından bağış veya yardım olarak alındığına ilişkin şerh konularak yetkili kimseler tarafından imzalanmış olması yeterlidir.
Ayni değerlerin, mükelleflerce dışarıdan alınarak kamu kurum ve kuruluşuna bağışlanmış olması durumunda ise bu kurum ve kuruluş tarafından teslim alınacak değerler için teslime ilişkin bir belge düzenlenmiş olması yeterli olup, düzenlenen belgede bağışlanan kıymetin değerinin, cinsinin ve miktarının tereddüde mahal bırakmayacak şekilde belirtilmiş olması gerekmektedir. Ayrıca, bağışlanan değerlere ilişkin olarak düzenlenmiş olan faturaların arka yüzünde yukarıda belirtilen açıklamalar dahilinde ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının yetkililerinin imzası bulunacaktır.
Nakdi bağışların indirilebilmesi, bağışı kabul eden kuruluşlarca verilecek makbuzla veya bu amaçla bankalarda açtırılan hesaplara yatırıldığına ilişkin banka dekontlarıyla belgelendirilmesi şartıyla mümkündür.”
açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre;
– Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere ait okul ve hastanelerin inşası dolayısıyla yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşası için bu kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile mevcut tesislerin faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için yapılan her türlü nakdî ve aynî bağış ve yardımların tamamı, kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla, kurum kazancından indirilebilecektir.
– Yukarıda sayılan amaçlar dışında, söz konusu okul ve hastanelere yapılacak nakdi ve ayni bağış ve yardımların, yapıldığı yıla ait kurum kazancının %5’ine kadar olan kısmının indirim konusu yapılması mümkündür.
– Diğer taraftan, ihtiyaç sahibi ailelere yapılacak yardımların, Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesi kapsamında değerlendirilemeyecek olması nedeniyle kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
6 SERİ NO’LU KATMA DEĞER VERGİSİ GENEL UYGULAMA TEBLİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ-ÖZMEN MÜŞAVİRLİK
MADDE 1 – 26/4/2014 tarihli ve 28983 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliğinin (I/C-1.1.2) bölümüne sekizinci paragraftan sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraflar eklenmiş; aynı bölümde yer alan “25 Seri No.lu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğinde” ibareleri “Özel Tüketim Vergisi (I) Sayılı Liste Uygulama Genel Tebliğinde” olarak değiştirilmiştir.
“İndirim hakkına sahip mükelleflerin ithalat matrahında, ithalat işleminden sonra meydana gelen azalmalar (transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtıldığının tespit edildiği durumlar dâhil) nedeniyle fazla veya yersiz ödenen vergiler, bu mükellefler tarafından indirim hesaplarına alındığından iade edilmez. İthalat sırasında fazla veya yersiz ödenen bu vergiler ile ilgili olarak indirim hesaplarında herhangi bir düzeltme yapılmasına gerek bulunmamaktadır.
Bu uygulama yurtdışından temin edilen hizmetlere (gayri maddi hak ödemeleri dâhil) ilişkin sorumlu sıfatıyla beyan edilerek ödenen vergiler için de geçerlidir.”
MADDE 2 – Aynı Tebliğin (I/C-2.1.3.1) bölümünün sonuna aşağıdaki paragraf eklenmiştir.
“213 sayılı Kanuna göre, mücbir sebebin başladığı tarihten sona erdiği tarihe kadar geçen sürede, mücbir sebepten yararlanan mükelleflerin vergi ödevleri ertelenmektedir. Bu kapsamda beyanname verme yükümlülükleri ileri tarihe ertelenen mükelleflerin, mücbir sebep halinde bulunduğu süre içerisinde kısmi tevkifat kapsamındaki alımlarında tevkifat uygulanmaz.”
MADDE 3 – Aynı Tebliğin (I/C-2.1.3.2.13) bölümünde yer alan “kuruşlara” ibaresi “kuruluşlara” olarak; “kuruşlar” ibaresi “kuruluşlar” olarak değiştirilmiştir.
MADDE 4 – Aynı Tebliğin (I/C-2.1.3.3.3.2) bölümünün dördüncü paragrafı ile (I/C-2.1.3.3.4.1) bölümünün üçüncü paragrafının birinci cümlesinde yer alan “uygulanma” ibareleri “uygulanmaz” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 5 – Aynı Tebliğin (I/C-2.1.3.3.6.1) bölümünün ikinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Söz konusu malların ithalatçıları veya bu malları 5018 sayılı Kanuna ekli cetveller kapsamındaki idare, kurum ve kuruluşlardan alanlar tarafından yapılan teslimlerde tevkifat uygulanmaz. Bu teslimlere ilişkin düzenlenen faturada “Teslim edilen mal doğrudan ithalat yoluyla temin edildiğinden/temin edilerek üretildiğinden tevkifat uygulanmamıştır.” veya “Teslim edilen mal 5018 sayılı Kanuna ekli cetveller kapsamındaki idare, kurum ve kuruluşlardan temin edildiğinden/temin edilerek üretildiğinden tevkifat uygulanmamıştır.” açıklamasına ve söz konusu malların ithalatına ilişkin fatura ve gümrük beyannamesi bilgilerine veya bu malların 5018 sayılı Kanuna ekli cetveller kapsamındaki idare, kurum ve kuruluşlardan alımına ilişkin fatura bilgilerine yer verilir.”
MADDE 6 – Aynı Tebliğinin (I/C-2.1.4.2) bölümünde yer alan örnek aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Örnek: Konfeksiyon toptancısı (A)’dan 100.000 TL’ye 1.000 parçalık fason iş siparişi alan imalatçı (B), 2014/Ocak döneminde bu işle ilgili olarak fatura düzenlemiş, faturada gösterilen (100.000 x 0,08 =) 8.000 TL KDV’nin (8.000 x 0,50 =) 4.000 TL’si (B)’ye ödenmiş, (8.000 x 0,50=) 4.000 TL’lik kısmı ise (A) tarafından tevkifata tabi tutularak sorumlu sıfatıyla beyan edilmiştir.
(B), bu siparişin 200 adetlik kısmını zamanında teslim edemediğinden bedelde 20.000 TL’lik bir azalma meydana gelmiştir.
2014/Şubat döneminde ortaya çıkan bu değişiklik nedeniyle tarafların karşılıklı düzeltme yapması gerekmektedir.
Buna göre (B), (A)’ya 20.000 TL ile birlikte bu tutara ait (20.000 x 0,08 =) 1.600 TL KDV’nin tevkifata tabi tutulmayan (1.600 x 0,50 =) 800 TL’sini (toplam 20.800 TL) iade edecek, 2014/Ocak döneminde beyan ettiği 800 TL’yi 2014/Şubat dönemine ait 1 No.lu KDV Beyannamesinde indirim konusu yapacaktır.
(A) ise 2014/Ocak döneminde indirim konusu yaptığı 800 TL’yi, 2014/Şubat döneminde 1 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan edecektir.
(A)’nın bu fason sipariş nedeniyle tevkifata tabi tutarak beyan ettiği verginin, 20.000 TL’ye isabet eden kısmı olan (1.600 x 0,50 =) 800 TL aynı zamanda indirim konusu yapılmış olduğundan, bir düzeltme işlemine konu olmayacaktır.”
MADDE 7 – Aynı Tebliğin (II/A-8.12) bölümünün sekizinci paragrafı yürürlükten kaldırılmış, on dördüncü paragrafının son cümlesinde yer alan “edilmesinin” ibaresi “edilmesi” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 8 – Aynı Tebliğin (II/B-4.2) bölümünün ikinci paragrafının birinci cümlesine “yapmak” ibaresinden sonra gelmek üzere “isteyen” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 9 – Aynı Tebliğin;
a) (II/B-6) bölümünün başlığında yer alan “Limanlar ve Hava Meydanlarına” ibaresi “Limanlara” şeklinde,
b) (II/B-6) bölümünün birinci paragrafında yer alan “liman ve hava meydanlarına” ibaresi “limanlara” şeklinde,
c) (II/B-6.1) bölümünün beşinci paragrafında yer alan “Söz konusu istisna” ibaresi “Söz konusu istisna limanlara bağlantı sağlayan demiryolu hatları ile” şeklinde,
ç) (II/B-6.1) bölümünün altıncı paragrafında yer alan “liman ve hava meydanlarının” ibaresi “limanlara bağlantı sağlayan demiryolu hatları ile liman ve hava meydanlarının” şeklinde,
d) (II/B-6.2) bölümünün birinci paragrafında yer alan “Liman ve hava meydanlarının” ibaresi “Limanlara bağlantı sağlayan demiryolu hatları ile liman ve hava meydanlarının” şeklinde,
e) (II/B-6.4) bölümünün birinci paragrafında yer alan “Liman ve hava meydanlarına” ibaresi “Limanlara” şeklinde,
değiştirilmiştir.
MADDE 10 – Aynı Tebliğin;
a) (II/C-2.1) bölümünün ikinci paragrafında yer alan “11 Seri No.lu Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) Genel Tebliğinde” ibaresi “Özel Tüketim Vergisi (I) Sayılı Liste Uygulama Genel Tebliğinde” şeklinde,
b) (II/C-2.1) bölümünün üçüncü paragrafında yer alan “11 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğinin “Tanımlar” başlıklı (1.) bölümünde” ibaresi “Özel Tüketim Vergisi (I) Sayılı Liste Uygulama Genel Tebliğinin (II/C-5.2.Tanımlar) başlıklı bölümünde” şeklinde,
c) (II/C-2.3) bölümünde yer alan “11 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliği” ibaresi “Özel Tüketim Vergisi (I) Sayılı Liste Uygulama Genel Tebliği” şeklinde,
değiştirilmiştir.
MADDE 11 – Aynı Tebliğin (II/E) kısmında yer alan “2. Birleşmiş Milletler (BM) ile Kuzey Atlantik Antlaşması Teşkilatı (NATO) Temsilcilikleri ve Bu Teşkilatlara Bağlı Program, Fon ve Özel İhtisas Kuruluşları ile İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatına (OECD) Resmi Kullanımları İçin Yapılacak Mal Teslimi ve Hizmet İfaları ile Bunların Sosyal ve Ekonomik Yardım Amacıyla Bedelsiz Olarak Yapacakları Mal Teslimi ve Hizmet İfalarında İstisna” başlıklı bölüm, başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“2. Uluslararası Kuruluşlar ile Bu Kuruluşlara Bağlı Program, Fon, Temsilcilik ve Özel İhtisas Kuruluşlarına Yapılan Teslim ve Hizmetlerde İstisna
3065 sayılı Kanunun 27/3/2015 tarihli ve 6637 sayılı Kanunla değişen geçici 26 ncı maddesinde,
“Ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlar ile bu kuruluşlara bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının resmî kullanımları için yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları, bunların sosyal ve ekonomik yardım amacıyla bedelsiz olarak yapacakları mal teslimi ve hizmet ifaları, bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifaları ile ilgili mal ve hizmetlerin bunlara teslim ve ifası; ilgili kurum, temsilcilik, program, fon ve özel ihtisas kuruluşlarının Türkiye’deki faaliyetlerinin devamı veya ilgili kurumlara ilişkin uluslararası anlaşmaların yürürlükte bulunduğu süre içinde katma değer vergisinden müstesnadır.
Birinci fıkrada yer alan istisnadan yararlanan kuruluşların yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensuplarına Türkiye’de görevde bulundukları süre içinde yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları da katma değer vergisinden müstesnadır.
Bu maddede düzenlenen istisnalar dolayısıyla yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergilerden indirilir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler ise 32 nci madde hükümleri uyarınca istisna kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine nakden veya mahsuben iade edilir.
Bu istisnanın uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”
hükmü yer almaktadır.
2.1. Kapsam
Ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlar ile bu kuruluşlara bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının;
a) Resmi kullanımları için bunlara yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları,
b) Sosyal ve ekonomik yardım amacıyla bedelsiz olarak yapacakları mal teslimi ve hizmet ifaları,
c) Bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifaları ile ilgili mal ve hizmetlerin bunlara teslim ve ifası,
ç) Yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensuplarına Türkiye’de görevde bulundukları süre içerisinde yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları,
bu kuruluşların Türkiye’deki faaliyetlerinin devamı veya ilgili kurumlara ilişkin uluslararası anlaşmaların yürürlükte bulunduğu süre içerisinde istisna kapsamındadır.
2.2. İstisna Uygulaması
2.2.1. Uluslararası Kuruluşlar ile Bu Kuruluşlara Bağlı Program, Fon, Temsilcilik ve Özel İhtisas Kuruluşları Bakımından
Bu istisnanın uygulamasında, Dışişleri Bakanlığınca istisnadan yararlanabilecek kuruluşlar adına düzenlenecek “İstisna Belgesi/Kartı” kullanılır.
KDV istisnasından yararlanmak isteyen kuruluşlar, resmi kullanımları için kendilerine yapılacak mal teslimi ve hizmet ifaları ile bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifalarına ilişkin mal ve hizmet alımlarında istisna belgesini/kartını satıcılara ibraz ederek KDV uygulanmamasını talep ederler. Ayrıca KDV istisnasından yararlanan kuruluşlar, istisna kapsamında alınan mal ve hizmetlerin gösterildiği bir listeyi onaylayarak satıcıya verirler.
Satıcılar tarafından, kendilerine ibraz edilen istisna belgesi/kartı incelenerek, mal ve hizmetlerin istisna kapsamına girip girmediği tespit edilir, kapsama giren mal ve hizmetlerin satışına ilişkin olarak düzenlenen faturada KDV hesaplanmaz.
İstisna belgesi/kartı örneği ile onaylı mal ve hizmet listesi satıcılar tarafından 213 sayılı Kanunun muhafaza ve ibraz hükümleri çerçevesinde saklanır.
3065 sayılı Kanunun geçici 26 ncı maddesi kapsamında bulunan kuruluşlar ve bunların temsilcilikleri adına düzenlenmesi gereken faturada, kuruluş ve temsilcilik adı ve adresi, istisna belgesinin tarih ve numarası ile kuruluş ve temsilcilik adına alım yapana ilişkin bilgilere (adı-soyadı, adresi, kimlik kartı numarası) yer verilir.
2.2.2. Uluslararası Kuruluşlar ile Bu Kuruluşlara Bağlı Program, Fon, Temsilcilik ve Özel İhtisas Kuruluşlarının Yönetici Kadrolarında Görev Yapan Mensuplar Bakımından
İstisna kapsamına, ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’de faaliyet gösteren ve istisna kapsamında olan uluslararası kuruluşlar ile bu kuruluşlara bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensuplarına Türkiye’de görevde bulundukları süre içinde yapılan ve bedeli KDV dâhil en az 50 TL olan kişisel mal ve hizmetler girmektedir. Elektrik, su ve telekomünikasyon harcamalarında 50 TL şartı aranmaz.
Bu kapsamda istisnadan yararlanacak yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensuplar, Dışişleri Bakanlığı tarafından belirlenir.
Dışişleri Bakanlığı, istisna için geçerli olacak yıllık kişisel harcamaların üst sınırını tespit eder ve ilgili uluslararası kuruluş ile bu kuruluşa bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarına bildirir. Dışişleri Bakanlığı tarafından bu bilgiler Gelir İdaresi Başkanlığına da iletilir. Bu bilgilerde herhangi bir değişiklik olması halinde bu değişiklikler, Dışişleri Bakanlığı tarafından, uygulamanın aksamasına neden olmayacak bir sürede Gelir İdaresi Başkanlığına bildirilir.
İstisna, verginin önce uygulanıp sonra iade edilmesi şeklinde yürütülecek olup, bu kapsamda istisnadan faydalanacak yönetici kadrosundaki mensuplar, KDV’ye tabi her türlü mal ve hizmeti KDV ödeyerek satın alır. Fatura düzenleme sınırının altında kalsa bile bu kapsamdaki satışlar için fatura düzenlenmesi zorunludur.
Bu kapsamda istisnadan faydalanacak yönetici kadrosundaki mensuplara satış yapan KDV mükellefleri, düzenledikleri faturalarda istisnadan faydalanacak yönetici kadrosundaki kişinin adı-soyadını, Dışişleri Bakanlığınca düzenlenen kırmızı bantlı kimlik kartında yer alan yabancı kimlik numarasını yazmakla yükümlüdürler. Bu bilgilerin yer almadığı faturalara dayanılarak iade talebinde bulunulamaz. Ancak elektrik, su ve telekomünikasyon harcamalarına ait belgelerde bu koşul aranılmaz.
Ayrıca, mensupların akaryakıt, doğalgaz, motorlu taşıt ve taşınmaz alımlarında takrir yöntemi uygulanır.
2.3. Beyan
İstisna kapsamındaki kuruluşlara KDV hesaplanmadan yapılan teslim ve hizmetler satıcılar tarafından KDV beyannamesinde yer alan “İstisnalar-Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler” kulakçığının, “Tam İstisna Kapsamına Giren İşlemler” tablosunda, 321 kod numaralı satırında beyan edilir.
Bu satırın “Teslim ve Hizmet Tutarı” sütununa istisnaya konu işlem bedeli, “Yüklenilen KDV” sütununa bu işlemle ilgili alım ve giderlere ait belgelerde gösterilen toplam KDV tutarı yazılır.
İade talep etmek istemeyen mükellefler, “Yüklenilen KDV” sütununa ilişkin alana “0” yazar.
2.4. İade
2.4.1. Uluslararası Kuruluşlar ile Bu Kuruluşlara Bağlı Program, Fon, Temsilcilik ve Özel İhtisas Kuruluşları Bakımından
İstisna kapsamındaki kuruluşlara KDV hesaplanmaksızın yapılan teslim ve hizmetlerden kaynaklanan iade taleplerinde aşağıdaki belgeler aranır:
a) Standart iade talep dilekçesi
b) İstisnanın beyan edildiği döneme ilişkin indirilecek KDV listesi
c) İade hakkı doğuran işleme ait yüklenilen KDV listesi
ç) İadesi talep edilen KDV hesaplama tablosu
d) Satış faturaları listesi
e) Dışişleri Bakanlığından alınan İstisna Belgesi/Kartı örneği
f) İstisnadan yararlanan kuruluşlar tarafından onaylanan mal ve hizmet listesi
2.4.1.1. Mahsuben İade
Mükelleflerin bu işlemden kaynaklanan mahsuben iade talepleri, yukarıdaki belgelerin ibraz edilmiş olması halinde miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilir.
2.4.1.2. Nakden İade
Mükelleflerin bu işlemden kaynaklanan ve 5.000 TL’yi aşmayan nakden iade talepleri vergi inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilir. İade talebinin 5.000 TL’yi aşması halinde aşan kısmın iadesi, vergi inceleme raporu veya YMM raporuna göre yerine getirilir. Teminat verilmesi halinde, mükellefin iade talebi yerine getirilir ve teminat vergi inceleme raporu veya YMM raporu sonucuna göre çözülür.
2.4.2. Uluslararası Kuruluşlar ile Bu Kuruluşlara Bağlı Program, Fon, Temsilcilik ve Özel İhtisas Kuruluşlarının Yönetici Kadrolarında Görev Yapan Mensuplar Bakımından
İstisna kapsamındaki uluslararası kuruluşlar ile bu kuruluşlara bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının yönetici kadrolarında görev yapan mensuplarından, bedeli KDV dâhil en az 50 TL olan mal ve hizmetlere ait alış sırasında ödedikleri KDV’nin iadesini talep edenler; içinde bulundukları takvim yılının üçer aylık dönemleri itibarıyla gerçekleşen harcamalarına ait fatura, serbest meslek makbuzu ve benzeri belgeleri, Dışişleri Bakanlığı ile Gelir İdaresi Başkanlığının internet sitelerinde örneği yer alan bildirim formuna ekleyerek takip eden ayda istisna kapsamındaki kuruluşun belirleyeceği süre içinde bu kuruluşa verirler. Elektrik, su ve telekomünikasyon harcamalarında bedel 50 TL’yi geçmese dahi bu harcamalara ilişkin belgeler bu bildirim formuna eklenir.
İade hakkı sahibi mensupların, ödeme kaydedici cihaz fişi ibraz etmek suretiyle iade talebinde bulunmaları mümkün değildir.
İlgililer tarafından harcamalara ilişkin bildirim formları doldurulurken, birden fazla sayfadan oluşan faturaların birinci sayfadaki numarası tam olarak yazılır, diğer sayfalara ait numaraların son üç hanesinin arasına “-” işareti konularak kaydedilebilir.
İstisna kapsamındaki kuruluşlar, yöneticilerinden aldıkları formları, içinde bulundukları takvim yılının üçer aylık dönemlerini takip eden ayın sonuna kadar resmi bir yazı ekinde, bulundukları yer vergi dairesi başkanlığının (vergi dairesi başkanlığı bulunmayan illerde defterdarlığın) yetkilendirdiği vergi dairesine intikal ettirirler. İstisna kapsamındaki kuruluşlar, bildirim formlarının vergi dairelerine zamanında verilebilmesine yönelik gerekli tedbirleri alırlar.
Formların, vergi dairesine öngörülen süre geçtikten sonra verilmesi/gönderilmesi halinde, değerlendirme ve iade işlemi bir sonraki üç aylık dönem itibarıyla yapılır.
İçinde bulunulan yılın üç aylık bir döneminde mal ve hizmet alımlarına ait KDV’nin iadesi için form verilmediği veya bazı harcamalar verilen formlara dâhil edilmediği takdirde, bu harcamaların cari yılı geçmemek kaydıyla izleyen dönemlerde verilecek formlara dâhil edilmesi mümkündür.
İstisna hakkı sahibinin yıl içinde göreve başlaması halinde, yararlanacağı istisna tutarı göreve başladığı ay tam olarak dikkate alınarak kıst olarak hesaplanır.
Görev sürelerini tamamlayarak iade talep dönemleri içinde ülkemizden ayrılacak olanlar, iade formlarını, ayrıldığı tarih itibarıyla bu bölümde belirtilen dönem ve sürelere bağlı olmaksızın vergi dairesine verebilir, ancak vergi dairesi bu talepleri ait olduğu döneme ilişkin diğer işlemlerle birlikte değerlendirip, sonuçlandırır.
Vergi dairesi, Dışişleri Bakanlığının belirlediği yıllık harcama sınırı çerçevesinde gerçekleşen mal ve hizmet alımları sırasında ödenen KDV’ye ilişkin fatura ve benzeri belgeleri, Tebliğin bu bölümü ve yukarıdaki hususlar çerçevesinde değerlendirir. Vergi dairesi iade işlemlerini, formların intikal ettiği tarihten itibaren en geç 30 gün içinde sonuçlandırır ve iade tutarını ilgili kişinin banka hesabına aktarır.
İade yapmaya yetkili vergi daireleri, elektronik ortamda kendilerine gelen bilgi ve formlarla kâğıt ortamında alınan form ve diğer belgeleri karşılaştırmak suretiyle gerekli kontrolleri yapar. İade yapmaya yetkili vergi dairelerince, hak sahiplerinden yabancı kimlik numarası dışında ayrıca vergi kimlik numarası istenmez.
İadeye esas olmak üzere vergi dairelerine ibraz edilecek elektrik, su, haberleşme, uçak bileti, eğitim vb. harcamalara ait fatura asıllarını ülkelerine de vermek/göndermek zorunda olan istisna hakkı sahipleri, söz konusu belgelerin aslı ile birlikte fotokopilerini de ibraz edebilirler. Bu durumda ilgili vergi dairesince, belgeler üzerinde gerekli kontrol yapıldıktan ve fotokopi nüshasının aslına uygunluğu yazıldıktan sonra asıl belgeler ilgililere geri verilir.
Bildirime ekli fatura ve benzeri belgelerin sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge olduğu vergi inceleme raporu ile tespit edilmişse, bu belgelerde gösterilen KDV tutarlarıyla sınırlı olmak üzere iade talebi yerine getirilmez.
İadenin ilgili olduğu yıl ile bir önceki yıl içinde haklarında sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlediği konusunda vergi inceleme raporu bulunanlardan alım yapılmışsa, bu satıcılardan alınan belgelerde gösterilen KDV tutarları ile sınırlı olmak üzere, iade talepleri yerine getirilmez. Söz konusu belgelerin gerçek olup olmadığı üç ay içinde vergi dairesince tespit edilir ve olumlu sonuçlanması halinde iade yerine getirilir.
İstisna hakkı sahibi tarafından iadesi talep edilen KDV tutarı, herhangi bir nedenle kısmen veya tamamen iade edilmediği takdirde, vergi dairesince bu durum ivedi olarak gerekçeli bir yazı ile talep sahibine ve Gelir İdaresi Başkanlığına bildirilir.”
MADDE 12 – Aynı Tebliğin (II/F-4.9) bölümünde yer alan “Örnek 3” yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 13 – Aynı Tebliğin (III/A-2) bölümünün son paragrafının son cümlesine “hizmet bedeline isabet” ibaresinden sonra gelmek üzere “eden” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 14 – Aynı Tebliğin (III/C-2.4) bölümünün ikinci paragrafında yer alan “mallar” ibaresi “mallara” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 15 – Aynı Tebliğin;
a) (IV/A-2) bölümünün başlığı “Mahsup Yoluyla İade” şeklinde,
b) (IV/A-2.1) bölümünün başlığı “Genel Açıklama” şeklinde,
c) (IV/A-4) bölümünün başlığı “YMM KDV İadesi Tasdik Raporuna Dayalı İadeler” şeklinde,
değiştirilmiştir.
MADDE 16 – Aynı Tebliğin (IV/A-4) bölümünün üçüncü paragrafının birinci cümlesinde yer alan “nakden” ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 17 – Aynı Tebliğin (IV/A-7) bölümünün üçüncü paragrafının üçüncü cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 18 – Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 19 – Bu Tebliğ hükümlerini Maliye Bakanı yürütür.
Refund Vat in Turkey-OZM-CONSULTANCY
I have a refund regarding transportation activities:
– If your domicile, workplace, legal center and work center is not located in Turkey,
– If you are a resident of a country providing reciprocity between Turkey on VAT refund, ( Bosnia- Herzegovina, Bulgaria, Denmark, Finland, France, Netherlands, Ireland, Switzerland, Italy, Malta, Norway, Portugal, Romania, Serbia, Slovakia, Slovenia) ( VAT Law – Circular numbered 60)
– If the delivery of goods and services regarding the transportation activity are fuel, spare part, maintenance and repair,
– If the cost of the purchased goods/services, including VAT, is over the limit of invoicing within the related period. ( 900 TL for 2016)
– You can get your VAT refund by applying to the İstanbul Tax Office Directorate Boğaziçi Corporate Tax Office Directorate or Marmara Corporate Tax Office Directorate with a petition.
I have a refund regarding participation to exposition, exhibition and fair:
– If your domicile, workplace, legal center or work center is not located in Turkey,
– If you are a resident of a country providing reciprocity between Turkey on VAT refund, ( Bosnia- Herzegovina, Bulgaria, Denmark, Finland, France, Netherlands, Ireland, Switzerland, Italy, Malta, Norway, Portugal, Romania, Serbia, Slovakia, Slovenia) ( VAT Law – Circular numbered 60)
– If the delivery of goods and the execution of services regarding the participation to exposition, exhibition and fair are exclusively related to these jobs (accommodation included),
– If the cost of the purchased goods/services, including VAT, is over the limit of invoicing within the related period. ( 900 TL for 2016)
– You can get your VAT refund by applying to the tax office determined by the Tax Office Directorate/ Defterdarlık at the province where the exposition, exhibition and fair activities are executed with a petition.
I have a refund resulting from the touristic shopping:
You cannot get VAT refund in case you bought a touristic service.
– If you are a foreign national individual not residing in Turkey,
You can get refund of VAT providing that you get the goods out of Turkey within 3 months beginning from the date of the invoice or similar documents and if :
each invoice for the goods you purchased is over 100 TL (VAT exclusive),
the goods you purchased are not among the goods listed in Special Compsumtion Tax Law Annex I,
the seller from whom you purchase goods is a taxpayer who has the License of VAT Export Exception or is eligible to prepare the special invoicing.
The special invoice which is prepared by the seller for the sales under exception needs to involve the following information;
– Type and number of your passport,
– The branch of your bank and your account number in that bank.
The seller has to prepare the invoice as 4 copies and submit 3 of them to you.
If you want to get your refund from the bank branch at customs;
The salesperson should give you a cheque belong to a bank he has contract; indicating the date and number of the invoice and the total amount of VAT as TRY(Turkish Lira)
You may get your VAT refund from the bank branch at the customs after you get the cheque and the invoice approved by the customs officer.
If you want your refund to be paid to your bank account;
In case you sent your invoice; which is approved as you carry the goods with you, within 3 months following the date of your departure; your refund might be deposited to your bank account or might be sent to your address within 10 days after the salesperson receives the invoice indicates your refund amount.
If you want your refund to be paid in cash;
The salesperson may pay your refund in cash in case you bring the approved copy of your invoice to the salesperson within 3 months following the date of your departure.
Getting Tax ID Number in Turkey-CPA EVREN ÖZMEN
- Getting Tax ID Number in case there is no need to register at a tax office,If you are a foreign national individual;
– You don’t need to get a tax identification number in case you have a foreign national identification number received from the civil registry office (CRO).
– You can apply to any tax office with a petition including your address and the copy of your passport approved by notary or the copy and original of your passport to be approved by tax officials.
– Your bank can apply on behalf of you with “Tax Identification Number Request Form for Foreigners” if you need a tax identification number for your bank transactions.
If you are a legal person you may get your tax identification number from the tax office,
– After submitting the Turkish version of your corporate establishment document admissible in your country which is approved by the delegation of Turkey in your country or the Turkish version of corporate establishment document approved in foreign language which is translated by a translation agency to any tax office.
– Your bank can apply on behalf of you with “Tax Identification Number Request Form for Foreigners” if you need a tax identification number for your bank transactions.
Getting Tax ID Number in case there is need to register at a tax office,
If you are a foreign national individual;
– Foreign national individual can register to tax office and get Tax ID number by applying to tax office in which they form the tax liability with the copy of their passport approved by notary or the copy and the original of their passport to be approved by the related tax office.
If you are a legal person,
– To establish a branch, you have to apply to tax office with the following documents:
a) Turkish version of the legally effective certificate of organization of the limited taxpayer’s foreign country. The Turkish version of the certificate of organization has to be approved by the representation of Turkey in that country or the approved foreign language certificate has to be translated by a translation agency or consulate,
b) The original and the Turkish version, translated by a translation agency or consulates, of the corporate resolution related to establishing a branch.
c) The receipt of notice on the Turkish Trade Registry Gazette showing the Trade Registry Number and Registry Date (In case submitting the original of the Turkish Trade Registry Gazette, the receipt of notice is not required.)
d) The original or the notarized copy of the authorized signatures list and ID cards of person authorized to represent the corporate
e) If the person authorized to represent the corporate is a foreigner, the original of the passport or the copy and the original of his/her passport to be approved by tax office.
To establish a liaison office, you have to apply to tax office with the following documents:
a) The activity certificate obtained from Prime Ministry Undersecretariat of Treasury,
b) The Turkish version of the legally effective certificate of organization in that country. The Turkish version of the certificate of organization has to be approved by the representation of Turkey in that country or the approved foreign language certificate has to be translated by a translation agency or consulates.
c) The original or the notarized copy of the certificate of authority given to the person who is authorized to conduct the liaison office’s activities by the corporate domiciled abroad and its Turkish version translated by a translation agency.
d) The original or the notarized copy of the authorized signatures list and ID cards of person authorized in the liaison office or deputy of the liaison office. If he/she is a foreigner, the notarized copy of passport or the copy and the original of his/her passport to be approved by tax office.
How Can I Get Certificate of Residence? -CPA EVREN ÖZMEN
- Certificate of residence is an evidentiary formal document of full tax liability in the residing country of an individual or a legal entity.
The provisions of Double Taxation Agreements (DTA) are applied to the residents of the contracting countries. Individuals or legal entities who want to benefit from the agreements may request a certificate of residence showing that they are full liable taxpayers from the competent authority of the country in which they are resident.
In this scope; certificate of residence is obtained by residents in Turkey (taxpayers with a full tax liability) who derive income from a party country to a Turkey’s applicable DTA in order to be taxed according to provisions of the related agreement.
– If you are a foreign individual who is a resident of Turkey;
You may get your certificate of residence by applying to The Presidency of Turkish Revenue Administration Department of European Union and Foreign Affairs with a petition, questionnaire for foreigners and your domicile certificate or a copy of your work permit certificate. (If you apply for the certificate to submit to the competent authority of Azerbaijan, in addition to the documents above, you have to submit the DTA forms (5 forms) which can be obtained from Ministry of Taxes of Republic of Azerbaijan or web site of the Ministry “www.taxes.gov.az” filled in except for the part F.
– If you are a legal entity,
You may get your certificate of residence by applying with a petition to
o Large Tax Payers Office Directorate if you are a taxpayer of this department,
o The Tax Office Directorate of Ankara, Antalya, Bursa, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Trabzon if you are a taxpayer of these Directorates.
o The Presidency of Turkish Revenue Administration Revenue Administration Department of European Union and Foreign Affairs if you are not one of the above mentioned taxpayers or you apply for the certificate to submit to the competent authority of Austria, Switzerland and Saudi Arabia.Your application will be evaluated by the competent authority and your certificate of residence will be sent to your address by post if approved.
I want to buy a real estate in Turkey. What is my tax liability?-OZM-CONSULTANCY
I want to buy a real estate in Turkey. What is my tax liability?
- According to the Fees Code, the total rate of Title Deed Fee is 4%. Both the purchaser and the seller are liable to pay the title deed fee as 2% of the price of real estate (except Value Added Tax).
The amount of invoice arranged for real estate and the amount of transfer from the bank should be the actual purchase price.
Following the procedures at the land office, you can pay your title deed fee to authorized tax offices or banks having a contract with Turkish Revenue Administration.
After getting your title deed, you should inform the municipality affiliated to your real estate location about your property tax.
Tax Incentives in Turkey 2016-OZM-CONSULTANCY
Tax Incentives in Turkey
A- EXEMPTION OF INVESTMENT DEDUCTION
B- DEDUCTION OF RESEARCH & DEVELOPMENT (R & D)
C- OTHER INCENTIVES REGARDING RESEARCH & DEVELOPMENT (R&D) ACTIVITIES
D- GAIN EXEMPTION ON EDUCATION AND INSTRUCTION BUSINESSES
E- EXEMPTION IN VEHICLES, OIL SEARCHING AND INCENTIVE CERTIFICATED INVESTMENTS
F- TAX INCENTIVES IN INDUSTRIAL ZONES
G- TAX INCENTIVES IN TECHNOLOGY DEVELOPING ZONES
H- TAX INCENTIVES APPLIED IN FREE ZONES
I- TAX INCENTIVES APPLIED IN ORGANIZED INDUSTRIAL ZONES
J- TAX, DUTY AND FEES EXEMPTION IN PROVIDING CREDITS
K- TAX INCENTIVES FOR INCREASING THE INVESTMENT AND EMPLOYMENT
L- TAX INCENTIVES FOR CULTURAL INVESTMENTS AND ENTERPRISES
KOOPERATİFLERDE MUHASEBENİN ÖNEMİ VE MUHASEBE ORGANİZASYONU NASIL KURULMALIDIR ?
Kooperatifler kanunu 2016, Kooperatif KANUNU, KOOPERATİFLER KANUNU WORD 1163 SAYILI KOOPERATİFLER
SERMAYE:
İKİNCİ BÖLÜM SERMAYE VE PAYLAR
Madde 7- Kooperatifin sermayesi, ortakların taahhüt ettikleri payların toplam tutarlarından ibaret olup, değişkendir. Ancak, sermayenin en az haddi …. ………………. liradır. Kuruluşta bu sermayenin tamamının taahhüt edilmesi ve 1/4’ünün peşin ödenmesi zorunludur.
Ayni sermaye konamaz.
PAYLAR:
Madde 8- Bir ortaklık payının değeri 1.-YTL (1.000.000.-TL)’dir. Ortaklar en çok 5.000 pay taahhüt
edebilirler. Ancak, her ortağın en az ……………………. ………… pay taahhüt etmesi zorunludur.
Ortaklık payları, bu anasözleşmenin 19’uncu maddesine göre düzenlenen ortaklık senedinde gösterilir. Senetle temsil edilmeyen paylar 1.-YTL (1.000.000.-TL) üzerinden itibar olunur.
PAYLARIN ÖDENMESİ:
Madde 9- Ortakların taahhüt ettikleri pay bedellerinin en az 1/4’ü peşin, geri kalanı ise yönetim
kurulunca belli edilecek eşit aylık taksitler halinde ve en fazla bir yıl içinde ödenir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ORTAKLIK İŞLEMLERİ
ORTAKLIK ŞARTLARI:
Madde 10- Kooperatife ortak olabilmek için aşağıdaki nitelik ve şartların varlığı gereklidir.
1- Medeni hakları kullanma ehliyetine sahip gerçek kişi olmak.
2- Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak veya yabancı uyruklu olmakla birlikte 2644 Sayılı Tapu Kanunu veya yürürlükteki mevzuat hükümlerine göre Türkiye’de gayrimenkul edinmesine imkan sağlanmış kişilerden bulunmak,
3- 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 9’uncu maddesinde sayılan tüzel kişilerden olmak.
ORTAKLIĞA KABUL:
Madde 11- Gerekli şartları taşıyıp da, kooperatife ortak olmak isteyenler yazılı olarak yönetim kuruluna başvururlar. Bu başvuruda, anasözleşmenin tüm hükümlerinin ve getirilen yükümlülüklerin kabul edildiği açıkça belirtilir.
Ortaklığa kabul yönetim kurulunun kararı ile gerçekleşir.
Yönetim kurulu, ortaklar ile ortak olmak için başvuranların 10’uncu maddede gösterilen şartları taşıyıp taşımadığını araştırmak zorundadır.
2
Ortaklığa kabul veya ret kararı, ilgiliye 15 gün içinde yazı ile bildirilir. İstekli, ortaklığa alındığı takdirde, kararın kendisine bildirildiği tarihten itibaren bir ay içinde sermaye taahhüdünün diğer ortaklarca ödenmiş taksiti ile diğer ortakların her birinin o tarihe kadar ödemiş oldukları paylara eşit meblağı bir defada öder.
17’nci madde uyarınca devir yolu ile ortaklığa alınanlar hariç olmak üzere daha sonra ortaklığa kabul edileceklerden, yukarıdaki fıkrada belirtilen meblağın üzerinde para talep edilmesi, genel kurulun bu hususta karar alması halinde mümkündür.
Yedek üye ve benzeri şekilde ortak kaydı yapılamaz. Bu amaçla para tahsil edilemez.
ORTAK SAYISI:
Madde 12- Kooperatifin ortak sayısı en az 7 kişidir. Ortak sayısı, arsa ve konut imkanlarına göre
genel kurulca belirlenir.
Yönetim kurulu, genel kurulca kararlaştırılan sayının üzerinde ortak kaydedemez.
ORTAKLIKTAN ÇIKMA:
Madde 13- Her ortak, hesap senesi sonundan en az bir ay önce yönetim kuruluna yazı ile başvurmak suretiyle ortaklıktan çıkabilir. Yönetim kurulu bu hükme uygun olarak yapılacak isteğe rağmen, yazılı başvurunun kooperatif kayıtlarına girişinden itibaren bir ay içinde kabulden kaçınırsa, ortak, çıkma dileğini noter aracılığı ile yönetim kuruluna bildirir. Bildiri tarihinden itibaren çıkma gerçekleşir.
ORTAKLIKTAN ÇIKARMA:
Madde 14- Durumları aşağıda gösterilen hallere uyanlar yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan
çıkarılır.
1- 10’uncu maddede yazılı ortaklık şartlarını kaybedenler.
2- Parasal yükümlülüklerini otuz gün geciktirmeleri üzerine, yönetim kurulunca noter aracılığı ile yapılacak ihtarı takip eden on gün içinde bu yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere yine aynı kurulca ikinci ihtar yapılır. İkinci ihtarı takip eden bir ay içerisinde de yükümlülüklerini yerine getirmeyenler.
3- Kura çekimi sonunda kendilerine düşen konutları kabul etmeyenler.
4- Tapuda kendi adlarına tescilinden önce konutlarında yaptıkları tahribat veya tadilatı yazılı ihtara rağmen düzeltmeyenler.
5- Kooperatifin para, mal ve belgeleri üzerinde işledikleri suçlardan dolayı mahkum olanlar.
Çıkarma kararı gerekçeli olarak yönetim kurulu karar defteri ile ortaklar defterine kaydedilir. Kararın onaylı örneği, çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere 10 gün içinde notere tevdi edilir. Ortak, çıkarma kararının tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde iptal davası açabilir veya genel kurula itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine iptal davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı iptal davası hakkı saklıdır.
Üç aylık süre içinde genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmeyen çıkarma kararları kesinleşir.
Ortaklar, bu maddede gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar.
Haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamaz. Bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülükleri, çıkarma kararı kesinleşinceye kadar devam eder.
3
ORTAKLIĞI SONA ERENLERLE HESAPLAŞMA:
Madde 15- Devir dışında bir nedenle ortaklığı sona erenlerin sermaye ve diğer alacakları, o yılın
bilançosuna göre hesaplanarak, bilanço tarihinden itibaren bir ay içinde geri verilir.
Ancak ortaklığı sona erenlerin yerine yeni ortak alınması halinde eski ortağın 21’inci madde uyarınca ödediği gider taksitleri derhal geri verilir.
Ayrılan ortaklar kooperatifin yedek akçeleri üzerinde bir hak iddia edemezler.
Ortaklığı sona erenlerin alacak ve hakları, bunları isteyebilecekleri günden itibaren beş yıl geçmekle zaman aşımına uğrar.
ÖLEN ORTAĞIN DURUMU:
Madde 16- Ferdi münasebete geçilmeden önce ölen ortağın kanuni mirasçılarının üç ay içinde temsilci tayin ederek kooperatife bildirmeleri halinde, ortaklık hak ve yükümlülükleri kanuni mirasçıları lehine devam eder.
Mirasçıların temsilci tayin etmemeleri veya ortaklığa devam etmek istememeleri halinde, ölen ortağın alacak ve borçları 15’inci madde hükümlerine göre tasfiye edilir.
ORTAKLIĞIN DEVRİ:
Madde 17- Ortaklık, yazılı olarak yönetim kuruluna bildirmek suretiyle 10’uncu maddedeki ortaklık
şartlarını taşıyan kişilere devredilebilir.
Yönetim kurulu, bu şekilde ortaklığı devralan kişiyi ortaklığa kabulden kaçınamaz.
Devir halinde eski ortağın kooperatife karşı tüm hak ve yükümlülükleri yeni ortağa geçer, kooperatifçe, bu devir sebebiyle taraflardan ayrıca bir ödemede bulunmaları istenemez.
ORTAKLIĞA TEKRAR GİRME:
Madde 18- Ortaklığı sona erenler, ayrılma nedenlerinin ortadan kalkması halinde yeniden ortaklığa
kabul edilebilirler.
Bu anasözleşmenin 14’üncü maddesinin 5’inci bendi gereğince çıkarılanlar kooperatife tekrar alınamazlar.
ORTAKLIK SENEDİ:
Madde 19- Her ortağın üyelik haklarının, ada yazılı ortaklık senedi ile temsil olunması şarttır. Bu senede kooperatifin unvanı, sahibinin adı ve soyadı, iş ve konut adresi, kooperatife girdiği ve çıktığı tarihler yazılır. Bu hususlar, senet sahibi ile kooperatifi temsile yetkili olan kimseler tarafından imzalanır. Ortağın yatırdığı veya çektiği paralar tarih sırası ile kaydedilir. Bu kayıtlar kooperatifin ödediği paralara ait ise ortak imza eder. İmzalı ortak senedi makbuz hükmündedir. Mezkur senet anasözleşmeyi ihtiva etmek şartıyla ortaklık cüzdanı şeklinde de düzenlenebilir. Ortaklık senetleri kıymetli evrak niteliğinde olmayıp sadece ispat vesikası hükmündedir.
ORTAKLARIN ŞAHSİ SORUMLULUKLARI:
Madde 20- Her ortak, kooperatifin borçlarına karşı, taahhüt ettiği pay tutarı kadar sorumludur.
Kooperatiften ilişkisi kesilen ortağın sorumluluğu, ayrıldığı tarihten itibaren iki yıl devam eder.
Kooperatife giren her ortak, girişinden önce doğmuş olan kooperatif borçlarından dolayı diğer ortaklar gibi sorumlu olur.
Yönetim kurulu üyeleri ile denetçilerin sorumlulukları hakkındaki hükümler saklıdır.
4
ORTAKLIK PAYI DIŞINDAKİ ÖDEMELER:
Madde 21- Ortaklar, taahhüt ve tediye ettikleri ortaklık payı bedelleri dışında, kooperatif amaçlarının gerçekleşmesini sağlamak üzere genel kurulca kararlaştırılacak miktarlardaki, arsa, altyapı, inşaat ve benzeri gider taksitlerini ödemek zorundadırlar. Bu kararlarda anasözleşmenin 33’üncü maddesinin 2’nci fıkrasında gösterilen nisap aranır.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM KOOPERATİFİN ORGANLARI VE YÖNETİMİ
KOOPERATİFİN ORGANLARI:
Madde 22- Kooperatifin organları şunlardır:
1- Genel Kurul,
2- Yönetim Kurulu,
3- Denetim Kurulu,
GENEL KURUL
Görev ve Yetkileri:
Madde 23- En yetkili organ olan Genel Kurulun görev ve yetkileri şunlardır:
1- Bilanço, bilanço hesaplarının dökümü, gelir-gider farkı hesapları ile yönetim kurulu ve denetçiler
tarafından verilen raporları inceleyerek kabul veya reddetmek.
2- Yönetim kurulu üyeleri ile denetim kurulu üyelerini seçmek, ibra etmek veya sorumluluklarına karar vermek, gerektiğinde bunları azletmek.
3- Yönetim ve denetim kurulu üyelerine verilecek aylık ücret, huzur hakkı ve yolluk miktarı ile bütçeyi görüşerek karara bağlamak,
4-Yönetim kurulu tarafından verilen ortaklıktan çıkarma kararlarına yapılan itirazları inceleyip karara bağlamak,
5- Kanun, anasözleşme ve iyi niyet esasları ile genel kurul kararlarına aykırı olduğu ileri sürülen yönetim kurulu kararlarının iptal edilip edilmeyeceği konusunda karar vermek,
6- Ortaklardan tahsil edilecek taksit miktar ve ödeme şartlan ile gecikme halinde uygulanacak esasları tespit etmek.
7- Üst kuruluşa girme kararı vermek ve bu kuruluşta görevlendirilecek temsilcileri seçmek,
8- Anasözleşmede yapılması öngörülen değişiklikler hakkında karar vermek,
9- Gayrimenkul alımında ve satımında takip edilecek usul ile alınacak gayrimenkulun niteliğini, yerini ve azami fiyatını, satılacak gayrimenkulun asgari fiyatını belirlemek.
10- İmalat ve inşaat işlerinin yaptırılma yönetimini kararlaştırmak,
11- Kooperatifin ortak sayısı ile yapılacak konut sayısını tespit etmek,
5
12- Kooperatifin dağılması hakkında karar vermek, tasfiye kurulunu seçmek.
13- Kanun ve anasözleşme ile genel kurula tanınmış olan diğer konular hakkında karar vermek,
Genel kurul, yukarıdaki görev ve yetkilerini devir ve terk edemeyeceği gibi, kooperatifin amaçları ile ilgili her türlü işler hakkında da karar verebilir.
Oy Hakkı ve Temsil :
Madde 24- Bütün ortaklar genel kurula katılma hakkına sahiptir. Her ortak yalnız bir oya sahip
olup, yazı ile izin verilmek suretiyle bir ortak diğer bir ortağın oyunu kullanmak üzere temsilci tayin edebilir.
Ortak sayısı 1000’i geçtiğinde her ortak en çok 9 olmak üzere birden fazla ortağı temsil edebilir.
Eş ve birinci derece (ortağın; çocuğu, anne ve babası, eşinin annesi ve babası) akrabalar için temsilde ortaklık şartı aranmaz.
Yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile kooperatifi temsile yetkili kılınılan kimseler vekaleten oy kullanamazlar.
Yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile kooperatifin işlerinin görülmesine herhangi bir suretle katılmış olanlar yönetim kurulunun ibrasına ait kararlarda oylamaya katılamazlar. Bu hüküm denetçiler hakkında uygulanamaz. Denetçiler kendi ibralarında oy kullanamazlar.
Hiçbir ortak; kendisi, eşi veya usul ve füruğu ile kooperatif arasında ortaklık ilişkileri dışındaki şahsi bir işe veya uyuşmazlığa ait görüşmelerde oy kullanamaz.
Toplantı Şekilleri ve Zamanı :
Madde 25- Genel kurul, olağan ve olağanüstü olmak üzere iki şekilde toplanır. Olağan genel kurul
toplantısının, her yılın ilk altı ayı içinde yapılması zorunludur.
Olağanüstü genel kurul, kooperatif işlerinin ve anasözleşme hükümlerinin gerektirdiği zaman ve surette toplanır.
Toplantı Yeri:
Madde 26- Genel kurul, kooperatif merkezinin bulunduğu yerde toplanır.
Çağrıya Yetkili Organlar:
Madde 27- Genel kurul, yönetim kurulunca toplantıya çağrılır.
Gerekli hallerde denetim kurulu, kooperatifin ortağı bulunduğu üst birlik ve tasfiye memurları
genel kurulu toplantıya çağırma yetkisine sahiptirler.
Genel kurul yukarıdaki şekilde toplanamadığı takdirde Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca toplantıya çağrılabilir.
Ayrıca, 4 ortaktan az olmamak kaydıyla toplam ortak sayısının 1/10’unun isteği halinde, genel kurul 10 gün içinde yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılır.
Bu başvurunun, müştereken ve noter tebligatı ile yapılması gerekir.
Yönetim kurulunca bu isteğin zamanında yerine getirilmemesi ve sırasıyla denetim kurulu, kooperatifin ortağı bulunduğu üst birlik ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığına aynı şekilde yapılan başvurulardan da bir sonuç alınamaması durumunda, istek sahipleri mahalli mahkemeye başvurarak genel kurulu bizzat toplantıya çağırma izni alabilirler.
6
Çağrının Şekli :
Madde 28- Olağan ve olağanüstü toplantılara çağrı; taahhütlü mektupla, ayrıca gerektiğinde gazete ile gazete olmayan yerlerde mahalli örf ve adete göre ilan yolu ile yapılır. Çağrının sadece yazılı olarak imza karşılığında yapılması da mümkündür.
Çağrının, toplantı gününden en az 30 gün önce ve en çok iki ay içinde yapılması, toplantının gün ve saati ile yerinin ve gündem maddelerinin bildirilmesi zorunludur.
Çağrıda, birinci toplantıda çoğunluk sağlanamadığı takdirde yapılacak olan sonraki toplantıların tarihi, saati ve yeri açıklanarak yeni bir bildirime gerek kalmaksızın bir defada ortaklara duyuru yapılabilir. Toplantılar arasında en az 7, en fazla 30 gün süre bulunması gerekir.
Sürelerin hesabında duyuru ve toplantı günleri hesaba katılmaz.
Anasözleşmenin değiştirilmesi söz konusu ise, yapılacak duyuruda değiştirilecek maddelerin numaralarının yazılması ile yetinilir.
Bütün Ortakların Hazır Bulunması:
Madde 29- Kooperatifin bütün ortaklarının veya temsilcilerinin hazır bulunması ve itirazın olmaması halinde, genel kurul toplantılarına ilişkin diğer hükümler saklı kalmak şartı ile toplantıya çağrı hakkındaki hükümlere uyulmamış olsa da kararlar alınabilir. Ancak, kararların muteber olabilmesi için, toplantıda Bakanlık Temsilcisi bulundurulması hususunda gerekli işlemlerin yapılmış olması şarttır.
Yukarıdaki fıkraya göre alınan kararlar, tüm ortaklar ve ortakların toplantıda oy birliği ile seçecekleri temsilciler tarafından imzalanacak bir tutanağa bağlanır.
Bakanlığa Müracaat ve Gönderilecek Belgeler:
Madde 30- Genel kurul tarihi ile yeri ve gündemi, toplantıdan en az 15 gün önce, Ankara’da Sanayi ve Ticaret Bakanlığına (Teşkilatlandırma Genel Müdürlüğü) diğer illerde ise kooperatif merkezinin bulunduğu yerdeki Valiliğe (İl Sanayi ve Ticaret Müdürlüğü) yazılı olarak bildirilir.
Bu bildirime, Bakanlıkça tespit edilen miktardaki temsilci ücretinin ilgili Maliye Veznesine yatırıldığını gösteren belge eklenerek toplantıda temsilci bulundurulması talep edilir.
Gündem :
Madde 31- Olağan genel kurul gündemine aşağıdaki hususlar yazılır.
1-Yönetim ve denetim kurulları tarafından verilen raporların okunması,
2-Bilanço, envanter ve gelir- gider farkı hesaplarının incelenmesi, onanması veya reddi,
3-Yönetim kurulu ile denetim kurulu üyelerinin ibrası,
4- Süresi biten yönetim ve denetim kurulu üyelerinin yerine yenilerinin seçilmesi,
5- Gelecek yılın bütçe ve çalışma programının görüşülmesi ve karara bağlanması,
6- Gerekli görülen diğer hususlar.
Olağanüstü genel kurul gündemi, çağrının amacına göre tayin ve tespit olunur.
Dörtten az olmamak üzere ortakların en az 1/10’u tarafından genel kurul toplantı tarihinden en az 20 gün önce müştereken ve noter tebligatı ile bildirilecek hususların gündeme konulması zorunludur.
7
Gündemde olmayan hususlar görüşülemez. Ancak, kooperatife kayıtlı ortakların en az 1/10’nun gündem maddelerinin görüşülmesine geçilmeden önce yazılı teklifte bulunmaları halinde, hesap tetkik komisyonun seçilmesi, bilanço incelemesinin ve ibranın geriye bırakılması, çıkan veya çıkarılan ortaklar hakkında karar alınması, genel kurulun yeni bir toplantıya çağrılması ve kanun, anasözleşme ve iyi niyet esasları ile genel kurul kararlarına aykırı olduğu ileri sürülen yönetim kurulu kararlarının iptali, yönetim kurulu üyeleri ile denetçilerin azli ve yerlerine yenilerinin seçilmesi ile ilgili hususlar, genel kurula katılanların yarıdan bir fazlasının kabulu ile gündeme alınır.
Ortaklar Cetveli :
Madde 32- Yönetim kurulu; her genel kurul toplantısından önce, tüm ortakların ortak numaraları, isim ve ikametgahları ile asaleten ve vekaleten imzalanacak yerleri gösterir yönetim kurulunca imzalı bir ortaklar cetveli hazırlamakla yükümlüdür.
Bu cetvel toplantıya katılanlar ile genel kurul başkanı ve Bakanlık Temsilcisi tarafından isim yazılarak ayrıca imzalanır.
Görüşme ve Karar Nisabı :
Madde 33- Genel kurulun toplanabilmesi ve gündemdeki konuların görüşebilmesi için, kooperatife kayıtlı ortakların en az 1/4’nün şahsen veya temsilen toplantıda hazır bulunması şarttır. İlk ve müteakip toplantılarda aynı nisap aranır.
Genel kurulda kararlar, ortakların en az 1/4’nün hazır olması şartıyla oylama sırasındaki mevcudun yarıdan fazlasının oyu ile alınır.
Ancak, kooperatifin dağılması, diğer bir kooperatifle birleşmesi veya anasözleşmede değişiklik yapılması ile ilgili kararlar ortaklar cetvelinde imzası bulunanların 2/3 çoğunluğu ile verilir.
Kamu kuruluşlarından alınan kredi miktarının arttırılmasından yararlanmak üzere alınacak kararlarda, ikinci fıkra hükmü uygulanır.
Toplantının Açılması ve Başkanlık Divanı :
Madde 34- Genel kurul toplantısı; Bakanlık Temsilcisi bulundurulması hususunda usulüne uygun başvurunun ve 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun değişik 87’nci maddesine göre işlem yapıldığının tespiti ile toplantı nisabının sağlanması üzerine ve çağrıyı yapan organca yetkili kılınan kimseler tarafından açılır. Müteakiben bir genel kurul başkanı ile kararlaştırılacak sayıda sekreter üye ve gerektiğinde oy toplayıcı üye seçilir.
Bu seçimde en çok oy alan adaylar seçilmiş sayılır.
Genel kurul başkan ve üyelerinin, ortaklardan veya kooperatifin üst kuruluşlarının temsilcileri arasından seçilmesi şarttır.
Oy Kullanmanın Şekli :
Madde 35- Oylamalar el kaldırmak sureti ile yapılır. Ancak, genel kurula katılanların yarıdan
fazlasının talebi halinde gizli oya başvurulur. Bilançonun Tasdiki ve İbra :
Madde 36- Bilançonun tasdikine dair olan genel kurul kararı, yönetim kurulu ile denetim kurulunun ibrasını da kapsar. Ancak, bilançoda bazı hususlar gösterilmemiş veya bilanço yanlış olarak düzenlemiş ise bilançonun tasdiki ile bu organlar ibra edilmiş olmazlar.
Denetim raporunun okunmasından önce bilanço ile hesapların kabulu hakkında verilen kararlar geçerli değildir.
İbra edilmeyen yönetim ve denetim kurulu üyeleri, bu organlara aynı genel kurulda tekrar seçilemezler.
İbra edilmeyen yönetim kurulu aleyhine tazminat davası açılabilmesi için, bu konuda genel kurulca karar verilmiş olması gereklidir. Kooperatif denetçileri genel kurul karar tarihinden itibaren bir ay içinde dava açmaya mecburdur. Bu müddetin geçirilmesi ile dava hakkı düşmez. Davanın reddi halinde, yönetim kurulu üyeleri tazminat talebinde bulunamazlar.
8
Kararların Tesiri:
Madde 37- Kanun ve anasözleşmeye uygun surette toplanmış genel kurulda alınan kararlar,
toplantıda bulunmayanlar veya aleyhte oy kullananlar hakkında da geçerli ve bağlayıcıdır. Kararların İptali :
Madde 38- Aşağıda yazılı kimseler kanuna, anasözleşme hükümlerine ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiası ile genel kurul kararları aleyhine, toplantıyı izleyen günden başlamak üzere bir ay içinde, kooperatif merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemeye başvurabilirler.
1- Toplantıda hazır bulunup da kararlara muhalif kalarak keyfiyeti tutanağa geçirten veya oyunu kullanmasına haksız olarak müsaade edilmeyen yahut toplantıya çağrının usulü dairesinde yapılmadığı veyahut gündemin gereği gibi ilan veya tebliğ edilmediğini yahut da genel kurul toplantısına katılmaya yetkili olmayan kimselerin karara katılmış bulunduklarını iddia eden pay sahipleri;
2- Yönetim kurulu;
3- Kararların yerine getirilmesi yönetim kurulu üyeleri ile denetçilerin şahsi sorumluluklarını mucip
olduğu takdirde bunların her biri.
Bozma davasının açıldığı ve duruşmanın yapılacağı gün yönetim kurulu tarafından usulen ilan olunur.
Bir kararın bozulması, bütün ortaklar için hüküm ifade eder. Bozma kararının kesinleşmesi halinde, bu husustaki ilam tescil ve ilan ettirilir.
Genel Kurul Tutanağı:
Madde 39- Genel kurul toplantılarının muteber olması için, ortaklar tarafından yapılan beyanlar ile muhalif kalanların muhalefet sebeplerini, yapılan seçimler ile verilen kararları içeren bir tutanak düzenlenir. Bu tutanakta, toplantıya asaleten ve vekaleten katılanların sayısı ile kullanılan oy sayısı ayrıca gösterilir.
Genel kurul tutanağının altı, genel kurul başkan ve üyeleri ile Bakanlık Temsilcisi tarafından imzalanır.
Genel Kurul Kararlarının Tescil ve İlanı :
Madde 40- Toplantıya çağrının usulüne uygun yapıldığını gösteren belgeler ile ortaklar cetveli ve genel kurul tutanağı toplantı tarihinden itibaren 15 gün içinde Ticaret Sicili Memurluğuna verilmekle birlikte gerekli tescil ve ilan işlemi yaptırılır.
Bakanlığa Gönderilecek Belgeler :
Madde 41 – Toplantı gününden itibaren en geç bir ay içinde, yönetim ve denetim kurulları raporları ile bilanço ve gelir-gider cetvelleri genel kurul toplantı tutanağı ile ortaklar cetvelinin ve istenebilecek diğer belgelerin onaylı birer örneği, kooperatifin ticaret siciline tescil edildiği yerdeki İl Sanayi ve Ticaret Müdürlüğüne tevdi edilir.
YÖNETİM KURULU Seçimi ve Süresi :
Madde 42- Yönetim kurulu, genel kurulca en az bir, en çok dört yıl için seçilir ve en az üç üyeden
oluşur. Genel kurulca böyle bir süre tespiti yapılmaması halinde bir yıl için seçilmiş sayılır.
Yönetim kuruluna seçilen üye sayısı kadar da yedek üye seçilir.
Yönetim kurulunun asil ve yedek üyeleri genel kurulda en çok oy alanlar arasından sıra ile belirlenir. Oylarda eşitlik halinde kuraya başvurulur.
Süresi sona eren üyeler yeniden seçilebilir. Genel kurul lüzum görürse yönetim kurulu üyelerini her zaman değiştirebilir.
9
Seçilme Şartları :
Madde 43- Yönetim kurulu üyelerinde aşağıdaki şartlar aranır.
1- Kooperatif ortağı olmak ve medeni hakları kullanma ehliyetine sahip bulunmak
2- Türk vatandaşı olmak,
3- Başka bir konut yapı kooperatifinde yönetim kurulu üyesi olmamak,
4- Türk Ceza Kanunu’nun zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, görevi kötüye kullanma, sahtekarlık, hırsızlık, dolandırıcılık, hileli iflas, emniyeti suiistimal ve Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlara ilişkin hükümleri ile 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’na göre mahkum olmamak.
5-Aynı zamanda kooperatifte denetçi olmamak,
Yönetim kurulu üyeliğine seçilen tüzel kişiler, yukarıdaki şartları taşıyan gerçek kişiler vasıtasıyla temsil edilirler.
Seçilme şartları denetim kurulu tarafından araştırılır. Bu şartları taşımadıkları halde seçilenler ile sonradan kaybedenlerin görevlerine yönetim kurulunca son verilir.
Haklarında yukarıdaki suçlarla ilgili olarak kamu davası açılmış olanların görevleri ilk genel kurul toplantısına kadar devam etmekle beraber yönetim kurulunca bu durumdaki üyelerin genel kurulca azli veya göreve devamı hakkında karar alınmak üzere yapılacak ilk genel kurul gündemine madde konulur.
Görev ve Yetkiler:
Madde 44-Yönetim kurulu, kanun ve anasözleşme hükümleri içinde kooperatifin faaliyetini yöneten
ve onu temsil eden icra organıdır.
Yönetim Kurulunun başlıca görev ve yetkileri şunlardır:
1- Kooperatifin amaçlarına, ortakların menfaatlerine ve genel kurulca belirlenen esaslara uygun arsa bulmak, arsa alımına ilişkin işlemleri yürütmek, arsayı tapu devri veya tapuya şerh verdirilecek satış vaadi sözleşmesi ile satın almak, imar planı ile arsaların parselasyonunu yaptırmak,
2- Yıllık bilanço ile gelir-gider hesabının hazırlanmasını sağlamak,
3-Ortaklar ile ortak olmak için başvuranların anasözleşmede belirtilen şartları taşıyıp taşımadıklarını araştırmak,
4- Alınan arsada yaptırılacak konutlar ve diğer tesisler için gerekli plan, proje ve haritalar yaptırmak, kooperatifin amaçlarının gerçekleşmesinde kullanılmak üzere ilgili kuruluşlardan borç para almak,
5- Kredi alma işlerinde, kooperatife kredi açacak müesseselere olan taahhüt ve vecibelerinden ortakları haberdar etmek,
6- Satın alınacak arsa ile bunlar üzerinde yapılacak konutların bedellerini gerek sermaye mevcudundan, gerekse ortakların veya kredi kuruluşlarının verdikleri paralardan ödemek,
7- Kooperatife yapılan bağışları kooperatif amacına uygun işlerde kullanmak,
8- Bakanlıkça istenecek her türlü evrak ve vesaiki ibraz etmek, bilgi vermek ve denetim için gönderilen yetkili elemanlara gerekli kolaylığı göstermek,
9- Kooperatifi resmi dairelerde mahkemelerde ve üçüncü şahıslara karşı temsil etmek,
10- İbra etmek, dava açmak, sulh olmak veya davadan vazgeçmek,
11- Genel kuruldan karar almak şartı ile kooperatifin taşınır ve taşınmaz mallarını satmak, rehine koymak veya mülkiyetlerini aktarmak,
10
12- Doğacak sorumluluk yönetim kuruluna ait olmak üzere kendi ortakları arasından veya hariçten bir veya birkaç kişiyi kooperatifi ilzam edecek tasarruflarda bulunmaya veya muayyen işlerde kooperatifi temsil etmeye yetkili kılmak,
13- Kamu kaynaklı kredi kullanımı için kooperatif gayri menkullerini ipotek ettirmek,
Görev Bölümü ve Toplantılar :
Madde 45- Yönetim kurulu üyeleri; seçimi takiben yapacakları ilk toplantıda aralarından bir başkan,
bir ikinci başkan, gereğine göre de birer katip ve muhasip üye seçerek görev bölümü yaparlar.
Yönetim kurulu, başkanın bulunmadığı zamanda ikinci başkanın çağrısı ile toplanır. Toplantı en az ayda bir defa ve en az yarıdan fazla üyenin katılmasıyla yapılır. Kararlar toplantıda bulunanların çoğunluğu ile verilir. Oyların eşitliği halinde keyfiyet gelecek toplantıya bırakılır. Onda da eşitlik halinde söz konusu teklif reddedilmiş sayılır.
Toplantılarda bulunmayan üyeleri temsilen oy kullanılamaz. Üyeler, şahsi menfaatlerini ilgilendiren hususların görüşülmesi sırasında toplantıya katılamazlar.
Özürsüz olarak üst üste üç toplantıda hazır bulunmayan üye çekilmiş sayılır.
Toplantılar kooperatif merkezinde yapılır. Ancak, üyelerin çoğunluğunun tasvibi ile başka herhangi bir yerde de yapılabilir,
Alınan kararlar tarih ve numara sırasıyla yönetim kurulu karar defterlerine işlenir. Tüm üyelerin isimleri kararın baş tarafına yazılır ve alt tarafı toplantıya katılanlarca isim yazılarak imzalanır.
Verilen karara karşı olanlarla çekimser kalan üyeler, karşı olma veya çekimser kalma sebeplerini kararın altına yazarak imzalarlar.
Kooperatifin Temsil ve İlzamı :
Madde 46- Kooperatif adına düzenlenecek evrakın muteber olması veya kooperatifi ilzamı için,
kooperatif unvanı altında temsile yetkili olanlardan ikisinin imzası gereklidir.
Yönetim kurulu, kooperatifi temsil ve kooperatif adına imza atmaya yetkili şahısları kararla tespit eder ve bu kararın noterlikçe onaylanmış bir sureti, imzalarla birlikte tescil edilmek üzere Ticaret Sicili Memurluğuna verilir.
Gerektiğinde, yukarıdaki fıkra hükmüne göre hareket edilerek imza yetkisine sahip kimseler değiştirilebilir.
Üyeliğin Boşalması :
Madde 47- Yönetim kurulu üyeleri, istifa etmek suretiyle her zaman çekilebilirler.
Herhangi bir sebeple yönetim kurulu üyeliğinin boşalması halinde, yönetim kurulunca aldıkları oy sırasına göre yedek üyeler çağrılır. Eşit oy alanlar arasında kura çekilir.
Yönetim kurulu toplantı nisabını kaybederse boşalan yönetim kurulu üyeliklerine denetim kurulu tarafından geciktirilmeksizin yeteri kadar yedek üye çağrılır.
Yedek üyelerle de yönetim kurulunun tamamlanamaması halinde, eğer yönetim kurulu toplantı nisabını kaybetmemişse, Türk Ticaret Kanunu’nun 315’inci maddesinin birinci fıkrasına göre hareket olunur. Yönetim kurulu toplantı nisabının altına düşmüşse, denetim kurulu tarafından seçimler yapılmak üzere derhal genel kurul toplantıya çağrılır.
Sorumluluk ve Yasak Muameleler:
Madde 48- Yönetim kurulu, kooperatif işlerinin yönetimi için gereken titizliği gösterir ve kooperatifin
başarısı ve gelişmesi yolunda bütün gayretini sarf eder.
Üyeler, yönetim kurulundaki faaliyetleri sırasında öğrendikleri ticaret veya işletme sırlarını saklamakla yükümlüdürler.
Yönetim kurulu, gerekli defter ve belgeler ile genel kurul evraklarının ve ortak listelerinin muntazam hazırlanıp, tutulup, saklanmasından ve gelir-gider hesabı ile yıllık bilançonun kanuni hükümlere uygun olarak hazırlanıp incelenmek üzere denetçilere verilmesinden sorumludur.
11
Yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif memurları ortaklık işlemleri dışında kendisi veya başkası namına, bizzat veya dolaylı olarak kooperatifle kooperatif konusuna giren bir ticari muamele yapamaz.
Yönetim kurulu üyeleri ve temsile yetkili şahıslar, genel kurulun devredemeyeceği yetkilerini kullanamaz.
Yönetim kurulu üyeleri, kendi kusurlarından ileri gelen zararlardan müteselsilen sorumlu olup, kooperatife tazmin etmekle yükümlüdürler.
Kusurlu olmadığını ispat eden üyeler ile, karara muhalif kalıp durumu hemen denetim kuruluna yazılı olarak bildiren veya özrü nedeniyle toplantıda hazır bulunmayan üyeler sorumluluktan kurtulurlar.
Görevi sora eren üyenin iş gördüğü zamana ait sorumluluğu ayrılış tarihinden itibaren beş yıl devam eder.
Yönetim Kurulu Üyelerinin Ücretleri :
Madde 49- Yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile murahhas üyelere bu sıfatla yapacakları hizmet için aylık ücret veya katılacakları her toplantı için bir huzur hakkı ve yapacakları görev seyahatleri için yolluk ödenir. Ödemenin miktar ve şekli genel kurulca kararlaştırılır.
Yönetim kurulu üyelerine, genel kurulca kararlaştırılan yukarıdaki nev’i ve miktarların dışında hiç bir ödeme yapılamaz.
Murahhas Üye :
Madde 50- Yönetim kurulu kararı ile, üyelerden bir veya bir kaçı kooperatifi temsil yetkisini haiz
murahhas üye seçilebilir.
Murahhas üyelerin seçilmesi ve değiştirilmesi ticaret siciline tescil ettirilir.
Müdür ve Diğer Personel :
Madde 51- Yönetim kurulu, kooperatifin mali ve idari işlerini yürütmek üzere kendi arasından veya hariçten bir müdür ile kooperatif işlerinin gerekli kıldığı diğer personeli istihdam edebilir. Bunlar kendi kusurlarından ileri gelen zararlardan sorumludur.
İstihdam edilecek personelin nitelik ve görevleri yönetim kurulu kararı ile belirlenir. Bütçede belirtmek şartı ile bu personele yönetim kurulunca tespit edilecek ücret verilir.
DENETİM KURULU Seçimi ve Süresi :
Madde 52- Genel Kurulca, en az bir yıl için ortaklar arasından veya dışarıdan en az iki veya daha fazla denetim kurulu üyesi ile bir o kadar da yedeği seçilir. Genel kurulca süre tespiti yapılmaması halinde bir yıl için seçilmiş sayılır. Süreleri biten üyeler tekrar seçilebilir.
Bu Anasözleşmenin 42’nci maddesinin 3’üncü ve 4’üncü fıkraları hükümleri Denetim kuruluna üye seçiminde de uygulanır.
Seçilme Şartları :
Madde 53- Denetim kurulu üyelerinde aşağıdaki şartlar aranır:
1- Türk vatandaşı olmak ve medeni hakları kullanma ehliyetine sahip bulunmak,
12
2- Türk Ceza Kanunu’nun zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, görevi suiistimal, sahtekarlık, hırsızlık, dolandırıcılık, hileli iflas, emniyeti suiistimal ve Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlara ilişkin hükümler ile Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre mahkum olmamak
3-Aynı zamanda kooperatifte yönetim kurulu üyesi, kooperatif personeli veya yönetim kurulu üyeleriyle üçüncü derece dahil kan ve sıhri hısım (kendisinin ve eşinin, anne, baba, çocuk, büyükanne, büyükbaba, torun, amca, hala, dayı, teyze, kardeş, kardeş çocuğu) olmamak, yönetim kurulu üyeleriyle aralarında iş ortaklığı bulunmamak.
Görev ve Yetkileri :
Madde 54- Denetim kurulunun başlıca görevleri ve yetkileri şunlardır:
1- Yıllık bilanço ve sonuç hesaplarını inceleyerek bu husustaki görüşlerini birlikte veya tek başına genel kurula bir raporla bildirmek,
2-Kooperatif işlemlerinden bilgi edinmek ve gerekli kayıtların düzenli olarak tutulmasını sağlamak amacıyla en az üç ayda bir defa kooperatifin defterlerini incelemek,
3- En az üç ayda bir defa kooperatifin nakit mevcudu ile menkul değerlerini kontrol etmek,
4- Bütçe, bilanço ve gelir-gider cetvelini denetlemek,
5- Yönetim kurulunun ihmali halinde genel kurulu olağan veya olağanüstü toplantıya davet etmek,
6- Yönetim kurulu üyelerinin kanun ve anasözleşme hükümleri ile iyi niyet esaslarına uygun davranmalarına nezaret etmek,
7- Yönetim kurulu üyelerinin gerekli şartları taşıyıp taşımadıklarını araştırmak, toplantı nisabının kaybedilmesi halinde boşalan bu üyeliklere geciktirmeksizin yeteri kadar yedek üye çağırmak,
8- Alınan arsaya ilişkin proje, altyapı ve inşaat işlerinin usulüne uygun yürütülmesini teminen bunlarla ilgili hesap ve işlemleri denetlemek.
9- Kooperatif ortaklarının, yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif personeli hakkındaki şikayetlerini incelemek ve inceleme sonucu yıllık raporunda açıklamak,
10- Uygun gördükleri teklifleri yönetim kurulu ve genel kurul toplantıları gündemlerine koydurmak.
Denetim kurulu üyeleri, görevleri çerçevesinde işlerin yürütülmesinde gördükleri noksanlıkları, kanun ve anasözleşmeye aykırı hareketleri bundan sorumlu olanları bağlı bulundukları organa ve gerekli hallerde aynı zamanda genel kurula haber vermekle yükümlüdür.
Denetim kurulu üyeleri, kendilerine kanun ve anasözleşme ile verilen görev ve yetkileri, gerektiğinde tek başlarına da kullanabilirler.
Denetim kurulu üyeleri, yönetim ve genel kurul toplantılarına katılırlar. Ancak, yönetim kurulu toplantılarında oy kullanamazlar.
Sorumluluk:
Madde 55- Denetim kurulu üyeleri, kanun ve anasözleşme ile kendilerine yükletilen görevleri hiç veya gereği gibi yapmamalarından doğan zararlardan dolayı kusursuz olduklarını ispat etmedikçe müteselsilen sorumludurlar.
Bunlar, görevleri sırasında öğrendikleri ve açıklanmasında kooperatif veya ortaklar için zarar umulan hususları açıklayamazlar.
Ayrıca, ortaklık işlemleri dışında kendi şahıslarını ilgilendiren hususlarda kooperatifle iş yapamazlar.
13
Denetim Kurulu Üyeliğinin Boşalması :
Madde 56- Denetim kurulu üyeleri istifa etmek suretiyle her zaman görevlerinden çekilebilirler.
Kanun ve anasözleşmede belirtilen şartları taşımadıkları veya sonradan kaybettikleri anlaşılanların üyelikleri kendiliğinden sona erer.
Üyeliğin herhangi bir nedenle boşalması halinde yerlerine en çok oy alan yedekleri geçer. Yedeklerle beraber üye sayısı genel kurulca belirlenen sayının altına düştüğü takdirde, mevcut üye veya üyeler ilk genel kurula kadar görev yapmak üzere yerine birisini seçerler. Yedekler de dahil toptan boşalma olursa, T. Ticaret Kanunu’nun 351’inci maddesinin son cümlesine göre hareket edilir.
Denetim Kurulu Üyelerinin Ücretleri :
Madde 57- Denetim kurulu üyelerine verilecek ücretin miktarı ile ödeme şekli, genel kurul
tarafından tespit olunur.
BESİNCİ BÖLÜM ARSA VE KONUTLAR
ARSA ALIMI :
Madde 58- Arsa alımında takip edilecek usul ile alınacak arsanın niteliği, yeri ve azami fiyatı genel
kurulca tespit edilir.
Arsa alımının, tapu devri veya tapuya şerh verdirilecek bir satış vaadi sözleşmesi ile yapılması ve alınacak arsanın kooperatifin amacına uygun olması şarttır.
Yapılacak Konutlar ve Diğer Tesislerin Belirlenmesi :
Madde 59- Konutlar; arsa durumuna, projeye, ortakların ihtiyaç ve tercihlerine göre değişik tip ve gruplar halinde planlanabilir. Yaptırılacak konutlar ile 61. maddede belirtilen genel hizmet tesislerinin sayı, cins ve özellikleri, kooperatifin amacına ve ortakların ihtiyaçlarına uygun olarak genel kurulca belirlenir.
Bu belirleme sırasında, konutların gerek tip ve gruplar, gerekse diğer özellikleri itibari ile; ortakların isteklerine göre dağıtılması esası da kararlaştırılabilir.
Kooperatifçe, konut inşaatlarının devamı sırasında veya tamamlanmasından sonra değişik yer ve zamanlarda yeniden arsa alınması ve ortak kaydedilmesi şeklinde faaliyette bulunulamaz.
Proje, Altyapı ve İnşaat İşleri :
Madde 60-Alınan arsaya ilişkin proje, altyapı ve inşaat işlerinin yaptırılma usulü genel kurulca
tespit edilir.
Yukarıdaki işlerin yaptırılmasında; ihale veya emanet usulünden hangisinin uygulanacağı, ihale usulünün kabulu halinde bunun kapalı teklif usulü, açık teklif usulü, pazarlık usulü veya yarışma usulü suretiyle yürütüleceği, ihale komisyonunun nasıl teşkil edeceği, emanet usulünün tercih edilmesi halinde ise emanet komisyonunun kimlerden oluşturulacağı hususları genel kurul kararında belirtilir.
14
Sözü geçen işlerin belirlenen usule, proje, şartname ve iş programlarına göre yürütülüp sonuçlandırılmasından yönetim kurulu üyeleri müteselsilen sorumlu olup, denetim kurulu üyeleri de buna ilişkin hesap ve işlemleri tetkik ve denetlemekle yükümlüdür.
Konut Bedellerinin Tespiti :
Madde 61- Arsa bedeli ile yapı masrafları ve yol, su, elektrik gibi müşterek tesis masrafları, okul, kütüphane, satış mağazaları, bahçe ve spor alanı gibi genel hizmet tesis bedellerinden her konuta düşecek olan miktar ile genel giderler ve yönetim masraflarından ortaklara düşecek paylar hesaplanmak suretiyle konutların geçici maliyetleri bulunur. Bundan sonra yönetim kurulu kararı ile oluşturulacak en az üç kişilik bir teknik heyet tarafından konutların yeri, yapı durumu ve sair özelliklerine göre kıymet takdir olunur.
Teknik heyet kararı bir rapora bağlanarak, tanzim tarihi ve imzaların doğruluğu bakımından noterce onandıktan sonra yönetim kuruluna tevdi edilir. Bu rapor, yönetim kurulunca, noter vasıtasıyla, taahhütlü mektupla veya elden imza karşılığında ortaklara tebliğ edilir. Ortaklar tebliğ tarihinden İtibaren 15 gün içinde bu kıymetlere itiraz edebilirler. 15 günün geçmesiyle itiraz hakkı kesin olarak düşer. İtiraz edildiği takdirde, teknik heyet ile yönetim kurulunun kendi üyeleri arasından birer, itirazda bulunan ortaklar tarafından seçilecek bir kişiden oluşan 3 kişilik yeni bir kurul marifetiyle tekrar kıymet takdir olunur. Bu heyet tarafından takdir olunan fark, geçici maliyet bedellerine eklenir veya bu bedelden indirilir. Geçici maliyet tespitinden sonra yapılan masraflar kesinleşen kıymet takdiri ile orantılı olarak bölünerek kesin maliyet bulunur.
İtiraz taksitlerin ödenmesini geciktiremez. Her ortak kendisine düşen konutu kesin maliyet bedeli üzerinden kabule mecburdur. Ortaklar, yönetim kuruluna yazı ile bilgi vermek şartıyla kendilerine düşen konutları diğer ortakların konutları ile değiştirebilirler.
Konutların Ortaklara Dağıtımı :
Madde 62- Konutlar, maliyet bedelleri kesinleştikten sonra ortaklar veya temsilcilerinin katılımıyla
noter önünde çekilecek kura ile dağıtılır.
Ancak, 59. maddenin 2. fıkrası uyarınca, konutların ortaklara önceden dağıtılması halinde kuraya başvurulmaz.
Kuranın yer ve zamanı en az 15 gün önce taahhütlü mektupla veya imza karşılığı ortaklara bildirir.
Konut Bedellerinin Ödenmesi :
Madde 63- Ortağın, bu anasözleşmenin 21’inci maddesi uyarınca yatırdığı paraların toplamı, konutun kesin maliyet bedelinden indirilerek geri kalanı genel kurulca kararlaştırılan taksitlere bağlanır. Bu taksitler için ortaklardan bono alınır.
Kredi Borçları ve Konutların Mülkiyeti :
Madde 64- Yapılan konutlar ortaklara dağıtıldıktan ve kesin maliyetle ödenecek taksitler de belli olduktan sonra, kooperatifin aradan çekilmesi ve borç miktarı kadar kredi veren kuruluş lehine ipotek tesisi suretiyle, konutların mülkiyetleri de ortaklara aktarılarak ferdi münasebete geçiş muamelesine başlanır. Muamelenin tamamlanması ve kendi borcunu kabullenmiş olması ile ortağın artık kredi borcu bakımından kooperatifle ilgisi kesilmiş olur.
Yapı kullanma izninin alınmasını müteakip en çok bir yıl içinde, ortakların Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre ferdi münasebet işlerinin sonuçlandırılması şarttır.
Konutların Sigorta Ettirilmesi :
Madde 65- Kredi veren kuruluşça yaptırılmadığı takdirde, kooperatif, bedeli tamamen ödeninceye kadar, genel kuruldan karar almak suretiyle bütün konutları, kesin maliyet bedeli üzerinden yangına karşı sigorta ettirebileceği gibi, ayrıca lüzum görülürse su baskını, deprem ve yıldırıma karşı da sigorta ettirilebilir. Bu takdirde ortaklar paylarına düşen sigorta primini, 63’üncü maddeye göre tespit edilen taksitlerle birlikte ödemek zorundadırlar.
15
Konutlarda Tadilat:
Madde 66- Ortaklar teslim aldıkları konutlarda Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine uygun olmak ve yapının hüviyetini bozmamak şartı ile değişiklik yapabilirler (Kredi veren kuruluşların hüküm ve şartları saklıdır).
Konutların Bakımı :
Madde 67- Konutların bakımı, bunların Kat Mülkiyeti Kanunu’na tabi olması halinde bu konudaki
mevzuat esasları dahilinde yapılır.
Münferit konularda ise yönetim kurulunun tespit edeceği esaslara göre yürütülür. Bu takdirde müşterek elemanlar kullanılarak bunların masrafları ortaklara bölünebilir.
Her ortak borcunu tamamen ödeyinceye kadar konutunu ve arsasını iyi bir surette muhafaza etmekle mükelleftir. Konutun tamire muhtaç kısımlarını derhal onarmak ortağa aittir. Bunu yerine getirmeyen ortağa yönetim kurulunca tebliğ edilecek bir yazı ile, tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde tamirin yaptırılması ihtar olunur.
Bahse konu tamir; ortak tarafından yaptırılmadığı takdirde kooperatifçe yapılır. Tamir bedeli ile tahsil masrafları ve devlet tahvillerine verilen en yüksek faiz haddini geçmemek üzere genel kurulca tespit edilecek faizi ile birlikte ortaktan alınır.
ALTINCI BÖLÜM KOOPERATİFİN HESAPLARI VE DEFTERLERİ
HESAPLARI :
Hesap Dönemi, Bilanço ve Netice Hesapları :
Madde 68- Kooperatifin hesap dönemi takvim yılıdır. İlk faaliyete geçildiği yıldaki hesap dönem kooperatifin kurulduğu tarihten başlar ve aynı yılın 31 Aralık tarihinde sona erer.
Yönetim kurulu her yıl 31 Aralık tarihi itibariyle envanter yapar, bilançoyu ve gelir gider farkı hesapların hazırlayıp genel kurul toplantısından en az bir ay önce denetim kurulu üyelerine verir. Denetim kurulu üyeleri bunları en çok 10 gün içinde inceleyerek müştereken düzenleyecekleri raporla birlikte yönetim kuruluna iade ederler. Bilanço ve netice hesapları genel kurul toplantısından en az 15 gün önce kooperatif merkezinde ortakların incelemesine sunulur ve isteyenlere birer sureti verilir.
Muhasebe Usulü :
Madde 69- Kooperatifin hesaplan, genel kabul görmüş muhasebe prensip ve usullerine uygun
olarak tutulur ve mali durum tabloları buna uygun şekilde hazırlanır.
Gelir – Gider Farkı ve Dağıtımı :
Madde 70- Gelir- gider farkı genel kurulca onaylanan yıllık bilançoya göre tespit edilir.
Yönetim ve denetim kurulu üyelerine gelir-gider farkından pay verilemez ve kooperatif yalnız ortakları ile işlem yapar.
Gelir-gider müspet farkının %1’i, bilanço tarihinden itibaren 3 ay içinde 1163 sayılı Kanunun 94. maddesi uyarınca Sanayi ve Ticaret Bakanlığı emrindeki fona yatırılır. Ortaklarla yapılan işlemlerden doğmuş bulunan geri kalan farkın tamamı yedek akçe olarak ayrılır. Yedek akçeler ortaklara dağıtılamaz, sermaye üzerinden kazanç dağıtılamaz.
Gelir-gider farkı menfi olduğu takdirde, ortaya çıkan açık yedek akçelerden, bunun yetmemesi halinde ortak sermaye paylarından ve 71. maddeye göre oluşturulan özel fondan karşılanır.
16
Özel Fon :
Madde 71- Kooperatif ortak dışı işlemlerde bulunmuş ise 70’nci madde gereğince fon için ayırım yapıldıktan sonra, geri kalan müspet farkın tamamı kooperatifin gelişmesine yarayacak işlerde kullanılmak üzere özel bir fon hesabında toplanır. Bu fonda toplanan hasılanın kullanımına ilişkin esaslar genel kurulca kararlaştırılır.
Borç Senetlerinin Takibi :
Madde 72- Kooperatifçe, borç taksitleri veya ara ödemeleri karşılığında ortaklardan alınan borç senetleri için, ortaklara, bunların ödenme tarihi ve tutarlarını gösteren imzalı ve mühürlü bir alındı belgesi verilir.
Bu senetler, muhasebe kayıtlarına geçirilir. Senetlerin ciro edilmesinde basiretli bir tacir gibi davranılır.
Devir Teslim Tutanağı :
Madde 73- Yönetim kurulu üyeleri ve memurları, görev devir ve teslimleri sırasında, sorumlulukları altındaki para, mal, defter, belge ve diğer kooperatif varlıklarını bir tutanakla yeni görevlilere teslim etmekle yükümlüdürler.
Avanslar ve Ödemeler:
Madde 74- Kooperatifin amaç ve işleri dışında avans verilemez ve ödeme yapılamaz. Her türlü
ödemelerin geçerli belgelere dayandırılması şarttır.
Verilecek avansın sebebi, miktarı, süresi, geri alınma şartları, kapatılması şekli ile kasada günlük olarak bulundurulacak azami para miktarı ve kooperatif parasının amaçlara uygun şekilde değerlendirilmesi usulü yönetim kurulu tarafından belirlenir.
Kooperatifin Aczi Halinde Yapılacak İşler:
Madde 75- Kooperatifin aczi halinde bulunduğunu kabul ettirecek ciddi sebepler mevcut ise, yönetim kurulu piyasada cari fiyatlar esas olmak üzere, derhal bir ara bilançosu tanzim eder. Son yılın bilançosu veya daha sonra yapılan bir tasfiye bilançosu veyahut da yukarıda sözü geçen ara bilançosu kooperatif mevcudunun borçlarını artık karşılayamayacağını gösteriyorsa yönetim kurulu Sanayi ve Ticaret Bakanlığına durumu bildirerek genel kurulu derhal olağanüstü toplantıya çağırır. Son yılın bilançosunda kooperatif varlığının yarısı karşılıksız kalırsa yönetim kurulu derhal genel kurulu toplantıya çağırarak durumu ortaklara arz eder. Aynı zamanda ilgili mahkeme ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığına bilgi verir.
Mali durumun düzeltilmesinin mümkün görülmesi halinde yönetim kurulunun veya alacaklılardan birinin isteği üzerine mahkeme iflasın açılmasını erteleyebilir. Bu takdirde, mahkeme mevcutlar defterinin tutulması, yönetim memuru (yediemin) atanması gibi kooperatif varlığının korunmasına ve devamına yarayan tedbirler alır.
DEFTERLER Tutulacak Defterler:
Madde 76- Kooperatifte aşağıdaki defterlerin tutulması zorunludur.
1-Yevmiye Defteri, 2-Defteri Kebir, 3-Envanter Defteri, 4-Karar Defteri, 5-Ortaklar Defteri,
Kooperatifte bu defterlerden başka, kasa defteri ile işin mahiyet ve öneminin gerektirdiği diğer defterler de tutulur.
17
Yevmiye Defteri :
Madde 77- Yevmiye defteri, kayda geçirilmesi gereken işlemlerin belgelerden çıkarılarak tarih
sırasıyla ve madde halinde düzenli olarak yazılmasına mahsus defterdir.
Yevmiye maddelerinin en az aşağıdaki bilgileri içermesi şarttır.
a) Madde sıra numarası, (Makine ile tutulan muhasebelerde zorunlu değildir)
b) Tarih,
c) Borçlu hesap,
d) Alacaklı hesap,
e) Meblağ, (yardımcı hesaplara taksim edilenlerin, izahat sütununda gösterilmesi şarttır.) f) Her kaydın dayandığı belgenin türü, tarihi ve numarası,
Yevmiye defterine geçirilecek kayıtlar haklı sebep olmaksızın on günden fazla geciktirilemez. Yevmiye defteri yeni senenin en geç Ocak ayı sonuna kadar notere ibraz edilip, son kaydın altına noterce (görülmüştür) sözü yazılarak mühür ve imza ile tasdik ettirilmek şarttır.
Defteri Kebir:
Madde 78- Defter-i kebir, yevmiye defterine geçirilmiş olan işlemleri buradan alarak sistemli bir
surette hesaplara dağıtan ve tasnifli olarak bu hesaplarda toplayan defterdir. Defteri kebirdeki kayıtların en az aşağıdaki bilgileri ihtiva etmesi şarttır. a) Tarih,
b) Yevmiye defteri madde numarası,
c) Meblağ,
d) Toplu hesaplarda yardımcı nihai hesapların isimleri.
Envanter Defteri :
Madde 79- Envanter defterine, kooperatifin açılış tarihinde ve müteakiben her hesap dönemi
sonunda çıkarılan envanterler ve bilançolar kaydolunur.
Kanunda aksine hüküm olmadıkça, hesap dönemi sonu için çıkarılacak envanter ve bilançoların ertesi hesap döneminin ilk üç ayı içinde tamamlanmış olması gerekir.
Envanter defterine geçirilen envanter ve bilanço yönetim kurulunca imza ve notere ibraz olunur. Noterce son kaydın altına (görülmüştür) sözü yazılarak mühür ve imza ile tasdik ettirilmek şarttır.
Karar Defteri :
Madde 80- Karar defterine genel kurul ve yönetim kurulu tarafından görüşmeler sonucunda
verilen kararlar yazılır.
Yönetim kurulu karar defteri ve genel kurul karar defteri olarak ayrı ayrı tutulur.
Genel kurul karar defterine yönetim kurulunca aslına uygunluğu tasdik edilmiş olarak genel kurul tutanakları yazılır veya yapıştırılır.
Ortaklar Defteri :
Madde 81- Ortaklar defterine, her ortağın adı-soyadı, iş ve konut adresi, kooperatife giriş ve çıkış
tarihleri ile yatırdığı veya çektiği paralar tarih sırasıyla yazılır.
Çıkarılan ortaklarla ilgili çıkarma kararının gerekçeli olarak bu deftere yazılması ve çıkarma işleminin kesinleştiği tarihin gösterilmesi gerekir.
18
Defterleri Tasdik Ettirme Yükümlülüğü :
Madde 82- Kooperatifin tutmak zorunda olduğu yevmiye defteri, defteri kebir, envanter defteri ve her iki karar defteri kullanılmaya başlanılmadan önce Notere ibraz olunur. Noter bu defterleri mühür ve imzasıyla tasdik eder.
Defter ve Belgelerin Saklanması :
Madde 83- Kooperatifle ilgili yazı, mektup, telgraf, fatura, cetvel, senet, makbuz, tutanak, şartname proje, hakediş, fiş gibi belgelerle ödemeleri gösteren belgeler, mukavele, taahhüt, kefalet, sair teminat senetleri ve mahkeme ilamları gibi belgeler muntazam bir şekilde dosya halinde muhafaza edilir.
Bu belgelere defterler son kayıt tarihinden itibaren on yıl geçinceye kadar saklanır. Kooperatifin sona ermesi halinde ilgili belgeler saklanmak üzere Türk Ticaret Kanunu’nun 68’inci maddesi uyarınca noter veya ortakların birine tevdi olunur.
YEDİNCİ BÖLÜM DAĞILMA VE TASFİYE
Birleşme ve Devir :
Madde 84- Genel kurul, kooperatifin konu ve amaçları ile ilgili diğer bir kooperatifle birleşmesine veya bir kamu tüzel kişisine, ya da herhangi bir derneğe devredilmesine karar verebilir. Bu hallerde 1163 Sayılı Kanunun 84’ncü ve 85’nci maddelerine göre işlem yapılır.
Dağılma Sebepleri : Madde 85- Kooperatif: 1-Ortak sayısının 7’den aşağı düşmesi üzerine,
2-Genel kurul kararıyla,
3-İflasın açılmasıyla,
4-Kanunlarda öngörülen diğer hallerde, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının mahkemeden alacağı karar üzerine,
5-Diğer bir kooperatifle birleşmesi veya devralınması suretiyle,
6-Üç yıl olağan genel kurul toplantısını yapmaması halinde,
7-Amacına ulaşma imkanının kalmadığının Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca tespiti halinde mahkemeden alacağı kararla dağılır.
Ayrıca, kooperatif anasözleşmede gösterilen işlerin tamamlanması ve ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesiyle amacına ulaşmış sayılır ve dağılır. Ancak, tescil tarihinden itibaren altı ay içerisinde usulüne uygun şekilde anasözleşme değişikliği yapılarak kooperatifin amacının ve türünün değiştirilmesi halinde dağılmaya ilişkin hüküm uygulanmaz.
Tasfiye Kurulu :
Madde 86- Tasfiye kurulu genel kurul tarafından seçilecek en az iki kişiden oluşur. Genel kurul bu hususta yönetim kurulunu da görevlendirilebilir. Genel kurulca tasfiye kurulu için bir seçim veya görevlendirme yapılmadığı takdirde, tasfiye işlerini yönetim kurulu yürütür. Bunlar genel kurulca her zaman azil ve yerlerine yenileri tayin olunabilir.
19
Tasfiye kurulunun yukarıdaki fıkraya göre oluşturulmasına imkan bulunmaması halinde ortaklardan birinin başvurusu üzerine mahkemece tasfiye memurları atanabileceği gibi, ortağın talebine istinaden, tasfiyeye memur kimselerin haklı sebepler dolayısıyla azli ile yerlerine yenilerinin atanmasına da karar verilebilir.
1163 sayılı Kanunun değişik 56’ncı maddesinin 1’inci fıkrasının 3’üncü bendi ile 62’nci maddesi hükümleri tasfiye kurulu üyeleri hakkında da uygulanır.
Tasfiye kurulu üyelerini tayin eden merci tarafından tespit edilecek miktarda ücret ödenir. Yönetim kurulu, tasfiye memurlarını ticaret siciline tescil ve ilan ettirir.
Tasfiye Kurulunun Görevleri ve Tasfiyenin Yürütülmesi :
Madde 87- Tasfiye kurulu, tasfiye işlerinin bir an önce bitirilmesi için çalışmakla yükümlü olup
tasfiye işlemlerine ilişkin görevlerini aşağıdaki şekilde yürütür.
1. Dağılma, yönetim kurulunca Ticaret Siciline tescil ettirilir ve Ticaret Sicili Gazetesi ile mahalli bir gazetede birer hafta arayla üç defa yaptırılacak ilanla alacaklılar tasfiyeden haberdar edilerek bir yıl içinde alacaklarını beyana davet edilir.
2. Tasfiye süresince kooperatif unvanı “Tasfiye Halinde” ibaresi ilave edilerek kullanılır.
3. Kooperatif genel kurulu aksine karar vermiş olmadıkça tasfiye memurları menkul malları pazarlık veya açık arttırma usulüyle satabilir. Gayrimenkullerin satılma şekli genel kurul kararıyla belirlenir.
4. Tasfiye memurları, göreve başladıkları zaman, kooperatifin dağılma kararının verildiği tarihteki durumunu inceleyerek varlıkları, alacakları, borçları gösterir bir envanter defteri ile açılış bilançosu hazırlar; ayrıca kooperatifin mevcut ortakları ile bunların alacak ve borç durumlarını gösterir bir cetvel tanzim edilir.
5. Kooperatifin eskiden başlamış olup da henüz bitirilmemiş işlerinden tamamlanması mümkün olanlar tamamlanır, taahhütler yerine getirilir, alacaklar ve gerektiğinde ödenmemiş sermayeler tahsil edilir.
6.Kooperatif borçlarının mevcutlarından fazla olması halinde tasfiye memurları durumu mahkemeye bildirir.
7. Tasfiye sırasında tasfiye kurulu kararlarının yer alacağı bir tasfiye defteri tutulur. Tasfiyenin yönetim kurulunca yürütülmesi haline yönetim kurulu karar defteri tasfiye defteri olarak kullanılır.
8. Tasfiyenin uzun sürmesi halinde her yıl sonu için ara bilançolar ile tasfiye sonunda kesin bilanço hazırlanır ve genel kurula sunulur.
9. Gayrimenkul satışının görüşüleceği toplantılar hariç olmak üzere, tasfiye süresince yapılacak genel kurul toplantılarında toplantı nisabı aranmaz,
10. Kooperatiften alacaklı oldukları bilinenleri alacak tutarları ile muaccel olmayan ve tartışmalı olan borçlara karşılık düşen meblağ Notere tevdi olunur.
11. Kooperatifin borçlarının ve pay bedellerinin ödenmesinden sonra kalan miktar dağılma anında kayıtlı ortaklar veya hukuki halefleri arasında eşit olarak dağıtılır.
12. Tasfiyenin sona ermesi üzerine kooperatif unvanının sicilden silinmesi tasfiye memurlarınca sicil memurluğundan talep edilir.
20
SEKİZİNCİ BÖLÜM ÇEŞİTLİ HÜKÜMLER
Bakanlık ile Diğer Kurum ve Kuruluşların Denetimi :
Madde 88- Kooperatif Sanayi ve Ticaret Bakanlığının denetimine tabidir. Bakanlık; kooperatif üst kuruluşlarını, ilgili müesseseleri ve bağımsız denetim kuruluşlarını kooperatifi denetlemekle görevlendirebilir.
Kredi veren kamu kurum ve kuruluşları da; kredilerin açılış gayesine uygun olarak kullanılıp kullanmadığı, plan ve projesine uygunluğu, teknik özellikleri ve kalite açısından kooperatifi denetleyebilirler.
Kooperatif görevlileri; kooperatife ait mal, para ve para hükmündeki kağıtları ve gizli de olsa bunlarla ilgili defter ve belgeleri istenildiğinde müfettişlere, kooperatif kontrolörlerine ve kredi kuruluşlarının denetim görevlilerine göstermek, saymasına ve incelenmesine yardımda bulunmak, istenilen bilgileri gerçeğe uygun ve eksiksiz olarak vermek ve doğru beyanda bulunmakla yükümlüdürler.
İlan ve Reklamlar:
Madde 89- Kooperatifçe tanıtım ve ortak kaydı amacıyla yapılacak ilan, reklam ve açıklamalar
eksik ve gerçeğe aykırı olamayacağı gibi yanıltıcı bilgi ve unsurları taşıyamaz .
Kanun Hükümlerinin Uygulanması :
Madde 90- Bu anasözleşmede açıklık olmayan hallerde 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu ile Türk Ticaret Kanunu’nun anonim şirketlere ait hükümleri uygulanır.
İlk Yönetim Kurulu Üyeleri :
Madde 91- İlk genel kurul toplantısına kadar görev yapmak üzere, aşağıdaki kurucu ortaklar
yönetim kurulu üyeliğine seçilmişlerdir.
1). ………………………………………………………………………………………………………………………………. 2)…………………………………………………………………………………………………………………………….
3)…………………………………………………………………………………………………………………………….
İlk Denetim Kurulu Üyeleri :
Madde 92- İlk genel kurul toplantısına kadar görev yapmak üzere, aşağıdaki kimseler denetim
kurulu üyeliğine seçilmişlerdir.
1) ……………………………………………………………………………………………………………………………….
2)……………………………………………………………………………………………………………………………….
Kurucular:
Madde 93-Aşağıda isimleri, tabiiyetleri, ikametgah adresleri, taahhüt ve tediye ettikleri sermaye payları ile imzaları bulunan :
1- Kurucu ortaklar, bu anasözleşmenin 10’uncu maddesinde belirtilen ortaklık şartlarını taşıdıklarını,
2- İlk yönetim kurulu üyeleri ile denetim kurulu üyeleri, bu anasözleşmenin 43’üncü ve 53’üncü maddelerinde belirtilen seçilme şartlarını taşıdıklarını, beyan ederler.
21
Yapı kooperatifleri amaç ve faaliyet konuları dışında hizmet verebilir mi ?-ÖZMEN MALİ MÜŞAVİRLİK
AMAÇ VE FAALİYET KONULARI:
Madde 6- Kooperatifin amacı ortaklarının konut ihtiyaçlarını karşılamaktır. Bu amaçla kooperatif:
1- Arsa ve arazi satın alır, birleştirir, imar planına uygun biçimde böldürerek altyapı, plan, proje
ve maliyet hesapları hazırlar ve ortaklarına konut yaptırır.
2- Yaptırılan konutların mülkiyetini bu anasözleşmede yazılı esaslara göre ortaklarına aktarır.
3- Ortaklarının sosyal, kültürel ve ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak üzere gerekli tesisleri kurar, bunları ortaklarına aktarabilir.
4- Yukarıdaki fıkralardaki yazılı hususları sağlamak üzere, ilgili kurum ve kuruluşlarla ortak çalışmalarda bulunabilir, gayrimenkul ve menkulleri iktisap eder, kiralar, kiraya verir, satar ve benzeri tasarruflarda bulunur, ayni haklar tesis eder.
5- Kooperatifin kredi ihtiyacının karşılanması amacı ile ilgili finansman kuruluşlarına başvurur, borçlanır, açılan kredinin zamanında ve amacına uygun kullanılmasını sağlayıcı tedbirleri alır.
6- Konut yapımının imkansızlaşması halinde, kooperatife ait arsayı parselleyerek, genel kurulca karara bağlanması şartıyla kura ile ortaklarına dağıtır.
7- Konut yapı kooperatifleri üst kuruluşlarına katılır.
8- Gerektiğinde ortaklar ve personel için yardım fonları oluşturur, konusu ile ilgili eğitim, yayın, araştırma ve benzeri faaliyetlerde bulunur.
1
Kooperatif Kuruluş ve Tüzel Kişiliğin kazanılması-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN
KURULUġ: Madde 1- Bu anasözleşmede isimleri, tabiiyetleri, ikametgah adresleri ve taahhüt ettikleri sermaye payları gösterilen kimseler tarafından, 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu hükümlerine göre değişir ortaklı, değişir sermayeli ve sınırlı sorumlu bir konut yapı kooperatifi kurulmuştur. TÜZEL KĠġĠLĠĞĠN KAZANILMASI VE ANASÖZLEġME DEĞĠġĠKLĠĞĠ: Madde 2- Kooperatif Ticaret Siciline tescil ile tüzel kişilik kazanır. Tescilden önce kooperatif namına iş ve işlem yapanlar bunlardan şahsen ve zincirleme olarak sorumludurlar. Anasözleşmede yapılacak değişiklikler kuruluştaki usule tabidir.
AMAÇ VE FAALİYET KONULARI:
Madde 6- Kooperatifin amacı ortaklarının konut ihtiyaçlarını karşılamaktır. Bu amaçla kooperatif:
1- Arsa ve arazi satın alır, birleştirir, imar planına uygun biçimde böldürerek altyapı, plan, proje
ve maliyet hesapları hazırlar ve ortaklarına konut yaptırır.
2- Yaptırılan konutların mülkiyetini bu anasözleşmede yazılı esaslara göre ortaklarına aktarır.
3- Ortaklarının sosyal, kültürel ve ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak üzere gerekli tesisleri kurar, bunları ortaklarına aktarabilir.
4- Yukarıdaki fıkralardaki yazılı hususları sağlamak üzere, ilgili kurum ve kuruluşlarla ortak çalışmalarda bulunabilir, gayrimenkul ve menkulleri iktisap eder, kiralar, kiraya verir, satar ve benzeri tasarruflarda bulunur, ayni haklar tesis eder.
5- Kooperatifin kredi ihtiyacının karşılanması amacı ile ilgili finansman kuruluşlarına başvurur, borçlanır, açılan kredinin zamanında ve amacına uygun kullanılmasını sağlayıcı tedbirleri alır.
6- Konut yapımının imkansızlaşması halinde, kooperatife ait arsayı parselleyerek, genel kurulca karara bağlanması şartıyla kura ile ortaklarına dağıtır.
7- Konut yapı kooperatifleri üst kuruluşlarına katılır.
8- Gerektiğinde ortaklar ve personel için yardım fonları oluşturur, konusu ile ilgili eğitim, yayın, araştırma ve benzeri faaliyetlerde bulunur.
1
Fuar için gelen yabancı firmalar kdv iadesi alabilir mi ?-EVREN ÖZMEN MALİ MÜŞAVİRLİK VE DANIŞMANLIK
39044742-KDV.11-77740 |
31/08/2015 |
|||
Konu |
: |
Vekil sıfatıyla yabancı şirketlerin katma değer vergisi işlemlerine aracılık hizmetinde KDV |
|
|
İlgi (a) da kayıtlı özelge talep formu ile ilgi (b) de kayıtlı dilekçede, uluslararası vergi danışmanlığı faaliyeti ile iştigal ettiğiniz, hukuki vekil statüsüyle yabancı şirketlerin katma değer vergisi işlemlerine aracılık hizmeti verdiğiniz belirtilerek, yabancı firmaların Türkiye’de gerçekleştirilen kongre, konferans, festival ve sempozyumlara katılımları dolayısıyla satın alacakları mal ve hizmetler nedeniyle ödedikleri katma değer vergisinin (karşılıklı olmak kaydıyla) ilgili mükelleflere iade edilip edilmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşleri talep edilmiştir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
-1/1 maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,
-11/1-a maddesinde, yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin KDV den istisna olduğu,
-11/1-b maddesinde, Türkiye’de ikamet etmeyen yolcuların satın alarak Türkiye dışına götürdükleri malların teslimi anında KDV nin tahsil edileceği, ancak gümrükten malın çıkışı anında fatura veya belgenin ibrazında KDV nin iade olunacağı,
Türkiye’de ikametgâhı, işyeri, kanuni ve iş merkezi bulunmayanların taşımacılık faaliyetlerine ilişkin olarak satın alacakları mal ve hizmetler ile fuar, panayır ve sergilere katılımları dolayısıyla satın alacakları mal ve hizmetler nedeniyle ödedikleri katma değer vergisinin, karşılıklı olmak kaydıyla iade olunacağı,
-12/2 maddesinde ise, bir hizmetin yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmet sayılabilmesi için, hizmetin yurt dışındaki bir müşteri için yapılmış olması ve hizmetten yurt dışında faydalanılması gerektiği,
hüküm altına alınmıştır.
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin “II/A-6. Türkiye’de İkamet Etmeyen Taşımacılar ile Fuar, Sergi, Panayır Katılımcılarına Yapılan Teslim ve Hizmetlerde İstisna” başlıklı bölümünde gerekli açıklamalar yapılmıştır.
Buna göre, şirketinizin vekil sıfatıyla aracılık yaptığı Türkiye’de ikamet etmeyen firmaların Türkiye’de fuar, panayır ve sergilere katılımlarına ilişkin bunlara yapılan teslim ve hizmetlere ilişkin KDV istisnasının yabancı firmaların kendi ülkelerinde aynı faaliyette bulunup KDV ödeyen Türk vatandaşlarının da iade hakkına sahip bulunduklarını yukarıda belirtildiği şekilde kanıtlamaları halinde, münhasıran bu katılım nedeniyle yüklendikleri KDV iadelerini KDV Genel Uygulama Tebliğinde sayılan belgelerin eksiksiz olarak ibraz edilmesi halinde alabilmeleri mümkün bulunmaktadır.
Ancak aynı şartları taşısalar dahi fuar, panayır ve sergiler kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmayan kongre, konferans, festival ve sempozyumlara katılımlarına ilişkin bahsi geçen istisnadan faydalanmaları mümkün olmayıp, yabancı firmalara yapılan hizmetlerden Türkiye’de yararlanılması nedeniyle hizmet ihracı kapsamında değerlendirilmesi de söz konusu olmayacağından KDV Kanununun 1/1 inci maddesi uyarınca genel hükümler çerçevesinde KDV hesaplanması gerekmektedir.
Kooperatifin aktifinde kayıtlı arsanın Belediye tarafından istimlak edilmesi durumunda vergilendirme ve belge düzeni hakkında-M
Kooperatifin aktifinde kayıtlı arsanın Belediye tarafından istimlak edilmesi durumunda vergilendirme ve belge düzeni hakkında. |
|
|||
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, kooperatifinizin üyelerine konut yapmak amacıyla 19.. yılında kurulduğu, yapmış olduğunuz konutları 19.. yılında üyelerine teslim ettiğinizi, 19.. yılından bu yana faaliyetinizin olmadığı, kooperatif aktifinde 19.. yılından beri kayıtlı olan ve imar planında yeşil alan olarak gözüken arsanın Belediye tarafından istimlak edilerek, istimlak bedelinin kooperatife ödemesinin yapılmasının gündemde olduğu belirtilerek istimlakin gerçekleşmesinden sonra elde edilecek kazancın ortaklara dağıtılarak tasfiye sürecine girilmesi halinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilip edilmeyeceği, ortaklara dağıtılan tutarların tevkifata tabi tutulup tutulmayacağı, kooperatifin tasfiyesi sırasında enflasyon düzeltmesi sonucu oluşan geçmiş yıl karlarının vergilendirilip vergilendirilmeyeceği, arsanın istimlaki nedeniyle KDV tahakkuku olup olmayacağı ve fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.
I- KURUMLAR VERGİSİ VE VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi hükmüyle kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış olmakla beraber aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde, tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine (yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatiflerinin kurumlar vergisinden muaf olacağı hüküm altına alınmıştır.
Anılan Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasında ise; “Aşağıda belirtilen kazançlar, kurumlar vergisinden müstesnadır:
…
(e) Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların % 75’lik kısmı.
Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur. Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır.
…
İstisna edilen kazançtan beş yıl içinde sermayeye ilave dışında herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen ya da dar mükellef kurumlarca ana merkeze aktarılan kısım için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır. Aynı süre içinde işletmenin tasfiyesi (bu Kanuna göre yapılan devir ve bölünmeler hariç) halinde de bu hüküm uygulanır…”
hükmüne yer verilmiştir.
Ayrıca, anılan istisna ile ilgili ayrıntılı açıklamalara yer verilen 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “5.6.2.3.4.1. Kooperatiflerin durumu” başlıklı bölümünde, yapı kooperatiflerinin de önceki bölümlerde yapılan açıklamalar çerçevesinde söz konusu istisnadan yararlanabilmesinin mümkün olduğu; ancak istisna edilen kazancın özel bir fon hesabında tutulması, hiç bir şekilde ortaklara dağıtılmayarak kooperatif amaçları doğrultusunda kullanılması gerektiği belirtilmiştir.
Aynı Tebliğin “5.6.2.3.3. Fon hesabında tutulan kazançların işletmeden çekilmemesi” başlıklı bölümün üçüncü paragrafında, “Bu istisnanın amacı kurumların sermaye yapılarının güçlendirilmesi, finansman sıkıntılarının giderilmesi ve bağlı değerlerinin ekonomik faaliyetlerinde daha etkin bir şekilde kullanılmasına imkan sağlamak ve işletmelerin finansal bünyelerini güçlendirmektir. Tasfiyeye giren şirketlerde ise böyle bir amacın olamayacağı açıktır. Bu nedenle, istisna uygulamasında satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar tasfiyeye girilmiş olması halinde, fon hesabında tutulması gereken kazancın işletmeden çekildiği kabul edilecektir.” açıklamasına yer verilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde; kooperatifinizin aktifinde kayıtlı olan taşınmazın (arsanın) Belediye tarafından istimlak edilmesi, kurumlar vergisi muafiyeti şartlarının ihlal edildiği anlamına gelmeyecektir. Ancak istimlak sonucu elde ettiğiniz kazancın ortaklarınıza dağıtılması, “sermaye üzerinden kazanç dağıtılması” şartının ihlali olarak değerlendirilecek ve bu şartın ihlal edildiği tarihten itibaren kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilmesi gerekecektir.
Öte yandan, kooperatifinizin tasfiyeye girmiş olması nedeniyle mülkiyetinde bulunan gayrimenkulün satışından elde edilen kazancın, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde düzenlenen satış kazancı istisnasından yararlanması mümkün bulunmamaktadır.
Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin ikinci fıkrasında, iştirak hisselerinden doğan kazançlar menkul sermaye iradı olarak sayılmış, aynı maddenin parantez içi hükmünde ise kooperatiflerin dağıttıkları kazançların bu zümreye dahil olduğu, kooperatiflerin ortakları ile yaptıkları muamelelerden doğan karların ortaklara, kooperatifle yaptıkları muameleler nispetinde tevziinin, kazanç dağıtımı sayılmayacağı belirtilmiştir. Ayrıca, aynı Kanunun 94 üncü maddesinin (6) numaralı bendinin (b-i) alt bendinde, Tam mükellef kurumlar tarafından; tam mükellef gerçek kişilere, gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve bu vergilerden muaf olanlara dağıtılan, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kar paylarından vergi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmış olup, anılan maddede yer alan yetkiye istinaden 2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kesinti oranı %15 olarak belirlenmiştir.
Bu açıklamalar çerçevesinde kooperatife ait taşınmazın istimlak edilmesi nedeniyle doğan kazancın kooperatif üyelerine dağıtılması halinde, dağıtımı yapılacak tutar üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin (6) numaralı bendinin (b-i) alt bendine göre gelir vergisi tevkifatı yapılması ve muhtasar beyanname ile beyan edilmesi gerekmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 229 uncu maddesinde, fatura, “satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika” şeklinde tanımlanmış, 231 inci maddesinin 5 inci bendinde, faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı, 232 nci maddesinde ise, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerin, birinci ve ikinci sınıf tüccarlara, serbest meslek erbabına, kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara, defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere ve vergiden muaf esnafa sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunların da fatura istemek ve almak mecburiyetinde oldukları hükme bağlanmıştır.
Diğer taraftan, mezkûr Kanunun mükerrer 298 inci maddesinin (A) fıkrasının (5) numaralı bendinde, “… Pasif kalemlere ait enflasyon fark hesapları, herhangi bir suretle başka bir hesaba nakledildiği veya işletmeden çekildiği takdirde, bu işlemlerin yapıldığı dönemlerin kazancı ile ilişkilendirilmeksizin, bu dönemde vergiye tabi tutulur. Ancak öz sermaye kalemlerine ait enflasyon farkları düzeltme sonucu oluşan geçmiş yıl zararlarına mahsup edilebilir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sermayeye ilave edilebilir; bu işlemler kar dağıtımı sayılmaz.” hükmü yer almaktadır.
Buna göre;
– Söz konusu taşınmazın tapuda Belediye adına tescil edildiği tarihten, bu tarihten önce Belediyenin kullanımına bırakılıyorsa kullanıma bırakıldığı tarihten itibaren yedi gün içerisinde fatura düzenlenmesi gerekmektedir.
– Daha önce sermayeye eklenmiş olan pasif kalemlere ait enflasyon fark hesaplarının, kooperatifin tasfiye edilmesi sebebiyle ortaklara dağıtılması işlemi işletmeden çekiş sayılacak olup işletmeden çekilen tutarların öncelikle kurumlar vergisine tabi tutulması, vergi sonrası dağıtılan kazancın da kar dağıtımına bağlı vergi kesintisine tabi tutulması gerekecektir.
II- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 1/1 inci maddesi ile Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun 17/4-r maddesinde ise; kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dâhil) bankalara devir ve teslimlerinin KDV’den istisna olduğu hükme bağlanmıştır.
Ancak, istisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimleri istisna kapsamı dışındadır.
Diğer taraftan, istisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisi, teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınacaktır.
Buna göre, en az iki tam yıl süreyle kooperatifiniz aktifinde yer alan arsanın mutad taşınmaz alım satım ticareti kapsamında olmaması koşuluyla Belediye tarafından istimlak edilmesi; KDV Kanununun 17/4-r maddesi kapsamında KDV’den istisna olacaktır.
Bahse konu arsa; en az iki tam yıl süre ile kooperatifiniz aktifinde yer alsa dahi, mutad taşınmaz alım satım kapsamında olması durumunda söz konusu istisna hükmünden yararlanılması mümkün bulunmamakta olup, bahse konu istimlak işlemi KDV’ye tabi olacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Arsa Sahibi kooperatiften kat karşılığı inşaat nedeni ile ayrıca katma değer vergisi talep edilebilir mi ?-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN
Konu |
: |
Hesaplanan KDV olarak beyan edilen ancak sözleşme gereği arsa sahibi vakıftan tahsil edilmeyen KDV nin Değersiz Alacak olarak kabul edilip edilemeyeceği hk. |
|
|
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, bina inşaatı faaliyetiyle iştigal eden şirketiniz ile mülkiyeti … Vakfına ait arsa üzerine Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesine göre arsa bedeli karşılığında 54 adet konut ve 1 adet iş yeri teslim edileceğinden bahisle, söz konusu teslimlerle ilgili olarak emsal bedel esasına göre konutlar için %1 ve iş yeri için %18 oranında hesaplanarak beyan edilen KDV’nin sözleşme gereği arsa sahibi Vakıftan tahsil edilmeyeceğinden, söz konusu KDV’nin değersiz alacak olarak kabul edilip dönem kurumlar vergisi matrahından tenzil edilip edilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
KURUMLAR VERGİSİ VE VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safı kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 38 inci maddesinde ise; “Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:
1. İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;
2. İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.
Ticari kazancın bu suretle tesbit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur.”hükmüne yer verilmiştir.
Anılan Kanunun 40 ıncı maddesinde de safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış olup maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler, Gelir Vergisi Kanununda ve Kurumlar Vergisi Kanununda sayılan kanunen kabul edilmeyen giderler dışında kalan ticari organizasyona bağlı olarak yapılan giderlerdir ve bunlara işletme gideri de denebilir. Yapılan genel giderlerin indirim konusu yapılabilmesi için, söz konusu giderlerle kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında doğrudan ve açık bir illiyet bağının bulunması ve işin önemi ölçüsünde yapılması gerekmekte olup, bu mahiyette olmayan giderlerin ticari kazancın tespitinde indirim konusu yapılabilmesi mümkün değildir.
Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 322 nci maddesinde; “Kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline artık imkan kalmayan alacaklar değersiz alacaktır.
Değersiz alacaklar, bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve mukayyet kıymetleriyle zarara geçirilerek yok edilirler.
İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin bu madde hükmüne giren değersiz alacakları, gider kaydedilmek suretiyle yok edilirler.”
hükmü yer almaktadır.
Buna göre sözleşme gereği tahsil edilmediği anlaşılan KDV’lerin değersiz alacak olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Ayrıca, Katma Değer Vergisi Kanununun 58 inci maddesine göre mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan KDV ile mükellefçe indirilebilecek KDV, gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider olarak kabul edilemeyeceğinden Şirketiniz ile anılan Vakıf arasında yapılan sözleşmeye istinaden, hesaplanarak beyan edilen, ancak söz konusu Vakıftan tahsil edilmeyen KDV’nin ilgili dönem kurum kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir.
KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:
3065 Sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
– 1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,
– 8/1-a maddesinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde malı teslim veya hizmeti ifa edenlerin KDV nin mükellefi olduğu,
– 10 uncu maddesinin (a) bendinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması, (b) bendinde ise malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura ve benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi hallerinde vergiyi doğuran olayın meydana geldiği,
hüküm altına alınmıştır.
Dolayısıyla, KDV yönünden vergiyi doğuran olay, malın teslimi veya hizmetin ifası ile meydana gelmekte olup, KDV mükelleflerinin mal teslimi veya hizmet ifası bedellerini tahsil edip etmemelerinin KDV uygulaması bakımından bir önemi bulunmamaktadır.
Diğer taraftan KDV Genel Uygulama Tebliğinin “I/B-8. Arsa Karşılığı İnşaat İşleri” bölümünde; arsa karşılığı inşaat işinde iki ayrı teslim söz konusu olduğu, bunlardan birincisinin arsa sahibi tarafından müteahhide arsa teslimi; ikincisinin ise müteahhit tarafından arsaya karşılık olarak arsa sahibine verilen konut veya işyeri teslimi olduğu, “I/B-8.1. Arsa Sahibi Tarafından Müteahhide Arsa Teslimi” başlıklı bölümünde; arsanın bir iktisadi işletmeye dahil olması veya arsa sahibinin arsa alım satımını mutat ve sürekli bir faaliyet olarak sürdürmesi halinde, konut veya işyeri karşılığı müteahhide yapılan bu arsa tesliminin KDV’ye tabi olduğu, ancak arsa sahibinin, gerçek usulde mükellefiyetini gerektirmeyecek şekilde, arızi bir faaliyet olarak arsasını daire veya işyeri karşılığında müteahhide tesliminde vergi uygulanmayacağı belirtilmiştir.
Bu çerçevede; arsa sahibi Vakıf tarafından şirketinize arsa teslimi söz konusu olmakla birlikte bu teslimle ilgili olarak KDV hesaplanmayacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim
Kooperatiflerde Kısıtlı EMLAK VERGİSİ UYGULAMASI-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN
İlgide kayıtlı dilekçenizde, … Belediyesi sınırları içinde bulunan arsanızın belediye imar planında ve imar durumu belgesinde yeşil saha olarak yer aldığı belirtilerek kısıtlı emlak vergisi uygulaması için söz konusu gayrimenkul üzerindeki kısıtlamanın tapuya şerh düşülmesinin gerekip gerekmediği hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 30 uncu maddesinde, kanunlar veya diğer kamu düzeni koyan mevzuatla tasarrufu kısıtlanan bina, arsa ve arazinin vergisinin kısıtlamanın devam ettiği sürece 1/10’u oranında tahsil olunacağı, 9/10’unun ise tecil edileceği, kanunla ve diğer mevzuatla yapılan kısıtlamaların neler olduğunun, süresi, tevsiki ve kısıtlama koyan kamu organlarının görevleri ve sorumluluklarının Maliye Bakanlığınca, Milli Eğitim, Bayındırlık ve İskan ve İçişleri Bakanlıklarının mütalâaları alınarak hazırlanacak bir yönetmelikle tanzim olunacağı hükme bağlanmıştır.
Söz konusu hükme istinaden hazırlanan “Tasarrufu Kısıtlanan Bina, Arsa ve Arazi Hakkında Yönetmelik”in 2 nci maddesinde, “İmar planlarında resmi yapılara, tesislere ve okul, cami, yol, meydan, otopark, yeşil saha, çocuk bahçesi, pazar yeri, hal, mezbaha ve benzeri umumi hizmetlere ayrılmış olması sebebiyle üzerinde inşaat yapılmasına izin verilmeyen arsalar ile esaslı değişiklik ve ilaveler yapılmasına izin verilmeyen binaların tasarrufu kısıtlanmış sayılır.
Bu hallerde kısıtlı olarak vergileme, imar planının kesinleştiği tarihi izleyen yıl başından itibaren yapılır. Kısıtlama, ilgili arsa veya binanın bulunduğu alan imar programına alınıncaya (imar programının kesinleştiği tarihe) kadar devam eder.
Arsanın imar planında kısıtlılığı gerektiren amaçlara tahsis edildiğinin bu yönetmeliğin 5 inci maddesindeki bildirim mecburiyeti hükümlerine göre tespit edilmemiş olması halinde, arsa veya bina sahibi tarafından yazılı müracaatta bulunarak kısıtlamayı koyan idareden alınacak kısıtlılık durumunu gösteren belge verginin tarhına yetkili daireye ibraz edildiğinde kısıtlılık aynı esaslar dahilinde uygulanır.” hükmü yer almaktadır.
Bu hükme göre kısıtlı vergi, imar planlarında, resmi yapılara, tesislere ve okul, cami, yol, meydan, otopark, yeşil saha, çocuk bahçesi, pazar yeri, hal, mezbaha ve benzeri umumi hizmetlere ayrılmış olması sebebiyle üzerinde inşaat yapılmasına izin verilmeyen arsalar ile esaslı değişiklik ve ilaveler yapılmasına izin verilmeyen binalar için imar planının kesinleştiği tarihi izleyen yılın başından başlayıp, ilgili arsa veya binanın bulunduğu alan imar programına alınıncaya (imar programının kesinleştiği tarihe) kadar uygulanacaktır. Ayrıca, kısıtlılık şartlarını taşıyan gayrimenkuller nedeniyle kısıtlı vergi uygulaması yapılabilmesi için kısıtlılık durumunun tapuya şerh düşülmesine gerek bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
İşverenler Tarafından Ücretlerin Banka Kanalı ile Ödenmesi Zorunluluğu Hakkında5 Kişi üzeri personel çalıştıran işverenler personel ücretlerini ay başından itibaren banka kanalı ile ödemek zorundadır. ( Zorunluluk 10 Personelden 5 Personele düşürülmüştür )
İşverenler Tarafından Ücretlerin Banka Kanalı ile Ödenmesi Zorunluluğu Hakkında5 Kişi üzeri personel çalıştıran işverenler personel ücretlerini ay başından itibaren banka kanalı ile ödemek zorundadır. ( Zorunluluk 10 Personelden 5 Personele düşürülmüştür )
21 Mayıs 2016 CUMARTESİ Resmî Gazete Sayı : 29718
YÖNETMELİK
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından:
ÜCRET, PRİM, İKRAMİYE VE BU NİTELİKTEKİ HER TÜRLÜ İSTİHKAKIN
BANKALAR ARACILIĞIYLA ÖDENMESİNE DAİR
YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA
DAİR YÖNETMELİK
MADDE 1 – 18/11/2008 tarihli ve 27058 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ücret, Prim, İkramiye ve Bu Nitelikteki Her Türlü İstihkakın Bankalar Aracılığıyla Ödenmesine Dair Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (ç) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“a) Banka: 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki bankaları,”
“ç) Hesap: 5411 sayılı Kanun kapsamındaki bankalar nezdinde açılan hesabı,”
MADDE 5 – Aynı Yönetmeliğin 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “en az 10 olması halinde,” ibaresi “en az beş olması halinde,” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 6 – Bu Yönetmelik yayımı tarihini izleyen ay başında yürürlüğe girer.
MADDE 7 – Bu Yönetmelik hükümlerini, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Maliye Bakanı ve Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan birlikte yürütür.
5 (BEŞ) Kişi üzeri işveren ücretleri bankadan ödemek zorunda-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN
21 Mayıs 2016 CUMARTESİ | Resmî Gazete | Sayı : 29718 |
YÖNETMELİK | ||
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından:
ÜCRET, PRİM, İKRAMİYE VE BU NİTELİKTEKİ HER TÜRLÜ İSTİHKAKIN BANKALAR ARACILIĞIYLA ÖDENMESİNE DAİR YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK MADDE 1 – 18/11/2008 tarihli ve 27058 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ücret, Prim, İkramiye ve Bu Nitelikteki Her Türlü İstihkakın Bankalar Aracılığıyla Ödenmesine Dair Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (ç) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “a) Banka: 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki bankaları,” “ç) Hesap: 5411 sayılı Kanun kapsamındaki bankalar nezdinde açılan hesabı,” MADDE 2 – Aynı Yönetmeliğin 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan “en az 10 gazeteci” ibaresi “en az beş gazeteci” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 3 – Aynı Yönetmeliğin 7 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “en az 10 olması durumunda,” ibaresi “en az beş olması durumunda,” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 4 – Aynı Yönetmeliğin 8 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “en az 10 gemi adamı” ibaresi “en az beş gemi adamı” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 5 – Aynı Yönetmeliğin 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “en az 10 olması halinde,” ibaresi “en az beş olması halinde,” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 6 – Bu Yönetmelik yayımı tarihini izleyen ay başında yürürlüğe girer. MADDE 7 – Bu Yönetmelik hükümlerini, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Maliye Bakanı ve Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan birlikte yürütür. |