IV – BÜTÜN PAY SAHİPLERİNİN HAZIR BULUNMASI HALİ:
Kooperatifin bütün ortakları toplantıda hazır bulunduğu sürece ve bir itiraz olmadığı takdirde Genel Kurul toplantılarına dair olan diğer hükümler saklı kalmak şartiyle toplantıya çağrı hakkındaki hükümlere uyulmamış olsa dahi kararlar alınabilir. Bu gibi kararların, ortaklar veya ortakların toplantıda oy birliği ile seçecekleri temsilciler tarafından imzalanması gereklidir.
Kooperatif Kanuni Temsilcilerinin ve Ortaklarının Vergi borcu Karşısındaki Sorumlulukları
Kooperatif Kanuni Temsilcilerinin ve Ortaklarının Amme Alacağı Karşısındaki Sorumlulukları
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na (Bundan böyle Kanun olarak ifade edilecektir.) göre kooperatifler, ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklardır.
Sorularınızı aşağıdaki form üzerinden bize gönderebilirsiniz.
Hata: İletişim formu bulunamadı.
I- GİRİŞ
Bir kooperatif en az 7 ortak tarafından imzalanacak ana sözleşme ile kurulur ve ticaret siciline tescil ile tüzel kişilik kazanır.
Ana sözleşmede aksine hüküm olmadıkça kooperatif, alacaklılarına karşı yalnız mamelekiyle sorumludur. Amme alacağı içinde durum böyledir. Ancak kooperatiflerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının tahsilinde ise devreye kanuni temsilciler ve kooperatif ortaklarının sorumlulukları girer. Yazımızın konusunu, kooperatiflerin kanunî temsilcilerinin sorumlulukları ve kanuni temsilcilerinin mal varlığından tahsili yolundan sonuç alınamadığı takdirde ortaklara başvurulabilmesi için gerekli şartlar oluşturmaktadır.
II- KANUNİ TEMSİLCİLERİN SORUMLULUĞU
Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesinde tüzel kişilerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri tarafından yerine getirileceği; bunların bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanunî ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı hüküm altına alınmıştır.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un mükerrer 35. maddesinde; “Tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları, kanunî temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerine göre tahsil edilir.” hükmü yer almaktadır.
Mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen (6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesi kapsamındaki alacaklar için tahsil edilemeyeceği anlaşılan) amme alacağının vergi ve buna bağlı alacaklar olması durumunda Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesi hükmü gereğince; Vergi Usul Kanunu kapsamına girmeyen fiyat farkı, kur farkı, haksız yere alınan ihracatta vergi iadesi, kaynak kullanımı destekleme primi gibi alacaklardan oluşması halinde ise 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesi hükmü gereğinde kanunî temsilcilerin şahsi mal varlıklarından tahsil edilir.
Kanun’a göre kooperatif ortağı olan en az üç üyeden oluşan Yönetim Kurulu, kanun ve ana sözleşme hükümleri içinde kooperatifin faaliyetini yöneten ve onu temsil eden icra organıdır. Bu durumda Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesi ve 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesinin uygulamasında kooperatiflerde kanuni temsilci yönetim kuruludur. Ancak; eğer ana sözleşmede belirtilmiş ise Genel Kurul veya Yönetim Kurulu kooperatifin yönetim ve temsil yetkisini bir veya birkaç müdüre (kooperatif ortağı olması şart değildir) veya yönetim kurulu üyesine devredebilmektedir.
Kanun’a göre kooperatifler tüzel kişiliği haiz olup; Türk Ticaret Kanunu’nun 136. maddesinde kooperatiflerin ticaret şirketi olduğu belirtilmiştir. Dolayısıyla, ticaret siciline tescil ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edilen ana sözleşmelerinde tayin edilen kanuni temsilciler, Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesi ve 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesinin gereğince sorumlu olacaklar ve kooperatiflerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen (6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesi kapsamındaki alacaklar için tahsil edilemeyeceği anlaşılan) amme alacakları, kanunî temsilcilerin şahsi mal varlıklarından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsil edilecektir.
III- ORTAKLARIN SORUMLULUĞU
Kooperatifin borçlarından dolayı ortağın sorumluluğu ana sözleşme ve Kooperatifler Kanunu’ndaki hükümlerle sınırlı olup, söz konusu hükümlere, Kanun’un 28, 29 ve 30. maddelerinde yer verilmiştir. Bunlardan 28. madde ana sözleşmede hüküm bulunmaması halinde yasal sorumluluğun, 29. madde sınırsız sorumluluğun, 30. madde ise sınırlı sorumluluğun kapsamını belirlemektedir.
Kanun’un 28. maddesine göre ana sözleşmede aksine hüküm olmadıkça kooperatif, alacaklılarına karşı yalnız mamelekiyle sorumludur. O halde, ana sözleşmede kooperatifin sorumluluğu başka türlü düzenlenmedikçe dış borçlar ancak malvarlığı ile ödenecek, bunun dışında kooperatiften herhangi bir istek yapılmayacaktır. Kuşkusuz malvarlığına üyelerin yüklendikleri sermaye payı dahildir. 14.07.2009 tarihinde 2009/15233 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kooperatiflerde, bir ortaklık payının değeri 1 (bir) Türk Lirası’ndan 100 (yüz) Türk Lirası’na yükseltilmiştir. Kooperatife giren ortakların alması gereken ortaklık payları ana sözleşmede belirlenir.
Kanun’un 29. maddesinde, kooperatifin varlığı borçlarını karşılamaya yetmediği hallerde, ana sözleşme ile ortaklarının da şahsan ve sınırsız olarak sorumlu tutulabilecekleri hüküm altına alınmıştır. Bu takdirde alacaklılar kooperatifin iflâsı veya diğer sebeplerle dağılması ve mal varlığının borçlarını ödemeye yetmemesi durumunda, kooperatifin borçlarından dolayı, kooperatif ortakları zincirleme ve bütün varlıklarıyla sorumlu olurlar.
Yine ana sözleşme ile kooperatif borçları için her ortağın kendi payından fazla olarak şahsen ve belirli bir miktara kadar kooperatiften sonra sınırlı olarak sorumlu tutulabilecekleri Kanun’un 30. maddesinde düzenlenmiştir.
Sorumluluğa ilişkin bu üç durum birlikte değerlendirildiğinde ana sözleşmede ortaklara ilişkin sorumluluk maddesine yer verilmeyeceği; eğer yer verilecekse de bunun sınırlı sorumluluk olacağı aşikardır. Kooperatif ortaklarının sınırsız sorumluluğuna ilişkin olarak ana sözleşmeye hüküm konması düşük bir olasılık olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu üç halde de; ilk planda alacaklılarına karşı kooperatifin sorumluluğu, malvarlığı ile sınırlıdır. Kanun’un 29. maddesinde öngörülen sınırsız sorumluluğun söz konusu olması için, bu hususun açıkça ana sözleşmede kabul edilmiş olması gerekir. Nitekim, Kanun’un 28. maddesinde; “ana sözleşmede aksine hüküm olmadıkça kooperatif, alacaklılarına karşı yalnız mamelekleriyle sorumludur.” denmektedir. Ancak kooperatif aleyhine gerekli takibat yapılır ve sonuç alınamaz ise sorumluluk durumlarına göre ortaklarına müracaat edilebilir. O halde, ana sözleşmede kooperatifin sorumluluğu başka türlü düzenlenmedikçe dış borçlar ancak malvarlığı ile ödenecek, bunun dışında kooperatiften herhangi bir istek yapılmayacaktır. Tekrar belirtmek gerekirse kooperatifin malvarlığına üyelerin yüklendikleri sermaye payları da dahildir.
Ana sözleşmede ortakların sorumluluk şekli belirtilmemişse yasal olarak kooperatif, alacaklılarına karşı yalnız mamelekiyle sorumludur. Böylece alacaklılar, alacaklarının tahsili için ortaklarının şahsi varlığına başvuramayacaklardır.
Sınırsız veya sınırlı sorumlu bir ortak ölür veya diğer bir sebeple kooperatiften ayrılışının kesinleştiği tarihten başlayarak bir yıl veya ana sözleşme ile tespit olunan daha uzun bir süre içinde kooperatif iflâs ettiği takdirde, ayrılmasından önce doğmuş olan borçlar için ortak sorumluluktan kurtulamaz.
Ortakları şahsen sorumlu bir kooperatifte, durumunu bilerek yeni giren ortak, girişinden önce doğmuş olan borçlardan diğer ortaklar gibi sorumlu olur. Buna aykırı sözleşme hükümleriyle ortaklar arasındaki anlaşmalar üçüncü şahıslar hakkında hüküm ifade etmez.
IV- DEĞERLENDİRME VE SONUÇ
Ana sözleşmelerinde aksine hüküm olmadıkça kooperatifler, alacaklılarına karşı yalnız mal varlığıyla sorumludurlar. Kooperatif hakkında yapılan takibat sonucunda, kooperatifin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacağının, kooperatifin kanuni temsilcilerinin mal varlığından tahsili yoluna gidilmesi gerekmektedir.
Amme alacağının kanuni temsilcilerinin mal varlığından da tahsil edilememesi durumunda kooperatifin sorumlu olduğu hususlarda ortaklara gidilebilmesi için kooperatifin tasfiye edilmiş sicilden silinmiş olması yeterli olmayıp;
● Ana sözleşmede kooperatif ortaklarının sorumluluğuna ilişkin hüküm olması,
● Kooperatifin iflasına, dağılmasına ya da dağıtılmasına karar verilmesi,
● Kooperatifin tasfiyesinden sonra mal varlığının borçlarını ödemeye yetmediğinin anlaşılması
gerekmektedir.
Kooperatif ortaklarının sorumlulukların sınırlı mı yoksa sınırsız mı olduğu hususunda ise ana sözleşmede yer alan hükümlere göre hareket edilmesi gerekmektedir.
Halis KOÇAK*
Yaklaşım
Beğen · Yorum Yap · Paylaş
Kooperatif ortağının kooperatifin vergi borcundan sorumluluğu -Kemal OZMEN
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Sakarya Vergi Dairesi Başkanlığı
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
SAYI
:
B.07.1.GİB.4.54.15.01/AATH –
KONU
:
Tecil Talebi
…………
İlgi: 22/01/2009 tarih ve 1228 sayılı dilekçeniz.
İlgide kayıtlı dilekçeniz ile, ….. Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün ………. vergi numaralı ….. Üretim Paz. Kooperatifi ortaklarından olduğunuzu kooperatifinizin vergi borcunun bulunduğundan kooperatifinizin tasfiyeye girdiğini, kooperatif ortakları olarak hissenize düşen miktardaki vergi borcunu Seri:B Sıra No:4 Tahsilat Genel Tebliği kapsamında ödemek için vergi dairesine başvuruda bulunduğunuzda toplam borç üzerinden tecil ve taksitlendirmenin yapılmak istendiğini, ancak hissenize düşen kısmı ödemek istediğinize dair vergi dairesine 26/12/2008 tarih ve 96404 sayılı dilekçe ile başvuruda bulunduğunuzu henüz dilekçenize herhangi bir bilgi verilmediğinden mağduriyetinizin giderilmesi istenilmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 8’inci maddesinde vergi mükellefinin, vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettüb eden gerçek ve tüzel kişiler olduğu, aynı Kanun’un 10’uncu maddesinde, tüzel kişilerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde, bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilciler tarafından yerine getirileceği, kanuni temsilcilerin bu ödevleri yerine getirmeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların kanuni ödevlerini yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, 6183 sayılı Kanunun 3’üncü maddesinde amme borçlusu teriminin, bu kanunun 1’incive 2’nci maddeleri kapsamına giren amme alacağının ödemek mecburiyetinde olan gerçek ya da tüzel kişilerin kanuni temsilcilerin veya mirasçılarını, vergi mükelleflerini, vergi sorumlusunu, kefilini, yabancı şahıs ve kurum temsilcilerini ifade ettiği belirtilmektedir.
Aynı Kanunun “Kanuni Temsilcilerin Sorumluluğu” başlıklı mükerrer 35. maddesinde; “Tüzel Kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu kanun hükümlerine göre tahsil edilir. Bu madde hükmü, yabancı şahıs veya kurumların Türkiye’deki mümessilleri hakkında da uygulanır. Tüzel kişilerin tasfiye haline girmiş veya tasfiye edilmiş olmaları, kanuni temsilcilerin tasfiyeye giriş tarihinden önceki zamanlara ait sorumluluklarını kaldırmaz. Temsilciler, teşekkülü idare edenler veya mümessiller, bu madde gereğince ödedikleri tutarlar için asıl amme borçlusuna rücu edebilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
30 Haziran 2007 tarih ve 26568 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan A/1 Seri Nolu Tahsilat Genel Tebliğinin “VII. Kanuni Temsilcilerin Sorumluluğu” başlıklı bölümünde konu ile ilgili geniş açıklama yapılmış,
Söz konusu tebliğin 1’nci sırasında,
6183 sayılı Kanunun mükerrer 35’inci maddesinde kanuni temsilcilerin sorumlulukları düzenlenmiştir. Madde başlığında yer alan “kanuni temsilciler” ifadesi; tüzel kişilerin, küçüklerin ve kısıtlıların kanuni temsilcilerini, tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenleri, yabancı şahıs veya kurumların Türkiye’deki mümessillerini kapsamaktadır.
6183 sayılı Kanunun 3’üncü maddesinde, Kanunun 1. ve 2. maddeleri kapsamına giren alacaklar amme alacağı olarak tanımlanmış, amme borçlusu veya borçlu teriminin, amme alacağını ödemek mecburiyetinde olan gerçek ve tüzel kişileri ve bunların kanuni temsilcilerini veya mirasçılarını ve vergi mükelleflerini, vergi sorumlusunu, kefili ve yabancı şahıs ve kurumlar temsilcilerini ifade ettiği hükme bağlanmıştır.
6183 sayılı Kanunun amme borçlusu saydığı kanuni temsilcilerin kimler olduğu ve sorumluluklarının şekli Türk Medeni Kanunu, Borçlar Kanunu, Türk Ticaret Kanunu ve ilgili diğer mevzuatta belirlenmiştir.
Buna göre, ilgili mevzuatta belirlenen tüzel kişiliği haiz kuruluşlar için ayrıca ticaret siciline tescil ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edilen anasözleşmelerinde ve bu sözleşmelerde aynı usulle yapılan değişikliklerde tayin edilen kanuni temsilciler, 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35 inci maddesi ile amme alacağının ödenmesinden de sorumlu tutulmuşlardır.
8’inci sırasında,
6183 sayılı Kanunun mükerrer 35 inci maddesinde yer alan “… mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen amme alacakları …” hükmü, amme borçlusu hakkında 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takip muameleleri sonucunda; amme borçlusunun haczi kabil herhangi birmal varlığının bulunmaması, haczedilen mal varlığının satılarak paraya çevrilmesine rağmen satış bedelinin amme alacağını karşılamaması gibi nedenlerle tahsil edilemeyen amme alacaklarını ifade etmektedir.
Anılan maddede yer alan amme borçlusunun mal varlığından “tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları….” ifadesi ise, amme borçlusunun yapılan tüm araştırmalara rağmen bulunamaması, amme borçlusunun haczedilen mal varlığına 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan değerleme sonucu tespit edilen değerlerin amme alacağını karşılamaması, borçlunun iflas etmiş olması halinde iflas idaresi ile kurulan irtibat sonucu amme alacağının iflas masasından tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gibi nedenlerle tahsil dairelerince yürütülen takip muamelelerine rağmen amme alacağının amme borçlusundan tahsil edilemeyeceği kanaatinin oluştuğu halleri kapsamaktadır.
Buna göre, amme borçlusu nezdinde sürdürülen takip işlemleri sonucunda yukarıda belirtilen hallerden herhangi birinin varlığı halinde kanuni temsilciler hakkında takip yapılabilmesi için yeterli şartların oluştuğu kabul edilecek ve takip işlemlerine kanuni temsilciler adına 6183 sayılı Kanunun 55 inci maddesine göre düzenlenecek ödeme emri tebliği suretiyle başlanılacaktır. Amme borçlusunun birden fazla kanuni temsilcisi bulunduğu takdirde, ilgili kanunlara göre kanuni temsilcilerin sorumluluk şekline bakılacak ve müşterek ve müteselsil sorumlu olanlar hakkında tahsil edilemeyen veya edilemeyeceği anlaşılan amme alacağının tamamı için her birine ayrı ayrı ödeme emri düzenlenmek suretiyle takibe geçilecektir.” şeklinde açıklamalara yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun II-Kooperatifin Sorumluluğu başlıklı 28.maddesinde; Ana sözleşmede aksine hüküm olmadıkça kooperatif, alacaklarına karşı yalnız mamelekiyle sorumlu olduğu, 1.Sınırsız Sorumluluk başlıklı 29 uncu maddesinde; Ana sözleşme, kooperatifin varlığı borçlarını karşılamaya yetmediği hallerde, ortaklarının da şahsen ve sınırsız olarak sorumlu tutulacaklarını hüküm altına alabilir. Bu takdirde alacaklılar kooperatifin iflası veya diğer sebeplerle dağılması halinde alacaklarını tamamen sağlayamazlarsa, kooperatifin borçlarından dolayı, kooperatif ortakları zincirleme ve bütün varlıklarıyla sorumlu tutulacağı, aynı kanunun 2.Sınırlı Sorumluluk ifadeli 30 uncu maddesinde ise; Ana sözleşmeye, kooperatif borçları için her ortağın kendi payından fazla olarak şahsen ve belirli bir miktara kadar kooperatiften sonra sorumlu olacakları hususunda bir hüküm konabilir. Ortakların tek başına sorumlu olacakları miktar kooperatifteki paylarının tutarı ile orantılı olarak da gösterilebilir… şeklinde açıklanmaktadır.
Bu itibarla, ……. Üretim Paz. Kooperatifi nezdinde yapılan takip işlemleri sonucunda kooperatifin mal varlığından, vergi ve buna bağlı alacakların tamamen veya kısmen tahsil edilememesi halinde, vergi borcunun ödenmemesinden kooperatifi temsile yetkili bulunan kanuni temsilcilerin mal varlığından tahsil edilmesi (Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği dönemdeki temsilcilerden), tüm bunların da mümkün olmaması durumunda, kooperatif ortaklarının ana sözleşmede belirlenen sorumluluk hallerine göre, hisseleri oranında ortaklara müracaat edilmesi gerekmektedir.
Öte yandan, kooperatif ortaklarının amme alacağından sorumluluğu, üyeliklerinin devam ettiği dönemlerdeki hisseleri nispetinde olacağı tabiidir.
Konu ile ilgili olarak, …. Vergi Dairesi’nden alınan 30/01/2009 tarih ve 3081 sayılı yazıda, tarafınızdan 30/01/2009 tarih ve 8171 sayılı dilekçenin verilerek Seri B Sıra 4 Nolu Tahsilat Genel Tebliğine göre yapılan taksitlendirmenin iptal edilmesini ve hisseniz oranında hesaplanacak vergi borcunuzu defaten ödemek istediğiniz bildirilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, vergi dairesince yapılan işlemlerin mevzuatımıza uygun olduğu anlaşılmıştır.
Bilgilerinizi rica ederim.
Kooperatif Yoneticilerinin kooperatif vergi borcundan sorumluluğu -Kemal OZMEN
Bu itibarla, ……. Üretim Paz. Kooperatifi nezdinde yapılan takip işlemleri sonucunda kooperatifin mal varlığından, vergi ve buna bağlı alacakların tamamen veya kısmen tahsil edilememesi halinde, vergi borcunun ödenmemesinden kooperatifi temsile yetkili bulunan kanuni temsilcilerin mal varlığından tahsil edilmesi (Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği dönemdeki temsilcilerden), tüm bunların da mümkün olmaması durumunda, kooperatif ortaklarının ana sözleşmede belirlenen sorumluluk hallerine göre, hisseleri oranında ortaklara müracaat edilmesi gerekmektedir.
Öte yandan, kooperatif ortaklarının amme alacağından sorumluluğu, üyeliklerinin devam ettiği dönemlerdeki hisseleri nispetinde olacağı tabiidir.
Kooperatifin kamu borcundan ortağın sorumluluğu nedir ?-Kemal OZMEN
Bu itibarla, 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35.maddesine göre adı geçen Kooperatif hakkında yapılan takibat sonucunda, Kooperatifin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacağının, Kooperatifin kanuni temsilcilerinin mal varlığından tahsili yoluna gidilmesi, sonuç alınamadığı takdirde ise ortaklara başvurulabilmesi için;
-adı geçen Kooperatifin iflasına, dağılmasına ya da dağıtılmasına karar verilmesi
-Kooperatifin tasfiyesinden sonra mal varlığının borçlarını ödemeye yetmediğinin anlaşılması
gerekmekte olup, yukarıda yer alan mevzuat hükümlerine istinaden adı geçen Kooperatifin anasözleşmesinde ortakları için belirlenen sorumluluk durumlarına göre, kooperatifin vergi borcundan dolayı ortaklara da müracaat edileceği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Kooperatif ortakları kooperatifin hangi borçlarından hangi durumlarda sorumlu olurlar ?-Kemal OZMEN
Kooperatifin vergi borcundan sorumluluk
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Mükellef Hizmetleri Tahsilat Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.20.01/288-3877 22.04.2009*4437
Konu :Kooperatifin vergi borcundan sorumluluk
Sayın ……………
.
İlgi : Maliye Bakanlığı’na hitaben göndermiş olduğunuz …….. tarihli dilekçeniz.
İlgide kayıtlı dilekçenizde; ……….Vergi Dairesi’nin ………. vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz, ……. Yapı Kooperatifi’nden …… yılında bir daire satın aldığınız, ancak adı geçen Kooperatifin yönetimi ile ilgili herhangi bir göreviniz olmadığını belirterek, söz konusu daireyi alışınızdan önce tahakkuk eden borcun şahsınıza düşen kısmını ödeyip ödemeyeceğinizin hukuki yönden tarafınıza bildirilmesi talep edilmektedir.
6183 Sayılı A.A.T.U.H. Kanunun mükerrer 35 inci maddesinde; “Tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları, kanunî temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerine göre tahsil edilir.
Bu madde hükmü, yabancı şahıs veya kurumların Türkiye’deki mümessilleri hakkında da uygulanır.
Tüzel kişilerin tasfiye haline girmiş veya tasfiye edilmiş olmaları, kanunî temsilcilerin tasfiyeye giriş tarihinden önceki zamanlara ait sorumluluklarını kaldırmaz.
Temsilciler, teşekkülü idare edenler veya mümessiller, bu madde gereğince ödedikleri tutarlar için asıl amme borçlusuna rücu edebilirler.
Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda kanuni temsilci veya teşekkülü idare edenlerin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulur.
Kanuni temsilcilerin sorumluluklarına dair 213 sayılı Vergi Usul Kanununda yer alan hükümler, bu maddede düzenlenen sorumluluğu ortadan kaldırmaz.” hükmü yer almaktadır.
1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 1. maddesinde; “Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklara kooperatif denir.” denilmektedir.
Aynı Kanunun;
“Sınırsız sorumluluk” başlıklı 29. maddesinde; “Anasözleşme, kooperatifin varlığı borçlarını karşılamaya yetmediği hallerde, ortaklarının da şahsan ve sınırsız olarak sorumlu tutulacaklarını hüküm altına alabilir. Bu takdirde alacaklılar kooperatifin iflası veya diğer sebeplerle dağılması halinde alacaklarını tamamen sağlıyamazlarsa, kooperatifin borçlarından dolayı, kooperatif ortakları zincirleme ve bütün varlıklariyle sorumlu olurlar.”
“Sınırlı sorumluluk” başlıklı 30. maddesinde; “Anasözleşmeye, kooperatif borçları için her ortağın kendi payından fazla olarak şahsan ve belirli bir miktara kadar kooperatiften sonra sorumlu olacakları hususunda bir hüküm konabilir. Ortakların tek başına sorumlu olacakları miktar kooperatifteki paylarının tutarı ile orantılı olarak da gösterilebilir.”
“Kooperatife yeni giren ortakların sorumluluğu” başlıklı 35. maddesinde ise, “Ortakları şahsan sorumlu, veya ek ödemelerle yükümlü bir kooperatifte, durumunu bilerek yeni giren kimse, girişinden önce doğmuş olan borçlardan diğer ortaklar gibi sorumlu olur. Buna aykırı mukavele hükümleriyle ortaklar arasındaki anlaşmalar üçüncü şahıslar hakkında hüküm ifade etmez.”
hükümleri yer almaktadır.
Diğer taraftan, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa göre; kooperatifler tüzel kişiliği haiz olup, Türk Ticaret Kanununun 136 ıncı maddesinde Kooperatiflerin ticaret şirketi olduğu belirtilmiştir. Dolayısıyla, ticaret siciline tescil ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edilen ana sözleşmelerinde tayin edilen kanuni temsilciler, 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35 inci maddesi gereğince sorumlu olacaktır.
Bu itibarla, 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35.maddesine göre adı geçen Kooperatif hakkında yapılan takibat sonucunda, Kooperatifin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacağının, Kooperatifin kanuni temsilcilerinin mal varlığından tahsili yoluna gidilmesi, sonuç alınamadığı takdirde ise ortaklara başvurulabilmesi için;
-adı geçen Kooperatifin iflasına, dağılmasına ya da dağıtılmasına karar verilmesi
-Kooperatifin tasfiyesinden sonra mal varlığının borçlarını ödemeye yetmediğinin anlaşılması
gerekmekte olup, yukarıda yer alan mevzuat hükümlerine istinaden adı geçen Kooperatifin anasözleşmesinde ortakları için belirlenen sorumluluk durumlarına göre, kooperatifin vergi borcundan dolayı ortaklara da müracaat edileceği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Kooperatifler bolunebilir mi?Bolunme Islemleri nelerdir ?-Kemal Ozmen
Gunumuzde Kooperatiflerin cesitli nedenlerle bolunmesi gerekmektedir.Bolunme isleminin yapilabilmesi icin gereken Islemler ve ornek kararlar ulasmak icin bizi arayabilirsiniz.
0216 352 29 61
[email protected]
Tarım kredi kooperatifleri ve birlikleri kanunu-Kemal OZMEN
Kanun Numarası Kabul Tarihi Yayımlandığı R.Gazete Yayımlandığı Düstur
Kuruluş ve kapsam:
: 1581
: 18/4/1972
: Tarih : 28/4/1972 Sayı : 14172
: Tertip : 5 Cilt : 11 Sayfa : 2196
TARIM KREDİ KOOPERATİFLERİ VE BİRLİKLERİ KANUNU
Madde 1 – Bu kanunda yazılı hükümlerden faydalanılmak suretiyle üreticiler, aralarında ekonomik menfaatlerini korumak ve özellikle meslek ve geçimleriyle ilgili ihtiyaçlarını sağlamak amaciyle karşılıklı yardım ilkesine dayanan ve tüzel kişiliği olan değişir ortaklı, değişir sermayeli Tarım Kredi Kooperatifleri kurabilirler.
(Değişik ikinci fıkra: 6/4/2005 – 5330/1 md.) Tarımsal amaçlı kooperatifler hariç olmak üzere; ortak ürünleri üzerinde ticaret ve komisyonculuk yapanlar, faizle para veya mal olarak kredi verenler bu kooperatiflere giremezler.
Bu esaslara göre kurulan bir veya birkaç il dahilindeki kooperatifler bölge birliklerini, en az 5 bölge birliği de, merkez birliğini kurarlar.
Merkez birliği tek üst kuruluş olup Ankara’dadır.
Kooperatiflerin ve bölge birliklerinin çalışma alanı içinde birden fazla kooperatif ve bölge birliği kurulamaz.
(Ek fıkra: 6/4/2005 – 5330/1 md.) Bu Kanun hükümlerine göre kurulmuş olan Tarım Kredi Kooperatifleri ve birlikleri, Devletçe kooperatiflere verilen desteklerden yararlanırlar.
Tarifler:
Madde 2 – Bu Kanunda geçen;
a) Ortak deyimi,
Bu kanuna göre kurulan Tarım Kredi Kooperatifleri ortaklarını,
b) Kooperatif deyimi,
Bu kanun kapsamına giren Tarım Kredi Kooperatiflerini,
c) Bölge birliği deyimi,
Kooperatifler tarafından kurulan Tarım Kredi Kooperatifleri bölge birliklerini,
ç) Merkez Birliği deyimi,
Faaliyeti bütün yurdu kapsıyan Tarım Kredi Kooperatifleri ve bölge birliklerinin bağlı bulundukları Türkiye Tarım
Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğini. İfade eder.
Amaç ve çalışma konuları:
Madde 3 – Kooperatiflerin, bölge ve merkez birliklerinin çalışma konuları şunlardır: I – Kooperatifler
A) Ortaklarının;
a) Kısa ve orta vadeli kredi ihtiyaçlarını karşılamak,
Kooperatiflerde müstakilen tapu çıkar mı?-Kemal OZMEN
Toplu isyeri Yapi Kooperatifi kurmanin vergisel avantajlari -Kemal Ozmen
Konut Kooperatifi kurmanin vergisel avantajlari nelerdir?-Kemal Ozmen
Bize ulasin [email protected]
Kooperatif kurarken dikkat edilecek hususlar-Kemal Ozmen
Kooperatif kurmadan once bize mail atabilirsiniz
[email protected]
Kurumlar vergisi kanununa göre kooperatiflerin muafiyet sartlari-Kemal OZMEN
k) Tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13 üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatifleri.
Pazar yerinde bulunması gereken hizmet tesisleri ve özellikleri -Kemal OZMEN
http://www.resmigazete.gov.tr/main.aspx?home=http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/07/20120712.htm&main=http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/07/20120712.htm
Pazar yerleri hakkinda yönetmelik yayınlandı -Kemal OZMEN
http://www.resmigazete.gov.tr/main.aspx?home=http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/07/20120712.htm&main=http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/07/20120712.htm
Kooperatif nasil kurulur ?
Kredi kooperatifleri
TARIM KREDİ KOOPERATİFİ ANASÖZLEŞMESİ
Kuruluş
Madde-1: Bu anasözleşme altında ad ve soyadları ile ikametgâhları yazılı üreticiler arasında çalışma merkezi ……….de/da olmak ve ……….. sınırları içinde faaliyette bulunmak üzere, 1581 Sayılı Kanun ile ek ve değişikliklerine göre …….. Sayılı ……….. Tarım Kredi Kooperatifi adı altında sınırlı sorumlu, değişir ortaklı ve değişir sermayeli bir tarım kredi kooperatifi kurulmuştur.
Kuruluşa Karar Verme
Madde-2: Üreticilerin başvurması üzerine kooperatifin kurulmasına, çalışma merkezi ve çalışma alanlarının tespit edilmesine Merkez Birliği yönetim kurulunca karar verilir.
Tüzel Kişilik Kazanma
Madde-3: Kooperatif, 1581 Sayılı Kanun’un 21. maddesine göre tescil ve ilâna tâbi değildir. Kurucu ortaklarca imzalanan kooperatif anasözleşmesinin noterce tasdikinden sonra, Merkez Birliği yönetim kurulunca Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın iznine sunulur. Bakanlığın izin ve tasdikinden sonra kooperatif tüzel kişilik kazanır.
Bölge Birliğine Girme Mecburiyeti
Madde-4: Kooperatif, çalışma alanı içinde bulunduğu bölge birliğine girmek mecburiyetindedir. Bu mecburiyete uymayan kooperatif 1581 Sayılı Kanun hükümlerinden faydalanamaz.
Kuruluş genel kurulunda bölge birliğine ortak olunması için karar alınması gerekmektedir.
Kooperatifin Amacı, Çalışma Konuları
Madde-5: Üreticilerin ekonomik menfaatlerini korumak ve özellikle meslek ve geçimleriyle ilgili ihtiyaçlarını sağlamak amacıyla karşılıklı yardım prensibine dayanılarak kurulan kooperatifin çalışma konuları şunlardır:
A-Ortakların:
a-Kısa ve orta vadeli kredi ile her türlü tarımsal girdi ihtiyaçlarını karşılamak, b-Mahsullerini değerlendirmek ve pazarlamak,
c-Müştereken faydalanabilecekleri her çeşit makine, ekipman ve tesisleri temin etmek.
B-Ortak ve gerektiğinde diğer üreticilerin:
a-Üretim ve zarurî tüketim maddeleri ile üretim araçlarını toptan sağlamak ve bu maksatla, Merkez Birliği yönetim kurulunun müsaadesi ile kuruluşlara iştirak etmek,
b-Hükümetçe görev verildiği takdirde, Devletçe yapılacak destekleme ödemelerine aracılık etmek,
c-El sanatlarını geliştirmek ve mamullerini değerlendirmek,
d-Meslekî ve teknik yönden bilgilerini arttırmak, sosyal ve kültürel konularla ilgili faaliyetlerde bulunmak, kurslar açmak ve seminerler tertip etmek.
C-Mevduat toplamak, bankacılık hizmetleri ve sigorta acenteliği yapmak.
D-1581 Sayılı Kanun ile ek ve değişikliklerine göre kurulmuş diğer kooperatifler, bölge birlikleri ve Merkez Birliği ile kredi ihtiyaçlarını karşılamak üzere banka ve sigorta şirketi kurmak veya bu gibi kuruluşlara iştirak etmek,
E-Bölge birliğince kendisine verilecek diğer görevleri yapmak.
Kooperatif bu faaliyetlerini, üst kuruluşlarca tespit edilecek genel uygulama esaslarına göre yürütür.
1
Tarım kooperatifi
KOOPERATİFLER KANUNU
Kabul Numarası: 1163
Kanun Kabul Tarihi: 24/04/1969
Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 10/05/1969
Yayımlandığı Resmi Gazete Sayısı: 13195
BİRİNCİ BÖLÜM: KOOPERATİF VE KURULUŞLARI
A TARİF:
Madde 1 – (Değişik madde: 21/04/2004 – 5146 S.K. /1.mad) *1* Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklara kooperatif denir.
B KURULUŞ, MUTEBERLİK ŞARTLARI, İSİM KULLANMA YETKİSİ:
Madde 2 – Bir kooperatif en az 7 ortak tarafından imzalanacak ana sözleşme ile kurulur. Ana sözleşmedeki imzaların noterce onaylanması gerekir.
Yapı kooperatifleri ile konusuna taşınmaz mal temliki dahil bulunan diğer kooperatiflerin anasözleşmelerinde ortaklara taşınmaz mal temlik edileceği hakkındaki taahhütler başka bir resmi şekil aranmaksızın muteberdir.
Sermaye miktarı sınırlandırılarak kooperatif kurulamaz. Kooperatif adını ancak bu kanuna göre kurulmuş teşekküller kullanabilir.
(Ek fıkra: 06/10/1988 – 3476/1 md.) Kooperatifler ve üst kuruluşlarının unvanlarında, kamu kurum ve kuruluşlarının isimlerine yer verilemez.
C İZİN VERME, TESCİL VE İLAN:
Madde 3 – Ana sözleşme, Ticaret Bakanlığına verilir. Bakanlığın kuruluşa izin vermesi halinde, kooperatif merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve ilan olunur. Tescil ve ilan olunacak hususlar şunlardır:
1. Ana sözleşme tarihi,
2. Kooperatifin amacı, konusu ve varsa süresi,
3. Kooperatifin unvanı ve merkezi,
4. Kooperatifin sermayesi ve bunun nakdi kısmına karşılık olarak ödenen en az miktar ve her ortaklık payının değeri,
5. Ortaklık payı belgelerinin ada yazılı olduğu,
6. Ayni sermaye ve devralınan akçalı kıymetlerle işletmelerin neden ibaret oldukları ve bunlara biçilen değerler,
7. Kooperatifin ne suretle temsil olunacağı ve denetleneceği,
8. Yönetim Kurulu üyeleriyle kooperatifi temsile yetkili kimselerin ad ve soyadları,
9. Kooperatifin yapacağı ilanların şekli ve anasözleşmede de bu hususta bir hüküm varsa yönetim kurulu kararlarının pay sahiplerine ne suretle bildirileceği,
10. Kooperatifin şubeleri: Kooperatifler, lüzum gördükleri takdirde memleket içinde ve dışında şubeler açabilirler. Şubeler, merkezin sicil kaydına atıf yapılmak suretiyle bulundukları yer ticaret siciline tescil olunurlar.
Ticaret Bakanlığı, ana sözleşmelerin, kanunun ihtiyari hükümlerinden ayrıldığını ileri sürerek kooperatifleri kuruluşuna izin vermekten kaçınamaz.
Anasözleşmenin değişiklikleri de kuruluştaki usullere bağlıdır.
D ANASÖZLEŞMEYE KONACAK HÜKÜMLER:
I – MECBURİ HÜKÜMLER:
Madde 4 – Kooperatif anasözleşmesinde aşağıdaki hususlara ait hükümlerin yer olması gerektir.
1. Kooperatifin adı ve merkezi,
2. Kooperatifin amacı ve çalışma konuları,
3. Ortaklık sıfatını kazandıran ve kaybettiren hal ve şartlar,
4. Ortakların pay tutarı ve kooperatif sermayesinin ödenme şekli, nakdi sermayenin en az 1/4 nün peşin ödenmesi,
5. Ortakların ayni sermaye koyup koymıyacakları,
6. Kooperatiflerin yükümlerinden dolayı ortakların sorumluluk durumu ve derecesi,
7. Kooperatifin yönetici ve denetleyici organlarının görev ve yetki ve sorumlulukları ve seçim tarzları,
8. Kooperatifin temsiline ait hükümler,
9. Yıllık gelir gider farklarının, hesaplama ve kullanma şekilleri,
10.Kurucuların adı, soyadı iş ve konut adresleri,
II – İHTİYARİ HÜKÜMLER:
Madde 5 – Anasözleşme ayrıca aşağıdaki hususları da kapsıyabilir.
1. Genel kurulun toplantısı, kararların alınması, oyların kullanılması hakkındaki hükümler;
2. Kooperatifin çalışma şekline dair esaslar;
3. Kooperatifin birliklerle olan münasebetleri;
4. Kooperatifin diğer bir kooperatifle birleşmesine ait hükümler;
5. Kooperatifin süresi.
III – YORUMLAYICI HÜKÜMLER:
Madde 6 – 5 inci maddenin 1 ve 2 nci bentlerinde yazılı hususlar hakkında anasözleşmede hüküm olmadığı takdirde aşağıdaki hükümler uygulanır.
1. Genel kurul, kooperatifi temsile yetkililer tarafından imzalanan taahütlü mektuplarla veya mahalli gazete ile köylerde ise yazılı olarak imza karşılığı toplantıya çağrılır.
5. Kooperatifin faaliyeti; kooperatifin amacı ve çalışma konusuyle sınırlıdır.
E TÜZEL KİŞİLİĞİN KAZANILMASI VE SORUMLULUK:
Madde 7 – Kooperatif ticaret siciline tescil ile tüzel kişilik kazanır. Tescilden önce kooperatif namına işlem yapanlar bunlardan şahsan ve zincirleme olarak sorumludur.
İKİNCİ BÖLÜM: ORTAKLIK SIFATININ KAZANILMASI VE KAYBEDİLMESİ
A ORTAKLIĞA GİRME ŞARTLARI VE EK ÖDEMELER:
I. ORTAKLIĞA GİRME ŞARTLARI VE ORTAK SAYISI:
Madde 8 – (Değişik madde: 06/10/1988 -3476/2 md.)
Kooperatif ortaklığına girmek için gerçek kişilerin medeni hakları kullanma yeterliliğine sahip olmaları gerekir. Ortak olmak isteyen gerçek ve tüzelkişiler, kooperatif anasözleşmesi hükümlerini bütün hak ve ödevleriyle birlikte kabul ettiklerini belirten bir yazı ile kooperatif yönetim kuruluna başvururlar. Kooperatif, ortaklarına kendi varlığı dışında şahsi bir sorumluluk veya ek ödemeler yüklüyor ise ortak olmak isteği, bu yükümlerin yazılı olarak kabul edilmesi halinde değer taşır.
Yönetim Kurulu; ortaklar ile ortak olmak için müracaat edenlerin anasözleşmede gösterilen ortaklık şartlarını taşıyıp taşımadıklarını araştırmak zorundadır.
Yapı kooperatiflerinde konut, işyeri ve ortak sayısı genel kurulca belirlenir. Yönetim Kurulu, genel kurulca kararlaştırılan sayının üzerinde ortak kaydedemez.
II – TÜZEL KİŞİLERİN ORTAKLIĞI:
Madde 9 – (Değişik madde: 21/04/2004 – 5146 S.K. /2.mad) *1* Kamu ve özel hukuk tüzel kişileri amaçları bakımından ilgilendikleri kooperatiflerin kuruluşlarına yardımcı olabilir, önderlik edebilir ve ortak olabilirler.
B ORTAKLIĞIN SONA ERMESİ:
I – ORTAKLIKTAN ÇIKMA SERBESTİSİ – TAZMİNAT:
Madde 10 – Her ortağın kooperatiften çıkma hakkı vardır. Çıkma keyfiyetinin kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürmesi halinde ayrılmak istiyen ortağın, muhik bir tazminat ödenmesine dahi hüküm anasözleşmeye konulabilir.
II – ORTAKLIKTAN ÇIKMANIN SINIRLANDIRILMASI:
Madde 11 – Kooperatiften çıkma hakkının kullanılması, anasözleşme ile en çok 5 yıl için sınırlandırılabilir.
Haklı ve önemli sebeplerle bu süreden evvel çıkabileceği hususunda Anasözleşmeye hüküm konulabilir.
Bir ortağın hiçbir suretle kooperatiften çıkamıyacağına dair bağlamalar hükümsüzdür.
III – BİLDİRME SÜRESİ VE ÇIKMA ZAMANI:
Madde 12 – Çıkış, ancak bir hesap senesi sonu için ve en az 6 ay önceden haber verilerek yapılır. Anasözleşmede daha kısa bir süre belirtilip hesap senesi içinde çıkışa müsaade edilebilir.
IV – ORTAKLIKTAN ÇIKMAYI KABULDEN KAÇINMA:
Madde 13 – Yönetim kurulu, anasözleşmeye uygun olarak yapılacak isteğe rağmen, bir ortağın kooperatiften istifasını kabulden kaçınacak olursa, ortak çıkma dileğini noter aracılığı ile kooperatife bildirir. Bildiri tarihinden itibaren çıkma gerçekleşir.
V – ORTAĞIN ÖLÜMÜ VE ORTAKLIĞIN DEVRİ:
Madde 14 – Ortağın ölümü ile ortaklık sıfatı sona erer. Anasözleşmede gösterilecek şartlarla ölen ortağın mirasçılarının kooperatifte ortak olarak kalmaları sağlanabilir.
(Değişik fıkra: 06/10/1988 – 3476/3. md.) Ortaklık devredilebilir. Yönetim kurulu, ortaklığı devralan kişinin ortaklık niteliklerini taşıması halinde, bu kişiyi ortaklığa kabul eder.
VI – GÖREV VEYA HİZMETİN BİTMESİ, TAŞINMAZ MAL VEYA İŞLETME KARŞILIĞI ORTAKLIK:
Madde 15 – Ortaklık sıfatı bir görev veya hizmetin yerine getirilmesine bağlı ise, bu görev veya hizmetin sona ermesi ile ortaklık sıfatı kalkar. Bu halde Anasözleşmeye hüküm konulmak suretiyle ortaklığın devamı sağlanabilir.
Ortaklık sıfatının kazanılması, Anasözleşme ile bir taşınmaz malın mülkiyetine bağlı hakların kullanılmasına veya bir teşebbüsün işletilmesine bağlanabilir. Bu gibi hallerde taşınmaz malın mülkiyetinin veya işletmenin üçüncü şahıslara devir veya temliki ile ortaklık sıfatının bir hak olarak yeni malike veya işletmeyi alana geçebileceğini anasözleşme hüküm altına alabilir. Taşınmaz mala ait bu şekil iktisabın üçüncü şahıslara karşı muteber olması tapu siciline bu yoldan meşruhat verilmesine bağlıdır.
C ORTAKLIKTAN ÇIKARILMA ESASLARI VE İTİRAZ:
Madde 16 – (Değişik fıkra: 06/10/1988 – 3476/4 md.) Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar.
Yapi kooperatifi
KOOPERATİFLER KANUNU
Kabul Numarası: 1163
Kanun Kabul Tarihi: 24/04/1969
Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 10/05/1969
Yayımlandığı Resmi Gazete Sayısı: 13195
BİRİNCİ BÖLÜM: KOOPERATİF VE KURULUŞLARI
A TARİF:
Madde 1 – (Değişik madde: 21/04/2004 – 5146 S.K. /1.mad) *1* Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklara kooperatif denir.
B KURULUŞ, MUTEBERLİK ŞARTLARI, İSİM KULLANMA YETKİSİ:
Madde 2 – Bir kooperatif en az 7 ortak tarafından imzalanacak ana sözleşme ile kurulur. Ana sözleşmedeki imzaların noterce onaylanması gerekir.
Yapı kooperatifleri ile konusuna taşınmaz mal temliki dahil bulunan diğer kooperatiflerin anasözleşmelerinde ortaklara taşınmaz mal temlik edileceği hakkındaki taahhütler başka bir resmi şekil aranmaksızın muteberdir.
Sermaye miktarı sınırlandırılarak kooperatif kurulamaz. Kooperatif adını ancak bu kanuna göre kurulmuş teşekküller kullanabilir.
(Ek fıkra: 06/10/1988 – 3476/1 md.) Kooperatifler ve üst kuruluşlarının unvanlarında, kamu kurum ve kuruluşlarının isimlerine yer verilemez.
C İZİN VERME, TESCİL VE İLAN:
Madde 3 – Ana sözleşme, Ticaret Bakanlığına verilir. Bakanlığın kuruluşa izin vermesi halinde, kooperatif merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve ilan olunur. Tescil ve ilan olunacak hususlar şunlardır:
1. Ana sözleşme tarihi,
2. Kooperatifin amacı, konusu ve varsa süresi,
3. Kooperatifin unvanı ve merkezi,
4. Kooperatifin sermayesi ve bunun nakdi kısmına karşılık olarak ödenen en az miktar ve her ortaklık payının değeri,
5. Ortaklık payı belgelerinin ada yazılı olduğu,
6. Ayni sermaye ve devralınan akçalı kıymetlerle işletmelerin neden ibaret oldukları ve bunlara biçilen değerler,
7. Kooperatifin ne suretle temsil olunacağı ve denetleneceği,
8. Yönetim Kurulu üyeleriyle kooperatifi temsile yetkili kimselerin ad ve soyadları,
9. Kooperatifin yapacağı ilanların şekli ve anasözleşmede de bu hususta bir hüküm varsa yönetim kurulu kararlarının pay sahiplerine ne suretle bildirileceği,
10. Kooperatifin şubeleri: Kooperatifler, lüzum gördükleri takdirde memleket içinde ve dışında şubeler açabilirler. Şubeler, merkezin sicil kaydına atıf yapılmak suretiyle bulundukları yer ticaret siciline tescil olunurlar.
Ticaret Bakanlığı, ana sözleşmelerin, kanunun ihtiyari hükümlerinden ayrıldığını ileri sürerek kooperatifleri kuruluşuna izin vermekten kaçınamaz.
Anasözleşmenin değişiklikleri de kuruluştaki usullere bağlıdır.
D ANASÖZLEŞMEYE KONACAK HÜKÜMLER:
I – MECBURİ HÜKÜMLER:
Madde 4 – Kooperatif anasözleşmesinde aşağıdaki hususlara ait hükümlerin yer olması gerektir.
1. Kooperatifin adı ve merkezi,
2. Kooperatifin amacı ve çalışma konuları,
3. Ortaklık sıfatını kazandıran ve kaybettiren hal ve şartlar,
4. Ortakların pay tutarı ve kooperatif sermayesinin ödenme şekli, nakdi sermayenin en az 1/4 nün peşin ödenmesi,
5. Ortakların ayni sermaye koyup koymıyacakları,
6. Kooperatiflerin yükümlerinden dolayı ortakların sorumluluk durumu ve derecesi,
7. Kooperatifin yönetici ve denetleyici organlarının görev ve yetki ve sorumlulukları ve seçim tarzları,
8. Kooperatifin temsiline ait hükümler,
9. Yıllık gelir gider farklarının, hesaplama ve kullanma şekilleri,
10.Kurucuların adı, soyadı iş ve konut adresleri,
II – İHTİYARİ HÜKÜMLER:
Madde 5 – Anasözleşme ayrıca aşağıdaki hususları da kapsıyabilir.
1. Genel kurulun toplantısı, kararların alınması, oyların kullanılması hakkındaki hükümler;
2. Kooperatifin çalışma şekline dair esaslar;
3. Kooperatifin birliklerle olan münasebetleri;
4. Kooperatifin diğer bir kooperatifle birleşmesine ait hükümler;
5. Kooperatifin süresi.
III – YORUMLAYICI HÜKÜMLER:
Madde 6 – 5 inci maddenin 1 ve 2 nci bentlerinde yazılı hususlar hakkında anasözleşmede hüküm olmadığı takdirde aşağıdaki hükümler uygulanır.
1. Genel kurul, kooperatifi temsile yetkililer tarafından imzalanan taahütlü mektuplarla veya mahalli gazete ile köylerde ise yazılı olarak imza karşılığı toplantıya çağrılır.
5. Kooperatifin faaliyeti; kooperatifin amacı ve çalışma konusuyle sınırlıdır.
E TÜZEL KİŞİLİĞİN KAZANILMASI VE SORUMLULUK:
Madde 7 – Kooperatif ticaret siciline tescil ile tüzel kişilik kazanır. Tescilden önce kooperatif namına işlem yapanlar bunlardan şahsan ve zincirleme olarak sorumludur.
İKİNCİ BÖLÜM: ORTAKLIK SIFATININ KAZANILMASI VE KAYBEDİLMESİ
A ORTAKLIĞA GİRME ŞARTLARI VE EK ÖDEMELER:
I. ORTAKLIĞA GİRME ŞARTLARI VE ORTAK SAYISI:
Madde 8 – (Değişik madde: 06/10/1988 -3476/2 md.)
Kooperatif ortaklığına girmek için gerçek kişilerin medeni hakları kullanma yeterliliğine sahip olmaları gerekir. Ortak olmak isteyen gerçek ve tüzelkişiler, kooperatif anasözleşmesi hükümlerini bütün hak ve ödevleriyle birlikte kabul ettiklerini belirten bir yazı ile kooperatif yönetim kuruluna başvururlar. Kooperatif, ortaklarına kendi varlığı dışında şahsi bir sorumluluk veya ek ödemeler yüklüyor ise ortak olmak isteği, bu yükümlerin yazılı olarak kabul edilmesi halinde değer taşır.
Yönetim Kurulu; ortaklar ile ortak olmak için müracaat edenlerin anasözleşmede gösterilen ortaklık şartlarını taşıyıp taşımadıklarını araştırmak zorundadır.
Yapı kooperatiflerinde konut, işyeri ve ortak sayısı genel kurulca belirlenir. Yönetim Kurulu, genel kurulca kararlaştırılan sayının üzerinde ortak kaydedemez.
II – TÜZEL KİŞİLERİN ORTAKLIĞI:
Madde 9 – (Değişik madde: 21/04/2004 – 5146 S.K. /2.mad) *1* Kamu ve özel hukuk tüzel kişileri amaçları bakımından ilgilendikleri kooperatiflerin kuruluşlarına yardımcı olabilir, önderlik edebilir ve ortak olabilirler.
B ORTAKLIĞIN SONA ERMESİ:
I – ORTAKLIKTAN ÇIKMA SERBESTİSİ – TAZMİNAT:
Madde 10 – Her ortağın kooperatiften çıkma hakkı vardır. Çıkma keyfiyetinin kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürmesi halinde ayrılmak istiyen ortağın, muhik bir tazminat ödenmesine dahi hüküm anasözleşmeye konulabilir.
II – ORTAKLIKTAN ÇIKMANIN SINIRLANDIRILMASI:
Madde 11 – Kooperatiften çıkma hakkının kullanılması, anasözleşme ile en çok 5 yıl için sınırlandırılabilir.
Haklı ve önemli sebeplerle bu süreden evvel çıkabileceği hususunda Anasözleşmeye hüküm konulabilir.
Bir ortağın hiçbir suretle kooperatiften çıkamıyacağına dair bağlamalar hükümsüzdür.
III – BİLDİRME SÜRESİ VE ÇIKMA ZAMANI:
Madde 12 – Çıkış, ancak bir hesap senesi sonu için ve en az 6 ay önceden haber verilerek yapılır. Anasözleşmede daha kısa bir süre belirtilip hesap senesi içinde çıkışa müsaade edilebilir.
IV – ORTAKLIKTAN ÇIKMAYI KABULDEN KAÇINMA:
Madde 13 – Yönetim kurulu, anasözleşmeye uygun olarak yapılacak isteğe rağmen, bir ortağın kooperatiften istifasını kabulden kaçınacak olursa, ortak çıkma dileğini noter aracılığı ile kooperatife bildirir. Bildiri tarihinden itibaren çıkma gerçekleşir.
V – ORTAĞIN ÖLÜMÜ VE ORTAKLIĞIN DEVRİ:
Madde 14 – Ortağın ölümü ile ortaklık sıfatı sona erer. Anasözleşmede gösterilecek şartlarla ölen ortağın mirasçılarının kooperatifte ortak olarak kalmaları sağlanabilir.
(Değişik fıkra: 06/10/1988 – 3476/3. md.) Ortaklık devredilebilir. Yönetim kurulu, ortaklığı devralan kişinin ortaklık niteliklerini taşıması halinde, bu kişiyi ortaklığa kabul eder.
VI – GÖREV VEYA HİZMETİN BİTMESİ, TAŞINMAZ MAL VEYA İŞLETME KARŞILIĞI ORTAKLIK:
Madde 15 – Ortaklık sıfatı bir görev veya hizmetin yerine getirilmesine bağlı ise, bu görev veya hizmetin sona ermesi ile ortaklık sıfatı kalkar. Bu halde Anasözleşmeye hüküm konulmak suretiyle ortaklığın devamı sağlanabilir.
Ortaklık sıfatının kazanılması, Anasözleşme ile bir taşınmaz malın mülkiyetine bağlı hakların kullanılmasına veya bir teşebbüsün işletilmesine bağlanabilir. Bu gibi hallerde taşınmaz malın mülkiyetinin veya işletmenin üçüncü şahıslara devir veya temliki ile ortaklık sıfatının bir hak olarak yeni malike veya işletmeyi alana geçebileceğini anasözleşme hüküm altına alabilir. Taşınmaz mala ait bu şekil iktisabın üçüncü şahıslara karşı muteber olması tapu siciline bu yoldan meşruhat verilmesine bağlıdır.
C ORTAKLIKTAN ÇIKARILMA ESASLARI VE İTİRAZ:
Madde 16 – (Değişik fıkra: 06/10/1988 – 3476/4 md.) Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar.
Kooperatif kanunu-Kemal OZMEN
KOOPERATİFLER KANUNU
Kabul Numarası: 1163
Kanun Kabul Tarihi: 24/04/1969
Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 10/05/1969
Yayımlandığı Resmi Gazete Sayısı: 13195
BİRİNCİ BÖLÜM: KOOPERATİF VE KURULUŞLARI
A TARİF:
Madde 1 – (Değişik madde: 21/04/2004 – 5146 S.K. /1.mad) *1* Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklara kooperatif denir.
B KURULUŞ, MUTEBERLİK ŞARTLARI, İSİM KULLANMA YETKİSİ:
Madde 2 – Bir kooperatif en az 7 ortak tarafından imzalanacak ana sözleşme ile kurulur. Ana sözleşmedeki imzaların noterce onaylanması gerekir.
Yapı kooperatifleri ile konusuna taşınmaz mal temliki dahil bulunan diğer kooperatiflerin anasözleşmelerinde ortaklara taşınmaz mal temlik edileceği hakkındaki taahhütler başka bir resmi şekil aranmaksızın muteberdir.
Sermaye miktarı sınırlandırılarak kooperatif kurulamaz. Kooperatif adını ancak bu kanuna göre kurulmuş teşekküller kullanabilir.
(Ek fıkra: 06/10/1988 – 3476/1 md.) Kooperatifler ve üst kuruluşlarının unvanlarında, kamu kurum ve kuruluşlarının isimlerine yer verilemez.
C İZİN VERME, TESCİL VE İLAN:
Madde 3 – Ana sözleşme, Ticaret Bakanlığına verilir. Bakanlığın kuruluşa izin vermesi halinde, kooperatif merkezinin bulunduğu yer ticaret siciline tescil ve ilan olunur. Tescil ve ilan olunacak hususlar şunlardır:
1. Ana sözleşme tarihi,
2. Kooperatifin amacı, konusu ve varsa süresi,
3. Kooperatifin unvanı ve merkezi,
4. Kooperatifin sermayesi ve bunun nakdi kısmına karşılık olarak ödenen en az miktar ve her ortaklık payının değeri,
5. Ortaklık payı belgelerinin ada yazılı olduğu,
6. Ayni sermaye ve devralınan akçalı kıymetlerle işletmelerin neden ibaret oldukları ve bunlara biçilen değerler,
7. Kooperatifin ne suretle temsil olunacağı ve denetleneceği,
8. Yönetim Kurulu üyeleriyle kooperatifi temsile yetkili kimselerin ad ve soyadları,
9. Kooperatifin yapacağı ilanların şekli ve anasözleşmede de bu hususta bir hüküm varsa yönetim kurulu kararlarının pay sahiplerine ne suretle bildirileceği,
10. Kooperatifin şubeleri: Kooperatifler, lüzum gördükleri takdirde memleket içinde ve dışında şubeler açabilirler. Şubeler, merkezin sicil kaydına atıf yapılmak suretiyle bulundukları yer ticaret siciline tescil olunurlar.
Ticaret Bakanlığı, ana sözleşmelerin, kanunun ihtiyari hükümlerinden ayrıldığını ileri sürerek kooperatifleri kuruluşuna izin vermekten kaçınamaz.
Anasözleşmenin değişiklikleri de kuruluştaki usullere bağlıdır.
D ANASÖZLEŞMEYE KONACAK HÜKÜMLER:
I – MECBURİ HÜKÜMLER:
Madde 4 – Kooperatif anasözleşmesinde aşağıdaki hususlara ait hükümlerin yer olması gerektir.
1. Kooperatifin adı ve merkezi,
2. Kooperatifin amacı ve çalışma konuları,
3. Ortaklık sıfatını kazandıran ve kaybettiren hal ve şartlar,
4. Ortakların pay tutarı ve kooperatif sermayesinin ödenme şekli, nakdi sermayenin en az 1/4 nün peşin ödenmesi,
5. Ortakların ayni sermaye koyup koymıyacakları,
6. Kooperatiflerin yükümlerinden dolayı ortakların sorumluluk durumu ve derecesi,
7. Kooperatifin yönetici ve denetleyici organlarının görev ve yetki ve sorumlulukları ve seçim tarzları,
8. Kooperatifin temsiline ait hükümler,
9. Yıllık gelir gider farklarının, hesaplama ve kullanma şekilleri,
10.Kurucuların adı, soyadı iş ve konut adresleri,
II – İHTİYARİ HÜKÜMLER:
Madde 5 – Anasözleşme ayrıca aşağıdaki hususları da kapsıyabilir.
1. Genel kurulun toplantısı, kararların alınması, oyların kullanılması hakkındaki hükümler;
2. Kooperatifin çalışma şekline dair esaslar;
3. Kooperatifin birliklerle olan münasebetleri;
4. Kooperatifin diğer bir kooperatifle birleşmesine ait hükümler;
5. Kooperatifin süresi.
III – YORUMLAYICI HÜKÜMLER:
Madde 6 – 5 inci maddenin 1 ve 2 nci bentlerinde yazılı hususlar hakkında anasözleşmede hüküm olmadığı takdirde aşağıdaki hükümler uygulanır.
1. Genel kurul, kooperatifi temsile yetkililer tarafından imzalanan taahütlü mektuplarla veya mahalli gazete ile köylerde ise yazılı olarak imza karşılığı toplantıya çağrılır.
5. Kooperatifin faaliyeti; kooperatifin amacı ve çalışma konusuyle sınırlıdır.
E TÜZEL KİŞİLİĞİN KAZANILMASI VE SORUMLULUK:
Madde 7 – Kooperatif ticaret siciline tescil ile tüzel kişilik kazanır. Tescilden önce kooperatif namına işlem yapanlar bunlardan şahsan ve zincirleme olarak sorumludur.
İKİNCİ BÖLÜM: ORTAKLIK SIFATININ KAZANILMASI VE KAYBEDİLMESİ
A ORTAKLIĞA GİRME ŞARTLARI VE EK ÖDEMELER:
I. ORTAKLIĞA GİRME ŞARTLARI VE ORTAK SAYISI:
Madde 8 – (Değişik madde: 06/10/1988 -3476/2 md.)
Kooperatif ortaklığına girmek için gerçek kişilerin medeni hakları kullanma yeterliliğine sahip olmaları gerekir. Ortak olmak isteyen gerçek ve tüzelkişiler, kooperatif anasözleşmesi hükümlerini bütün hak ve ödevleriyle birlikte kabul ettiklerini belirten bir yazı ile kooperatif yönetim kuruluna başvururlar. Kooperatif, ortaklarına kendi varlığı dışında şahsi bir sorumluluk veya ek ödemeler yüklüyor ise ortak olmak isteği, bu yükümlerin yazılı olarak kabul edilmesi halinde değer taşır.
Yönetim Kurulu; ortaklar ile ortak olmak için müracaat edenlerin anasözleşmede gösterilen ortaklık şartlarını taşıyıp taşımadıklarını araştırmak zorundadır.
Yapı kooperatiflerinde konut, işyeri ve ortak sayısı genel kurulca belirlenir. Yönetim Kurulu, genel kurulca kararlaştırılan sayının üzerinde ortak kaydedemez.
II – TÜZEL KİŞİLERİN ORTAKLIĞI:
Madde 9 – (Değişik madde: 21/04/2004 – 5146 S.K. /2.mad) *1* Kamu ve özel hukuk tüzel kişileri amaçları bakımından ilgilendikleri kooperatiflerin kuruluşlarına yardımcı olabilir, önderlik edebilir ve ortak olabilirler.
B ORTAKLIĞIN SONA ERMESİ:
I – ORTAKLIKTAN ÇIKMA SERBESTİSİ – TAZMİNAT:
Madde 10 – Her ortağın kooperatiften çıkma hakkı vardır. Çıkma keyfiyetinin kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürmesi halinde ayrılmak istiyen ortağın, muhik bir tazminat ödenmesine dahi hüküm anasözleşmeye konulabilir.
II – ORTAKLIKTAN ÇIKMANIN SINIRLANDIRILMASI:
Madde 11 – Kooperatiften çıkma hakkının kullanılması, anasözleşme ile en çok 5 yıl için sınırlandırılabilir.
Haklı ve önemli sebeplerle bu süreden evvel çıkabileceği hususunda Anasözleşmeye hüküm konulabilir.
Bir ortağın hiçbir suretle kooperatiften çıkamıyacağına dair bağlamalar hükümsüzdür.
III – BİLDİRME SÜRESİ VE ÇIKMA ZAMANI:
Madde 12 – Çıkış, ancak bir hesap senesi sonu için ve en az 6 ay önceden haber verilerek yapılır. Anasözleşmede daha kısa bir süre belirtilip hesap senesi içinde çıkışa müsaade edilebilir.
IV – ORTAKLIKTAN ÇIKMAYI KABULDEN KAÇINMA:
Madde 13 – Yönetim kurulu, anasözleşmeye uygun olarak yapılacak isteğe rağmen, bir ortağın kooperatiften istifasını kabulden kaçınacak olursa, ortak çıkma dileğini noter aracılığı ile kooperatife bildirir. Bildiri tarihinden itibaren çıkma gerçekleşir.
V – ORTAĞIN ÖLÜMÜ VE ORTAKLIĞIN DEVRİ:
Madde 14 – Ortağın ölümü ile ortaklık sıfatı sona erer. Anasözleşmede gösterilecek şartlarla ölen ortağın mirasçılarının kooperatifte ortak olarak kalmaları sağlanabilir.
(Değişik fıkra: 06/10/1988 – 3476/3. md.) Ortaklık devredilebilir. Yönetim kurulu, ortaklığı devralan kişinin ortaklık niteliklerini taşıması halinde, bu kişiyi ortaklığa kabul eder.
VI – GÖREV VEYA HİZMETİN BİTMESİ, TAŞINMAZ MAL VEYA İŞLETME KARŞILIĞI ORTAKLIK:
Madde 15 – Ortaklık sıfatı bir görev veya hizmetin yerine getirilmesine bağlı ise, bu görev veya hizmetin sona ermesi ile ortaklık sıfatı kalkar. Bu halde Anasözleşmeye hüküm konulmak suretiyle ortaklığın devamı sağlanabilir.
Ortaklık sıfatının kazanılması, Anasözleşme ile bir taşınmaz malın mülkiyetine bağlı hakların kullanılmasına veya bir teşebbüsün işletilmesine bağlanabilir. Bu gibi hallerde taşınmaz malın mülkiyetinin veya işletmenin üçüncü şahıslara devir veya temliki ile ortaklık sıfatının bir hak olarak yeni malike veya işletmeyi alana geçebileceğini anasözleşme hüküm altına alabilir. Taşınmaz mala ait bu şekil iktisabın üçüncü şahıslara karşı muteber olması tapu siciline bu yoldan meşruhat verilmesine bağlıdır.
C ORTAKLIKTAN ÇIKARILMA ESASLARI VE İTİRAZ:
Madde 16 – (Değişik fıkra: 06/10/1988 – 3476/4 md.) Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar.