Emlak vergisi uygulaması bakımından kooperatif tüzel kişiliği ile ortakların yükümlülükleri önem arz etmektedir

Emlak vergisi uygulaması bakımından kooperatif tüzel kişiliği ile ortakların yükümlülükleri önem arz etmektedir. Emlak Vergisi Kanunu’nun “mükellef” başlığını taşıyan 3 ve 13. maddelerinde, bina ve arazi vergisini bina ve arazinin malikinin, varsa intifa hakkı sahibinin, her ikisi de yoksa bina ve araziye malik gibi tasarruf edenlerin ödeyecekleri hükme bağlanmıştır.
Burada bir konuya açıklık getirmekte fayda vardır. 3194 sayılı İmar Kanununun 31. maddesine göre inşaatın bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir. Ancak, 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu hükümlerine göre, bina vergisi mükellefiyetinin doğması için yapı ve yapı kullanma izni bulunması zorunluluğu olmayıp, kısmen veya tamamen kullanılmaya başlanılmış bir binanın bulunması yeterlidir. Danıştay 9. Dairesinin 12/02/1976 tarih ve Esas No: 1975/2226 ve Karar No: 1976/433 sayılı Kararında; arsaları üzerinde başkalarına ait gecekondular bulunsa bile mükelleflerin gecekonduların emlak vergisini ödemekle yükümlü olduğuna karar verilmiştir.
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 23. maddesinde; Bu Kanunun 33 üncü maddesinde (8 numaralı fıkra hariç) yazılı vergi değerini tadil eden nedenlerin bulunması halinde (geçici ve daimi muafiyetten faydalanılması hali dahil) emlâk vergisi bildirimi verilmesinin zorunlu olduğu,
Bildirimlerin;
a) Yeni inşa edilen binalar için, inşaatın sona erdiği veya inşaatın sona ermesinden evvel kısmen kullanılmaya başlanmış ise her kısmın kullanılmasına başlandığı bütçe yılı içerisinde,
b) Bu Kanunun 33 üncü maddesinde (8 numaralı fıkra hariç) yazılı vergi değerini tadil eden sebeplerin doğması halinde, değişikliğin vuku bulduğu bütçe yılı içerisinde,
Yukarıdaki fıkralarda yazılı haller bütçe yılının son üç ayı içinde vuku bulduğu takdirde bildirimin, olayın vuku bulduğu tarihten itibaren üç ay içinde,
Emlakin bulunduğu yerdeki ilgili belediyeye verileceği,
Hükümlerine yer verilmiş,
Emlak Vergisi Kanunu’nun 33. maddesinde de, vergi değerini tadil eden sebepler; 1. fıkrasında yeni bina inşa edilmesi, 6. fıkrasında da, bir bina veya arazinin taksim veya ifraz edilmesi veya mükellefinin değişmesi şeklinde sıralanmıştır.
Bu hükümler karşısında emlak vergisi mükellefiyeti bakımından kooperatif tüzel kişiliği ile ortakların durumlarının ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekecektir. Kooperatifin bina inşa etmek amacıyla temin ettiği arsa nedeniyle satın alınan tarih itibariyle süresinde emlak vergisi (arsa) bildirgesini vermek suretiyle mükellefiyet tesis ettirmesi gerekmektedir. Arsa üzerine bina inşa ettirmekle birlikte bu inşaatlar henüz tamamlanmamışsa kooperatifçe arsa vergisi ödenmesine devam edilecektir.
Ortakların bina vergisi mükellefiyeti ise, tapu devirleri de aynı tarihte yapılmak şartıyla inşaatların bitiş tarihini takip eden bütçe yılından itibaren başlayacaktır. İnşaatlar bittiği halde ortaklara tapu yoluyla devir edilmemişse kooperatif için bina vergisi mükellefiyeti tesis edilecektir.
Kooperatif ortaklarının, binaları adlarına tapu tescil işleminin yapıldığı bütçe yılının sonuna kadar, tapu tescil işlemi bütçe yılının son üç ayı içinde yapılmışsa üç ay içinde ilgili belediyeye emlak vergisi bildirimi vermesi gerekir. Emlak (bina) vergisi mükellefiyetlerinin ise adlarına tapu tescil işleminin yapıldığı tarihi takip eden bütçe yılından itibaren başlaması gerekmektedir. Dolayısıyla ortakların verecekleri emlak (bina) vergisi bildirgesinin “Bina Bildirimi” bölümündeki “İktisap Tarihi” kısmına tapunun verildiği tarihin yazılması gerekmektedir.
Kooperatifin bina inşa etmek amacıyla temin ettiği arsa üzerine inşa edilen binalar ortaklar adına tapuda devir yapılmadıkça malik olarak kooperatif mükellef durumundadır. Tapuların ortaklara devredilmesi ile birlikte ortakların mükellefiyeti başlamaktadır. Bu husus mükellefin değişmesi olarak ortaya çıkmakta, her bir ortak tarafından ayrı ayrı emlak vergisi bildirimi verilmesi gerekmektedir.
Sonuç olarak; kooperatifler tarafından inşa edilen, ancak ortaklar (iştirakçiler) adına tapuları verilmeyen binalar için tapu devri yapılıncaya kadar bina vergisi mükellefi ilgili kooperatiflerdir. Bu nedenle, söz konusu binalara ait bildirimlerin kooperatiflerce verilmesi ve verginin de kooperatiflerce ödenmesi gerekir.
Ortakların bina vergisi mükellefiyeti ise, adlarına tapu verildiği tarihi takip eden bütçe yılından itibaren başlayacaktır. Ancak, kooperatifler tarafından yaptırılan ve ortaklara dağıtılmakla beraber mülkiyeti henüz kooperatif uhdesinde bulunan binalar için ortaklarca bildirim verilmiş ise verilen bildirimlerin kooperatiflerce verilmiş kabul edilerek ortaklar adına yapılan tarhiyatın terkini ve tahakkukun kooperatif adına düzeltilmesi gerekmektedir.
Ayrıca, Emlak Vergisi Kanunu hükümlerine göre; bina vergisi mükellefiyetinin doğması için yapı ve yapı kullanma izni bulunması veya kat mülkiyetine geçilmesi zorunluluğu olmayıp, kısmen veya tamamen kullanılmaya başlanılmış bir binanın bulunması yeterlidir.

Kooperatiflerde Kanunun 42. ve Anasözleşmenin 23.maddelerinde sayılanların dışında muhtelif maddelerinde genel kurula ait olduğu belirtilen görev ve yetkiler 2012 Kooperatif danismani mali musavir Kemal Ozmen


01-Anasözleşmenin yeni çıkarılan bir yasaya intibakı gerekiyor ise, (3476 sayılı kanun gibi)
02-OSB organlarında kooperatifi temsil edecek kişilerin seçimi,
03-Kamu kurum ve idareleri, yapılan işlerle ilgili genel kurul kararı istiyor ise,
04-KK’nun 46/2 ve Anasözleşmenin 31.maddesine göre 4 ortaktan az olmamak üzere, en az ortak sayısının 1/10’u tarafından müşterek ve noterden gönderilen genel kurul gündem maddesi,
05-Yeni alınan ortaklardan farklı bir ödeme isteniyorsa,
06-Çıkan veya çıkarılan ortaklara yapılacak ödeme, kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşüreceği nedeniyle üç yılı aşmamak üzere geciktirilmek isteniyorsa, (KK 17)
07-Sabit bedelle veya ödemesiz ortak alınmak isteniyorsa, (Gerekçe ve ortağın adı)
08-Bazı ortaklara tercihli tahsis yöntemiyle işyeri verilecek ise, (Gerekçe ve ortağın adı)
09-Borçlu ortaklarla ilgili karar alınmak isteniyorsa.
10-Çekilecek kur’a da özellik gösteren bir husus var ise, (Yanyana gelme gibi)
11-Gelir-gider farkının ortaklara dağıtılması isteniyorsa,
12-Bağış yapılması isteniyorsa, (Bağışın miktarı, kooperatifin bünyesini sarsmaması)
13-Kamu kurum ve idarelerine taahhüt veya teminat verilmesi gerekiyorsa,
14-Tapuda yapılması gereken hertürlü işlem, genel kurul kararını gerektirir.
15-Bakanlıkça görüşülmesi istenilen konular, (açık ve anlaşılır bir şekilde)
16-Kooperatifin feshi veya başka bir kooperatifle birleşmesi gerekiyor ise,
17-Kooperatif amaç ve tür değişikliği yaparak işletme kooperatifine dönüşmek isteniyorsa,
18-Haklarında kamu davası açılmış yönetim kurulu üyelerinin göreve devam edip etmeyecekleri konusu, (KK 56)
19-Uzlaşma, ibralaşma, bir alacaktan vazgeçme gibi işler sözkonusu ise,
20-Yönetim kurulu ve denetim kurulunca gerek görülen herhangi bir konu,

Genel kurulun devir ve terk edemeyeceği görev ve yetkiler-2012-Kooperatif Danismani Mali Musavir Kemal Ozmen

Genel kurulun devir ve terk edemeyeceği görev ve yetkiler
-KK’nun 42. ve Anasözleşme 23.maddelerinde sayılanlar.
​-Kanun:
1-Anasözleşmeyi değiştirmek,
2-Yönetim kurulu, denetim kurulu ve tasfiye memurlarını seçmek,
3-Bilanço ve gerektiğinde, gelir-gider farkının bölüşülmesi hakkında karar almak,
4-Yönetim kurulu üyelerini ve denetçileri ibra etmek,
5-Kanun veya anasözleşme ile genel kurula tanınmış olan konular hakkında karar vermek,
6-Gayrimenkul alımında ve satımında takip edilecek usül ile fiyatı hakkında karar vermek,
7-İmalat ve inşaat işlerinin yapılma yöntemini belirlemek,
8-Yapı kooperatiflerinde orak sayısı ile işyeri veya konut sayısını belirlemek,

Genel kurullarda bütün ortakların hazır bulunması-2012-Kooperatif Danismani Mali Musavir Kemal Ozmen

5-Genel kurullarda bütün ortakların hazır bulunması
-KK’nun 47.maddesinin uygulanması ile ilgili olarak bütün ortakların veya temsilcilerin hazır bulunması ve bir itirazın olmaması halinde çağrı hakkındaki hükümlere uyulmadan genel kurulun yapılması mümkün olabilmektedir.

Genel kurullarda oy hakkı ve temsil-2018-Kooperatif Danismani Mali Musavir Kemal Ozmen

Genel kurullarda oy hakkı ve temsil

DETAYLI BİLGİ İÇİN [email protected]
01-Her ortağın genel kurula katılma, oy kullanma, seçme ve seçilme hakkı vardır.
02-Oy hakkı, ortağın temel haklarından biri olup, devredilemez ve sınırlandırılamaz. Bu konuda herhangi bir sözleşme yapılamaz. Yapılsa bile geçersizdir.
03-Genel kurulda her ortak yalnız bir oya sahiptir.

özmen-2
Evren ÖZMEN-Mesleki yayınlar

04-Ortak sayısı 1000’e kadar olan kooperatiflerde, bir ortak başka bir ortağı veya eş ve birinci derecede akrabasını temsilci tayin edebilir. Ortak sayısı 1000’i geçen kooperatiflerde, temsil sayısı 9’a kadardır. Ancak ortak sayısı 500’ü geçen kooperatiflerde organ seçiminde bir vekalet kullanılabilmektedir.

20121216-224032.jpg
Kooperatif genel kurul işlemleri-Kitap

05-Vekalet, yazılı olarak verilmelidir. Şekil şartı yoktur. Noterden olması gerekmemektedir. Asıl nüsha olmalıdır. Faks ve fotokopi kabul edilmemektedir.
06-Bir işyerine birden çok ortak kayıtlı ise, bunlardan biri temsilci olarak oy hakkını kullanır. Şirketlerde de gerçek kişi, şirketi temsil eder.
07-Yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile kooperatifi temsile yetkili kişiler vekaleten oy kullanamazlar.
08-Kooperatifin işlerinin görülmesine katılmış olanlar da, yönetim kurulu ibrasında oy kullanamazlar. Ayrıca ortaklardan hiçbiri kendisi veya karı,kocası, yahus usul furüg ile kooperatif arasındaki şahsi bir işe veya davaya dair olan görüşmelerde oy hakkını kullanamazlar.
09-Avukatlık ilişkisi, genel kurulda temsil hakkı doğurmaz.
10-Oylamalar, kural olarak el kaldırmak suretiyle yapılır. Ancak genel kurulca gizli oya başvurulabilir.
11-Ortak sayısı 500’ü geçen kooperatiflerde organ seçimlerinin gizli yapılması şarttır.

Detaylı sorularınız ve mali müşavirlik hizmet talepleriniz için

[email protected]

Genel kurullarda nisap (çoğunluk)-2012-Kooperatif Danismani Mali Musavir Kemal Ozmen

ekran-resmi-2016-10-22-19-29-31

Genel kurullarda nisap (çoğunluk)
1-Bütün genel kurullarda toplantı çoğunluğu 1/4
2-Karar sayısı, genel kurulda mevcut oyların yarıdan fazlasıdır.
3-Anasözleşme değişikliği, dağılma ve birleşmede çoğunluk, mevcudun 2/3’ü dür.
4-Şahsi sorumlulukların ağırlaştırılmasında ve ek ödeme yükümlülüğü getirilmesinde çoğunluk, bütün ortakların 3/4’ü dür.

Hata: İletişim formu bulunamadı.

Genel kurula çağrı zamanı, şekli ve süresi-2012-Kooperatif Danismani Mali Musavir Kemal Ozmen

Genel kurula çağrı zamanı, şekli ve süresi
1-Olağan genel kurulun, yılın ilk altı ayı içinde yapılması,
2-Anasözleşmede gösterilen şekil ve surette toplanır.
3-Çağrının toplantı gününden en az 30 gün önce ve en çok iki ay içinde yapılması gerekmektedir.
4-Birinci toplantıda çoğunluk olmaz ise, yapılan çağrıda ikinci toplantının tarihi, saati ve yeri yazılmak suretiyle yeni bir bildirime gerek kalmaksızın toplantı yapılabilir.
5-İki toplantı arasında en az 7 ve en fazla 30 gün süre bulunması gerekir.
6-Sürelerin hesabında duyuru ve toplantı günleri dahil değildir.
7-KK’nun 47.maddesine göre yapılan genel kurullarda çağrı hakkındaki hükümlere uyulmayabilir.
8-Bakanlık temsilcisi için genel kuruldan en az 15 gün önce başvuruda

Kooperatiflerde Genel kurul yapmaya yetkili olanlar 2012-Kooperatif Danismani Mali Musavir Kemal Ozmen

1-Genel kurul yapmaya yetkili olanlar
1-Yönetim kurulu,
2-Denetçiler,
3-Ortağı olduğu üst birlik,
4-Tasfiye memurları,
5-İlgili Bakanlık,
6-Dört ortaktan az olmamak üzere ortak sayısının enaz 1/10’unun Mahkemeden alacağı karar üzerine genel kurulu çağrıya yetkilidir.

Kooperatifin arsasını hisseleri oranında ortaklarına devir etmesi işleminin muafiyeti etkileyip etkilemeyeceği 2012 tarihli kooperatifler hakkinda muktezahk.-Kooperatif Danışmanı Mali musavir Kemal OZMEN

KANUNLAR GEREKÇELER B.K.K. YÖNETMELİKLER TEBLİĞLER İÇ GENELGELER GENEL YAZILAR ÖZELGELER SİRKÜLER

Kanun Son güncelleme:19/01/2012
Madde:

Başlangıç: / / Bitiş: / /

Başlık Kooperatifin arsasını hisseleri oranında ortaklarına devir etmesi işleminin muafiyeti etkileyip etkilemeyeceği hk.
Tarih 29/11/2011
Sayı B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 4-2145
Kapsam

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 4-2145

29/11/2011

Konu

:

Kooperatifin arsasını hisseleri oranında ortaklarına devir etmesi.

İlgide kayıtlı dilekçenizde, muhtasar yönünden …… Vergi Dairesinin ……. vergi kimlik numarasında kayıtlı mükellefi olduğunuzu ve üye sayınızın azalması ve çıkan diğer sorunlar nedeniyle tasfiyeyi düşündüğünüzü belirterek, aktifinizde bulunan arsayı tasfiye nedeniyle ortaklarınıza hisseleri oranında devretmeniz halinde bu durumun; Kurumlar Vergisi Kanunu, Katma Değer Vergisi Kanunu ve Harçlar Kanunu kapsamında değerlendirilmesi yönünde Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

I- KURUMLAR VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmüyle kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış olmakla beraber aynı kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde, tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklar ile iş görülmesine (Yapı kooperatiflerinin kendilerine ait arsalarını kat karşılığı vererek her bir hisse için bir iş yeri veya konut elde etmeleri ortak dışı işlem sayılmaz.) ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatifler ile bu kayıt ve şartlara ek olarak kuruluşundan inşaatın bitim tarihine kadar yönetim ve denetim kurullarında, söz konusu inşaat işlerini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek kişilerle tüzel kişi temsilcilerine veya Kanunun 13’üncü maddesine göre bunlarla ilişkili olduğu kabul edilen kişilere veya yukarıda sayılanlarla işçi ve işveren ilişkisi içinde bulunanlara yer vermeyen ve yapı ruhsatı ile arsa tapusu kooperatif tüzel kişiliği adına tescil edilmiş olan yapı kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmıştır.

Konuyla ilgili 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.13. Kooperatifler” başılıklı bölümünde, kooperatif muafiyeti ile ilgili olarak ayrıntılı açıklamalar yapılmış olup “4.13.1. Muafiyet Şartları” başlıklı bölümünde de, kooperatiflerin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmeleri için ana sözleşmelerinde;

– Sermaye üzerinden kazanç dağıtılmamasına,

– Yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesine,

– Yedek akçelerin ortaklara dağıtılmamasına,

– Sadece ortaklarla iş görülmesine

dair hükümlerin bulunması ve bu kayıt ve şartlara fiilen uyulması gerektiği, ayrıca bu şartlara ana sözleşmelerinde yer vermeyen ya da yer vermekle beraber bu şartlara fiiliyatta uymayan kooperatiflerin, muafiyet hükümlerinden yararlanamayacakları belirtilmiştir.

Tebliğin “4.13.1.4. Sadece ortaklarla iş görülmesi” başlıklı bölümünde ise “Kooperatifler ortaklarının belirli ekonomik çıkarlarının ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarının sağlanıp korunmasını amaçladıkları için faaliyetin normal olarak sadece ortaklarla sınırlı olması gerekmektedir. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması gerekmektedir. Ortak dışı işlemler, sadece ortak olmayanlarla yapılan işlemleri değil, ortaklarla kooperatif ana sözleşmesinde yer almayan konularda yapılan işlemleri de kapsamaktadır.” açıklamalarına yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, kooperatifinizin tasfiyeye tabi tutularak sahibi olduğu arsayı üyelerine hisseleri oranında devretmesi, ortaklarla kooperatif ana sözleşmesinde yer almayan konularda yapılan işlemlerin ortak dışı işlem sayılması nedeniyle, bu işleminiz muafiyet şartının ihlali olarak değerlendirilecek ve bu şartın ihlal edildiği tarihten itibaren kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis edilerek kurumlar vergisine tabi tutulmanız gerekmektedir.

Diğer taraftan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin birinci fıkrasında menkul sermaye iradının tanımı yapılmış olup, ikinci fıkrasının (2) numaralı bendinde ise; iştirak hisselerinden doğan kazançların (Limited şirket ortaklarının, iş ortaklıklarının ve komanditerlerin kar payları ile kooperatiflerin dağıttıkları kazançlar bu zümreye dahildir. Kooperatiflerin ortakları ile yaptıkları muamelelerden doğan karların ortaklara kooperatifle yaptıkları muameleler nispetinde tevzii kazanç dağıtımı sayılmaz.) menkul sermaye iradı olduğu belirtilmiştir.

Anılan Kanunun 94 üncü maddesi ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşların, yine söz konusu maddelerde bentler halinde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir ve kurumlar vergilerine mahsubun tevkifat yapmaya mecbur oldukları hükme bağlanmış olup, anılan maddenin (6/b-i) bendinde, tam mükellef kurumlar tarafından; tam mükellef gerçek kişilere, gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve gelir vergisinden muaf olanlara dağıtılan, 75 inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kar paylarından (karın sermayeye eklenmesi kar dağıtımı sayılmaz) % 15 tevkifat yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.

Buna göre, kooperatifinizin ortaklarından topladığı aidatların iade edilen tutarları üzerinden gelir vergisi kesintisi yapılmayacaktır. Ancak, kooperatifin sahip olduğu arsayı ortaklara hisseleri oranında devretmesi halinde dağıtımı yapılacak arsanın emsal bedeli ile ortaklardan toplanan aidatlar arasındaki olumlu fark üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin (6-b-i) bendine göre %15 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılması ve muhtasar beyanname ile beyan edilmesi gerekmektedir.

II- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU AÇISINDAN:

Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

1/1 maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin, vergiye tabi olduğu,

17/4-r maddesinde ise; kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimlerinin istisna olduğu,

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimleri istisna kapsamında yer almadığı, İstisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisi, teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınacağı

hükümlerine yer verilmiştir.

Buna göre, kooperatifiniz tarafından 2002 yılında iktisap edilen ancak, konut elde etme amacının gerçekleşmemesi nedeniyle üyelere devredilen arsa, en az iki tam yıl süreyle kooperatifin aktifinde bulunmuş olması kaydıyla KDV’den istisna olacaktır.

III- HARÇLAR KANUNU AÇISINDAN:

492 sayılı Harçlar Kanununun 57 nci maddesinde, “Tapu ve kadastro işlemlerinden bu kanuna bağlı (4) sayılı tarifede yazılı olanları, tapu ve kadastro harçlarına tabidir” hükmü yer almaktadır.

Aynı Kanuna ekli (4) sayılı tarifenin I/20-a fıkrasında; gayrimenkullerin ivaz karşılığında veya ölünceye kadar bakma akdine dayanarak yahut trampa hükümlerine göre devir ve iktisabında gayrimenkulün beyan edilen devir ve iktisap bedelinden az olmamak üzere emlak vergisi değeri üzerinden (Cebri icra veya şüyuun izalesi hallerinde satış bedeli, istimlaklerde takdir edilen bedel üzerinden) devir eden ve devir alan için ayrı ayrı binde 16,5 oranında tapu harcı aranılacağı hükme bağlanmıştır.

Bu itibarla, kooperatifiniz tarafından konut yapmak amacıyla 2002 yılında iktisap edilen arsaların, kooperatifinizin tasfiye edilmesi nedeniyle üyelere devredilmesinden, 492 Sayılı Harçlar Kanununa ekli (4) sayılı tarifenin I/20-a fıkrası uyarınca devir eden ve devir alandan binde 16,5 oranında tapu harcı alınması gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

Kooperatif üyeleri kat malikleri arasından seçildiği zaman ücretlerden tevkifat yapılıp yapılmayacağı

Soru: Kooperatif üyeleri kat malikleri arasından seçildiği zaman ücretlerden tevkifat yapılıp yapılmayacağı

Cevap: 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61 inci maddesinde; “Ücret işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.

Ücretin, ödenek, tazminat, kasa tazminatı (mali sorumluluk tazminatı) tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakla, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü yer almış olup, aynı maddenin üçüncü fıkrasının dördüncü bendinde ise; yönetim ve denetim kurulları başkan ve üyeleriyle tasfiye memurlarına bu sıfatlar dolayısıyla ödenen veya sağlanan para, ayın ve menfaatlerin de ücret olarak vergilendirileceği hüküm altına alınmıştır.

Aynı Kanunun 94′ üncü maddesinde; “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” denilmiş aynı maddenin 1. bendinde de hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61. maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104′ üncü maddelere göre tevkifat yapılması gerektiği açıklanmıştır.

Bu açıklamalara göre, KOOPERATİFİN yönetim ve denetim kurulu üyelerine ödenen aylık ücretlerden Gelir Vergisi Kanununun 61, 94, 103 ve 104. maddelerine göre tevkifat yapılması gerekmektedir.

Kooperatifler hakkinda

20120116-135449.jpg

Kooperatif Ortaklarının aidat ödemelerinde uyulacak usul ve esaslar-Kooperatif Yonetim Danismani Mali Musavir Kemal Ozmen

Bu çalışmada, kısmi yapılan ödemelerin BK’nun 84.maddesi gereği, önce vade farkına, yani faiz borcuna mahsup edilmesi gerekmektedir. Ancak baştan beri kooperatifte bir uygulama teammül haline gelmişse, ortaklar arasında hak ve yükümlülüklerde eşitlik gereği (KK 23), uygulamada teammül haline gelen bu esasa göre borç hesaplanmalıdır. Bu husus, kooperatif yöneticileri nezdinde araştırılarak var olup olmadığı öğrenilmelidir. Yok ise, kısmi ödemelerin önce vade farkından, yani faizden düşülmesi gerekmektedir. Ayrıca aylık faiz oranı günlüğe dönüştürülerek hesaplama yapılmalı ve kesinlikle bileşik faiz uygulaması, yani faize faiz hesaplaması yapılmamalıdır.

3/7/2009 tarihinden önce veya sonra kurulan konut yapı kooperatifleri adına bina inşaat ruhsatı alınmadığı müddetçe KDV mükellefiyeti tesis edilmeyeceği belirtilmiştir

03/7/2009 tarihinden önce veya sonra kurulan konut yapı kooperatifleri adına bina inşaat ruhsatı alınmadığı müddetçe KDV mükellefiyeti tesis edilmeyeceği belirtilmiştir.

Kooperatiflerin ortaklarından aldıkları üye aidatının tek düzen muhasebe sisteminde kaydı hakkında-Kooperatif Danismani Mali Musavir Kemal Ozmen

Başlık Kooperatiflerin ortaklarından aldıkları üye aidatının tek düzen muhasebe sisteminde kaydı hakkında.
Tarih 25/02/2003
Sayı B.07.0.GEL.0.31/3185-59/007114
Kapsam

T.C.

MALİYE BAKANLIĞI

Gelirler Genel Müdürlüğü

SAYI : B.07.0.GEL.0.31/3185-59 25.02.2003- 007114

KONU :

…………………. VALİLİĞİ

(Defterdarlık: Gelir Müdürlüğüne)

İLGİ : 07/02/2003 tarih ve B. 07.4. DEF. 0.20.10/33-848 sayılı yazınız.

İlgide kayıtlı yazınız ve ekleri incelenmiş olup, Bakanlığımız görüşü aşağıda açıklanmıştır.

Bilindiği üzere, tekdüzen muhasebe sisteminin uygulanmasına ilişkin açıklamalar, 26/12/1992 tarih ve 21447 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 1 Sıra No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği ve daha sonra bu konuda yayımlanan diğer tebliğlerde yapılmış bulunmaktadır.

Buna göre, kooperatiflerin ortaklarından aldıkları üye aidatı adı altındaki paraların kooperatif açısından gelir kabul edilmesi halinde, alınan paralar ilgili aktif hesabın (Kasa, Banka, v.s.) borcu karşılığında “649 Diğer Olağan Gelir Ve Karlar” hesabının alacağına kaydedilecektir.

Diğer taraftan, sözkonusu üye aidatı adı altındaki paraların kooperatif açısından borç ve ortaklar açısından alacak kabul edilmesi halinde, alınan paralar ilgili aktif hesabın (Kasa, Banka, v.s.) borcu karşılığında “431 Ortaklara Borçlar” hesabının alacağına kaydedilecektir.

Ayrıca, kooperatifin aldığı bağışlar “649 Diğer Olağan Gelir Ve Karlar” hesabının alacağına kaydedilerek muhasebeleştirilecektir.

Bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.

Şirketin ve ürünlerin tanıtımı amacıyla yaptırılan web sitesi için ödenen bedelin, doğrudan gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı ile amortismana tabi olması halinde amortisman oranı hk. -Kooperatif Danismani Mali Musavir Kemal Ozmen

Başlık Şirketin ve ürünlerin tanıtımı amacıyla yaptırılan web sitesi için ödenen bedelin, doğrudan gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı ile amortismana tabi olması halinde amortisman oranı hk.
Tarih 14/07/2011
Sayı B.07.1.GİB.4.42.16.01-KVK-2/2631-54
Kapsam

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

KONYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.42.16.01-KVK-2/2631-54

14/07/2011

Konu

:

Şirketin ve ürünlerin tanıtımı amacıyla yaptırılan web sitesi için ödenen bedelin, doğrudan gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı ile amortismana tabi olması halinde amortisman oranı hk.

İlgide kayıtlı dilekçenizde; şirketiniz ve ürünlerinizin tanıtımı amacı ile yaptırmış olduğunuz web sitesi için ödenen bedelin doğrudan gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı, doğrudan gider olarak kabul edilmez ise hangi duran varlık hesabına kaydedileceği ve amortisman oranının/faydalı ömrünün ne olacağı hususunda bilgi istenilmektedir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 313 üncü maddesinde; işletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269 uncu madde gereğince gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetlerin, alet, edavat, mefruşat, demirbaş ve sinema filmlerinin birinci kısımdaki esaslara göre tespit edilen değerinin bu Kanun hükümlerine göre yok edilmesinin amortisman mevzuunu teşkil edeceği, değeri (393 Sıra No.lu V.U.K Genel Tebliği ile 1.1.2010’dan itibaren 680,00 TL, 402 Sıra No.lu V.U.K Genel Tebliği ile 01.01.2011 tarihinden itibaren 700,00 TL’yi) aşmayan peştemallıklar ile işletmede kullanılan alet, edevat, mefruşat ve demirbaşların amortismana tabi tutulmayarak doğrudan doğruya gider yazılabileceği, iktisadi ve teknik bakımdan bütünlük arz edenlerde bu haddin topluca dikkate alınacağı, hükmü yer almaktadır.

Ayrıca, aynı Kanunun 315 inci maddesinde yer alan “Mükellefler amortismana tabi iktisadi kıymetlerini Maliye Bakanlığının tespit ve ilan edeceği oranlar üzerinden itfa ederler. İlan edilecek oranların tespitinde iktisadi kıymetlerin faydalı ömürleri dikkate alınır.” hükmü uyarınca yayımlanan 333, 339, 365, 389 ve 399 sıra No.lu VUK Genel Tebliğlerinde, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin faydalı ömür ve amortisman oranları açıklanmıştır.

İşletmelere ait web sitelerinin tanıtım amaçlı veya ticari amaçlı olarak kullanılması mümkündür. Buna göre, web sitesinin tasarımına ilişkin harcamaların, eğer web sitesi işletme bakımından gelir yaratıcı bir işleve sahipse (internet üzerinden satış, sipariş, ödeme yapılması vb. özellikler varsa) Kanunun 313 üncü maddesinde belirlenen limiti aşması halinde aktifleştirilerek 339, 365, 389 ve 399 sıra No.lu VUK Genel Tebliğleri ile değişik 333 sıra No.lu VUK Genel Tebliği eki listenin 4.3.Bilgisayar Yazılımları sınıflandırması uyarınca 3 yılda ve %33,33 amortisman oranı ile itfa edilmesi gerekmekte olup, web sitesinin sadece işletmenin tanıtımına yönelik olarak kullanılması ve herhangi bir gelir yaratıcı işleve sahip olmaması halinde söz konusu harcamaların aktifleştirilmeyip doğrudan gider yazılması mümkün bulunmaktadır.

Bilgilerinize rica ederim.

Aktife kayıtlı gayrimenkulün kat karşılığı müteahhide verilmesi sonucu elde edilen dairenin satışından elde edilecek kazancın vergilendirilmesi.-Kooperatif Danismani Mali Musavir Kemal Ozmen

Aktife kayıtlı gayrimenkulün kat karşılığı müteahhide verilmesi sonucu elde edilen dairenin satışından elde edilecek kazancın vergilendirilmesi hk.
Tarih 15/07/2011
Sayı B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 37-983
Kapsam

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 37-983

15/07/2011

Konu

:

Aktife kayıtlı gayrimenkulün kat karşılığı müteahhide verilmesi sonucu elde edilen dairenin satışından elde edilecek kazancın vergilendirilmesi.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, … Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuzu, gayrimenkul alım satım işiyle iştigal ettiğinizi, satın alarak aktifinize kaydetmiş olduğunuz apartman dairesinde tadilat yaptığınızı, tadilat için yapmış olduğunuz masrafları dairenin maliyetine kaydederek aktifleştirdiğinizi, diğer daire sahiplerinin almış olduğu ortak karar neticesinde apartmanın müteahhide verileceği ve yıkılarak yeniden yapılacağı, inşaat bitiminde müteahhidin yapım işi sebebiyle kat maliklerine fatura düzenleyeceği, maliki olacağınız yeni daireyi satmayı düşündüğünüzü belirterek dairenizi sattığınızda karınızı nasıl hesaplayacağınızı, ilk satın alma bedeli ve yaptığınız tadilat masraflarının hesaplamada maliyet unsuru olarak dikkate alınıp alınmayacağı, müteahhidin tarafınıza kestiği faturayı ayrıca maliyetinize ekleyip eklemeyeceğiniz hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde “Her türlü ticari ve sınai faaliyetten doğan kazançlar ticari kazançtır.

4- Gayrimenkullerin alım, satım ve inşa işleriyle devamlı olarak uğraşanların bu işlerinden elde edilen kazançlar…” denilmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Fatura tarifi” başlıklı 229 uncu maddesinde fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olarak tanımlanmış olup, “Faturanın nizamı” başlıklı 231 inci maddesinin 5 inci fıkrasında; faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun “Emtia” başlıklı 274 üncü maddesinde, emtianın maliyet bedeliyle değerleneceği, emtianın maliyet bedeline nazaran değerleme günündeki satış bedellerinin % 10 ve daha fazla bir düşüklük gösterdiği hallerde mükellefin, maliyet bedeli yerine 267 nci maddenin ikinci sırasındaki usul hariç olmak üzere emsal bedeli ölçüsünü tatbik edebileceği, bu hükmün 275 inci maddede yazılı mamuller için de uygulanabileceği hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, aktifinize kayıtlı dairenin bulunduğu binanın yıkılmasından önce daireniz için yaptığınız tadilat masrafları dairenin değerini artırıcı unsur olduğundan dairenizin maliyetine eklenmesi gerekmektedir. Dairenin ilk iktisabında ödemiş olduğunuz bedelin de dairenin maliyetinde yer alması gerektiği tabiidir.

Ayrıca, dairenizin bulunduğu binanın apartmanda bulunan diğer daire sahiplerinin aldığı kararla bir müteahhide yıktırılıp yeniden yaptırılması sebebiyle müteahhide ödemekle yükümlü olduğunuz (müteahhit tarafından adınıza düzenlenen faturada yer alan) bedelin yıkılan dairenizin maliyetine eklenmesi gerekir.

Diğer taraftan, gayrimenkul alım satım işini ticari bir organizasyon içinde kazanç sağlamak amacıyla devamlı bir faaliyet olarak sürdürdüğünüzden, satışı yapılan gayrimenkuller için gerçek satış bedeli üzerinden fatura düzenlemeniz gerekmektedir.

Bilgi edinilmesi rica ederim.

(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

Kooperatifin ortak giderlerini karşılamak üzere işyeri sahipleri ve kiracılardan tahsil edilen aidatlar hk.

Başlık Kooperatifin ortak giderlerini karşılamak üzere işyeri sahipleri ve kiracılardan tahsil edilen aidatlar hk.
Tarih 15/07/2011
Sayı B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-995
Kapsam

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-995

15/07/2011

Konu

:

Kooperatifin ortak giderlerini karşılamak üzere işyeri sahipleri ve kiracılardan tahsil edilen aidatlar hk.

İlgi dilekçenizde, … Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösterdiğiniz belirtilerek kooperatifinizin ortak giderlerini karşılamak amacı ile işyeri sahipleri veya kiracılardan tahsil ettiğiniz aidat ve kira gelirlerine ilişkin düzenlenmesi gereken belge nevi ve vergi mevzuatı açısından sorumluluğunuz hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 232’nci maddesinde; birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerin:

1. Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara;

2. Serbest meslek erbabına;

3. Kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara;

4. Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere;

5. Vergiden muaf esnafa,

sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunların da fatura istemek ve almak mecburiyetinde oldukları hükme bağlanmıştır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 1’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi hükmüyle kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış olmakla beraber aynı Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde, tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklar ile iş görülmesine ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olduğu hüküm altına alınmıştır.

1 Seri No’lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin “4.13.1.4 Sadece ortaklarla iş görülmesi” başlıklı bölümünde, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hüküm bulunması ve fiilen bu hükme uyulması gerektiği; aynı Tebliğin “14.5. Kooperatif gelirlerinin sadece taşınmaz kira gelirlerinden ve mevduat faizlerinden oluşması halinde beyan” başlıklı bölümünde ise, kooperatiflerin taşınmazlarını kiraya vermeleri ortak dışı işlem olarak değerlendirileceğinden, kurumlar vergisi mükellefiyetlerinin tesis edilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Öte yandan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 1’inci maddesinin son fıkrasında, kurum kazancının gelir vergisinin konusuna giren gelir unsurlarından oluşacağı; 6’ncı maddesinde de kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanunu’nun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.

Buna göre, taşınmazlarını kiraya vererek ortak dışı işlemden dolayı kurumlar vergisi mükellefi olan anılan kooperatifin ortak giderlerini (ısıtma, aydınlatma, yakıt, bina bakım onarım, tadilat çevre düzenleme, güvenlik hizmeti v.b.) karşılamak amacıyla işyeri sahibi ve kiracılardan tahsil edilen aidatların kurum kazancının bir unsuru sayılarak vergiye tâbi kurum kazancına dahil edilerek fatura düzenlenmesi gerekmektedir.

Katma Değer Vergisi (KDV) Kanunu’nun;

1/1’inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV’ye tabi olduğu,

17/4-d maddesinde ise, iktisadi işletmelere dahil olmayan gayrimenkullerin kiralanması işlemlerinin KDV’den istisna olduğu

hükme bağlanmıştır.

Buna göre; kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan kooperatifinizin üyelerinden tahsil ettiği ve kurum kazancının unsuru sayılan aidatlar ile gayrimenkullerin kiraya verilmesi hizmetleri Kanun’un 1/1’inci maddesi kapsamında KDV’ye tabi tutulacak; bu hizmetlere ilişkin düzenlenen faturalarda hesaplanan KDV, kooperatifiniz tarafından 1 No’lu KDV Beyannamesi ile beyan edilecektir.

Organize Sanayi Bölgelerinin alt yapıları tamamlanan arsa ve işyeri teslimlerinin KDV’den istisna olup olmadığı

Başlık Organize Sanayi Bölgelerinin alt yapıları tamamlanan arsa ve işyeri teslimlerinin KDV\\\’den istisna olup olmadığı hk.
Tarih 05/09/2011
Sayı B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.17.4-1463
Kapsam

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.17.4-1463

05/09/2011

Konu

:

Organize Sanayi Bölgelerinin alt yapıları tamamlanan arsa ve işyeri teslimlerinin KDV’den istisna olup olmadığı

İlgide kayıtlı dilekçenizle … Organize Sanayi Bölgesi için arsa temin edilmesi ve işyerlerinin imal ve inşa edilmesi aşamasında yerine getirilen alt yapı faaliyetlerinin (hafriyat, yol, asfaltlama, parsel belirleme, kanalizasyon, gaz, elektrik, su gibi) katma değer vergisinden istisna olup olmadığı ile bu faaliyetler dolayısıyla yüklenilen katma değer vergisinin iadesinin mümkün olup olmadığının bildirilmesi istenilmiştir.

Katma Değer Vergisi Kanununun 1/1 inci maddesinde, Türkiye’de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olduğu belirtilmiş; aynı Kanunun 17/4-k maddesinde ise, organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin kurulması amacıyla oluşturulan iktisadi işletmelerin arsa ve işyeri teslimlerinin katma değer vergisinden müstesna olduğu hüküm altına alınmıştır.

Konu ile ilgili açıklamaların yer aldığı 69 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde; sözü edilen organizasyonların sadece arsa ve işyeri teslimlerinin KDV den istisna olacağı, bu organizasyonların üyelerine yapacakları arsa ve işyeri dışındaki teslim ve hizmetlerin ise genel hükümler çerçevesinde KDV ye tabi olacağı açıklanmıştır.

Öte yandan, Kanunun 32 nci maddesinde, bu Kanunun 11, 13, 14, 15 ve 17/4-s maddeleri kapsamında bulunan istisnalar nedeniyle yüklenilen katma değer vergisinin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak katma değer vergisinden indirileceği, indirim yoluyla giderilemeyen verginin ise Bakanlığımızca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı hükme bağlanmıştır.

Ancak, Kanunun 17/4-k maddesinde yer alan istisna, 32 nci madde kapsamında iade hakkı doğuran işlemlerden olmadığından, bu işlemler nedeniyle yüklenilen verginin KDV Kanununun 30/a maddesi hükmü gereğince indirim konusu yapılması mümkün değildir.

Buna göre, organize sanayi bölgelerinin kurulması amacıyla oluşturulan iktisadi işletmelerin, vergiden istisna edilmiş arsa ve işyeri teslimlerine ilişkin arsanın iktisabı ile işyerlerinin imal ve inşası ile ilgili olarak yüklendikleri KDV yi indirim ve iade konusu yapmaları mümkün bulunmamaktadır.

Öte yandan, organize sanayi bölgesinin oluşturulması için tarafınızca yerine getirilen hafriyat, yol, asfaltlama, parsel belirleme, kanalizasyon, gaz, elektrik, su gibi alt yapı faaliyetlerinin, üyelere teslim edilen arsa ve işyerlerinin mütemmim cüzü sayılması mümkün olmadığından, bu hizmetler dolayısıyla üyelere düzenleyeceğiniz faturalarda KDV hesaplanması ve genel esaslar çerçevesinde beyan edilmesi gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

Kemal Özmen’in yeni kitabı Kooperatiflerde Genel Kurul İşlemleri Seçkin yayinevinden Satışa sunulmuştur

20120116-072225.jpg
İ Ç İ N D E K İ L E R

I. BÖLÜM / GENEL BİLGİLER

– Genel bilgiler​…………………..……………………………………………:​11
1-Kooperatifin tanımı​…………………………………………………..:​11
2-Kooperatifçiliğin özellikleri​………..…………………………………:​11
3-Kooperatifçiliğin yararları​………..………………………………….:​12
4-Kooperatifçilik ilkeleri​………………………………………………..:​13
​4.1-Gönüllü ve serbest giriş-çıkış ilkesi​…………………………….:​13
​4.2-Demokratik yönetim ilkesi​……………………………………….:​13
​4.3-Ortağın ekonomik katılımı ilkesi​………………………………..:​14
​4.4-Özerklik ve bağımsızlık ilkesi​…………………………………….:​14
​4.5-Eğitim, öğretim ve bilgilendirme ilkesi​…………………………..:​14
​4.6-Kooperatifler arası işbirliği ilkesi​………………………………:​14
​4.7-Topluma karşı sorumluluk ilkesi​………………………………:​14
5- Kooperatiflerle şirketler ve dernekler arasındaki farklar​…………:​14
​5.1- Kooperatiflerle, şirketler arasındaki farklar​…………….…….:​14
​5.2- Kooperatiflerle, dernekler arasındaki farklar​…………….…….:​15
6-Kooperatif türleri​……………………………………………………:​15
7- Kooperatiflerin mevzuat içindeki yeri​……………………………….:​16

II. BÖLÜM / GENEL KURUL

-Genel bilgiler​……………………………………………………………….:​21
1-Genel kurul yapmaya yetkili olanlar​…………………………………:​21
2-Genel kurula çağrı zamanı, şekli ve süresi​…………………………..:​21
3-Genel kurullarda çoğunluk (nisap)​…………………………………..:​22
4-Genel kurullarda oy hakkı ve temsil​………………………………….:​22
5-Genel kurulda bütün ortakların hazır bulunması​………………..:​25
6-Genel kurulun devir ve terk edemeyeceği yetkiler​………………:​25
7-Genel kurulların ertelenme nedenleri​………………………………..:​28
8-Genel kurulların iptal nedenleri​………………………………………:​29
-Yazışma belge örnekleri​…………………………………………………:​30​-Vekaletname hk​…………………………………………………………:​30​
III. BÖLÜM/ GENEL KURUL ÇALIŞMALARI

A-GENEL KURUL HAZIRLIK ÇALIŞMALARI​……………………….:​33
1-Genel kurul toplantısı için yönetim kurulu kararı alınması​……….:​33
2-Genel kurul gündeminin ve belgelerin hazırlanması​………………..:​33
2.1-Genel kurul gündeminin hazırlanması​…………………………..:​34
2.2-Yönetim kurulu yıllık çalışma raporunun hazırlanması​………..:​40
2.3-Denetim kurulu raporunun hazırlanması​………………………..:​40
2.4-Envanter, bilanço ve gelir-gider farkı hesabının hazırlanması​…:​41
2.5-Çalışma programı ve tahmini bütçenin hazırlanması​…………..:​42
2.6-Gündemde yer alan diğer konularla ilgili belgelerin
hazırlanması​………………………………………………………:​43
2.7-Ortaklar cetvelinin hazırlanması​…………………………………:​44
2.8- Kooperatif bilgi formunun hazırlanması​………………………:​44
2.9- Genel kurul yapılan yıla ait Yevmiye Defterinin açılış ve
​ kapanış noter tasdikleri​…………………………………………:​44
3-Bakanlık temsilcisi görevlendirilmesi için müracaat edilmesi​………:​45
-Yazışma belge örnekleri​……………………………………………….:​46
​-Genel kurul için temsilci görevlendirilmesi hk.​…………………….:​46
​-Genel kurul kararı hk​………………………………………………..:​47
​-Gündem hk​…………………………………………………………….:​48
​-Yıllık çalışma raporu hk​…………………………………………….:​49
​-Denetleme kurulu raporu​……………………………………………:​55
​-Kooperatif ve Üst Kuruluşları Genel Durum Bildirim Formu​…:​62
​-Genel kuruldan en az 20 gün önce gündeme alınması istenen
​ konular ile ilgili başvuru hk.​……..…………………………………:​64
​-Genel kurulda gündem maddelerinin görüşülmesine geçilmeden
​ önce gündeme eklenmesi istenen hususlar ile ilgili verilecek
​ önerge hk​……………………………………………………………..:​65
​ ​
B-GENEL KURUL GÜNÜ YAPILAN ÇALIŞMALAR​…………………:​66
1-Toplantı salonunun hazırlanması​……………………………………..:​66
2-Vekaletlerin birleştirilmesi​…………………………………………….:​66
3-Bakanlık temsilcilerinin gelmesinin beklenmesi​……………………..:​66
4-Çoğunluğun sağlanmasının beklenmesi​………………………………:​66
5-Genel kurul tutanağının yazılması​……………………………………..:​66
6- Ortak sayısı 500 kişiyi geçen kooperatiflerde seçimle ilgili
hazırlık çalışmaları​…………………………………………………….:​67
7-Divan başkanının görevleri​……………………………………………..:​67

C-GENEL KURULDAN SONRA YAPILAN ÇALIŞMALAR​…………:​69
-Genel bilgi​……………………………………………………………..:​69
1-Genel kurul tutanağının tescil ve ilanının sağlanması​……………….:​70
2-Genel kurul sonrası ortakların genel kurul hakkında
bilgilendirilmesi​………………………………………………………..:​70
4- Genel kurul belgelerinin muhafazası​………………………………:​70
-Yazışma belge örnekleri​…………………………………..……….:​71
​ -Genel kurul tutanağı hk​……………………………….………..:​71
​ -Genel kurulun tescili hk​……………………………….………..:​72

IV. BÖLÜM / GENEL KURUL BOZMA (İPTAL) DAVALARI

​1-Genel kurul iptal davaları​…………….……………………………….:​75
​2-Bilirkişi Rapor örnekleri​…………………………………….…………:​85
​3-Yargıtay içtihatları​…………………….…………………………..….:​177

GENEL KURULLA İLGİLİ MEVZUAT
1-Kooperatifler Kanunu’nun ilgili maddeleri​……………………..…:​233
2-Kooperatifler Kanunu ile bazı kanun ve kanun hükmünde
Kararnamelerde değişiklik yapılmasına dair kanun​………………:​238
3-Kooperatif Anasözleşmesi’nin ilgili maddeleri​…………………..…:​241
4-Bakanlık yazıları​………………………………………………………:​247
5-Bakanlık tebliğleri​………………………………………………………:​256
-3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve
​Yolsuzluklarla Mücadele Kanununun Kooperatiflerde
​Uygulanmasına Dair Tebliğ​…………………………………………:​256
-Kooperatifler ve Üst Kuruluşlarının Genel Kurul Toplantılarına
​Bakanlık temsilcisi Görevlendirilmesi İşlemlerinde Uyulması
​Gerekli Usul ve Esaslara İlişkin Tebliğ​…………………………….:​260
-Kooperatifler ve Üst Kuruluşları Yönetim Kurulu Üyelerinin
​Genel Kurul Toplantılarına Sunacakları Yönetim Kurulu Yıllık
​Çalışma Raporunun Usul ve Esaslarına İlişkin Tebliğ​……………:​262
-Kooperatifler ve Üst Kuruluşları Denetim Kurulu Üyelerinin
​Genel Kurul Toplantılarına Sunacakları Denetim Kurulu
​Raporunun Usul ve Esaslarına İlişkin Tebliğ​………………………:​265
6-Tüzük​……………………………………………………………….……:​270
-Kooperatif ve Üst Kuruluşların Genel Kurullarında
​Bulundurulacak Ticaret Bakanlığı Temsilcisinin Nitelik ve
​Görevleri Hakkında Tüzük​………………………………………….:​270
7-Yapı Kooperatifleri ve Üst Kuruluşlarının Genel Kurullarında
​Görevlendirilecek Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Temsilci
​Klavuzu​…………………………………………………………………:​277
8-Genelgeler​……………………………………………………………….:​286

Hazineye ait arsa üzerinde irtifak hakkı sözleşmesi yapılması ve kiraya verilmesi neticesinde sözleşme gereği kiracılar adına hazineye ödenen hasılat payı tutarlarının kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hk.

Başlık Hazineye ait arsa üzerinde irtifak hakkı sözleşmesi yapılması ve kiraya verilmesi neticesinde sözleşme gereği kiracılar adına hazineye ödenen hasılat payı tutarlarının kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hk.
Tarih 09/09/2011
Sayı B.07.4.DEF.0.03.10.00-KVK.MUK.199-35
Kapsam

T.C.

AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ

Defterdarlık Gelir Müdürlüğü

Sayı

:

B.07.4.DEF.0.03.10.00-KVK.MUK.199-35

09/09/2011

Konu

:

Hazineye ait arsa üzerinde irtifak hakkı sözleşmesi yapılması ve kiraya verilmesi neticesinde sözleşme gereği kiracılar adına hazineye ödenen hasılat payı tutarlarının kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hakkında.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda;

– İlimiz Merkez … Köyünde mülkiyeti Hazineye ait 2050 parsel numaralı 72.358,77 m² yüzölçümlü taşınmaz üzerinde projede belirtilen tesisler ( eğlence, alış veriş merkezi ve spor tesisleri) yapılmak amacıyla İrtifak Hakkı Sözleşmesi yapıldığı,

– Söz konusu sözleşmesinin 6/B hükmü gereğince, Hazine taşınmazı üzerinde yapılan bu tesislerin tamamının veya bir kısmının şirketinizce üçüncü kişilere kiraya verilmesi halinde elde edilen brüt kira geliri üzerinden şirketinizden %1 ve kiracıların tesisin işletilmesinden elde edecekleri toplam yıllık hasılattan şirketinize ödenen brüt kira bedeli düşüldükten sonra kalan tutar üzerinden de kiracılardan %1 oranında pay alınacağı,

– Ayrıca anılan sözleşmede yer alan “Kiracılardan alınamayan hasılat payları hak lehtarından alınır.” hükmüne istinaden; kiracılar tarafından ödenmeyen hasılat payının şirketinizce ödeneceği

belirtilerek, kiracılar adına ödenen % 1 hasılat payının kurum kazancınızın tespitinde gider olarak dikkate alınıp alınamayacağı hususunda görüş talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Safi Kurum Kazancı” başlıklı 6 ncı maddesinde; kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde ticari kazancın tespitinde indirilebilecek giderler sayılmış olup anılan maddenin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde de işle ilgili olmak şartıyla, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatların gider olarak yazılabileceği belirtilmiştir.

Ayrıca, ticari kazancın tespitinde gelir ve gider unsurları açısından Kanunda aksine hüküm bulunmadığı sürece tahakkuk esası geçerlidir. Tahakkuk, gelir veya giderin miktar ve mahiyet itibariyle kesinleşmiş olmasıdır.

İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden, Hazine ile aranızda düzenlenen İrtifak Hakkı Sözleşmesine göre kiracılarınız tarafından ödenmeyen hasılat payının şirketinizce ödeneceğine ilişkin hüküm bulunmasına rağmen kiracılarınız ile şirketiniz arasında düzenlenen kira sözleşmelerinde kiracılarınızın Hazineye ödemesi gereken % 1’lik hasılat payı tutarının kiracılar tarafından ödeyeceğine ilişkin bir hükme yer verilmediği, ödemenin şirkenizce yüklenildiği anlaşılmaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, irtifak hakkı sözleşmesine istinaden şirkeniz kira gelirleri üzerinden Hazineye aktarılan tutarlar ile şirketiniz tarafından (kiracılarla yapılan sözleşmede, kiracıların Hazineye ödemesi gereken % 1’lik hasılat payının kiracılar tarafından ödenmesine ilişkin bir hükmün yer almaması nedeniyle) kiracılar adına ödenen hasılat payı tutarının tamamının kurum kazancının tespitinde gider olarak indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

Bilgilerinize rica ederim.