Şükrü kızılot
Ofis, dükkân, otel, fabrika binası, arsa, arazi, şirket binası ve depo gibi üzerinde (aktifinde) kayıtlı gayrimenkulü olan ve özellikle “nakit ihtiyacı” bulunan ve “bankalardan kredi almakta zorlanan” şirketler, bu uygulamadan yararlanarak “bir taşla 12-13 kuş” vurabilirler.
Örneğin, işini büyütmek isteyen ya da nakde ihtiyacı olan bir KOBİ, aktifinde 500 bin liraya kayıtlı ama piyasa değeri 10 milyon lira olan binasını;
1- Bir leasing şirketine 10 milyon liraya satar.
2- 10 milyon lirayı tahsil edip, finansman sorununu çözer.
3- Satıştan doğan kazanç Kurumlar Vergisine tabi olmaz.
4- Satış işlemi KDV’den de istisna tutulur.
5- Satış işleminde, binde 20 yerine binde 4.55 “tapu harcı” alınır.
6- Satışın ardından, leasing şirketi ile sözleşme yaparak, sattığı binayı kiralar.
7-.Ödediği faizleri defterine masraf yazar.
8- Kira ödemesi KDV’den istisna tutulur.
9- Bilançosunda duran varlıklar 500 bin lira azalırken, dönen varlıklar 10 milyon lira artmış olur.
10- Bu tablo, kamu ihalelerinde şirketin rasyolarını olumlu etkiler.
11- Kiralama süresinin bitiminde, binayı geri alır. O aşamada para da ödemez.
12- Binanın geri alımı da KDV’den istisna.
13- Binayı şirket üzerine alırken “tapu harcı” da ödemez.