Kooperatifle üyeleri arasındaki davaların kooperatifin ikametgahı addolunan mahal mahkemesinde görülmesi gerekir

Kooperatifle üyeleri arasındaki davaların kooperatifin ikametgahı addolunan mahal mahkemesinde görülmesi gerekir ve bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin, kesin yetki kuralıdır. Mahkemece HUMK m.17 uyarınca Sincan mahkemeleri yetkili olduğundan dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş olduğu da gözardı edilerek yetkili icra dairesinde başlatılmış bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
(Karar Tarihi : 15.09.2011)
“Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken 24.12.2005 tarihinde istifa ettiğini, noter aracılığıyla talep ettiği ödemiş olduğu aidat miktarının ödenmemesi üzerine icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek, davalının itirazının iptaline ve inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.

Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, İİK 50. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken HUMK.nun 17. maddesi gereğince, davalı kooperatifin merkezinin Sincan Mahkemeleri yargı alanı içerisinde olması sebebiyle kooperatif ortaklığından kaynaklanan para alacağı için Sincan İcra Dairelerinin yetkili olduğu, HUMK.nun 17. maddesinde düzenlenen yetki kuralının kesin olup, mahkemece re’sen nazara alınması gerektiği, davalı aleyhine başlatılan icra takibinin yetkisiz Ankara İcra Dairesinde yapıldığı, yetkili icra dairesinde başlatılmış bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava, üyelikten ayrılan eski kooperatif üyesinin ödediği aidatın tahsiline dair başlatılan takibe yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Kooperatif merkezinin Sincan’ da olduğu kooperatif ana sözleşmesinden anlaşılmıştır. HUMK.nun 17. maddesine göre kooperatifle üyeleri arasındaki davaların kooperatifin ikametgahı addolunan mahal mahkemesinde görülmesi gerekir. Bu yetki kuralı kamu düzenine ilişkin, kesin yetki kuralı olup mahkemece re’sen gözetilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece HUMK.nun 17. maddesi uyarınca Sincan mahkemeleri yetkili olduğundan dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş olduğu da gözardı edilerek yazılı şekilde ve yanılgılı gerekçeyle yetkili icra dairesinde başlatılmış bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istenmesi halinde iadesine, 15.09.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.”
İlgili Mevzuat Hükmü : İcra ve İflas Kanunu MADDE 50 :(Değişik madde: 03/07/1940 – 3890/1 md.)

Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir.

Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. icra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur.

İki icra mahkemesi arasında yetki noktasından ihtilaf çıkarsa Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 25 inci maddesi hükmü tatbik olunur.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir