Kooperatif Ortaklarının Ortaklık Haklarını Devretmelerinin Gelir Vergisi Kanunu Karşısındaki Durumu:
Kooperatiflerin bir tüzel kişi olması nedeniyle gelir vergisinin mükellefi değil, sorumlusudur. Bu nedenle yapmış olduğu ödemelerin vergiye tabi olanlarından gerekli vergi kesintisini yaparak yasal süresinde vergi dairesine vergi sorumlusu sıfatıyla ödemesi gerekmektedir. Bu kapsamda sayabileceğimiz vergi kesintileri; birden fazla yıllara sarkan inşaat onarım işi, ücret, ücret sayılan ödemeler, kdv tevkifatıdır. Herne kadar bu kesintilerin yasal dayanağı 13/06/2006 tarihine kadar Gelir Vergisi Kanununun 94. ve 96.maddeleri olmakla birlikte, bu tarihten sonra 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 15.maddesinde bu kesintiler hüküm altına alınmıştır.
Vergi kesintisi, ücret dışında kalan ödemelerde gayrisafi tutarlar üzerinden yapılmaktadır.
Bu kapsamda ortakların ortaklık haklarının devrinin de gelir vergisi karşısındaki durumunu ifade etmek uygun olacaktır. Zira uygulamada bu hususla ilgili çok sayıda soru sorulmaktadır. Kooperatif ortaklarının gerçek kişi olması durumunda, ortaklık haklarının yani paylarının devri 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 80/4.maddesinde değer artış kazancı olarak ifade edilmiştir. Değer artış kazancının tesbiti ise, ilk ortaklık ilişkisinden itibaren kooperatife yapılan ödemelerin 01 Ocak 2006 tarihinden önce TEFE, bu tarihten sonra is TÜFE oranına göre güncelleştirilerek satış miktarından düşülmesi ve ayrıca o yılla ilgili istisnanın da düşülmesi suretiyle hesaplanmaktadır.
İşyeri yapı kooperatiflerinde elde edilen işyerlerinin satışı ise 193 sayılı GVK’nun mükerrer 80/6.maddesinde 01/01/2007 tarihine kadar 4 yıl, bu tarihten sonra da 5 yıl içinde satılması halinde elde edilen kazancı vergiye tabi tutmuştur. Burada dikkat edilmesi gereken husus, kooperatif ortaklarına ortaklık sıfatıyla tahsis edilen işyerlerinin teslim tarihinin açıkça belirtilmiş olmasıdır. Zira teslim tarihi iktisap tarihi olarak dikkate alınmaktadır.