Kooperatife üye olurken dikkat edilecekler
Günümüzde kooperatifçilik uygulamalarında çok sayıda sorunların yaşandığı bilinmektedir. Bu sorunların başında inşaatın uzun sürmesi, baştan tahmin edilen fiyattan fazlaya mâl olması, kalitesiz olması gibi sorunlar gelmektedir.
Bunların da ötesinde çoğu kişinin kooperatife girmekle zarara uğradığı, hatta dolandırıldığı şeklinde yakınmalarına da tanık olmaktayız.
Bu nedenle bütün bu olumsuzluklardan zarar görmemek için kişilerin kooperatiflere ortak olur iken genelde aşağıdaki hususlara özen göstermeleri gerektiğini önerebiliriz:
1-Kooperatifin, Tescil Edilerek Tüzel Kişilik Kazanıp Kazanmadığı İncelenmelidir
Bilindiği üzere kooperatifler, Ticaret Sicili Memurluğu’na tescil ve ilan edilmek suretiyle tüzel kişilik kazanan kuruluşlardır. Bu nedenle öncelikle ortak olunması istenilen kooperatifin ticaret siciline tescil edilerek tüzel kişilik kazanıp kazanmadığı konusu ticaret sicil numarasından öğrenilmesi gerekir. Aksi halde, yani ortada kuruluş işlemlerini tamamlamamış bir kooperatif söz konusu ise yapılan yasal olmayan işlemlerden dolayı kooperatif tüzel kişiliği değil, bu işlemleri yapanlar şahsen sorumlu olacaklardır.
2-Kooperatif Anasözleşmesinin Temin Edilerek İncelenmesi Gerekmektedir
Herne kadar kooperatifçilik uygulamalarında kooperatif anasözleşmeleri 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 88.maddesine göre Bakanlıkça tip anasözleşme olarak hazırlanmakta ise de, bazı kooperatiflerin anasözleşmelerinde tip anasözleşmeden farklı hükümlerin yer aldığı görülmektedir. Bu nedenle kooperatif anasözleşmesinin incelenmesinde bu husus göz önünde tutulmalıdır.
Bilindiği üzere kişiler kooperatife ortak olur iken ortaklık başvuru dilekçelerinde kooperatif anasözleşmelerini okuduklarını ve bütün hükümlerini kabul ettiklerini ifade etmektedirler. Bu nedenle kooperatif–ortaklık ilişkisinde anasözleşme hükümleri dikkate alınarak işlemler yürütülmekte ve anlaşmazlık olduğu taktirde Anasözleşme hükümlerine göre çözümlenmektedir.
Ortaklık ilişkisi sırasında anasözleşmeye uygun düşmeyen istekler veya vaatler söz konusu olduğu taktirde bunun yasal olup olmadığı bilinmeli, bir yanılgıya düşülmemelidir. Kooperatif anasözleşmesinin incelenmesi, ortakların bilgi edinme hakkı kapsamındadır.
3- Kooperatifin Yöneticileri, Denetçileri ve Kurucuları Bilinmelidir
Kooperatifin başarısı, yöneticilerin ve diğer ilgililerin konu hakkında bilgisi ile birlikte kişiliklerine de bağlı olduğundan, yönetim kurulu üyeleri ile denetim kurulu üyelerinin ve kurucuların hakkında bilgi sahibi olduktan sonra kooperatife ortak olup olmamaya karar verilmelidir.
4-Kooperatife Ortak Olacak Kişiler Ortaklık Koşullarını Taşımalıdırlar
Kooperatife ortak olacak kişilerin ortaklık koşulları kooperatif anasözleşmesinde tek tek sayılmıştır. Bu koşulları taşımayan kişilerin kooperatife ortak olması söz konusu değildir. Dolayısıyla kooperatif yöneticilerinin tutumlarından dolayı bir ayrıcalık tanınarak ortak olunması gibi bir yanılgıya düşülmemelidir.
5-Kooperatifin Tanıtımı İçin Yapılan Reklam, Broşür, İlan vs.’de Yer Alan Bilgilerin Doğru Olup Olmadığı ve Genel Kurul Kararına Dayanıp Dayanmadığı Araştırılmalıdır
Bazı kooperatiflerin ortak kaydını artırmak ve cazip hale getirmek için genel kurul kararı olmadan kurulacak sitede birçok sosyal donatı alanlarının ve sitenin değerini artırıcı diğer yapıların olacağını belirtmektedirler. (KK. 59/7)
Bu bilgilerin doğru olup olmadığı, genel kurulca bu şekilde bir karar alınıp alınmadığı, ayrıca kooperatifin arsa ve imar durumunun bu yapılaşmalara uygun olup olmadığı araştırılarak karar verilmelidir.
6-Kooperatifin Ortak Sayısı Bilinmelidir
Genelde kooperatiflerin ortak sayıları arsa durumuna göre baştan belirlenmektedir. Başka bir ifade ile arsa ile ortak sayısı arasında, dolayısıyla konut ya da işyeri sayısı ile ortak sayısı arasında doğrudan bağlantı bulunmaktadır.
Kooperatifin ortak sayısının en fazla kaç kişi olacağı bilinerek karar verilmelidir. Kayıt sırasında ortak sayısı tamamlanmamış olsa bile kooperatifin hedeflemiş olduğu ortak sayısı bilindikten sonra karar verilmelidir. Zira ortak sayısı çok olan kooperatiflerin genelde amacını daha geç gerçekleştirdiği bilinmektedir.
Diğer taraftan birtakım nedenlerle konut ya da işyeri sayısı artırılacağı düşüncesiyle fazla ortak kayıt edilip edilmediği hususu da bilinmelidir.
Yapı kooperatiflerinde ortak ve işyeri yada konut sayısını belirleme görev ve yetkisi genel kurula aittir.
7- Ödemelerle İlgili Bilgi Sahibi Olunmalıdır
Bilindiği üzere yapı kooperatiflerinde ortakların ödemelerine ilişkin miktar, zaman ve koşulları belirleme görev yetkisi genel kurula aittir. Bu nedenle kooperatifin kurulduğu tarihten itibaren genel kurul tutanakları incelenerek ortakların ödemeleri ile ilgili alınan genel kurul kararları ve uygulama konusunda bilgi sahibi olunmalı, bu bilgilerden hareketle karar verilmelidir.
Ortak olunduğu tarihe kadar diğer ortakların ödeme miktarları bilinmeli ve bir fark isteniliyor ise bu farkın genel kurul kararına dayanıp dayanmadığı genel kurul tutanakları incelenerek öğrenilmeli. Bu kapsamda sabit fiyatlı ya da özel statülü ortaklık şeklinde bir kayıt söz konusu ise bu isteğin genel kurul kararlarında yer alıp almadığı araştırılıp, almıyor ise istek kabul edilmemelidir.
8-Ödemelerin Banka Hesaplarına Yapılması
Genel kurulca kararlaştırılan ödemelerin nasıl ödendiği konusu incelenmeli ve bankanın tercih edilip edilmediği konusu ile banka hesaplarının kooperatif tüzel kişiliği adına olup olmadığı araştırılmalıdır. Ödemeler banka hesabına yapılmalıdır.
9-Kooperatifin Ortak Yapısı Öğrenilmeye Çalışılmalıdır
Her ne kadar kooperatiflerde açık kapı ilkesi gereği her kişinin şartları taşıması halinde kooperatife ortak olma ve gerekçe göstermeksizin kooperatiften ayrılma hakkı olmakla birlikte, ortak olduğu kooperatifin ortakları hakkında genel olarak bilgi sahibi olmasının yararlı olduğu görülmektedir. Bu husus yasal bir zorunluluk olmamakla birlikte, ileriye dönük ilişkilerde olumlu yada olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Dolayısıyla kooperatifin ortak yapısı hakkında genel olarak bilgi sahibi olduktan sonra ortak olunmasının bir çok yönü ile yararlı olduğu görülmektedir.
10-Arsanın Olup Olmadığı İncelenmelidir
Kooperatiflerde arsa önemli bir öge olduğundan kooperatifin arsasının olup olmadığı, var ise tapu senedi veya tapuya şerh ettirilen noter satış vaadi sözleşmesi olup olmadığı incelenmelidir. Zira bazı kooperatiflerin arsaları olmadıkları halde TOKİ ve Hazine gibi kamu kurumlarından arsa alım vaadi olduğu bilgisi ile ortak kayıt ettikleri görülmektedir. Daha sonra bu bilgilerin gerçekleşmediği yada doğru olmadığı ortaya çıktığında bir takım sorunlar yaşandığı görülmektedir.
Ayrıca kat karşılığı arsa alımı söz konusu ise bu sözleşmenin resmi şekilde yapılıp yapılmadığı ve tapuya şerh ettirilip ettirilmediği bilinmelidir.
11-Kat Karşılığı İnşaat Yaptırılması Halinde Arsa Sahiplerine Verilecek Taşınmazlara Ortak Kayıt Edilmemelidir
Bazı kooperatifler kat karşılığı olarak arsa almakta ve arsa sahibine verilecek konutlar için arsa sahibini ya da yakınlarını (arsa sahibinin önereceği kişileri) ortak kayıt etmektedirler. Bu uygulama yanlıştır. Arsa karşılığı konut alacak kişiler ortak kayıt edilmemelidir. Bu kişilerle kooperatif arasındaki ilişkiler resmi şekilde düzenlenen noter satış vaadi sözleşmesi hükümlerine göre yürütülmektedir. Kooperatif tarafından noterce düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerh ettirilmesi gerekmektedir.
Ayrıca iş karşılığı olarak verilecek taşınmazlar içinde ortaklık kaydı yapılmamalıdır.
Gerek kat karşılığı arsa sahibine verilecek konutlar, gerekse iş karşılığı işi yapanlara verilecek konutlar, ortaklık ilişkisi dışında sayılan ilişkiler olması nedeniyle arsa sahibi ve işi yapanlar kooperatife ortak olarak kayıt edilmemelidirler.
12-İnşaata Başlamış İse, İnşaat Ruhsatının Olup Olmadığı Araştırılmalıdır
İnşaatın kaçak olarak yapılmış olması durumunda kesinlikle kooperatife ortak olunmamalıdır. İleride ruhsatın alınacağı, ya da belirli bazı işlemlerin tamamlanmasından sonra ruhsatın alınacağı şeklindeki bilgilere itibar edilmemelidir. Temel kural; inşaata ruhsat alındıktan sonra başlanmış olmasıdır. Dolayısıyla inşaatın ruhsatsız olması imar sorunlarının yanında yükleniciyle ve diğer konularda da anlaşmazlık çıktığı taktirde kooperatifin zarar görmesi söz konusudur.
13-Devirlerde, Devreden Ortağın Borcu ve/veya Kooperatife Karşı Bir Anlaşmazlığının Olup Olmadığı İncelenmelidir
Ortaklığın devrinde devreden ortağın bütün hakları yeni ortağa geçmektedir. Bu nedenle devirden önce bir sorun söz konusu ise bu sorun devralan ortağa da geçmiş olacaktır. Özellikle ihraç edildi düşüncesiyle boşaldığı düşünülen yere kayıt olan ortaklar daha sonra ilk ortağın haklarını elde etmesi nedeniyle mağdur edildikleri bilinmelidir. Diğer taraftan devirden önce bir borcunun var olup olmadığı, devreden ortağın kooperatife karşı herhangi bir anlaşmazlığının bulunup bulunmadığı incelenerek karar verilmelidir.
14-Kooperatiflerde Ortak Adına Tapu Tescili Yapıldıktan Sonra İşyeri Devirlerinde Ayrıca Ortaklık Devrinin de Yapıldığı Belirtilmelidir
Kooperatifin amacı olan işyeri veya konut üzerindeki ortaklık hakkı tapu tescilinden sonra mülkiyet hakkına dönüştüğünden, tapuda satın alınan işyerinin kooperatife bağlı ortaklık haklarının da devredilmiş olabilmesi için ayrıca kooperatif nezdinde o işyeri ile ilgili ortaklık hakkının devredildiğine dair işyerini devreden ve devralan ortaklar tarafından kooperatife müracaat edilip ortaklık hakkının da devri sağlanmalıdır.
Devirlerde kooperatife yazılı başvuruda bulunulması zorunludur. Aksi halde devir işlemi haricen yapılmış olduğundan kooperatif yönünden hüküm ifade etmez.
15-Yöneticilerin ve Kurucuların Daha Evvel İnşaat Müteahhidi, ya da Yap-Sat Yöntemi İle İş Yapan Kişiler Olup Olmadığı Bilinmelidir
Son günlerde kooperatifler müteahhitlerin güdümünde hareket etmek zorunda bırakılmaktadır. Bu şekildeki bir uygulama başarılı sonuç verse bile kooperatifçilik ilkelerine uygun düşmediğinden, ortak olan kişilerin sonunda ticari bir yaklaşımla daha fazla ödeme yapmaları söz konusu olduğu gibi, yüklenici ticari düşüncesi nedeniyle kooperatifin genel kurullarında veya kararlarında lehine karar çıkartması mümkün olabilmektedir.
Bu nedenle kooperatif yönetim kurulu ile yüklenici arasında bir yakınlık (akrabalık), ya da ticari bir ilişkinin olup olmadığı incelenerek kooperatife ortak olup olmamaya karar verilmelidir.
16-Kooperatiflerde Yedek ve Şartlı Ortaklığın Olmayacağı Hususu Bilinmelidir
Kooperatiflerde yedek ortaklık veya aday ortaklık gibi bir uygulama söz konusu değildir. Bu nedenle bu şekilde bir ortaklık ilişkisi tesis edilmemelidir.
17-Kooperatife Ortak Olan Kişilerin Ortaklık Senedini veya Ortaklık Cüzdanını Almaları Gerekmektedir
Kooperatifler Kanunu’nun 18. maddesine göre her ortağın ortaklık haklarının ad’a yazılı ortaklık senedi ile temsil olunması şart olduğundan bu hakkı ifade eden ortaklık senedinin kooperatif ortaklarına verilmesi gerekmektedir.
Ortaklık senetleri, kooperatif anasözleşmesini içermesi kaydıyla ortaklık cüzdanı şeklinde de düzenlenebildiğinden bu şekilde bir ortaklık cüzdanı da alınabilir.
Özetle; günümüzde yapı kooperatiflerine karşı güvenin azalmasının en önemli nedenlerinden biri, kooperatif hakkında gerekli bilgiler edinilmeden kooperatiflere ortak olunmasıdır. Bilgi edinme kooperatif hakkında bilgi edinme ile birlikte, kooperatifçilik mevzuatının bilinmesini de gerektirmektedir. Bu nedenle kooperatiflere ortak olmak isteyen kişiler hem ortak olacakları kooperatif, hem de kooperatifçilik konusu hakkında bilgi sahibi olmaları önem arzetmektedir.