KOOPERATİFLERDE KURUMLAR VERGİSİ MÜKELLEFİYETİ NASIL KAPATILIR ?- MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

Konu

:

Kooperatifin kurumlar vergisi mükellefiyetinden tekrar   muafiyete geçerek tasfiye işlemlerini gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği.

            İlgide kayıtlı özelge talep formunda; Kooperatifinizin 1996 yılında kurulduğu, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fırkasının (k) bendindeki şartları yerine getirmek suretiyle kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanıldığı, 1996 yılında Kooperatifinizce alınan aktifinize kayıtlı dükkânların Aralık 2013 döneminde ihale yolu ile satışının yapıldığı, satış sonrasında kurumlar vergisi mükellefiyetinin tesis edildiği ve bu satışlar dolayısıyla oluşan kazancın vergilendirildiği, Kooperatifinizin 28/1/2014 tarihinde tasfiyeye girdiği belirtilerek, tasfiye işlemleri gerçekleştirilirken mükellefiyetinizin sonlandırılmasının mümkün olup olmadığı hususunda Defterdarlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında, kooperatifler kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış, aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (k) bendinde ise tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, ana sözleşmelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesi, yedek akçelerin ortaklara dağıtılmaması ve sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hükümler bulunup, bu hükümlere fiilen uyan kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olduğu hüküm altına alınmıştır.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “4.13 Kooperatifler” başlıklı bölümünde muafiyet şartları detaylı olarak açıklanmış olup, “4.13.1.4 Sadece Ortaklarla İş Görülmesi” başlıklı bölümünde;

Kooperatifler ortaklarının belirli ekonomik çıkarlarının ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarının sağlanıp korunmasını amaçladıkları için faaliyetin normal olarak sadece ortaklarla sınırlı olması gerekmektedir. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması gerekmektedir.

            Ortak dışı işlemler, sadece ortak olmayanlarla yapılan işlemleri değil, ortaklarla kooperatif ana sözleşmesinde yer almayan konularda yapılan işlemleri de kapsamaktadır.

açıklamasına yer verilmiştir.

Aynı Tebliğin “4.17 Şarta Bağlı Muafiyetlerin Kaybedilmesi ve Kazanılması” bölümünde ise muafiyet şartlarını taşıyan bir kooperatifin muafiyet şartlarını ihlal etmesi durumunda muafiyet şartlarının ihlal edildiği tarihten itibaren kurumlar vergisine tabi tutulması, muafiyet şartlarının tekrar kazanılması durumunda ise izleyen hesap dönemi başından itibaren muafiyetten yararlanılması gerektiği açıklanmıştır.

Diğer yandan; tasfiye, kurumların fesih ve infisahını teminen, kurum mevcutlarının, alacaklarının ve borçlarının tayin ve tespiti ile alacaklarının tahsili, mevcutlarının nakde çevrilerek borçlarının ödenmesi ve geri kalan nakdin ortaklara kanun ve ana sözleşme hükümlerine göre dağıtılmasını temin eden işlemler sürecidir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, 28/1/2014 tarihinde tasfiyeye giren kooperatifinizin, tasfiyeye girdiği tarihten itibaren kurumlar vergisi mükellefiyetinin devam etmesi ve tasfiye sonuçlanana kadar vergisel yükümlülüklerini yerine getirmesi gerekmektedir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir