Y8HDEsas : 2016/587Karar : 2016/3553Tarih : 29.02.2016 | KISMİ ÖDEME
Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir. İcra Mahkemesi`nce yapılacak iş; gerektiğinde bilirkişi aracılığıyla yapılan ödemenin kısmi ödeme olması nedeniyle TBK 100. maddeye uygun olarak, bu ödemenin öncelikle dosyadaki faiz ve masraflara (avukatlık ücreti de dahil) mahsup edildikten sonra bakiye dosya alacağının belirlenmesinden ibarettir. |
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire`ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
6098 sayılı T.B.K`nun 100. (Eski 818 sayılı BK 84.) maddesinde, “Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise, kısmen yaptığı ödemeyi ana borçtan düşme hakkına sahiptir. “ hükmü yer almaktadır.
İcra dosyasında 242.417,32 TL toplam alacak için takibe başlandığı, İcra Müdürlüğü`nce 03.12.2012 tarihinde yapılan dosya hesabında alacağın, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi`ne göre vekalet ücreti de belirlendikten sonra 257.637,58 TL borç çıkarıldığı, bu tarihten sonra icra dosyasına 20.12.2012 tarihinde 226.961,30 TL ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. İcra Mahkemesi`nce yapılacak iş; gerektiğinde bilirkişi aracılığıyla yapılan ödemenin kısmi ödeme olması nedeniyle TBK 100. maddeye uygun olarak, bu ödemenin öncelikle dosyadaki faiz ve masraflara (avukatlık ücreti de dahil) mahsup edildikten sonra bakiye dosya alacağının belirlenmesinden ibarettir. Anılan maddeye uymayan ve denetime açık olmayan hesaplama ve raporla sonuca gidilmesi doğru değildir.
SONUÇ:
Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK`nun 366 ve 6100 sayılı HMK`nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK`nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK`nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, oybirliğiyle karar verildi.