Organize Sanayi Bölgelerinde Elektriğin Osb yönetiminden alınma zorunluluğu bulunmakta mıdır ?-ÖZMEN MÜŞAVİRLİK

Y4HDEsas : 2005/7236Karar : 2006/5230Tarih : 03.05.2006 ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ ELEKTRİK DAĞITIMI
MEN`İ MÜDAHALE TALEBİ

Davacı, Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren davalılardan S…. Sanayi ve Ticaret A.Ş.nin diğer davalı B…. Enerji Elektrik Üretimi Oto Prodüktör Grubu A.Ş. ile davacıdan izin almaksızın elektrik ihtiyacını bu şirketten karşılamak üzere sözleşme yaptığını, ancak organize sanayi bölgesinin 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgesi Kanununa tabi olduğunu, OSB`lerin ihtiyacı olan elektrik, su, kanalizasyon, doğalgaz, arıtma tesisi, yol, haberleşme ve spor tesisleri gibi altyapı ve genel hizmet tesislerini kurma ve işletme, kamu ve Özel kuruluşlardan satın alarak dağıtım ve satışını yapma, üretim tesislerini kurma ve işletme hakkının sadece organize sanayi bölgesinin yetki ve sorumluluğunda olduğunu belirterek davacıdan izin almaksızın davalılar arasında enerji temini amacı ile imzalanan sözleşmenin feshi ile bu yönde tesis kurma şeklindeki enerji temini fiiliyatının ve yetki tecavüzü yönündeki müdahalenin men`i isteminde bulunmuştur.

DAVA VE KARAR:

Davacı I….D…….Organize San. Bölgesi Başkanlığı vekili tarafından, davalı B..,. Enerji Elektrik Üretim Oto Prodüktör Grubu A.Ş. ve S…. San. ve Tic. A.Ş. aleyhine 04.03.2003 gününde verilen dilekçe ile sözleşmenin feshi ve müdahalenin meni istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28.12.2004 günlü kararın Yargıtay`ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde İstenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldüYARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ KARARI:Davacı, Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren davalılardan S…. Sanayi ve Ticaret A.Ş.nin diğer davalı B…. Enerji Elektrik Üretimi Oto Prodüktör Grubu A.Ş. ile davacıdan izin almaksızın elektrik ihtiyacını bu şirketten karşılamak üzere sözleşme yaptığını, ancak organize sanayi bölgesinin 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgesi Kanununa tabi olduğunu, OSB`lerin ihtiyacı olan elektrik, su, kanalizasyon, doğalgaz, arıtma tesisi, yol, haberleşme ve spor tesisleri gibi altyapı ve genel hizmet tesislerini kurma ve işletme, kamu ve Özel kuruluşlardan satın alarak dağıtım ve satışını yapma, üretim tesislerini kurma ve işletme hakkının sadece organize sanayi bölgesinin yetki ve sorumluluğunda olduğunu belirterek davacıdan izin almaksızın davalılar arasında enerji temini amacı ile imzalanan sözleşmenin feshi ile bu yönde tesis kurma şeklindeki enerji temini fiiliyatının ve yetki tecavüzü yönündeki müdahalenin men`i isteminde bulunmuştur.

Davalılar ise davalı S…. Sanayi ve Ticaret A.Ş.nin 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu`nun 1/19. bendinde tanımlanan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu`nca belirlenen elektrik enerjisi miktanndan daha fazla tüketimde bulunması nedeniyle “Serbest Tüketici Belgesine” sahip olduğunu, bu kanuna dayalı çıkarılan yönetmeliğin 7. maddesine göre organize sanayi bölgesi içinde olsa dahi serbest tüketicinin tedarikçisini serbestçe seçme hakkına sahip olduğunu belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.

Mahkemece, mahallinde keşif yapılarak alınan bilirkişi kurulu raporuna göre serbest tüketici olan davalı S…Sanayi ve Ticaret A.Ş.nin ihtiyacı olan elektrik enerjisini istediği tedarikçiden serbestçe temin edebileceği, 4628 sayılı Enerji Piyasası Kanunu`nun 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununa göre daha özel nitelikte bir kanun olduğundan uyuşmazlığın 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu`nun 1. maddesine göre bu yasanın amacı; elektriğin yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve çevreyle uyumlu bir şekilde tüketicilerin kullanımına sunulması için, rekabet ortamında özel hukuk hükümlerine göre faaliyet gösterebilecek, mali açıdan güçlü, istikrarlı ve şeffaf bir elektrik enerjisi piyasasının oluşturulması ve bu piyasada bağımsız bir düzenleme ve denetim sağlanmasıdır. Aynı maddenin 2. fıkrasına göre bu yasa; elektrik üretimi, iletimi, dağıtımı, toptan satışı, perakende satışı, perakende satış hizmeti, ithalat ve ihracatı ile bu faaliyetlerle ilişkili tüm gerçek ve tüzel kişilerin hak ve yükümlülüklerinin Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumu`nun kurulması ile çalışma usul ve esaslarını ve elektrik üretim ve dağıtım varlıklarının özelleştirilmesinde izlenecek usulü kapsar.

4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu`nun 1. maddesine göre bu kanunun amacı, organize sanayi bölgelerinin kuruluş, yapım ve işletilmesi esaslarını düzenler. Aynı kanunun 2. maddesine göre bu yasa organize sanayi bölgelerinin ve üst kuruluşlarının oluşumunu, organlarını, işleyişini, yönetim ve denetimini düzenleyen hükümler ile bunlara ilgili kişi ve kuruluşların görev, yetki ve sorumluluklarını belirleyen hükümleri kapsar.

Bu düzenlemelere göre 4628 sayılı Elektrik Piyasası Yasası elektrik üretimi, dağıtımı ve satışını devlet tekelinden alarak, özel hukuk hükümlerine tabi gerçek ve tüzel kişilere verilmesini düzenleyen tüm yurt genelinde uygulanan, genel hükümleri içeren bir kanundur. 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ise, sadece Organize Sanayi Bölgesi (OSB) içindeki gerçek ve tüzel kişiler yönünden düzenleme getirmekte oup, özel bir kânundur. OSB`de yer alan kuruluşlar, OSB Yasası`nın 20. maddesine göre, alt yapı ihtiyaçlarını OSB`nin tesislerinden karşılamak zorundadırlar. OSB`nin izni olmaksızın alt yapı ihtiyaçları başka yerden karşılanamaz ve bu amaçla münferiden tesis kurulamaz. Açıklanan nedenle davada özel kanun niteliğindeki 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu`nun uygulanması gerekirken, yanılgılı düşünce ile genel nitelikteki 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve bu kanuna dayalı çıkarılan yönetmeliğe göre “serbest tüketici belgesi” olan davalının ihtiyacı olan elektrik enerjisini istediği tedarikçiden serbestçe temin edebileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

Ayrıca, HUMK.nun 275. maddesi uyarınca “mahkeme, çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir; hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişi dînlenemez.” Somut olay, hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümlenebilir niteliktedir. O nedenle, bilirkişi düşüncesine başvurulması maddeye açık aykırılık oluşturur. Anılan yönler gözetilmeden karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ:

Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir