1163 sayılı Kanunu`nun 59/1. maddesi hükmü karşısında temsile yetkili kişiler ancak kooperatif namına onun amacının gerektirdiği bütün hukuki işlemleri yapabileceklerinden kooperatifçe açıkça icazet verildiği anlamına gelecek bir işlem bulunmadığı durumda, kooperatif yöneticilerinin yetkisiz olarak yaptıkları işlemler kooperatif yönünden bağlayıcı olmayacaktır.
Bu durumda, öncelikle, özel kişilerden bono karşılığında mal alınmasına icazet verildiği anlamına gelecek bir işlem bulunup bulunmadığı belirlenmeli, kooperatif yöneticilerine özel kişilere borçlanma konusunda yetki verilmemiş ancak buna rağmen borçlanılmış ise uyuşmazlık ilke olarak sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde çözümlenmelidir.
Bu durum karşısında; davacının davaya konu borcun kaynağını teşkil eden kooperatif adına imzalayıp verdiğini iddia ettiği bono karşılığında alındığı belirtilen akaryakıtın kooperatif uhdesine girip girmediği, kooperatif için kullanılıp kullanılmadığı konusu, kayıtlar üzerinde denetime elverişli bir şekilde kooperatif uygulamaları ve mali konularda uzman bir bilirkişi aracılığı ile tespit edilmeli, akaryakıtın alındığı ve bononun verildiği iddia edilen tarih ve öncesindeki kooperatifin mali yapısı, aidat ve diğer kaynaklardan gelen ödeme gücü, bono karşılığında akaryakıt almasını gerektirir bir gereksinimi bulunup bulunmadığı, bu harcamanın ne şekilde muhasebeleştirildiği, gelirler ile giderler arasında fark bulunup bulunmadığı, dava konusu paranın gelir gider farkı ile uyum gösterip göstermediği, bu durumun genel kurulda görüşülüp görüşülmediği belirlenmelidir.
Defter ve belgelerin kendi gözetim ve denetiminde tutulması gerektiği olgusu nazara alındığında, kooperatif kayıtlarındaki düzensizlik ve karışıklığın, borç verdiğini iddia eden yönetici lehine sonuç doğurmayacağının ilke olarak kabul edilmesi gerekir.