T.C. YARGITAY 14. HUKUK DAİRESİ E. 2008/13196 K. 2008/15541 T. 19.12.2008
ÖZÜ : Kooperatif ticari ve mesleki faaliyetler kapsamında tüketiciye mal satan tacir şirket değildir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 1.maddesinde yapılan tanıma göre; kooperatifler tüzel kişiliğe haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını, işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan ortaklıktır. Yukarıda belirtildiği üzere bu sözleşme kooperatifin, mesleki faaliyeti çerçevesinde tüketiciye yapılan bir satış olmadığından davayı görmeye tüketici mahkemesi değil genel mahkemeler görevlidir.
DAVA ve KARAR : Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.01.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.11.2007 günlü hükmün Yargıtay’ca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
Davacı, davalı arsa sahibi ile yüklenici arasında arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi bulunduğunu, yüklenici kooperatiften bağımsız bölüm satın aldığını belirterek 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan zemin + 2.kattaki 5 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava kabul edilmiştir.
Hükmü, davalı kooperatif ile bir kısım davalılar Memnune, Mualla ve Venhar Somdaş temyiz etmiştir.
4822 sayılı Kanununla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3.maddesi ( c ) bendi ile konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Kanunun kapsamına alınmıştır. Dava konusu taşınmaz konut niteliğindedir. Anılan yasanın ( e ) bendindeki tanıma göre tüketici; bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek veya tüzel kişiyi, ( f ) bendindeki tanıma göre de satıcı; kamu tüzel kişileri dâhil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetler kapsamındaki tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri ifade eder. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 23.maddesi hükmüne göre de bu kanun uygulaması ile ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılması gerekir.
Somut olayda da; davacı tüketici yüklenici kooperatifin temlikine dayalı tapu kaydı iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Ne var ki, kooperatif ticari ve mesleki faaliyetler kapsamında tüketiciye mal satan tacir şirket değildir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 1.maddesinde yapılan tanıma göre; kooperatifler tüzel kişiliğe haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını, işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan ortaklıktır. Yukarıda belirtildiği üzere bu sözleşme kooperatifin, mesleki faaliyeti çerçevesinde tüketiciye yapılan bir satış olmadığından davayı görmeye tüketici mahkemesi değil genel mahkemeler görevlidir.
Mahkemece kamu düzeninden olan görev hususu gözden kaçırılarak çekişmenin esası incelenmek suretiyle hüküm kurulması doğru olmadığından karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 19.12.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi.