Başlık Sermaye şirketinin şahıs işletmesine dönüştürülmesinin vergi kanunları karşısındaki durumu hk.
Tarih 01/08/2013
Sayı 60938891-125-10
Kapsam
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
EDİRNE VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı
:
60938891-125-10
01/08/2013
Konu
:
Sermaye şirketinin şahıs işletmesine dönüştürülmesinin vergi kanunları karşısındaki durumu
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, sermaye şirketinizin şahıs işletmesine dönüşmesi durumunda kurumlar vergisi, katma değer vergisi ve damga vergisi yönünden istisna kapsamında bulunup bulunmadığınız hususunda Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi talep edilmiştir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 1 inci maddesinde sayılan kurumların kazançları kurumlar vergisinin konusunu oluşturmaktadır.
Aynı Kanunun 19 uncu maddesinde, birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanunî veya iş merkezlerinin Türkiye’de bulunması, münfesih kurumun devir tarihindeki bilânço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi halinde kurumların tür değiştirmeleri de devir hükmünde olduğu belirtilmiştir.
Yine aynı Kanunun “Devir, Bölünme ve Hisse Değişimi Hallerinde Vergilendirme” başlıklı 20 nci maddesinde de;
“(1) Devirlerde, aşağıdaki şartlara uyulduğu takdirde, münfesih kurumun sadece devir tarihine kadar elde ettiği kazançlar vergilendirilir; birleşmeden doğan kârlar ise hesaplanmaz ve vergilendirilmez:
a) Şirket yetkili kurulunun devre ilişkin kararının Ticaret Sicilinde tescil edildiği tarih, devir tarihidir. Münfesih kurum ile birleşilen kurum;
1) Devir tarihi itibarıyla hazırlayacakları ve müştereken imzalayacakları münfesih kuruma ait kurumlar vergisi beyannamesi ile,
2) Devir işleminin hesap döneminin kapandığı aydan kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği ayın sonuna kadar geçen süre içerisinde yapılması halinde, münfesih kurumun önceki hesap dönemine ilişkin olarak hazırlayacakları ve müştereken imzalayacakları münfesih kuruma ait kurumlar vergisi beyannamesini, birleşmenin Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz gün içinde münfesih kurumun bağlı bulunduğu vergi dairesine verirler.
b) Birleşilen kurum, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini münfesih kurumun birleşme sebebiyle verilecek olan kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde vereceği bir taahhütname ile taahhüt eder. Mahallin en büyük mal memuru, bu hususta birleşilen kurumdan ayrıca teminat isteyebilir.”
hükmüne yer verilmektir.
Yukarıdaki hükme göre, kurumlar vergisine tabi kurumların nev’i değişikliğinde, 5520 sayılı Kanunun 19 uncu ve 20 nci maddesinde belirtilen şartlara uyulduğu takdirde devir nedeniyle doğan kârlar hesaplanmayacak ve vergilendirilmeyecektir.
Ayrıca, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin “4.Diğer İstisnalar” başlıklı (c) bendinde, “Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinde belirtilen işlemler ile Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan devir ve bölünme işlemleri (Bu kapsamda vergiden istisna edilen işlemler bakımından Katma Değer Vergisi Kanununun 30 uncu maddesinin (a) bendi hükmü uygulanmaz. İşlem sonunda faaliyetini bırakan, bölünen veya infisah eden mükelleflerce yüklenilen ve indirilemeyen vergiler, faaliyete başlayan veya devir ve bölünme sonrasında devredilen veya bölünen kurumların varlıklarını devralan mükellefler tarafından mükerrer indirime yol açmayacak şekilde indirim konusu yapılır.)” hükmüne yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde de, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olduğu; 9 uncu maddesinde, bu Kanuna ekli (2) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisinden istisna olduğu, söz konusu tablonun “IV – Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün (17) numaralı fıkrasında, Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan birleşme, devir ve bölünmeler nedeniyle düzenlenen kağıtların damga vergisinden istisna edildiği hüküm altına alınmıştır.
Buna göre, şirketinizin kurumlar vergisine tabi olmayan şahıs işletmesine dönüşebilmesi halinde, söz konusu dönüşüm işleminin Kurumlar Vergisi Kanununun 19 ve 20 nci maddeleri kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.
Dolayısıyla, Kurumlar Vergisi Kanununa göre devir işlemi olarak değerlendirilmeyen bu nev’i değişikliği işlemi KDV Kanununun 17/4-c maddesi kapsamında katma değer vergisinden ve söz konu işlem için düzenlenecek kağıtların ise 488 sayılı Damga Vergisi Kanuna ekli (2) sayılı tablonun IV/17 fıkrası hükmüne göre damga vergisinden istisna edilmesi de mümkün değildir.
Bilgi edilmesini arz ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.