Başlık Oturulan evin aynı zamanda iş yeri olarak kullanılması hk.
Tarih 10/06/2011
Sayı B.07.1.GİB.4.35.16.01-176200-237
Kapsam
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü
Sayı
:
.4.35.16.01-176200-237
10/06/2011
Konu
:
Oturulan evin aynı zamanda iş yeri olarak kullanılması
İlgi (a) da kayıtlı dilekçeniz ve ilgi (c) de kayıtlı özelge talep formunuzda; Sağlık Bakanlığı’ndan sağlık memuru olarak emekli olduğunuz, balkonunuza sağlık memuru yazıp evinizde enjeksiyon, pansuman ve sünnet gibi sağlık hizmetleri vermeyi düşündüğünüzü belirtilerek, vergisel durumunuz hakkında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 65 inci maddesinde; “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.
Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmıyan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.” hükmü yer almıştır.
Aynı Kanunun 66 ncı maddesinde ise; “Serbest meslek faaliyetini mutad meslek halinde ifa edenler, serbest meslek erbabıdır. Serbest meslek faaliyetinin yanında meslekten başka bir iş veya görev ile devamlı olarak uğraşılması bu vasfı değiştirmez.
Bu maddenin uygulanmasında:
… …
5. (4369 sayılı Kanunun 36 ncı maddesiyle eklenen bent Yürürlük; 1.1.1999) Vergi Usul Kanunu’nun 155 inci maddesinde belirtilen şartlardan en az ikisini taşıyan ebe, sünnetçi, sağlık memuru, arzuhalci, rehber gibi mesleki faaliyette bulunanlar (şartlardan en az ikisini taşımayanlar ile köylerde veya son nüfus sayımına göre belediye içi nüfusu 5.000’i aşmayan yerlerde faaliyette bulunanların bu faaliyetlerine ilişkin kazançları gelir vergisinden muaftır.)
Bu işler dolayısiyle serbest meslek erbabı sayılırlar.” hükmüne yer verilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 155 inci maddesinde; “Serbest meslek erbabı için aşağıdaki hallerden herhangi biri “İşe başlama”yı gösterir:
1. Muayenehane, yazıhane, atelye gibi özel iş yerleri açmak;
2. Çalışılan yere tabela, levha gibi mesleki faaliyette bulunulduğunu ifade eden alametleri asmak;
3. Her ne şekilde olursa olsun devamlı olarak mesleki faaliyette bulunduğunu gösteren ilanlar yapmak;
4. Serbest olarak mesleki faaliyette bulunmak üzere mesleki teşekküllere kaydolunmak
Mesleki teşekküllere kaydolunanlardan görevleri veya durumları icabı bilfiil mesleki faaliyette bulunmıyacak olanlar bildirmelerinde bu cihetide açıklarlar.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanunun 156 ncı maddesinde ise; “Ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yeri; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir.” hükmü yer almıştır.
Yukarıda yer alan hükümlere göre; Vergi Usul Kanununun 155 inci maddesinde yer alan şartlardan en az ikisini taşımamanız halinde Gelir Vergisi Kanununun 66 ncı maddesindeki muafiyet hükümlerinden faydalanmanız, şartlardan en az ikisini taşımanız halinde ise serbest meslek erbabı olarak gerçek usulde gelir vergisi mükellefiyetinizin tesis edilmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.