OSBLERDE UYGUNLUK ŞERHİ-İCRADAN SATIŞLARDA ARANIR MI ?

Somut olay ve yasal durum karşısında, cebri icra ile satışta mülkiyetin ihale anında ihale alıcısına geçmesi ve tapuda yapılacak tescil işleminin bildirici nitelikte kalması, satış işleminin tapu müdürlüğünce değil, İcra Müdürlüğünce yapılması nedeni ile satış için OSB’ nin uygunluk bildirimi konusunun satışı yapan merci tarafından göz önüne alınarak değerlendirilmesinin gerekmesi, taşınmaz üzerindeki OSB lehine olan belirtmenin İcra Müdürlüğünce değerlendirilerek işlem tesis edildiğinin anlaşılması, iddia konusu borçların satışın yapılmasına engel teşkil etmeyeceğinin yargı karan ile belirlenmiş olması birlikte değerlendirildiğinde, İcra Müdürlüğünün 19.11.2012 tarih 2007/405 sayılı yazısında belirtildiği şekilde talebin karşılanması gerekirken, ………. Organize Sanayi Bölge Müdürlüğünden satış için (OSB uygunluk görüşü belirtmesi değerlendirilerek yetkili merci tarafından satışın daha önceden yapıldığı dikkate alınmadan) yeniden uygunluk bildirimi aranması ve Organize Sanayi Bölge Müdürlüğünce satışa uygunluk görüşü verilmediğinden talebin karşılanamayacağı gerekçesiyle kurulan ………Tapu Müdürlüğü’nün 04.12.2012 tarih ve 36215 yevmiye numaralı ret kararı ile Tapu ve Kadastro ………. Bölge Müdürlüğü’nün 14.12.2012 tarih ve 2012/9 sayılı onama kararının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.

Bahreyn işçi çalıştırma sgk durumu

İşçilerin Sosyal Güvenlik Hakları

5510   sayılı Kanunun 5’inci maddesinin g bendine göre Ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri 4’üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılır ve bunlar hakkında kısa vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanır.

Kanunun bu maddesine göre ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt  dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri 4/1-a (eski SSK’lı) kapsamında sigortalı sayılır ve bunlar hakkında kısa vadeli sigorta kolları ile  genel sağlık sigortası hükümleri uygulanır.

Bu şekilde çalışanlar Sosyal Güvenlik Kurumunun kısa vadeli sigorta kollarından sağladığı tüm haklardan faydalanmaktadırlar (Geçici iş göremezlik ödeneği, sürekli iş göremezlik ödeneği, emzirme ödeneği).

Mehmet UĞUR

Aydın Sosyal Güv. İl Md.lüğü – Sos.Güv. Denetmeni

İşverenlerin Yapması Gerekenler

3.1. İş-Kur Kapsamında Yapılması Gerekenler

4904    sayılı Kanunun 3’üncü maddesinin d bendine göre “işgücünün yurt içinde ve yurt dışında uygun oldukları işlere yerleştirilmelerine ve çeşitli işler için uygun işgücü bulunmasına ve yurt dışı hizmet akitlerinin yapılmasına aracılık etmek,” Türkiye İş Kurumu’nun görevleri arasındadır.

İşverenler yurt dışından aldıkları işlerde çalıştırmak istedikleri işçileri İş-Kur aracılığıyla temin edeceklerdir. Ancak işverenler bu işçileri kendileri de temin edebilecekleri gibi özel istihdam büroları aracılığı ile de temin edebilirler.

İşverenlerin işçilerini temin amacıyla iş ilanı vermesine izin verilmektedir. Ancak yapılacak ilanda iznin hangi il müdürlüğünden/hizmet merkezinden alındığı ve verilen iznin tarih ve sayısı belirtilmelidir. Yurt dışından alınan iş ile ilgili henüz anlaşma imzalanmamış olması halinde, söz konusu işin alındığına ilişkin herhangi bir belgenin (işi alan ile işi yaptıracak firma arasındaki yazışma vb.) İş-Kur’a ibraz edilmesi halinde gerekli değerlendirmeler yapılarak, alınan işle ilgili ön hazırlık yapılması amacıyla yönetici konumunda eleman temini için ilan izni verilebilmektedir.

İşçi temininden ve hizmet akdi imzalandıktan sonra işverenlerin yurt dışında çalıştırmak istedikleri işçilerinin işlemlerini İş-Kur aracılığı ile yaptırmaları ve işçileri ile aralarında imzaladıkları örneği İş-Kur tarafından hazırlanan iş sözleşmelerini Kuruma onaylatmaları gerekmektedir. Üç nüsha hazırlanan yurt dışı iş sözleşmenin bir örneği işçide, bir örneği işverende, bir örneği de İş-Kur’da bulunacaktır. Bu sözleşmenin örneği http://www.iskur.gov.tr/ tr-tr/isveren/yurtdisiistihdam.aspx#dltop linkinden temin edilebilir.

Yurtdışı Hizmet Akdi – Türkçe

KATMA DEĞER VERGİSİNDE ARTIRIM-Matrah artırımı

KATMA DEĞER VERGİSİNDE ARTIRIM
RTIRIM
31 Ekim 2016 tarihine kadar 2011-2015 yıllarına ilişkin katma değer vergisi artırımında bulunan mükellefler için, artırımda bulundukları yıllara ait vergilendirme dönemleriyle ilgili olarak KDV yönünden inceleme ve tarhiyat yapılmayacaktır.

Katma değer vergisi mükelleflerinin, ilgili yıllarda her bir vergilendirme dönemine ilişkin olarak verdikleri beyannamelerde yer alan “Hesaplanan Katma Değer Vergisi” satırlarında yer alan tutarlarının yıllık toplamı üzerinden aşağıdaki tabloda belirtilen artırım oranlarından az olmamak üzere hesaplanan KDV’yi artırmaları gerekmektedir.

Ücret Stopajında Artırım-Asgari ücret gösteren işverenlere matrah artırımı imkanı-EVREN ÖZMEN

Ücret Stopajında Artırım

Ücretli olarak çalışanlardan vergi tevkifatı yapmaya mecbur olanların beyan ettikleri ücret ödemelerine ilişkin tutarların yıllık toplamı üzerinden yukarıda belirtilen oranlarda gelir (stopaj) vergisini artırmaları halinde, ilgili dönemlere ilişkin gelir (stopaj) vergisi incelemesi ve tarhiyatı yapılmayacaktır.

Ekran Resmi 2016-08-31 07.26.46.png

PERSONELİN ASGARİ ÜCRET ÜZERİNDEN GÖSTERİLMESİ DURUMUNDA MATRAH ARTIRIMI NASIL YAPILIR ?

GELİR VE KURUMLAR STOPAJ VERGİLERİNDE ARTIRIM

Vergi tevkifatı yapmakla sorumlu olan mükellefler, 2011-2015 yıllarında beyan ettikleri;

  • ›  Ücret ödemeleri,
  • ›  Serbest meslek erbabına yapılan ödemeler,
  • ›  Kira ödemeleri,
  • ›  Yıllara sari inşaat ve onarım işlerine ilişkin ödemeler,
  • ›  Çiftçilere yapılan ödemeler,
  • ›  Vergiden muaf esnafa yapılan ödemeler,

    üzerinden yapılan tevkifatlar nedeniyle matrah ve vergi artırımında bulunulabilecektir. Matrah artırımı yapılması halinde vergi incelemesi ve tarhiyat yapılmayacaktır.

KOOPERATİFLERDE KURUMLAR VERGİSİNDE MATRAH ARTIRIMI-EVREN ÖZMEN

GELİR VE

Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri; yıllık beyannamelerinde beyan ettikleri matrahlarını, aşağıdaki tablolarda belirlenen ilgili yıllardaki matrah artırım oranlarından az olmamak üzere artıracaklardır.

Artırımda bulunulan yıllara ait zararların %50’si, 2016 ve izleyen yıllar kârlarından mahsup edilebilecektir.

  • ›  Yılın belli bir kısmında faaliyette bulunmuş mükellefler,
  • ›  Daha önce mükellefiyet tesis ettirmemiş kişiler de,

    matrah artırımında bulunabilecektir.

    Artırılan matrah üzerinden %20 oranında vergi ödenecektir. Ancak,

    › Matrah artırımında bulunulan yıla ait vergileri zamanında beyan ederek ödemiş,

    › bu vergi türleri için Kanunun birikmiş borçlar ile ihtilaflı alacaklara ilişkin hükümlerinden yararlanmamış

    uyumlu mükellefler için bu oran %15 olarak uygulanacaktır.

    Artırımda bulunulan yıllar için yıllık gelir ve kurumlar vergisi incelemesi ve bu yıllara ilişkin olarak bu vergi türleri için daha sonra başka bir tarhiyat yapılmayacaktır.

  • Ekran Resmi 2016-07-20 06.52.59

Kooperatifler matrah artırımı yapabilir mi ?-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

Mükelleflerin 2011-2015 yıllarında beyan ettikleri;

  • ›  Gelir Vergisi,
  • ›  Kurumlar Vergisi,
  • ›  Gelir/Kurumlar (Stopaj) Vergisi,
  • ›  Katma Değer Vergisi

    matrahlarını/vergilerini,

  • ›  Kanunda öngörülen oranlarda artırmaları,
  • ›  Belli bir oranda vergi ödemeleri,

    halinde, bu vergi türleri nedeniyle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır.

İşe giriş iptal süresi-işe başlamayan işçinin işe giriş bildirgesi iptal 

“(7) Bu madde kapsamında Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi sigortalı çalıştıran işverenler e-sigorta yoluyla yaptıkları bildirimleri bildirgede belirtilen işe giriş tarihini takip eden ilk iş günü saat 23.59’a kadar e-sigorta yoluyla iptal edebilir.”
“(8) İşverenlerin Kuruma ilk defa işyeri bildirgesi verdikleri işyerlerinde ilk defa sigortalı çalıştırmaya başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde çalışmaya başlamış olan sigortalılardan hizmet akdi sona erenlerin söz konusu bir aylık sürenin dolduğu tarihi takip eden onuncu güne kadar verilen işten ayrılış bildirgeleri yasal sürede verilmiş sayılır.”

İşletme Projesi Nasıl Hazırlanmalı ve kesinleştirilmelidir?-MALİ MÜŞAVİR EVREN ÖZMEN

İşletme Projesi Nasıl Hazırlanmalı ve kesinleştirilmelidir?

 

634 Sayılı kat mülkiyeti kanununun 37.maddesine göre işletme projesi hazırlanırken işletme projesi kapsamında herkesin bildiği üzere

 

  1. a) Anagayrimenkulün bir yıllık yönetiminde tahmini olarak gelir ve gider tutarları;
    b) Tüm giderlerden her kat malikine, bu Kanunun 20 nci maddesindeki esaslara göre düşecek tahmini miktar; ( Eğer site yönetim planı farklı bir dağıtım öngörmüyor ise )
    c) Tahmini giderlerle diğer muhtemel giderleri karşılamak üzere her kat malikinin 20 nci maddedeki esaslara göre vermesi gereken avans tutarı;gösterilir.

 

Aslında işletme projesi, site yönetim kurulunun site ile ilgili planladığı faaliyetlerin rakamsal olarak ifade edildiği bir dökümandır. Ancak günümüzde özellikle 1000 konutun üzerinde bulunan sitelerde işletme projesi hazırlamak profesyonel bütçe raporlama bilgisi gerektirmektedir. Bütçe çalışması çok markalı konut projelerinde bile maalesef afaki rakamlara dayanmaktadır.

 

Öncelikle İşletme projesi ( Tahmini bütçe) hazırlanırken mutlaka bir önceki sene içinde aylık bazda her giderin bütçe varyans analizi yapılmalıdır. Bütçe hazırlama her yıl yeni bir tecrübe edinip bir sonraki yıla daha hatasız olarak bütçe hazırlama prosedürüdür.

 

Örnek olarak işletme projesinde yer almayan veya daha az tutarda dikkate alınan kar küreme çalışmaları için alınan tuz miktarı veya sitenin yapılaşmasından kaynaklanan kanalizasyon açma gideri, bir sonraki senenin işletme projesinde mutlaka dikkate alınmalıdır. Bu şekilde her sene sitenin kendine has özelikleri dikkate alınarak her yıl bütçenin gerçeğe en yakın gerçekleşme oranını yakalaması hedeflenir. Yönetim kurulu için hedeflenen bütçe gerçekleşmenin yakalanması, bütçenin zorunlu olmadıkça aşılmaması bir başarı kriteridir. Her ne kadar maliklerden istenen aylık ücretlerin avans niteliğinde olup, yıl sonunda kesin hesaba dönüşse de hiç bir kat maliki bir sonraki senenin aidatından düşmesi karşılığında bu yılın aidatını fazla ödemeyi kabul edeceğini düşünmemekteyim. Bu nedenle hedeflenen bütçenin aşılmaması ve gerçekçi bütçe yapılması kat maliklerinin site yönetimine olan güveninin artıracağı şüphesizdir.

 

 

Başka bir ilginç örnek ise 2016 yılında Istanbul’da yaşanan elektrik kesintileri nedeni ile jeneratör yakıt talebi ihtiyacıdır. Bu ve benzer bütçe kalemleri için jeneratör yakıt gideri kalemine ek olarak mutlaka öngörülemeyen gider kalemi toplam bütçenin belli bir oranında bütçeye eklenmelidir.

 

Bu rakamlara göre bir sonraki yılın enflasyon oranı da dikkate alınmalıdır. Ayrıca mutlaka site yönetim kurulunun imzaladığı sözleşmeler ve ödeme yükümlülükleri göz önüne alınmalıdır.

 

Bütçe uluslararası şirketlerde hazırlanırken nasıl bir süreç takip ediliyor ise benzer bir süreç yürütülmeli, bütçe çalışmaları kapsamında her birimden bilgi talep edilmelidir. Örnek olarak güvenlik, temizlik, teknik birimler ile görüşüp, talepleri olup, olmadığı, ek personel veya malzeme kalitesindeki eksiklik nedeni ile farklı malzeme talepleri olup, olmadığı kontrol edilmelidir.

 

Bütçe hazırlanırken eğer site dahilinde çalışan personeller taşeron firma çalışanı değil ise kıdem tazminatı karşılığının mutlaka dikkate alınması gerekmektedir. Kıdem tazminatı karşılığı hesaplanırken ne gereğinden fazla ne de az hesaplanmalıdır. Kıdem tazminatı karşılığı personelin devir hızı dikkate alınarak aktüeryal yöntem ile hesaplanması mümkündür.

 

Ayrıca sitenin demirbaşlarının yenilenmesi hususu da gerekli ise bu konuda dikkate alınmalıdır.

 

İşletme projesi iki şekilde kesinleştirilebilir.

 

  1. Kat maliklerine veya bağımsız bölümden fiilen yararlananlara, imzaları karşılığında veya taahhütlü mektupla bildirilir. Bildirimden başlayarak yedi gün içinde projeye itiraz edilmez ise kesinleşir
  2. Kat malikleri kurulunda karar alınması

 

Sonuç olarak tarafımdan bir çok konut ve sanayi sitesi işletme projesi ve tahmini bütçesi hazırlandığı için bu konuda yapılan hataları ve eksiklikleri tespit etme imkanım olmuştur. Sitede yaşayan insanların huzurunun kaçmaması, aidatların karşılığını aldıklarını hissetmeleri için mutlaka işletme projesi özenli ve detaylı olarak hazırlanıp kat maliklerine sunulmalıdır.

 

Saygılarımla

Mali Müşavir Evren Özmen

Laptop çantasında kdv oranı

Sayı

:

64597866-130[28-2015]-2337

08/02/2016

Konu

:

Bilgisayar ve doküman taşımaya elverişli çantaların   ithali ve yurt içi tesliminde uygulanacak KDV oranı

            İlgide kayıtlı özelge talep formu ve bu forma ek olarak verilen dilekçelerinizin incelenmesinden; dokumaya elverişli mamullerden imal edilmiş, üst tarafında tutacak yeri bulunan, içi izolasyon malzemesi kaplı fermuarlı üç bölümden oluşan, omuza asılması için askısı mevcut, yastıklı iç kısmında dizüstü bilgisayar bölmesi, ayrıca iç kısmında bilgisayar adaptör yeri ile ajanda ve diğer ofis evraklarının konulduğu cep, diğer iç kısmında doküman konulabilen bir cep, ön kısmında ise kalem, doküman ve diğer ofis eşyalarının konulduğu bir iç cebi mevcut olan, notebook, tablet ve diğer elektronik cihazları güvenli şekilde elde ve omuzda taşımaya mahsus çanta ile yine dokumaya elverişli mamullerden imal edilmiş, üst tarafında tutacak yeri ve sırta takılabilmesini sağlayan iki kayışı olan, fermuarlı üç bölümden oluşan, geniş iç kısmında dizüstü bilgisayar, tablet ve diğer elektronik cihaz bölmesi, aynı bölümde ajanda ve diğer ofis evraklarının konulabildiği cep bulunan, ön kısmında ise kalem, doküman ve diğer ofis eşyalarının konulduğu bir iç cebi mevcut olan, notebook, tablet ve diğer elektronik cihazlar ile kişisel eşyaları sırtta güvenli şekilde taşımaya ve korumaya mahsus çantayı ithal etmek istediğiniz anlaşılmakta olup, Çin menşeli söz konusu eşyaların ithalinde uygulanacak katma değer vergisi (KDV) oranı konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

 

KDV oranları, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 28 inci maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı (BKK)’na ekli (I) sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için % 1, (II) sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için % 8, bu listelerde yer alanlar hariç olmak üzere vergiye tabi işlemler için % 18 olarak tespit edilmiştir.

 

Söz konusu BKK eki (II) sayılı listenin B/8 inci sırasında; “Her nevi maddeden mamul çanta, bavul, valiz ve benzerleri” ibaresine yer verilmiştir.

 

Diğer taraftan, 60 Seri No.lu KDV Sirkülerinin 5.8.6. bölümünde; her nevi maddeden, bavullar, valizler, okul ve evrak çantaları, el çantaları, bilgisayar çantaları, spor çantaları, erzak çantaları, sırt çantaları ve portföylerin bu kapsamda değerlendirileceği belirtilmiştir.

 

Buna göre, bilgisayar, elektronik cihaz, doküman, kalem, ajanda, ofis evrakları, kişisel eşya ve benzeri ürünlerin elde, omuzda ve sırtta taşınmasını sağlayan bahis konusu çantaların, sözü edilen BKK eki (II) sayılı listenin B/8 inci sırası kapsamında değerlendirilmesi ve bunların ithal ve tesliminde % 8 oranında KDV hesaplanması gerekmektedir.

 

Bilgi edinilmesini rica ederim

yurtdışı şantiye malzeme -Mehmet maç

 · Yukarıda belirttiğimiz gibi, yurtdışındaki taahhüt işlerinde kullanmak üzere, Türkiye’den tedarik edilip yurtdışındaki şantiyeye malzeme gönderilmesi mal ihracatı hükmündedir.Yurtdışı şantiyeye malzeme sevki için düzenlenecek ihraç faturasında KDV kanununun 11. maddesi uyarınca KDV gösterilmez. Bu şantiye müteahhit veya taşeronun kendi şantiyesi de olabilir. Bir firmanın kendi kendisine mal ihraç etmesi garipsenebilir ise de, gümrük ve kambiyo uygulamaları açısından, yurtdışında oluşturulan şube (veya şantiye) yurtdışındaki herhangi bir müşteri konumundadır. Bu nedenle yurtdışındaki şantiyeye gönderilmek üzere, Türkiye’de satın alınan veya Türkiye’ye ithal edilen mallarla ilgili olarak yüklenilen KDV, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca indirim konusu yapılabilir, indirimle giderilememe halinde, mal ihracına ilişkin esaslar uyarınca iade alınabilir.

Kooperatifler personeline avans verebilir mi ?

 

İşveren,işçinin zaruret dolayısıyla ihtiyacı bulunan ve ödenmesi kendisini zor durumda bırakmayacak miktarı iş oranınca
işçiye avans olarak vermek zorundadır. İşçinin işverenden avans talep edebilmesi için, istediği miktar paraya ihtiyacının olması, istediği avans tutarını hak etmiş olması ve avans ödemenin işvereni zarar ve sıkıntıya sokmaması gerekir.

Kooperatiflerde Kar Payı Avansı-

Bir ticaret şirketi ortağının nihai amacı, ortağı olduğu şirketin elde ettiği kârdan faydalanmaktır. Ortağın, kâr payı elde edebilmesi için hesap döneminin sona ermesi ve akabinde genel kurulun kâr dağıtımına ilişkin karar almasını beklemesi gerekiyor. Kâr payı avansı ise anonim ve limited şirketler ile sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin ortaklarına, hesap döneminin kapanmasını beklemeksizin, yılın herhangi bir döneminde bazı şartlara bağlı olarak kâr payından faydalanma imkânı sağlıyor. Türk Ticaret Kanunu 2012 yılında yürürlüğe girmeden önce, kâr payı avansı yalnızca halka açık şirketlere tanınan bir imkândı. 2012 yılından bu yana, halka kapalı şirketler de bu imkândan faydalanabiliyor ve belirli şartlar altında ortaklarına kâr payı avansı dağıtabiliyor. Bu dağıtıma ilişkin esaslar, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından yayımlanan “Kâr Payı Avansı Dağıtımı Hakkında Tebliğ”de detaylı olarak yer alıyor.

Şirketin kâr payı avansı dağıtması iki temel şarta bağlı: Şirket genel kurulunun avans dağıtımına ilişkin karar alması ve üç, altı veya dokuz aylık ara dönem finansal tablolara göre şirketin kâr etmiş olması. Dağıtılacak tutar hesaplanırken ortaya çıkan kârdan, geçmiş yıllar zararları, vergi, fon ve mali karşılıklar, Türk Ticaret Kanunu veya esas sözleşme uyarınca ayrılması gereken yedek akçeler, varsa imtiyazlı pay sahipleri, intifa senedi sahipleri ve kâra katılan diğer kimseler için ayrılacak tutarlar ve varsa önceki ara dönemlerde ödenmiş olan kâr payı avansı tutarlarının düşülmesi gerekiyor. Bu şekilde hesaplanan tutarın en fazla yarısı kâr payı avansı olarak ortaklara dağıtılabiliyor. Avansın niteliği gereği, hesap dönemi içerisinde dağıtılan avans tutarları, yıllık hesap döneminin sona ermesi ile elde edilen net dönem kârından düşülerek ortaklara ödeme yapılıyor.

Avans ödemesi, şirketin yönetim organı tarafından yapılıyor. Genel kurulun dağıtıma ilişkin kararını takiben şirketin yönetim organı, finansal tabloların dürüst resim ilkesine uygun olarak hazırlandığı ve kâr payı avansının usulüne uygun olarak hesaplandığına dair bir rapor hazırlıyor ve en geç altı hafta içinde ortaklara ödemeleri gerçekleştiriyor.

Kâr payı avansı, dağıtım tarihleri itibarıyla ortaklara payları oranında ve varsa kârdan imtiyazlı paylara imtiyaz dikkate alınmadan ödeniyor. Bununla birlikte, kâr payı avansı her menfaat sahibine ödenmiyor. İntifa senedi sahipleri, ortak olmayan yönetim organı üyeleri ve varsa ortaklar dışında kâra katılan diğer kişiler kâr payı avansından faydalanamıyor; bu hak sahiplerinin hesap döneminin sona ermesini beklemeleri şart. Ayrıca ortağın, şirkete borcu varsa avans tutarından borç düşülerek geri kalan tutar ortağa kâr payı avansı olarak ödeniyor. Sermaye borcu ise bu kapsamdan hariç tutuluyor.

Kâr payı avansı, her ne kadar ortağın dönem sonunu beklemeden kâra ulaşmasını sağlasa da bu dağıtım henüz tam olarak kesinleşmemiş bir tutar üzerinden yapılan “ön ödeme” niteliğini taşıyor. Şirket yılsonunda hedefl enen kâra ulaşamadığı takdirde bu dağıtılan avansların ne şekilde değerlendirileceğinin cevabı oldukça kritik; ortak bu avansı iade etmek zorunda kalabilir. Burada iki olasılık var: İlgili hesap döneminin sonunda, yıl içerisinde dağıtılan kâr payı avansını karşılayacak tutarda net dönem kârı oluşmaması ya da zarar oluşması. İlk olasılıkta, net dönem kârını aşan kâr payı avansı, öncelikle serbest yedek akçelerden mahsup edilmeli. Serbest yedek akçeler de kâr payı avanslarını karşılayamazsa yönetim organı devreye girer ve ortaklardan fazladan dağıtılmış olan kâr payı avansı tutarlarını iade etmelerini talep eder. Aynı şekilde, ilgili hesap dönemi sonunda şirket zarar etmişse zarar öncelikle kanuni yedek akçeler ile serbest yedek akçelerden ve bunların yeterli olmaması durumunda yine yönetim kurulunun talebi üzerine dönem içinde dağıtılan kâr payı avanslarının iadesinden karşılanır.

İade durumunda, kâr payı avansının vergisel boyutu önem kazanıyor. İlgili tebliğler uyarınca, iadesi talep edilen tutarlara transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümleri uygulanıyor. Bu durumda, iadesi talep edilen avans tutarının ortağa borç olarak kullandırıldığı kabul ediliyor ve emsallerine uygun oranda faiz işletilmesi ve bu faiz üzerinden KDV hesaplanması gerekiyor.

Kâr payı avansı ile alacağına hızlı bir şekilde ulaşmayı hedefleyen ortak, iade ile öngördüğünden daha ağır bir mali yük altına giriyor. Kâr payı avansı, doğru şekilde kullanılırsa ortaklar için kâra hızlı bir şekilde ulaşabilmek için işlevsel bir araç. Bununla birlikte, hesap dönemine ilişkin iyi bir öngörüde bulunulamadığı takdirde dağıtılan avansın iadesi gündeme gelebilir ve ortağın tutarı iade zorunluluğu ile birlikte vergisel yükümlülüğü de artabilir. Dolayısıyla ortakların bu aracı kullanırken tedbirli olmaları ve doğru öngörülerde bulunmaları gerekiyor.

Tapu Müdürlüğünde veraset işlemine müteakip yapılacaklar

f) Vergi Dairesine Yapılacak İhbarMirasın intikali ivazsız bir iktisap şekli olduğundan, intikalin tescilinden sonra veraset ve intikal vergisinin tahakkuk ve tahsil edilebilmesini temin için, tapu sicil müdürlüğünce işlem tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde durumun vergi dairesine ihbar edilmesi ve ilişik kesme belgesi getirilmedikçe taşınmazın veya hissenin devrinin yapılmaması ve ayni hak tesis edilmemesi gerekir (Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu. Md. 19, TKGM. Gn.1469).

The law proposing tax amnesty and capital repatriation is in force 

The law proposing tax amnesty and capital repatriation is in force 

The tax amnesty law which entered into forc…

Kamu Alacaklarının Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun (Diğer Kamu Alacakları) 

Bazı Alacakların Yeniden Ya…

Varlık Barışı 

Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun’la;

– Kesinleşmiş alacakların yenide…

Kamu Alacaklarının Yeniden Yapıladırılmasına İlişkin Kanun 

Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin …

Daha Fazla

Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun 

Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin K…

Türkiye’de Faaliyet Gösteren Uluslararası Sermayeli Firmalar İçin “Danışma Hattı” Oluşturuldu 

Ekonomi Bakanlığı…

Son Yayınlanan Özelgeler – 2016/6

GİB internet sitesinde yayınlanan son özelgeler

Son Yayınlanan Özelgeler – 2016/5

GİB internet sitesinde yayınlanan son özelgeler

Daha Fazla

Ana Sayfa > Bulletins> English Bulletins> English Bulletins 2016

 
19.08.2016 – 2016/14

The tax amnesty law which entered into force with the promulgation in the Official Gazette, includes the some important arrangements on the following:

– restructuring of the outstanding tax liabilities,

– restructuring of the tax liabilities related to tax assessments or tax liabilities at court stage,

– voluntary increase in tax base,

– accounting corrections, and

– capital repatriation (asset amnesty)

The tax amnesty law, which entered into force with the promulgation in the Official Gazette on 19 August 2016, proposes the arrangements on the following:

– restructuring of the outstanding tax liabilities,

– restructuring of the tax liabilities related to tax assessments or tax liabilities at court stage,

– voluntary increase in tax base,

– accounting corrections, and

– capital repatriation (asset amnesty)

Amendments brought by the Tax Amnesty Law are summarised below:

1. Restructuring of the outstanding tax liabilities

The Law restructures the outstanding tax liabilitieswhose due dates are as of 30 June 2016.

Within the scope of this restructuring, the amount due is re-calculated and an instalment plan for up to 36 months (18 instalments) is applied with additional pro rata interest payment.

Accordingly, as of the promulgation date of the Law (including the promulgation date-19.08.2016), if the amounts in the first column of the table below is paid, the amounts in the second column will be removed.

Amounts due

Amounts subject to amnesty

– all of the principal tax/customs duty,

– 50% of penalties not related to the tax principal,

– 50% of tax penalties imposed related to participation acts,

– amounts determined on the basis of Domestic Producer Price Index instead of late payment interest/charge/penalty

– all of the penalties/administrative fines imposed related to tax principal,

– the remaining 50% of penalties not related to tax principal,

– the remaining 50% of tax penalties imposed related to participation acts, and

– all of the interest payments such as late payment interest, late payment charge, and late payment penalty.

In order to benefit from structuring the outstanding tax liabilities, a written application should be submitted until the end of October 2016.

2. Restructuring of the tax liabilities related to tax assessments or tax liabilities at court stage

Under the tax amnesty law, if a certain amount of the disputed tax and related penalties, and an amount that is calculated by using Domestic Producer Price Index rate (instead of late payment interest) are paid, a certain amount of the tax and penalties as well as the interests and penalties are removed.

The tax liability to be paid or removed is summarized below by considering the stage of the assessment/dispute as of the promulgation date of the Law:

a) If the lawsuit has been filed in the first degree court or the litigation application period has not expired
Amounts due

Amounts subject to amnesty

– 50% of the principal tax/customs duty,

– 25% of penalties not related to the tax principal,

– amount calculated on the basis of Domestic Producer Price Index instead of late payment interest/charge/penalty

– 50% of the remaining principal tax/customs duty,

– all of the tax penalties imposed based on tax/customs duty principal/administrative fines and the late payment charges relating to these penalties,

– 75% of penalties not related to the tax principal amounts, and

– all of the interest, late payment interest, and late payment charge.
b) If the litigation continues as of the promulgation date of the Law

As of the promulgation date of the Law,

– for the cases which the objection or appeal period has not expired or

– for the cases which an objective or appeal has been made but period for the revision of the decision request has not expired, or

– for the cases which a revision of the decision request was made,

the amount in the final assessment/accrual as of the promulgation date of the Lawis taken as a basis in the determination of the due receivable. The amounts to be paid or subject to amnesty according to the court stages are shown in the tables below:

If the final decision is a cancellation:

Amounts due

Amounts subject to amnesty

– 20% of the principal tax/customs duty,

– 10% of fines not related to the principal,

– amount calculated on basis of the Wholesale Price Index/Producer Price Index instead of late payment interest/charge/penalty

– 80% of the remaining tax/customs duty,

– all of the tax penalties imposed based on tax/customs duty principal/administrative fines and the late payment charges relating to these penalties,

– 90% of fines not related to the principal amount, and

– all of the interest, late payment interest, and late payment charge.

If the final decision is an approval or approval with amendments:

Amounts due

Amounts subject to amnesty

– all of the confirmed tax/customs duty principal,

– 50% of penalties not related to the approved tax principal, 10% of penalties not related to the cancelled tax principal,

– amount calculated on the basis of Domestic Producer Price Index instead of late payment interest/charge/penalty

– all of the tax penalties imposed based on tax/customs duty, principal/administrative fines, and the late payment charges relating to these penalties,

– 50% of remaining penalties not related to the approved tax principal, 90% of remaining penalties not related to the cancelled tax principal, and

– all of the interest, late payment interest, and late payment charge.

If the final decision is reversal:

Amounts due

Amounts subject to amnesty

– 50% of the principal tax/customs duty,

– 25% of penalties not related to the principal amount,

– amount calculated on the basis of Domestic Producer Price Index instead of late payment interest/charge/penalty

– 50% of remaining tax/customs duty principal,

– all of the tax penalties imposed based on tax/customs duty, principal/administrative fines, and the late payment charges relating to these penalties,

– 75% of penalties that do not relate to principal amounts, and

– all of the interest, late payment interest, and late payment charge.

If the final decision is partial approval and partial reversal, for the part approved:

Amounts due

Amounts subject to amnesty

– all of the confirmed tax/customs duty principal and 20% of the cancelled tax/customs duty,

– 50% of penalties not related to the principal amount,

– amount calculated on the basis of Domestic Producer Price Index instead of late payment interest/charge/penalty

– 80% of the remaining cancelled tax/customs duty principal,,

– all of the tax penalties imposed based on tax/customs duty, principal/administrative fines, and the late payment charges relating to these penalties

– 50% of penalties that do not relate to principal amounts, and

– All of the interest, late payment interest, and late payment charge.

If the final decision is partial approval and partial reversal, for the part reversed:

Amounts due

Amounts subject to amnesty

– 50% of principal tax/customs duty,

– 25% of penalties not related to the principal amount,

– amount calculated on the basis of Domestic Producer Price Index instead of late payment interest/charge/penalty

– 50% of the remaining tax/customs duty principal,

– all of the tax penalties imposed based on tax/customs duty, principal/administrative fines, and the late payment charges relating to these penalties,

– 75% of penalties that do not relate to principal amounts, and

– all of the interest, late payment interest, and late payment charge.

As per the Law:

– In order to benefit from the regulation summarised above, no lawsuit could have been filed against the receivables in the scope of the article, the lawsuits filed must have been withdrawn, and no legal remedies could have been resorted to.

– In case those who apply to benefit from the above arrangement provisions related to annual income or corporate income taxes, withholding tax/, value added tax and special consumption tax, do not pay the taxes accrued over the returns submitted in relation to these tax types for more than two instalments in one calendar year for each tax type during the tax payment period without existence of any force majeure, then they will lose the right to pay remaining instalments related to restructured debts.

3. Tax debts at the Inspection and Assessment Stage

According to the law, tax inspections, assessments, and extolments that have already started will continue.

For the tax amounts In the assessment stage after the conclusion of these assessments, in case the amounts in the first column of the table below is paid, the amounts in the second column will be removed.

The tax amounts calculated after the tax assessment can be paid in six instalments.

Amounts due

Amounts subject to amnesty

– 50% of the tax assessed,

– amount calculated on basis of update rate (Domestic Producer Price Index) instead of late payment interest from the promulgation date of the Law,

– all of the late payment interest to be calculated from the end date of the lawsuit opening period to the promulgation date of the Law,

– 25% of penalties not related to the tax principal

– 50% of the remaining tax assessed,

– all of the penalties related to the tax principal,

– 75% of penalties not related to tax principal,

– the late payment interest

– 25% of the penalties for participation acts

– 75% of the remaining penalties for participation acts.

4. Tax Base Increase

The law envisages that in case tax bases or tax amounts for the last five years are increased in certain rates, no tax inspections/or and assessments will be made regarding those years.

Tax base and tax increase will be made in the following four tax groups:

-Income Tax,

-Corporate Income Tax,

-Withholding tax (related to certain limited payments),

-Value Added Tax,

The tax base or tax increase rates are explained below:

a) Tax Base Increase in Income Tax
Year

Tax Base Increase Rate (%)

Minimum Tax Base Increase Amount (TL)

Tax Rate to be Paid over the Increased Tax Base (%)

2011

35

14,000

20

2012

30

14,820

20

2013

25

15,740

20

2014

20

16,740

20

2015

15

18,970

20

According to the Law, the tax rate of 15% instead of 20% will be calculated for those who submitted their annual income tax returns related to the year for which increase was introduced in a timely manner, who paid their taxes accrued over these returns on time, and who do not have any finalised or disputed income tax debts.

b) Tax base increase in Corporate Income Tax
Year

Tax Base Increase Rate (%)

Minimum Tax Base Increase Amount (TL)

Tax Rate to be Paid over the Increased Tax Base (%)

2011

35

28,000

20

2012

30

29,650

20

2013

25

31,490

20

2014

20

33,470

20

2015

15

37,940

20

Corporate income tax will be calculated with the tax rate of 15% rather than 20% for those who have paid their corporate tax fully and on time, just like the income tax.

Some important points regarding CIT base increase are summarised below:

– The 50% of the carry forward losses related to the tax base increase years will not be offset against the 2016 and following years.

– Regarding the taxation periods when there was an increase in tax base, the assessments made prior to the promulgation date of the Law will be considered together with the relevant period return. Assessments that were not finalised as of the promulgation date of the Law will be disregarded.

– Minimum tax bases identified for the related years for the companies operating in the interim period due to reasons such as starting a job and leaving a job will be calculated considering the number of months in which the operation was continued (month fractions regarded as full months).

– The amounts that can be deducted from the tax base in the following years due to the exemptions and deductions as well as the previous years’ carry forward losses cannot be deducted from the increased tax bases.

– In the event that corporations have revenues benefiting from investment allowance and subject to 19.8% withholding tax; the taxes paid as withholding over this amount should be taken into consideration in withholding tax base increase in related periods.

– If the revenues declared in the foregoing paragraph were not declared through a withholding tax return, in order not to face a tax assessment, the withholding tax base for these revenues and earnings should not be less than 50% of the minimum CIT tax base and should be declared until the end of the second month following the promulgation date of the Law. Also, the corporate income tax base increase for these years should be calculated.

c) Increase in Withholding Tax

According to the law, if an additional tax is paid by using the below rates over the annual gross amounts related to specific payments, no income tax inspection will be made.

Payments within the scope are as follows:

– The following payments stated in the first paragraph of Article 94 of Income Tax Law